Yeryüzünde su sýkýntýsý olmayacak. Rabbimiz, yarattýðý her canlýnýn rýzkýný da beraberinde yaratýyor.
Biz, insan olarak görevimizi yapalým. Önce kendimizi günah kirlerinden temizleyelim. Hud suresi 52'nci ayette "Ey kavmim, Rabbinizden maðfiret isteyin. Sonra O'na tevbe edin ki, gökyüzünden size bol yaðmur göndersin. Kuvvetinize kuvvet katsýn. Suçlular olarak yüz çevirmeyin." Buyurur.
Fýkýh kitaplarýmýz, Fýrat nehri kenarýnda abdest alýrken israf yapýlmamasýný ister.
Tabiatta var olan bir þeyin yok olmayacaðýný okul kitaplarýndan öðrenmiþtik.
Su da dahil bütün yaratýklar insanlarýn hoyrat davranýþlarý nedeniyle göç ederler, yok olmazlar.
Ýnsanlýk ailesi bir iken bin oldu. Milyon oldu. Milyar oldu. Altý milyara ulaþtý.
"Dünya bir kiþiye bol, iki kiþiye dar gelir" denildi. Altý milyar insan sýðdý.
Ýki bin yýl önce Çinli filozofun biri "Babanýn beþ çocuðu olsa, onlarýn da beþer çocuðu olsa, babanýn malý 25 kiþiye bölünür. Bu da onlara yetmez. Yakýnda dünyanýn sonu gelir" demiþti. Aradan binlerce yýl geçti. Altý milyara da yetti.
Eðer ihtikarcý, karaborsacý, sömürgen, kemirgen kapitalistler olmasa altý milyar insanýn servetine zorla el koymasa, Rabbimizin emrettiði zekat ve sadaka sistemli bir þekilde devreye girse zorunlu ihtiyaçlarý karþýlanmayacak insan kalmazdý.
Rabbimiz ardarda insanlýk ailesini teker teker gönderirken hepsine yetecek rüzgârý, havayý hepsinin ciðerlerine ardarda gönderiyor. Batan güneþin ardýndan yeniden doðudan geliyor ve ardarda doðuþlar, batýþlar, ölüþler ve doðuþlar oluyor.
Çekirdek aðaç oluyor. Meyvesi insanlýðýn karnýný doyuruyor. Çekirdek olarak topraða gidiyor, tekrar meyve olarak geliyor. Ardarda rýzkýmýz gönderilmeye devam ediyor.
Yolunu sapýtan insanlýk ailesine ardarda peygamberler gönderilmiþ. Son Peygamberimiz Efendimizden sonra ise kýyamete kadar bu dini ihya edecek Peygamber varisi ilim adamlarýný da Rabbimiz göndermeye devam ediyor.
Ýlahi mesajlarý Peygamberler ve onlarýn ümmetleri ile yaymaya devam ediyor. Adem ile Havva'nýn çocuklarýný dünyanýn her tarafýna yayan Rabbimiz. Her yere ýþýk, ýsý, rýzk yayan Rabbimiz. Biz de sözlerin en güzeli Allah kelamýný en güzel çiçekleri, çekirdekleri, aðaçlarý, yayalým. Dünyamýz cennet olsun.
Kuþlar, karýncalar, sincaplar aracýlýðýyla aðaçlarýn meyvelerin, sebzelerin çekirdeklerini uzak yerlere yayan ve yaþatan yine Rabbimiz.
Bütün bunlarý "Yalanlayanlarý n o gün vay haline" diyen yine Rabbimiz.
Ölmeyecekmiþiz gibi sýmsýký sarýldýðýmýz evlerimiz, iþyerlerimiz bu günlerde sallanmaya baþladý.
Saçlarýmýzýn sararýp dökülmesinden, diþlerimizin çürüyüp çekilmesinden, eklemlerimizin çatýrtýsýndan ders alamadýk. Ayaklarýmýzýn altý sallanmaya baþladý.
Asýl yurdumuza gidiyoruz.
Ölümüzü dirimizi toplayan dünyayý, yüce daðlarýndan tatlý sular indiren dünyayý yaratan Rabbimiz "bir gün gelir yýldýzlar söndürülür, gökyüzü yarýlýr, daðlar savrulur" diyor. Ve arkasýndan "Yalanlayanlarý n o gün vay haline" kelamýný tekrarlýyor. Ýslam dinini yalanlayanlarý uyarýyor.
Cehennemi bu dünyada sanki görüyormuþuz gibi tasvir ediyor ve canlarýmýzý cehennemde yakmamak için "Mürselat" suresinde on defa "Yalanlayanlarý n o gün vay haline" diyor.
Bir anne veya babanýn çok önemli bir iþte çocuðunu tekrar tekrar uyarmasýnda olduðu gibi. Anne babadaki merhameti yaratan Rahman ve Rahim Rabbimiz bizi bu surede on defa uyarýyor.
Cenneti tasvir ediyor ve muttakilerden ders almamýzý istiyor ve bizi cennete yönlendiriyor. Suçlulardan ve namazý terk edenlerden olmamamýz için tekrar tekrar uyarýyor ve en önemlisi insanlara Allah'ýn kelamý Kur'aný teblið etmemiz öneriliyor. Allah'ýn kelamýna inanmayanlarý n bizim sözlerimize hiç inanmayacaklarý ný bildiriyor. Çünkü bizim sözlerimiz aklýmýz ve kültürümüzle orantýlýdýr.
Kur'an ise altý milyar insaný yaratan Allah'ýn kelamýdýr.
alýntý...