Nizip Çevre ve Tarihi Deðerleri Koruma Derneði Baþkaný Kemal Cengiz, Çevre, insanlarýn ve diðer canlýlarýn yaþamlarý boyunca iliþkilerini sürdürdükleri ve karþýlýklý olarak etkileþim içinde bulunduklarý, fiziki, biyolojik, sosyal, ekonomik ve kültürel bir ortam olduðunu belirtti. Çevresel kirlilik sorunlarýna ciddi yaklaþýmýn 1972 yýlýnda Ýsveç’in Stockholm kentinde yapýlan Birleþmiþ Milletler Çevre Konferansý’nda alýnan bir kararla resmileþtiðini belirten NÝÇET Baþkaný Kemal Cengiz; 5 Haziran, tüm BM üyelerince Dünya Çevre Günü olarak kabul edildiðini söyledi. Cengiz, Denizler, göller, nehirler, daðlar, ovalar, yaylalar, ormanlar, korular, çayýrlar, bitki ve hayvan türleri doðal çevreyi oluþturur. Çevre kirlenmesini, insanýn doðaya verdiði zarar olarak da tanýmlayabiliriz ve Doðanýn korunmasýný, tahribatýnýn engellenmesi zorunludur diye konuþan Cengiz, Çevremizi kollayýp, çevremize sahip çýkmalýyýz. Çevre temizliðinin önemini çocuklarýmýza öðretmeli, temiz bir doðada ve sosyal çevrede yaþamanýn mutluluðuna eriþmiþ olmalýyýz dedi. Çevre kirliliðinin önlenmesi, gerekli tedbirlerin alýnmasý hususlarýnda en büyük görevin okullarýmýza ve basýna düþtüðünü hatýrlatan Nizip Çevre ve Tarihi Deðerleri Koruma Derneði Baþkaný Kemal Cengiz, Kýyamet alametlerinin bence en belirgini çevre kirliliðidir. Doðal çevremize olan duyarsýzlýðýmýz Azrail’in habercisidir. Çevre kirliliði, bariz bir þekilde doðamýzý öldürmektedir diyerek çevre kirliliði karþýsýnda susmamamýz gerektiðini kaydetti.
Kaynak NrtMedya