Domatesin Gücü
Antikanserojen aktivite gösteren karotenoidlerden biri olan likopen, domateste bulunan vitamin A benzeri bir bileþik olup prostat, meme ve akciðer gibi bazý kanser türlerinde kanser riskini azalttýðý yönünde araþtýrmalar mevcuttur. Son yýllarda 47.000 kiþi üzerinde yapýlan bir çalýþmada, domates ve ürünlerini haftada 10 porsiyon ve daha fazlasýný tüketenlerde prostat kanser riskinin %35 oranýnda azaldýðý kanýtlanmýþtýr. 1994 yýlýnda Ýtalya'da yapýlan bir araþtýrmada yüksek miktarda domates tüketiminin sindirim sistemi kanser riskini düþürdüðü bildirilmiþtir. Likopenin en iyi kaynaðý domatesten yapýlmýþ ürünlerdir. Likopen, iþlenmiþ domates ürünlerinin (salça, ketçap, domates çorbasý vs.) yað ile birlikte tüketilmesiyle, vücut tarafýndan çið domatese göre daha iyi kullanýlýr.Likopen karpuz, greyfurt ve kayýsý gibi kýrmýzý meyve ve sebzelerde de bulunur.
Karoten Zengini Mandalina
Yapýlan çeþitli araþtýrmalar sonucu, mandalinada bulunan ve ona turuncu rengini veren karoten maddesinin saðlýk üzerine birçok olumlu etkisi ortaya kondu. Japonya'da yapýlan iki farklý çalýþmaya göre karoten deposu olan mandalinanýn, kansere yakalanma riskinin azalttýðý azalttýðý bulundu. Mandalinanýn bunun yanýnda karaciðer hastalýklarý, damar sertliði ve þeker hastalýðý riskini azalttýðý, mandalina suyu içen hepatit hastalarýnýn ise karaciðer kanserine yakalanmadýklarý tespit edildi.
Brokoli, Karnabahar, Lahana ve Brüksel Lahanasý
Bu gruptaki besinlerin yapýsý oldukça karmaþýk olduðu için, yapýlarýnda bulunan kanser önleyen bileþikler veya bileþik topluluklarý tam olarak açýklanamamaktadýr. Kanser türleri arasýnda üçüncü sýrada görülme sýklýðýyla kolon kanseri ve Amerika'da yaþam boyunca her 6 erkekten birinde görülen prostat kanseri riskini azaltan bu besinler, yüksek oranda C vitamini, beta-karoten, lif, kalsiyum, folik asit ve birçok fitokimyasal madde içerirler. Bu besinlerin yapýsýnda bulunan bileþikler tümör büyüklüðünü ve östrojen benzeri hormonlarýn etkinliðini azaltýr.
Geçmiþ Yýllarýn Ýlacý, Sarýmsak
Sarýmsak yüksek miktarda saponin, fosfor, potasyum, kükürt, çinko, orta miktarda selenyum, A ve C vitaminleri ile AZ miktarda DA kalsiyum, magnezyum, sodyum, demir, manganez ve B kompleks vitaminlerini içerir. Sarýmsaða karakteristik kokusunu veren ve biyolojik aktivitesinin çoðunu saðlayan içindeki allisin, allilik sülfitler gibi organik kükürtlü bileþiklerdir. Soðan ve sarýmsakta bulunan bu maddeler karsinojenlerin atýlýmýný arttýrýr ve tümör hücre çoðalmasýný baskýlayan enzimleri uyarýrlar. Ayrýca sarýmsaðýn antibakteriyel olduðu bilinmektedir.
Sarýmsaðýn bir baþka bilinen özelliði ise midede bulunan Helikobakter Pilori adlý bakterinin üremesini önleyerek, bu bakterinin midedeki miktarýný azaltmaktýr. Bu bakteri mide kanseri ile iliþkilendirildiði için, sarýmsak dolaylý yoldan mide kanserinden de koruyabileceði konusunda veriler bulunmaktadýr. Çin'de geniþ bir grupta yürütülen bir çalýþmada, soðan ve sarýmsak tüketimi ile mide kanseri geliþme riski arasýnda ters bir iliþki bulunmuþtur. Kýrk bin menopoza girmiþ kadýnda yapýlan bir çalýþmada sarýmsak tüketiminin kolon kanserine karþý koruyucu olduðu bildirilmiþtir. Ýtalya ve Ýsviçre'de yapýlan araþtýrmalara göre soðan ve sarýmsak tüketen yaþlý yetiþkinlerin, baðýrsak, yumurtalýk, gýrtlak ve böbrek gibi bazý kanser türlerine yakalanma risklerinin en düþük seviyede olduðu bildirilmiþtir.
Sarýmsaktan en iyi þekilde faydalanmanýn yolu, çið olarak doðrayýp tüketmektir. Sarýmsaða uygulanan piþirme dahil çeþitli iþlemler, sarýmsaðýn saðlýk için yararlý aktivitesini engellemektedir.
Antioksidan Deposu Üzüm
Ýnsan vücudunda meydana gelen birtakým olaylar sonucunda serbest radikaller oluþur. Serbest radikaller ise hücre hasarýna neden olarak kanser gibi pek çok rahatsýzlýðýn ortaya çýkmasýna neden olurlar.
Yapýlan çalýþmalar üzümün bu etkisinden dolayý baþta kanser olmak üzere bir çok hastalýðýn oluþumunu önlediðini göstermiþtir.
Doðal Östrojen Hormonu Soya
Soya ve soya ürünleri insan vucudunda üretilen doðal östrojen hormonu gibi davranýr. Menopoz sonrasý kemik erimesinin temel nedeni östrojen eksikliðidir. Özellikle menopoz sonrasý kadýnlarda fitoöstrojenik etki gösteren soya ürünleri önem taþýr. Meme kanseri, testis ve prostat kanseri gibi östrojen iliþkili kanserler fitoöstrojen alýmýnýn yüksek olduðu ülkelerde daha düþük oranlarda görülmektedir.
Soyanýn kanserden koruyucu etkisinin yaný sýra, kemik erimesi, diyabet, böbrek hastalýðý, menopoz semptomlarý, kolesterol ve kardiyovasküler hastalýklar üzerine olumlu etki gösterdiði birçok çalýþma ile desteklenmiþtir.
Soya fasulyesi diðer bitkisel kaynaklý besinlere göre daha yüksek protein içermesinden dolayý, doymuþ yaðlardan zengin et ürünleri yerine tüketilmesi oldukça saðlýklý bir tercihtir. Soya sütü ve tofu da günlük beslenmede yer verilmesi gereken besinlerdir.
Kanser Hücrelerinin Büyümesini Engelleyen Yeþil Çay
Yeþil ve siyah çay, Camellia Sinensis bitkisinin yapraklarýndan elde edilir. Yeþil çay, siyah çayla ayný bitkiden elde edilmesine raðmen; aralarýndaki tek farklýlýk, iþleme tekniðinden kaynaklanýr. Siyah çay kurutulurken oksijenle tepkimeye girerken yeþil çayda bu iþeleme izin verilemez, dolayýsýyla içerisindeki antioksidan maddelerin azalmasýna karþý korunmuþ olur. Her iki çayda da kafein bulunur, ancak yeþil çaydaki kafein oraný daha düþüktür.
Çinliler saðlýk durumlarýný geliþtirmek için yaklaþýk 3.000 yýldýr yeþil çay içmekteler. Yeþil çay özellikle Japonya ve Çin gibi Asya bölgelerinde tüketilmekte olup, saðlýk üzerine olumlu etkieri ortaya çýkmýþtýr.Çayda bulunan temel antioksidan madde kateþindir. Bu bileþik, kanser hücrelerinin büyümesi için gerekli olan enzimi bloke ederek kanser hücrelerinin büyümesini önler. Japon kadýnlarda günde beþ bardak ya da daha çok çay içilmesinin evre I ve II meme kanseri tekrarýný azalttýðý göstermiþtir. Bazý araþtýrmalar ise yeþil çayýn prostat, mide ve yemek borusu kanser riskini azalttýðýný belgelemiþtir.
[COLOR=black]Kanserden Yüzde 75-80 Oranýnda Korunmak Ýçin...[/COLOR]
· Günde en az 5 porsiyon çeþitli renkte meyve ve sebze tüketin.
· Saðlýklý kilonuzu sürdürebilmek için kalorisi düþük yiyecek ve içecekler tercih edin.
· Ýþlenmiþ tahýl ürünleri yerine, tam tahýllý ürünleri tercih edin.
· Kýrmýzý et tüketimini sýnýrlandýrýn, iþlenmiþ et ürünleri (sucuk, salam, sosis, hazýr köfte vs.) tüketmeyin.
· Sigara içmeyin.
· Haftada 5 gün en az 30 dakikalýk orta derecede fiziksel aktivite yapýn.
· Saðlýklý kilonuzu hayatýnýz boyunca sürdürün