Titanik, ilk ve son seferini 15 Nisan 1912'de yapan büyük yolcu gemisi. Gemi Ýngiltere'nin Southampton limanýndan yola çýkmýþ, Newfoundland'da buzdaðýna çarparak batmýþtýr. Gemide bulunan 2.224 yolcudan 1.513'ü ölmüþtür. Kaza, bu büyüklükteki bir gemide yeterli filikanýn bulunmamasý ve kaza hakkýnda oluþturulan komplo teorileriyle de efsaneleþmiþ, Titanik ve yolcularý onlarca filme konu olmuþlardýr.
Yapýmýnda o günlerde üretilen en kaliteli çeliðin kullanýldýðý Titanik'in inþasýnda 17.000 iþçi çalýþmýþtýr. Geminin batmasýnda, çok sert ve dolayýsýyla esnekliði çok az olan bu kaliteli çeliðin payýnýn da olduðu düþünülmektedir. Yapýmcýlarý ve mühendisleri, en kötü ihtimalde, yani Titanik'in ayný büyüklükte baþka bir gemiyle çarpýþmasý durumunda bile batmasýnýn en az iki gün alacaðýný, bu süre içinde de mutlaka yardým ulaþacaðýný varsaymýþlardý. Ancak düþünüldüðü gibi olmamýþ ve gemi üç saat gibi kýsa bir süre içinde Kuzey Atlantik'in buzlu sularýna gömülmüþtür.
Birinci sýnýf kamaralarýn 55 bin dolara (günümüz deðeriyle yaklaþýk 2 milyon dolar) satýldýðý yolculukta Avrupa ve ABD'nin en zenginlerinin yaný sýra geminin yapýmcýsý Thomas Andrews de yer alýyordu.
1985 yýlýnda denizbilimci Bob Ballard, Titanik'in enkazýný yaklaþýk 3.800 metre derinlikte bulmayý baþardý. Ancak kazada ölenlere duyulan saygý nedeniyle enkazdan hiçbir þey çýkarýlmadý.
Geminin özellikleri
Uzunluk: 252 metre
Aðýrlýk: 66000 ton
Kapasite: 3000 kiþi
Titanic neden battý?
Herhangi bir nedenle gemi alttan bir darbe aldýðýnda sadece darbeyi alan bölüm su alacaktý. En kötü olasýlýk olarak iki geminin çarpýþmasý durumunda dahi kompartmanlarýn bir kýsmý su alacak, bu durumda da geminin batmasý en az üç gün sürecekti. Bu kadar uzun bir sürede mutlaka yardým geleceði düþünülürse Titanic dünyanýn en güvenilir gemisiydi. Üstelik dünyanýn en kaliteli çeliði bu gemi için kullanýlmýþtý.
Hesap tutmadýAncak ne yazýk ki hepimizin bildiði gibi Titanic, dünyanýn en büyük deniz faciasýnýn kurbaný olmaktan kurtulamadý. Batmaz denilen gemi 3 saat gibi kýsa bir sürede Grönland açýklarýnda Okyanusun soðuk sularýna gömüldü. Yýllardan beri sadece Titanic'in bir buz daðýna çarpmasý sonucu battýðýný biliyoruz. Zaten herkesin bildiði de buydu. Ancak soðuk bir Nisan akþamý okyanusun dibini boylayan geminin neden battýðýný anlamak için, okyanusun dibine kadar inmek gerekti. Bunun için ise tam 73 sene beklendi. 1985 yýlýnda bir denizbilimci olan Bob Ballard, Titanic'in enkazýný 12 bin 612 feet derinlikte bulmayý baþardý. Ýlk bilimsel araþtýrma takýmýnýn Titanic'e ulaþmasý ise 1991 yýlýnda gerçekleþti. Dalýþ sýrasýnda ölenlere saygý göstermek amacýyla hiç bir kiþisel eþya yukarý çýkarýlmadý. Ancak bilimsel araþtýrmalarýn sürdürülmesi amacýyla gemi enkazýndan metal parçalar toplandý. Toplanan parçalar ve enkazýn deniz dibindeki görüntüsü artýk bir devin, Titanic'in bir buzdaðýna nasýl boyun eðdiðini gözler önüne seriyor. Titanic'i iki ayrýntý batýrdý. Üstelik bu iki ayrýntý Titanic'i, yaratýcýlarýnýn en güvendiði noktalardan vurdu.
Býçak gibi yardý
Ýlk ayrýntý geminin alttan, önden ya da arkadan darbe alacaðýný hesaplayan mühendisleri yanýlltý. Gece karanlýðýnda yol alan Titanic buzdaðýný gördüðünde kurtulmak için çok geçti. Eðer nöbet tutan gözcüler buzdaðýný farketmeseydi ve gemi doðrudan buzdaðýna çarpsaydý önden hasar alacak, ön taraftaki kompartman suyla dýlacaktý. Ancak Titanic batmamýþ olacaktý. Fakat buzdaðý görüldü ve son bir umutla manevra yapýldý. Dünyanýn en büyük gemisi kendini kurtaramadý ve buzdaðý geminin yan tarafýný baþtan sona bir býçak gibi kesti. Tek kompartman yerine bütün kompartmanlar suyla doldu ve Titanic battý.
Çelikteki sülfür
Titanic'i tarih yapan ikinci ayrýntý ise, dönemin en güçlü çeliðini döken mühendislerin, metale gerekli esnekliði veren maddeleri eklememiþ olmalarý. Deniz dibinden çýkarýlan çelik parçalarla, günümüzde gemilerde kullanýlan çelik üzerinde yapýlan testler bunu açýkça ortaya koydu. Geminin battýðý bölgedeki su sýcaklýðý olan -1 derecede alkol içinde yapýlan testlerde günümüzde kullanýlan çelik darbe karþýsýnda V þeklinde bükülürken, Titanic'ten çýkan çelik parçalarý önce direnç gösterdi ancak ardýndan esneme göstermeden parçalandý. Modern teknoljiyle üretilen çeliðin ayný þekilde parçalanmasý için - 60, -70 dereceye kadar soðutulmasý gerekiyor. Ancak dönemin mühendislerini bu konuda suçlamamak gerekiyor. Mühendislerin dayanýklýlýk vermesi için çelikte kullandýklarý bol miktardaki sülfürün çeliðin kýrýlganlýðýný arttýrdýðýný o zamanlar kise bilmiyordu.
1985 yýlýndaki keþfinden bu yana batýk çýkarma þirketlerinin, film yapýmcýlarýnýn ve "turistler"in ziyaret ettiði Titanik, yavaþ yavaþ yok oluyor. Ünlü gemiyi keþfeden Robert D. Ballard, 19 yýl sonra, "kutsal mezar" olarak nitelendirdiði batýktaki deðiþimi incelemek için geri döndü.
Bunu Biliyor muydunuz?
Tarihin en büyük deniz facialarýndan birini yaþayan Titanik , geride 1500'ü aþkýn ölü býrakarak Kuzey Atlantik sularýna gömülüþünden 92 yýl sonra bile hâlâ unutulmadý. Bu kadar aðýr can kaybý dünyanýn her yanýnda derin üzüntü ve öfke yaratmýþ, gemide yeterince cankurtaran sandalýnýn bulunmamasý birçok kimseyi sarsmýþtý. Titanik 'in sandal kapasitesinin sýnýrlý olmasýnýn dayanaðý, 18 yýl önce henüz bu büyüklükte gemiler yokken Ýngiliz Ticaret Kurulu'nca belirlenmiþ kurallardý. Oysa 1912'ye gelindiðinde, bu yönetmelik günün koþullarýna uygun deðildi. Gemi taþýmacýlýðý sektörünün “herkese yetecek sandal” önlemi doðrultusunda bir güncelleme zamanýnýn artýk geldiðinin farkýnda olmasýna karþýn, gemi sahipleri sandal ekleme konusunda çekimserdi. Çünkü böyle bir uygulama kullaným alanýný daraltacak, masraf çýkaracak ve yolcularda gemilerin güvenli olmadýðý izlenimini uyandýrabilecekti.
Titanik 'te bulunan sandallarýn sayýsý gemideki insanlarýn ancak yarýsýndan biraz fazlasýna yetecek düzeydeydi ve aslýnda yönetmelikçe öngörülen sayýnýn da yüzde 17 üzerindeydi. Gemide bulundurulan 16 cankurtaran sandalýnýn yaný sýra dört þiþirme bot da vardý; bu 1178 kiþiye yer saðlýyordu. Ne var ki, sadece 705 kiþi kurtarýldý; geminin batmayacaðý ve baþka gemilerin çok geçmeden yardýma geleceði düþüncesiyle birçok yolcu gemiden ayrýlmaya yanaþmadý.