Hz. LUT (a.s) ve SODOM GOMORE
Hz. Lut (a.s) Ýbrâhîm (a.s)’ýn kardeþi Harân’ýn oðludur. Hz. Ýbrahim (a.s)’e iman etmiþ ve onunla birlikte Nemrud’un zulmünden hicret etmiþti.
Lut kavmi, Ürdün olarak bilinen Irak ile Filistin arasýndaki topraklarda yaþýyordu. Sodom, dünyanýn en alçak yeri olan Lût Gölü’nün bulunduðu yerdedir. Medeniyette ileri gitmiþ olan bu kavim, þehirlerinin ortasýnda, görenleri kendisine hayran býrakan, öylesine büyük ve yemyeþil bahçeler kurmuþlardý. Ancak nimetlerin zirvesinde olmalarýna raðmen Sodom ve Gomore halký, bozuk ahlaklý, kötü niyetli, azgýn ve ahlâksýz bir kavimdi. Kendi elleriyle yaptýklarý putlara tapar, tarihte örneði görülmemiþ þekilde livâta gibi cinsî sapýklýklarda bulunur, yol keser, yolcularýn elinde avucunda ne varsa zorla alýrdý. Homoseksüellik ve eþcinsellik gibi geçmiþ milletlerde görülmeyen her türlü ahlâksýzlýðý iþleyen, toplantýlarýnda alenen çirkin þeyler yapan, azgýnlýkta ve sapýklýkta birbirleriyle yarýþan bir topluluktu. Fuhuþ, bireysel deðil toplumsal boyutlarda iþlenen bir cürüm haline gelmiþti.
Toplantý ve meclislerinde birbirlerinin elbiselerini açýp mahrem yerlerini teþhir eder, birbirlerine karþý müstehcen þakalar yapar, erkek erkeðe ve gizli saklý deðil, açýktan açýða, herkesin gözü önünde ve hep beraber birbirlerinden utanmadan cinsel iliþkiye girerlerdi.
Erkekleri, kadýnlara ait kýyafetler giyer, kadýnlarý da erkek elbiselerine benzer kýyafetler giyerlerdi. Günlük yaþamlarýnda son derece zalim, acýmasýz, hilekâr ve ahlaksýzdýlar. Hiçbir yolcu, caný ve malý emniyet içerisinde þehirlerinden geçemezdi. Hiçbir fakir, aç ve açýkta kalan orada barýnamaz, karnýný doyuramazdý. Yolcular açlýk ve susuzluktan ölürlerdi de ne bir yudum su, ne bir avuç azýk verirlerdi. Ölülerini, üzerindeki elbise ve eþyalarý alarak çýrýlçýplak gömerlerdi. Þehirlerinin ortasýndaki park ve bahçelerde eðlenirler, alenen cinsi münasebette bulunurlar ve bu iðrençlikle de iftihar ederlerdi.
Þehirlerine gelen misafirlerin yolunu keser, elbiselerini soyarlar, mallarýný ellerinde zorla alýrlar, hatta erkek ve kadýn dinlemeden ýrzlarýna geçip karþý çýkanlarý öldürürlerdi. Erkekleri yol kenarýnda oturur, yoldan geçen erkeklere yanlarýnda bulundurduklarý kaptaki taþlardan atarlar ve bu taþ kime isabet ederse o kiþiyi kendi mülkü sayar ve kendisiyle fuhuþ yapardý.
Lût (a.s), ahlaký en bozuk ve sapýklýðýn son haddinde olan, tüm duygularý ve vicdanlarý ölmüþ, Lut gölü çevresinde bulunan Sodom ve Gomore þehirlerinde yaþayan bu milletin ýslahý için peygamber olarak gönderildi. Ondan baþka da bu memlekette bu ahlaksýzlýða karþý çýkacak, insan kýlýðýndaki hayvanlara, þehvetten azgýnlaþmýþ bu canavarlara dur diyecek kimse yoktu. Hanýmý bile ihanet edenlerle beraberdi.
Hz. Lut, çok aðýr þartlar altýnda, kýrk yýl mücadele etti. Fakat kavmi, yaptýðý kötü fiillerini, zulüm ve ahlâksýzlýklarýný býrakmadý. Ýffet, hayâ ve namusu unutan, hayvan topluluklarýnda bile rast¬lanmayan bir alçaklýk yaþayan, çirkin ve fena iþler yapan bu bedbaht kavim bir türlü temizliði, insanca yaþamayý ve hidayeti kabul etmedi: “Kardeþleri Lût onlara þöyle demiþti: Rabbinizin sizler için yarattýðý eþlerinizi býrakýp da, insanlar içinde erkeklere mi yaklaþýyorsunuz? Doðrusu siz, sýnýrý aþmýþ sapýk bir kavimsiniz!” (Þuarâ, 161-166).
Hz. Lut, kavmini durmadan, gece gündüz demeden uyardý. Bu azgýnlýk ve ahlaksýzlýðýn kendilerini felâkete götüreceðini bildirdi. Ýðrenç ve tiksindirici iþleri býrakmaya çaðýrdý. Fakat onlar O’nu alaya aldýlar, þehirden ve memleketinden kovmakla tehdit ettiler: “Kavminin cevâbý: O Lût’u ve taraftarlarýný memleketinizden çýkarýn! Onlar, fazla temizlenen insanlarmýþ! demelerinden baþka bir þey olmadý.” (A’râf, 82)
Temiz kalmak, hak ve hukuka riayet etmek, namuslu ve iffetli yaþamak, böyle azgýn ve ahlâksýz bir kavme göre suçtu. Kendileri pislik içerisinde olduklarý için temiz insan¬lardan rahatsýzlýk duyuyorlardý. Baþlarýna gelecek felâketin dehþetini kavrayamadýlar da ilâhî tehdidi önemsemediler. Sefilce daldýklarý sapýklýklarýndan vazgeçmediler.
Allah Teâlâ, Lût kavmini helâk etmek için meleklerini gönderdi. Erkek suretinde gelen bu melekler onlarý suçüstü yakaladý. Deliller ve þahitlikler tamamlanýnca, cezalarý kesildi. Gökte olanlar da, yer de bulunanlar da Sodom ve Gomore halkýna lanet ediyordu. Yer-gök azabýný yaðdýrmak için Allah’tan izin bekleyip dururken, izin çýktý ve yaðmur gibi azab boþaldý tepelerine: “Emrimiz gelince, oranýn altýný üstüne getirdik ve üzerlerine balçýktan piþirilip istif edilmiþ taþlar yaðdýrdýk. O taþlar Rabbin katýnda iþaretlenerek yaðdýrýlmýþtýr…” (Hûd, 82-83)
Lût Kavmi, tarihte benzeri görülmemiþ homoseksüellik, livata, lezbiyenlik gibi iðrenç günahlarla birlikte; putlara tapmak, livata ile eziyet ederek öldürmek, iffetli kimseleri ayýplamak, aleni olarak iffetsiz davranýþlarda bulunmak, yol kesmek, söz taþýmak, cimrilik etmek gibi baþka günahlar da iþledikleri için, azaplarý da amellerine uygun gelmiþtir. Ceza, amelin cinsinden olur. Allah Teâlâ, onlara önce korkunç bir ses duyurdu, sonra memleketlerinin altýný üstüne getirdi, daha sonra da üzerlerine iþaretlenmiþ taþlarý yaðmur gibi yaðdýrdý ve hepsini yerin dibine geçirip helak etti. Bir milletin tarih sahne¬sinden silinmesi için bundan daha þiddetli felâket olamaz! Hz. Lut (a.s)’ýn karýsý da helak oldu. Peygamber eþi olmak onu azaptan kurtarmamýþtý.
Bu kavim ve yaptýklarýndan dolayý baþýna gelen felaket daha sonra gelecek ve ayný günahlarý iþleyecek insanlar için bir ibrettir: “Ýþte bunda ibret alanlar için iþaretler vardýr. Onlar hâlâ gözler önünde duran bir yol üzerindedirler…” (Hicr, 75)
Lût Gölü, dünyanýn en alçak yeri olarak, pis suyu, bitkisiz hali ve zift rengiyle, iðrenç kokusu ve haykýran sesiyle uyarmaya devam etmektedir. Erkek erkeðe, kadýn kadýna ayný iðrençlikleri iþleyenleri… Küresel olimpiyatlarla bu pisliklerin reklamýný yapanlarý… Gazete, dergi, internet gibi görüntülü, yazýlý ve sözlü basýnla amel-i kavmi Lut’u yaygýnlaþtýrmaya çalýþanlarý… Fýtratlarýnýn tersine erkeklerden kadýn, kadýnlardan erkek gibi yaþamak isteyenleri… Uyarý hala güncel, ibret alan kurtulur, almayana yazýk, vesselam…