373 numaralý
‘ayntàb lvàsý mufassal
tahrìr defter
373 numaralý
‘ayntàb lvàsý mufassal
tahrìr defter
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Ayntab Livasýnýn Cografi Yeri ve Tarihçesi
Osmanlý Devleti'nden miras kalan belge ve kaynaklarda Ayntab diye isimlendirilen, 1921 yýlýnda gazilik ünvaný alan
Gaziantep, Güneydogu Anadolu'nun en büyük sehirlerinden birisidir. Sehir Güneydogu Anadolu bölgesinin en batýsýnda
yeralan "Gaziantep yaylasý" adý verilen ve denizden yüksekligi 900 m. civarýnda olan dalgalý düzlükler üzerinde
kurulmustur.
lk çaga ait kaynak ve tetkiklerde Ayntab ismi yer almamakla beraber Ayntab'ýn 10 km. kuzeyindeki Dülük ismine
rastlanmaktadýr. Eski çag ve Orta çagda bölgeye Fýrat yolu ile Mezopotamya'dan gelen kervanlarýn bu ýrmagýn vadisindekive Haçlýlar arasýnda cereyan eden savas ve mücadelelere sahne olmustur.
Birecik ile Maras arasýnda önemli bir konak yeri olarak kabul ettikleri Dülük'ün1 ünü Baal tapýnagýnýn dini bir merkez
olmasýndan geliyordu. Araplar buraya Daluk adýný vermislerdir. Türkçedeki Dülük adý buradan türemistir. Ayntab adýna ilk
olarak Haçlý seferlerine ait kroniklerde rastlanýr. Ayntab ismi kaynaklarda Hantab, Entab, Hamtab, Hatab gibi isimlerle
anýlmýs olup Ayntab sehri ve kalesi için Bizans ile Araplar arasýnda uzun süren mücadeleler meydana gelmistir.
Ayntab sehrinde ilk askeri tesisler Bizans imparatoru Justinianus tarafýndan yaptýrýlmýstýr2. Ayntab stratejik bakýmdan
Dülük'e oranla daha önemli bir bölgede bulunmasýna ragmen, Türkler gelinceye kadar büyük bir dini merkez olan Dülük'ün
yanýnda ikinci planda kalmýstýr. Türklerin hakimiyetinden ve islamiyetin bölgede yayýlmasýndan sonra Ayntab sehrinin
Dülük'e nazaran önemi artmýstýr. Ayntab ve çevresi uzunca bir süre Emevi, Abbasi ve Müsliman-Türk devletleri ile Bizans
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Halife Hz. Ömer zamanýnda islam ordularý Suriye'nin fethine baslamýs, 636 senesinde Ebu Ubeyde'nin kumandasýnda
Membic-Dülük (Ayntab) ve Raban islam topraklarýna dahil edilmistir3. Kuzey Suriye bölgesi Bizanslýlarla Araplar arasýnda
mücadele bölgesi olmakta devam etmistir. Harun Resid 782 yýlýnda, içinde Ayntab kalesi de bulunan Kuzey Suriye'deki
tüm kaleleri islam topraklarýna katmýstýr4.
Türklerin Antep bölgesindeki fetih hareketleri, Alpaslan emrindeki Selçuklu Türkmenlerinin bu bölgeye gelisi, yeni
bir dönemin baslangýcý olmustur. Alpaslan tarafýndan görevlendirilen Gümüs Tekin, Afsin ve Ahmedsah adlý kumandanlar
Türkmen kuvvetleriyle 1066-1067 yýllarýnda Antep ve Raban’ý ele geçirmislerdir. Alpaslan'dan sonra fetihlere devam eden
Süleymansah 1084 yýlýnda Antakya'yý ele geçirerek Haleb ve civarý ile Ayntab'ý da topraklarý içerisine katmýstýr5. Haçlýlar
Suriye'ye geldiklerinde Ayntab bölgesi Suriye Selçuklularýnýn idaresinde idi. Haçlý kuvvetlerinin bu bölgeye yerlesmesiyle
Ayntab, 1098 yýlýnda Urfa kontluguna daha sonra da Maras kontluguna tabi oldu6.
Haçlý seferleri siddetini kaybedince Selçuklular Anadolu'ya yeniden hakim olmak için Haçlýlara karsý taarruza
geçtiler. 1150 yýlýnda Sultan Mesud, oglu Kýlýç Arslan ile beraber Haçlýlarýn elinde bulunan Göksun, Behisni, Göynük,
Raban ve Ayntab sehri ve kalelerini tekrar kendi topraklarýna katmýstýr.
Konu fsoyarik tarafýndan (08.06.11 Saat 06:02 ) deðiþtirilmiþtir.
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Eyyubiler zamanýnda olsun Memluklüler zamanýnda olsun Ayntab
sehri büyük gelisme göstermistir. Cami, medrese
ve köskler yapýlarak sehir kýsa sürede bir sanat ve kültür merkezi haline gelmistir. 1270 yýlýndaki Mogol istilasý bueline geçmistir7.
gelismeye az da olsa sekte vurmussa da önemini korumaya devam etmistir. 1273'te Memluk hükümdarý Baybars tarafýndan
Mogollarýn elinden alýnan sehir bundan sonra bir süre Dulkadir ogullarýnýn kendi aralarýnda yaptýklarý mücadelelere sahne
olmustur. Daha sonra 1400 yýlýnda Ayntab sehri Timur'un hakimiyetine geçmistir. Osmanlý-Memluk çekismesi sýrasýnda bir
ara Memluklülerin eline geçen Ayntab 12 Haziran 1515 senesinde Turna dagýnda Hadým Sinan Pasa kumandasýndaki
Osmanlý ordusu ile Dulkadir oglu Alaüddevle Bey arasýnda yapýlan savasta Alaüddevle Bey yenilerek esir alýnmýs ve
katledilmistir. Dulkadir Beyligi'ne Sahsuvar Bey'in oglu Ali Bey tayin edilmekle beraber bu beylik tamamen Osmanlý'ya
tabi duruma getirilmistir. Daha sonra 24 Agustos 1516 Mercidabýk ve 23 Ocak 1517 Ridaniye savaslarýný müteakip
Memluk sultanlýgý 13 Nisan 1517'de tarihten silindiginde Ayntab ile birlikte bütün Memluk topraklarý Osmanlý Devleti'nin
1Darkot Besim, Ay›ntab, ‹A, C. II, s. 64
2Meydan Larousse, Gaziantep maddesi, C. 7, s. 426
3Ifl›ltan Fikret, Urfa Bölgesi Tarihi, s. 77, ‹stanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yay›nlar›, ‹stanbul-1960
4Özde¤er Hüseyin, TDV. ‹A. Gaziantep maddesi, C. 13, s. 466
5Turan Osman, Selçuklular Zaman›nda Türkiye, s. 73, Bo¤aziçi Yay›nlar›, ‹stanbul-1993
6 Demirkent Ifl›n, Urfa Haçl› Kontlu¤u Tarihi, s. 77, ‹stanbul-1974
Konu fsoyarik tarafýndan (08.06.11 Saat 06:05 ) deðiþtirilmiþtir.
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Ayntab Livasýnýn Osmanlý dari Teskilatýndaki Yeri
Memluk Sultanlýgý topraklarýnýn fethinden sonra Ayntab livasý bazý arastýrýcýlar tarafýndan Haleb vilayeti dahilinde
mütalaa edilmistir. Ancak bu durum tam olarak açýklýga kavusturulamamýstýr8. Ayntab livasý 937/1530 tarihinde Arab
eyaletine baglý olup, Ayntab, Tel-Basir, Nehrü'l-Cevz ve Dirbesak (Gündüzlü) nahiyelerinden meydana gelmekte idi9.
1543 ve 1560 yýllarýndaki kaynaklardan Ayntab livasýnýn Arab eyaletinden ayrýlarak Zülkadiriyye eyaletine baglandýgý
anlasýlmaktadýr10. Bu durumunu XVIII. yüzyýl sonlarýna kadar korur. 1818'de kaza haline getirilip Haleb'e baglanýr ve XIX.
yüzyýl boyunca 1281'e kadar kaza olarak kalýr. 1281/1864'de Haleb eyaletine baglý bir sancak konumundadýr11. 1916'da
Halep vilayetine baglý olan Ayntab sancagý Rumkale, Menbiç ve Maarratü'n-Numan kazalarýndan meydana geliyordu12.
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Livaya Ait Tahrir Defterleri
Ayntab livasý ile ilgili Tahrir Defterleri toplam 7 adetdir. Bunlardan 5 tanesi Osmanlý Ar
sivi Daire Baskanlýgýnda tanesi de Tapu Kadastro Genel Müdürlügü Kuyud-ý Kadime Arsivi'nde bulunmaktadýr.
Memluk Sultanlýgý topraklarý Osmanlýlar tarafýndan fethedildikten bir müddet sonra, bu bölgenin tahriri yapýlarak köy ve mezraalarýnýn vergi nüfusu ve kaynaklarý tesbit edilmistir. Timar sistemi tesis edilerek idari taksimatýnýn yapýldýgý, hicri 926 tarihli ve BOA. TD 93 numaralý Haleb livasý mufassal tahrir defteri ile yine Ayntab livasýna tabi olan Nehrü'l-Cevz nahiyesinin bir kýsým karyelerinin bulundugu hicri 926 tarihli BOA. MAD 75 numaralý Birecik livasý defterinden anlasýlmaktadýr.
Osmanlý Arsivinde bulunan Aytab sancagýna ait ikinci defter Tapu Tahrir Defterleri Fihristi'inde 186 numara ile kayýtlý olup 943/1536 tarihlidir. Bu defter 86 sayfa olup basýnda Ayntab livasý kanunnamesi mevcuttur. Defterin basýnda yeralan liva kanunnamesinden sonra gelen fihristte13 "nefs-i Ayntab, nahiye-i Ayntab, nahiye-i Tel-Basir ve nahiye-i
Nehrü'l-Cevz" bulunmasýna ragmen defter yalnýzca Ayntab nahiyesini içermektedir. 950 (1543) tarihli, BOA. TD 373 numaralý mufassal defter Ayntab, Tel-Basir ve Nehrü'l-Cevz nahiyelerini ihtiva etmektedir. 316 sayfa olan bu defterde kanunname yoktur. Basý ve sonu tam olan bu defterin yayýnýn yapýlmasý uygun görülmüstür. Tarihi ve tahririnin kimler tarafýndan yapýlmýs oldugu üzerinde kaydedilmeyen 373 numaralý bu defterin, 950 (1543) tarihli oldugunu, ayný zamanda icmali olan 231 numaralý 950 (1543) tarihli defterdeki karye hasýllarýnýn ayný olmasýndan anlayabiliyoruz. BOA. TD 231 numaralý defter ise 373 numaralý 950 (1543) tarihli defterin icmali olup 70 sayfadýr. Yine Osmanlý Arsivi'nde TD 488 numaralý ve 977 (1569) tarihli 30 sayfalýk icmal defteri de mevcuttur.1Darkot Besim, Ay›ntab, ‹A, C. II, s. 64
2Meydan Larousse, Gaziantep maddesi, C. 7, s. 426
3Ifl›ltan Fikret, Urfa Bölgesi Tarihi, s. 77, ‹stanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yay›nlar›, ‹stanbul-1960
4Özde¤er Hüseyin, TDV. ‹A. Gaziantep maddesi, C. 13, s. 466
5Turan Osman, Selçuklular Zaman›nda Türkiye, s. 73, Bo¤aziçi Yay›nlar›, ‹stanbul-1993
6 Demirkent Ifl›n, Urfa Haçl› Kontlu¤u Tarihi, s. 77, ‹stanbul-1974
7Tekinda¤ M.C. fiehabeddin, Memluk Sultanl›¤› Tarihine Toplu Bir Bak›fl, Tarih Dergisi 25 (1971), s. 34 ve devam›
8Özde¤er Hüseyin, XVI. As›rda Ay›ntab Livas›, C. 1, s. 15'de fetihden sonra Haleb Eyaletinin teflkil edildi¤i savunulurken; Y›lmaz Ali, XVI. Yüzy›lda Birecik
Sanca¤› (Bas›lmam›fl doktora tezi) s. 41-42'de Haleb'in bu tarihte eyalet merkezi de¤il sancak statüsünde oldu¤unu söylemektedir.
9BOA. TD 998, s. 298
10BOA. TD 231, s. 17, BOA. TD 373, s. 106, 203, 231, 232 ve MD 3, Hüküm no:1249
111281 tarihli ‹lmiye Salnamesi
12Özde¤er Hüseyin, TDV. ‹A Gaziantep maddesi
13 BOA. TD 186, s. 6
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Livanýn 964 (1557) tarihliBOA. TD 301 numaralý 36 sayfalýk vakýf defteri ile Tapu Kadastro Arsivi'nde bulunan III.Murad devrinde tanzim edilen 257-289 sayfalarý arasýnda Ayntab livasý vakýflarýnýn bulundugu 556 numaralý Haleb Mufassal Vakýf defteri mevcuttur. Cami, medrese, mescid ve zaviyelerin vakýf muhasebeleri bu defterlerde yer almaktadýr.
Tapu Kadastro Genel Müdürlügü Kuyud-ý Kadime Arsivi'nde bulunan 982 (1574) tarihli 161 numaralý mufassal defter Ayntab, Nehrü'l-Cevz ve Tel-Basir nahiyelerini ihtiva eder. BOA. TD 373 numaralý mufassal defterin tahrir usulüne uygun olup ayný hususiyetleri tasýmaktadýr. Bu defterlerin bas kýsmýnda kanunnamesi mevcut olup, mukaddimesinde ise tahriri yapanlarýn isimleri zikredilmektedir. Ayrýca 161 numaralý Mufassal Defterin icmali olan 313 numaralý 35 sayfalýk
defter de Tapu Kadastro Genel Müdürlügü Kuyud-ý Kadime Arsivi'nde bulunmaktadýr14.
Kurumumuz tarafýndan 1999 yýlýnda yayýnlanan "998 Numaralý Muhasebe-i Vilayet-i Diyar-i Bekr ve Arab ve Zülkadiriyye Defteri, (937/1530) II" nolu eserde "Yayýnlanan Livalara Ait Tahrir Defterleri" bölümüne Ayntab livasý defterlerine sehven Hýnýs livasýndaki Ayntab nahiyesinin bulundugu TK. KKA 70, TK. KKA 231, TK. KKA 397 ve TK. KKA 405 numaralý defterler yazýlmýstýr. Trablus livasýna ait olan BOA. TD 68, 372, 380, 421, 513, 548 ve 1017 numaralý defterler de livanýn "Yayýnlanan Livalara Ait Tahrir Defterleri" bölümüne yazýlmamýstýr.
Yayýna hazýrlanan Ayntab Livasý Mufassal Tahrir Defteri Basbakanlýk Devlet Arsivleri Genel Müdürlügü, Osmanlý Arsivi Daire Baskanlýgý, Tapu Defterleri Fihristi"nde BOA. TD 373 numarada kayýtlý 950 (1543) tarihli defterdir. Cildi zamanla yenilenmis olup, dýs boyutlarý 47,5x17,5 cm., varak boyutlarý ise 46x16 cm.'dir. 316 sayfadan meydana gelen defterin 2, 3, 4, 5, 6, 48, 303, 314 numaralý sayfalarý bostur. Defterin basýnda liva kanunnamesi yer almamýstýr. 7. sayfa ile
47. sayfa arasýnda Nefs-i Ayýntab, 50-180 sayfalarý arasýnda Ayntab nahiyesi, köy ve mezraalarý; 180-181 sayfalarýnda ise Ayntab kalesi malzemeleri bulunmaktadýr. Yine 182-281 sayfalarý arasýnda Tel-Basir nahiyesi köy ve mezraalarý, 282-313 sayfalarý arasýnda Nehrü'l-Cevz nahiyesine baglý köy ve mezraalar mevcuttur. 315 ve 316. sayfalarda Harar ve Tel- Basir'deki çeltük nehirlerinin reis, sakka ve kürekçileri kaydedilmistir.
Kurumumuzca daha önce yayýnlanan Tahrir Defterleri'nde nahiye, kaza, liva ve vilayet bölümlerinin sonunda bu idari birimlere istatistiki bilgiler mevcuttur. Yayýnladýgýmýz BOA. TD 373 numaralý Ayntab livasý Mufassal Tahrir Defteri'nde nahiye ve liva yekunlarý mevcut olmadýgý için defterde geçen çift, bennak, mücerred ve muaflar tek tek sayýlmýs, vergi alýnan mahsullerden ne mikdar vergi alýndýgý tekrar hesab edilerek yekun cetvelleri hazýrlanmýstýr.
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Abi bu ne ya önüne gelen iþgal etmiþ güzelim memleketimi.
T.C VATANDAÞI, NE MUTLU TÜRKÜM DÝYENE
373 Numaralý Deftere Göre Ayntab Livasýa) Ekonomik vektisadi Durumu
Hazýrlanan yekun cetvellerinde Ayntab, Tel-Basir ve Nehrü'l-Cevz nahiyelerindeki mahalle, köy, mezraa, cami, zaviye, mescid, hane, çift, bennak, mücerred ve muaflar tek tek sayýlarak kontrol edilmis, hass-ý sahi, hass-ý mir-i miran, hass-ý mir-liva, zeamet ve timar ile vakf ve mülk hasýllarý tekrar hesaplanarak defterdeki rakamlarýn hemen yanýna köseli parantez ile dogrularý yazýlmýstýr. 950 (1543) tarihli ve 373 numaralý Ayntab Livasý Yekun Cetveli'nde ortaya çýkan tabloya göre 30 mahalle, 224 karye, 228 mezraa, 7 cemaat, 11 cami, 5 zaviye ve 40 mescid mevcuttur. Liva genelinde 6.681 [6.919] hane, 3.531,5 [3.499] çift, 1.886 [1.924] bennak, 1.762 [1.818] mücerred ile 20 [281] muaf ve gayr ez-avarýz tesbit edilmis olup toplam nefer adedi 8.463[9.018]'dir. Liva genelinde 43 kürekçi, 105 imam, 5 müezzin, 5 hatib, 5 imam ve hatib, 17 sipahi-zade, 3 sipahi; mütekaid, 49 pir-i fani, 5 kethuda, 2 mütevelli, 2 hidmetkari ve 2 serif vb. olmak üzere 281 muaf ve
gayr ez-avarýz vardýr. Tarafýmýzdan muaf ve gayr ez-avarýz olarak tesbit edilen bu 281 neferin bir çogu bennak ve çift resmi vermekte idiler. Ayntab livasýnýn 1543 yýlýndaki hasýlý; hass-ý sahi: 1.087.074 [1.124.392,5], hass-ý mir-i miran: 45.911 [44.343], hass-ý mir-liva: 249.370 [249.412], timar, zeamet ve timar-ý merdan-ý kala: 619.631 [628.420], vakf ve mülk: 309.655,5 [311.018,5], hisse-i kürekçiyan: 20.000 akça olmak üzere toplam liva geliri 2.331.641,5 [2.377.586] akçadýr.
Ayntab livasýnda çift resmi 40 akça olarak belirlenmistir. Tam veya yarým çitlik tasarruf eden reayanýn her sene ziraat yaptýgý yer için ödemek zorunda oldugu belli miktardaki akçaya çift resmi denilirdi. 1543 tarihli Ayntab livasýnda toplam 3.531,5 [3.499] çiftten 141.260 [139.960] akça çift resmi geliri elde edilmistir. Mücerred, yasca balig olmus is görebilir yasa ve güce erismis reaya ogullarýna denmektedir. Ayntab livasýnda mücerredin bir is yapýp kazanç temin etmesi, 6 akça
mücerredlik resmini gerektirmektedir. Bu tarihte Ayntab merkezinde 486 mücerred ile Nehrü'l-Cevz nahiyesi Orul köyü Ermeniyan mahallesindeki 11 mücerred haricinde liva genelindeki mevcut olan 1.321 mücerredden 7.926 akça resm-i mücerred geliri elde edilmistir.
Mücerred evlenip ayrý bir hane sahibi oldugu zaman artýk bennaklýk durumuna girmis olmaktadýr. Genellikle bütün çiftten eksik yer tasarruf eden bennaklar ekinlü bennak, hiç topragý olmayan bennaklar ise kara veya caba bennak olarak kabul edilmektedir. Ayntab livasýnda her bennaktan 12 akça olmak üzere toplam 1.886 [1.924] bennaktan, 22.632 [23.088] akça resm-i bennak alýnmýstýr.
Ayntab livasý karye ve mezraalarýnda vergiye tabi olan mahsul cinsleri hýnta (bugday), sair (arpa), küsne (burçak), hýmmas (nohud), ades (mercimek), çeltük (kabuklu pirinç), kuncid (susam), penbe (pamuk), badem, bakla, enar, erzen (darý), escar-ý ceviz, mal-ý sayfi (yazlýk sebzeler), kürüm (bag) ve sumaktýr. Ayntab livasý topraklarýnda en fazla tarýmý yapýlan hububat çesitleri ve fiyatlarý sunlardý; bugday; kilesi 6 akça, arpa; kilesi 4 akça, küsne; kilesi 4 akça, nohud; kilesi 6
akça ve mercimek; kilesi 5 akçadýr.
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Fatih çok önemli ve deðerli bilgiler ama bazý kelimelerin anlamýný bilmiyorum mesela Liva.
T.C VATANDAÞI, NE MUTLU TÜRKÜM DÝYENE
b) Vakýf Eserleri
Ayntab merkezde Ak-yol, Ali-Neccar, Cami-i Köhne, Hacý-Musa, ibn-i Eyyub, Kadý, ibn-i Yaycý, Neccar, Tahtalu camileri ile Nehrü'l-Cevz nahiyesi Orul köyünde Orul camii ve Tel-Basir nahiyesi Rum-evlek-i Tahtani köyünde de 1 cami olmak üzere liva genelinde toplam 11 cami; Ayntab merkezde 39 mescid ile Ayntab nahiyesine baglý Bedir-kendi köyünde 1 mescid vardý. Ayrýca Ayntab merkezde Demürci, Hacý-Baba, Ardýç-Baba, Seyh-Muslihuddin zaviyeleri ile Tel-Basir nahiyesi Kara-Çomak köyünde Çomak-Baba zaviyesi bulunuyordu.
Defterde evkaf ve emlak baslýgýyla ayrý bir bölüm bulunmayýp mevcut cami, mescid ve zaviyelerin gelirleri hass-ý sahi, hass-ý mirliva, zeamet ve timar bölümlerinin bulundugu sayfalardaki köy ve mezraa hasýllarýnda "hisse-i vakf", "vakf-ý
....." seklinde gösterilmistir. Ayntab merkezde bulunan 39 mescid ile 9 cami ve 2 zaviyenin vakf gelirlerinin nereden karsýlandýgý belirtilmemistir. Fakat BOA. TD 301 numaralý defterde bunlarýn Ayntab merkezindeki dükkan, bostan, hamam, asiyab ve baglarýn gelirlerinden meydana geldigi gösterilmistir.
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
c) Cemaatler ve Gayr-ý Müslim Nüfus
Ayntab bölgesinde yasayan ve büyük bir kýsmý yerlesik hayata geçmis 7 cemaat vardý. Bunlardan Kara Hamzalu, Endislü, Küçe (?) Hacýlu, Küçük Hacýlu, Agca Koyunlu ve Sarkiyan cemaatleri Ayntab nahiyesine baglý köylerde, Koyunlu Alcý cemaati ile 5 hane ve 3 mücerredden meydana gelen Ekrad-ý izzüddin Bey reayasý Nehrü'l-Cevz nahiyesine baglý köylerde bulunuyordu. Ayntab nahiyesine baglý Mavzud köyünde cemaat-i müteferrika olarak kaydedilen 12 nefer bulunmaktadýr. Ayrýca 7.000 akça otlak ve yatak resmi veren Türkmenler de mevcuttu.
Ayntab livasýnda gayr-i müslim olarak, Ayntab merkezde Ermeni mahallesinde 28 hane ve 6 mücerred Ermeni,
Nehrü'l-Cevz nahiyesine baglý Orul köyündeki Ermeniyan mahallesinde 60 hane, 11 mücerred Ermeni ile Kýr-oglu köyünde 4 gebran hanesi mevcuttur. Bunlardan baska Ayntab livasýnda gayr-i müslim nüfus yoktur.
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Defterin Hazýrlanmasý ve Yararlanýlan KaynaklarYayýna hazýrlanan 373 numaralý Mufassal Tahrir Defteri; Kaynaklar, Yekun Cetvelleri, Dizin, Harita, Fihrist,
Transkribe ve Týpkýbasým olmak üzere 7 bölümden olusmaktadýr. Daha önce kurumumuzca yayýnlanan Tahrir Defterleri'nden farklý olarak bu defterin transkripsiyonu ayýn (‘), hemze (’) ve uzatma isaretleri konularak yapýlmýs olup muaf ve gayr ez-avarýz olan reayanýn dýsýndaki sahýs isimlerinin transkripsiyonu yapýlmamýstýr. Yine diger yayýnlardan
farklý olarak dipnot kullanýlmýstýr.
Yayýný yapýlan bu defterdeki yer isimlerinin okunusunda çisleri Bakanlýgý tarafýndan 1946 yýlýnda basýmý yapýlan "Türkiye'de Meskun Yerler Klavuzu", T.C. Dahiliye Vekaleti Nüfus Müdiriyyeti Umumiyye'si tarafýndan 1928 yýlýnda nesredilen "Son Teskilat-ý Mülkiyyede Köylerimiz", Harita Genel Müdürlügü tarafýndan 1947 yýlýnda basýlmýs 1/200 000 ölçekli Maras, Kilis, Münbiç, Akçakale ve Urfa paftalarý ile Harita Umum Müdürlügü Birecik paftasý haritasý ve istanbul
Üniversitesi iktisat Fakültesi Yayýnlarýndan Doç. Dr. Hüseyin Özdeger'in "XVI. Asýrda Ayntab Livasý" çalýsmasýndan faydalanýlmýstýr.
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Sevgili ammi dip not olarak atýyorum
Osmanlý Arsivi, Osmanlý Devleti'nin arsivi olan "Hazine-i Evrak"ýn devamýdýr. Burada toplanan belgelerin korunmasý, tasnifi ve tanýtýmýný yapmaktadýr. Arsivde bulunan birçok defter ve belge koleksiyonlarý arasýnda Tahrir ve Mühimme defterleri, fonksiyonlarý itibarýyla en fazla dikkat çeken ve tarihi arastýrmalarda en çok kullanýlan serilerdir.
Mühimme Defterleri günümüzün "Bakanlar Kurulu" karsýlýgý olan "Divan-ý Hümayun"da alýnan kararlarýn biraraya getirilmis seklidir. Tahrir Defterleri ise Osmanlý ülkesindeki ekonomik kaynaklar ve bu kaynaklarýn kimlere, nerelere tahsis edildigini göstermektedir.
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Fatih emek vermiþsin çok saðol, ben bu kadar bilgi içinde Nizip'le ilgili bir þey göremedim, neden acaba. Yoksa Nizip'in adý deðiþik mi geçiyor.
T.C VATANDAÞI, NE MUTLU TÜRKÜM DÝYENE