Baðýmsýzlýk mücadelemizin sembolü, hemþehrimiz Ulu Önder M. K. Atatürk'e dair paylaþýmlarýmýzý bu baþlýk altýnda yapalým...
Baðýmsýzlýk mücadelemizin sembolü, hemþehrimiz Ulu Önder M. K. Atatürk'e dair paylaþýmlarýmýzý bu baþlýk altýnda yapalým...
bireysel emekli, sadece üye...
"BEN GAZÝANTEPLÝLERÝ GÖZLERÝNDEN NASIL ÖPMEM KÝ;
ONLAR YALNIZ GAZÝANTEP'Ý DEÐÝL TÜRKÝYE'YÝ DE KURTARDILAR."
K. Atatürk
bireysel emekli, sadece üye...
![]()
Atatürk, Milli Mücadele yýllarýnda, Gaziantep’lilerin düþman karþýsýndaki yiðitçe direniþlerini, ölümle diþ diþe savaþlarýný, savunmalarýný coþkuyla izlemiþ,onlara her fýrsatta güç vermiþ, Gaziantep’lileri övmüþtü.Gaziantep’e karþý büyük bir sevgisi vardý ama bir türlü fýrsat bulup da bu þehre gelememiþti.Milli Mücadeleyi baþlatmak üzere Anadolu’ya geçmeden önce Suriye cephesinde 7. Ordu Komutaný olarak görev aldýðý zaman,bir keresinde 1918 yýlý Ekim ayý baþlarýnda Kilis’e kadar gelmiþ, Kilis’te bir gece kalmýþ,Kaymakam Ýbrahim ve Kilis ileri gelenleriyle görüþmüþtü. Gaziantep’e gelememiþti. Gaziantep’liler onu ancak, 26 Ocak 1933 günü kucaklayabilmiþlerdi. 1933 yýlý Ocak ayýnýn 15’inde uzun süreli bir yurt gezisine çýkan Atatürk Adana’dan sonra,26 Ocak 1933 günü Gaziantep’e yönelmiþti.O gün Ramazan Bayramý arefesiydi. Atatürk, bayramý Gaziantep’te geçirmek istiyordu. Haber Gaziantep’te duyulur, duyulmaz halk iki bayramý bir arada kutlamanýn sevinci içinde, þehirlerini bayrak ve taklarla süslemiþlerdi. Gaziantep Valisi Akif Bey’in baþkanlýðýndaki bir heyet, Atatürk’ü karþýlamak üzere Narlý istasyonuna hareket etti. Heyetle buluþan Atatürk,onlarala birlikte saat 11’e doðru Gaziantep’e girdi. O gün þehir ana-baba günü,binlerce,onbinlerce insan, okullar, esnaf birlikleri karþýlamaya çýkmýþlardý. Atatürk, karþýlayýcýlarý selamladýktan sonra, otomobiline bindi. Yolda, Baþkarakol’da arabasýndan inerek,bir süre halk arasýnda yürüdü, tekrar bindi, Atatürk Bulvarý’ndan Halkevine geldi.Meydanlarda davul-zurnalar çalýyor, milli oyunlar oynanýyordu. Halkevinde çeþitli kuruluþlarýn yöneticileri ile görüþtü bilgi aldý. Atatürk, Gaziantep’teki çalýþmalardan memnun görünüyordu. Akþam, Gaziantep’liler, Atatürk’e ikiyüz kiþilik bir yemek verdiler. Yemeðin sonunda Gaziantep Milletvekili Kýlýç Ali bir konuþma yapmýþ, sözlerini þöyle tamamlamýþtý. Gazi bizim Gazimiz, kainat ve insanlýðýn Ulu Gazisi… Gaziantep’in yüreðinden coþan sesi dinliyormusun? Bu ses, tek ses olarak neden senin büyük yüreðine akýyor Gaziantep seninle yeniden kuruldu, çünkü sana inandý,baðlandý.Sana inanan,sana baðlanan kendi varlýðýna inanýr. Hakka inanýr, sonsuzluða baðlanýr. Sen her þeysin, Gazisin. Büyük Türk’ün bizzat kendisisin,özüsün,kütük adýn Gazi Mustafa Kemal’dir.Fakat doðuþ adýn, tarih adýn, asýl adýn Türkiye’dir. Ertesi gün,27 Ocak 1933 Cuma,bayramýn birinci günü, Atatürk’ün üzerinde lacivert bir elbise, gri kravat, siyah iskarpinler var. Valilikte yapýlan bayramlaþma törenine katýldý. Buradan, üstü açýk bir arabayla Belediyeye geldi.Belediye Meclisi salonunda toplanan Gaziantep’lilerle, þehrin sorunlarýný görüþtü, ihtiyaçlarýný sordu. Gaziantep’te bir lise açýlmasý isteniyordu. Baþbakan Ýsmet Ýnönü’ye bir telgraf gönderdi. Gaziantep’teki ortaokulun lise haline getirilmesini, bu iþin bir iki gün içinde sonuçlandýrýlmasýný istedi. Öyle ki, üç gün sonra 1 Þubat 1933’te Gaziantep lisesi açýlmýþtý. Bu arada bir de tören yapýldý. Þehir meclisi Atatürk’e “Hemþehrilik Belgesi” verilmesini kararlaþtýrdý. Atatürk, Gaziantep Nüfus Kütüðünde ( Bey Mahallesi, hane 41, cilt 86, sayfa 56, Zübeyde’den doðma, Ali Rýza oðlu, 1881 Selanik doðumlu gazi Mustafa Kemal ) olarak geçti. Hemþehrilik Belgesi, Gaziantep Belediye Baþkaný Hamdi Kutlar’ýn bir konuþmasýyla Atatürk’e verildi. Atatürk teþekkür ederek: Gaziantep güzel þehir, Gaziantep’liler vatansever, cesur ve çok çalýþkandýr. Bu þehir her hizmete layýktýr. Gereken her yardým yapýlacaktýr dedi. Belediyeden sonra Garnizon Komutanlýðýna gitti, subay ve erlerin bayramlarýný kutladý. Öðleden sonra Narlý’ya buradan da Adana’ya dönüyordu. Atatürk, Gaziantep’in Kurtuluþ Günü yýldönümleri olan 25 Aralýk’ta sýk sýk Gaziantep’lileri kutluyordu. 25 Aralýk 1936’da Gaziantep’in 15. Kurtuluþ Yýldönümü günü þu telgrafý göndermiþti: ( …Türküm diyen her þehir, her kasaba ve en küçük Türk köyü, Gaziantepliler’i kahramanlýk örneði olarak alabilir.) Bu telgraftan bir yýl sonra 25 Aralýk 1937’de Gaziantep’in 16. kurtuluþ yýldönümü dolayýsýyla Ankara Halkevi’nde düzenlenen toplantýya katýlmýþ,Gaziantepliler’e de bir telgraf çekmiþti. Bu telgrafta…Eðer bir gün millet,vatan ve Cumhuriyetin yüksek çýkarlarý gerekirse, o çevre kahramanlarýnýn geçmiþte olduðundan daha yüksek kahramanlýklar göstermeye hazýr olduklarýna þüphem olmadýðý bilinmelidir)diyordu. Gaziantep’se Atatürk’ünü her zaman saygýyla andý. Onun Gaziantep’e geliþ gününü,bir bayram olarak her yýl kutladý.
DEÐERBÝLÝR GAZÝANTEPLÝLER VE ATATÜRK
Aziz Ata ayný zamanda Gaziantep’in adaþýdýr.Gazi þehrinde fahri hemþehrisidir. Gaziantep Bey Mahallesi 41 hanesinde kayýtlýdýr.Ata’ya bir hürmet niþanesi olmak üzere bazý cadde ve okullara ismi verilmiþtir.
1-Gazi Mustafa Kemal Ýlkokulu
2-Atatürk Lisesi
3-Atatürk Bulvarý
4-Gaziler Caddesi(Hem Atatürk hatýrlanmakta hem de milyonlarca gazi hatýra gelmektedir.)
5-Atatürk Ýlkokulu
Ulu önder 26 Kânunisani (Ocak) 1933 tarihinde þehrimizi þereflendirdiler.Þehrimiz için ebedi bir saadet kaynaðý olan bir tarihi günde toplanan þehir meclisi yüce Halâskâr için halkýmýzýn taþýdýðý sonsuz minnet ve þükrân duygularýný ifade etmek üzere büyük Atatürk'e gazi yurdun hemþehriliðini arz etmeyi kararlaþtýrdý.Ve þu mazbatayý tanzim etti.Tarihi yüksek kýymetine binaen aþaðýya alýyoruz. Reisicumhur gazi Mustafa Kemal Paþa Hazretleri Türkiye'nin bânisi ve en büyük milli rehberidir.Ýþgal edilen yurdumuzun istiklalini temin için milli bir cihat açmýþ ve milletin Baþkumandanlýðýný yaparak Türkiye'yi kurtarmýþtýr.Bundan sonra idari,fikri,iktisadi,ilmi birçok inkîlaplar meydana getirerek yurdumuzu mütemadiyen yükseltmiþ ve yalnýz Türkiye'de deðil bütün dünyada tarihin en büyük Kumandaný,en büyük inkîlapçýsý,en büyük ilim ve fikir adamý olarak tanýnmýþtýr. Ýþgal edilmiþ olan Gaziantep'te bu mücadele ve inkîlaplarda büyük liderin yaktýðý ýþýk arkasýndan koþmuþ,vesaiti harbiyesi olmadýðý halde her þeyden evvel tek baþýna on bir ay mücehhez Fransýz ordusuyla çarpýþmýþ,þehrin bombardýman edilmesinden,mitralyözlerle taranmasýndan,hücuma uðramasýndan yýlmamý;Fransýzlara harben teslim olmamýþ;bu suretle milli mücadelenin þanlý sahifesini yazmýþ ve tarihe emsali bulunmaz bir kahramanlýk namý býrakmýþtýr. Bunun için Büyük Millet Meclisi bir Mustafa Kemal'e birde Anteb'e gazilik madalyasý takmýþtýr. Gazi Halâskâr Gazi þehre 26 Kânunisani 1933 tarihinde ilk defa teþrif buyurmuþlardýr. Gaziantep ahalisinin hissiyatýna tercüman olan belediye meclisi bu çok ulvi levhanýn hatýrasýný ebedileþtirmek için þehrin fahri hemþehriliðini Cumhuriyet Halk Fýkrasýnýn daimi,umumi reisi olan adaþýna arz ve takdim etmeye ve Gaziantep Cumhuriyet halk fýkrasýnýn bulunduðu Bey Mahallesi nüfusuna bu kaydý tescil ettirmeye karar vermiþtir.
............................................Reis
...................................A.Hamdi KUTLAR
.....Aza..................Aza.....................Aza...................Aza
H.Mehmet........Abdulkadir.............H.Fuat..............Hasan
.....Aza.................Aza......................Aza...................Aza
......Ali................Hulüsi...............Abdülsamet..........M .Avni
....Aza.................Aza.......................Aza..................Aza
...Cemil.............Ýbrahim....................Sait...............H.Ömer
....Aza.................Aza......................Aza...................Aza
.Hüseyin..........Süleyman................Halil................Mahmut
....Aza.................Aza......................Aza...................Aza
...Sabri.............H.Fehmi.................Ahmet..............Ahmet
Not: Bu mazbatayý T.D.K. genel yazmaný Ömer Asým Aksoy hazýrlamýþ,Diþ Doktoru H.Cemil Karslýgil heyecanlý bir sesle okumuþtur.
http://www.gaziantepsavunmasi.org
Konu Subutay tarafýndan (21.10.07 Saat 11:49 ) deðiþtirilmiþtir.
bireysel emekli, sadece üye...
ADALET
«Adalet gücü baðýmsýz olmayan bir milletin, devlet halinde varlýðý kabul olunmaz.»
1920.
«Zamanýn deðiþmesiyle hükümlerin deðiþmesi inkâr olunamaz.» Kuralý adlî politikamýzýn temelidir.
1922.
ADLÝYE
« En yeni kanunlarla donanmýþ olan adliyemizin basireti ve adaleti uygulamak için gösterdiði dikkat milletin huzur ve nizamýný korumaða kâfi ve muktedirdir.»
01.11.1929, T.B.M.M. 3. Dönem 3.Toplanma Yýlýný Açarken.
« Adliyemizin emin olduðumuz yüksek gücü sayesindedir ki, Cumhuriyet, kaçýnýlmaz geliþimi takip edebilecek ve türlü þekil ve türdeki tecavüzlere karþý vatandaþýn hukukunu ve memleketin düzenini koruyabilecektir.»
01. 11. 1930 T.B.M..M. 3. Dönem 4. Toplanma Yýlýný Açarken.
ADLÝYE SÝYASETÝ
«Adliye politikamýzda takip edilecek gaye, evvela halký yormaksýzýn süratle, isabetle, emniyetle adaleti daðýtmaktýr. Ýkinci ol* toplumumuzun bütün dünya ile temasý doðal ve zorunludur; bunun için adaletimizin seviyesini bütün medeni toplumlarýn derecesinde bulundurmak mecburiyetindeyiz. Bu hususlarý saðlamak için mevcut kanun ve usüllerimizi bu bakýþ açýlarýna göre yenilemekteyiz ve yenileyeceðiz…»
01. 03. 1922, T.B.M.M., 3. Toplanma Yýlýný Açarken.
AHLAK
«Hiç bir millet yoktur ki, ahlâk esaslarýna dayanmadan ilerlesin …»
24. 12. 1919., Kýrþehir Gençler Derneðindeki Hitabe.
«Tehdit esasýna dayanan ahlâk, bir fazilet olmadýktan baþka güvene de lâyýk deðildir.…»
25. 08. 1924, Muallimler Birliði Kongresi Üyelerine.
AÝLE HAYATI
«…Medeniyetin esasý, geliþme ve gücün temeli aile hayatýndadýr. Bu hayatta fenalýk, muhakkak sosyal, ekonomik, siyasal güçsüzlüðe sebep olur. Aileyi teþkil eden kadýn ve erkek unsurlarýn doðal haklarýna sahip olmalarý, aile görevlerini baþaracak güçte olmalarý gereklidir.»
30. 08. 1924, Dumlupýnar’da Konuþma.
« Efendiler, sosyal hayatýn kökeni, aile hayatýdýr. Aile, açýklamaya gerek yoktur ki, kadýn ve erkekten oluþur…»
28. 08. 1925, Ýnebolu’da Bir Konuþma.
ALLAH
«… Tanrý birdir, büyüktür…»
01. 11. 1922, T.B.M.M.
«… Biliriz ki, Allah dünya üzerinde yarattýðý bu kadar nimetleri, bu kadar güzellikleri insanlar istifade etsin, varlýk içinde yaþasýnlar diye yaratmýþtýr. Ve âzami derecede faydalanabilmek için de, bugün kâinattan esirgediði zekâyý, aklý insanlara vermiþtir..»
17. 02. 1923, Ýzmir Ýktisat Kongresini Açýþ Söylevi.
ANAYASA
«… Anayasa, milletin tamamýyla arzularýný ve meclisin mahiyetini ve gerçek þeklini gösterir bir kanundur…»
21. 02. 1921, T.B.M.M.
«… Anayasa da, Osmanlý Ýmparatorluðunun, Osmanlý Devletinin öldüðünü idrak ve ifade ve onun yerine yeni Türkiye Devleti’nin geçtiðini ilân eyleyen ve bu devletin hayatýnýn da kayýtsýz sartsýz hakimiyetin milletin elinde kalmasýyla mümkün olduðunu ifade eden bir kanundur…»
17. 02. 1923, Ýzmir Ýktisat Kongresi Açýþ Söylevi.
«Anayasanýn asýl ruhu ise kitaplara geçmesinden evvel milletin dimaðýnda ve vicdanýnda toplanmýþ olmasýyla ve ancak bunun ifadesi olmak üzere kurduðu meclise verdiði gerçek görev ile senelerden beri hükümlerini fiilen uyguluyor olmasýyla ve en nihayet kanun þeklinde dünyanýn gözleri önüne konmasýyla gerçekleþmiþtir…»
16. 01. 1923, Ýstanbul Gazete Temsilcilerine Hitap.
ANNE
« Büyük baþarýlar, deðerli analarýn yetiþtirdikleri seçkin çocuklarýn yardýmýyla meydana gelir. »
1923.
« Kadýnýn en büyük vazifesi analýktýr. Ýlk terbiye verilen yer ana kucaðý olduðu düþünülürse bu görevin önemi gerektiði gibi anlaþýlýr….»
31. 01. 1923, Ýzmir’de Halk ile Konuþma.
AÞAR VERGÝSÝ
«…Memleketin baþýnda ortaçaðýn en insafsýz belâsý ol* hâlâ musallat duran aþarýn kaldýrýlmasýný yüce meclise teklif edebilecek bir ekonomik seviyeye Cumhuriyet idaresinin bir senede ulaþmýþ olmasý, cidden memnuniyet vericidir.»
01. 11. 1924, T.B.M.M. 2.Dönem 2.Toplanma Yýlýný Açarken.
«… Köylümüz ve ziraatimiz üzerindeki aþar kâbusunun ortadan kaldýrýlmasý ile meydana gelen rahatlýk, milletin daha çok üretmek, daha rahat olmak için çalýþmak arzularýný teþekkür edilecek bir derecede arttýrmýþtýr.»
01. 11. 1925, T.B.M.M. 2. Dönem 2. Toplanma Yýlýný Açarken.
AÞILAMA
«Yayýlan ve bulaþýcý hastalýklara karþý insanlarý muhafaza hususunda hizmetleri görülen aþýlarý hazýrlamakla meþgul Hýfzýsýhha müesseselerimiz tam bir baþarýyla çalýþmasýna devam ve mücadeleye faydalý hizmetler ifa etmektedirler. 1921 yýlý içerisinde üç milyon kiþilik çiçek aþýsý yapabilen Sivas müessesesi geçen sene içinde beþ milyon kiþilik çiçek aþýsý, beþ yüz otuz yedi kilogram kolera, dört yüz yedi kilogram tifo aþýlarý üretmiþ ve bunlar âhâliye yeter derecede uygulanmýþtýr…»
01.03.1923, T.B.M.M. 4.Toplanma Yýlýný Açarken.
AYDIN
«… Aydýn sýnýfý ile halkýn anlayýþ ve hedefi arasýnda doðal bir uygunluk olmasý lazýmdýr. Yani aydýn sýnýfýn halka telkin edeceði fikirler, halkýn ruh ve vicdanýndan alýnmýþ olmalýdýr…»
20.03.1923, Konya Gençleriyle Konuþma.
«… Aydýnlarýmýz, milletimi en mutlu yapayým der. Baþka milletler nasýl olmuþsa onu da aynen öyle yapalým der. Ama düþünmeliyiz ki, böyle bir teori hiç bir devirde muvaffak olmuþ deðildir. Bir millet için saadet olan bir þey diðer millet için felaket olabilir. Ayný sebep ve þartlar birini mutlu ettiði halde diðerlerini bedbaht edebilir. Onun için millete gideceði yolu gösterirken dünyanýn her türlü ilminden, keþiflerinden, geliþmelerinden istifade edelim, ama unutmayalým ki, asýl temeli kendi içimizden çýkarmak mecburiyetindeyiz.»
20.03.1923, Konya Gençleriyle Konuþma.
«… Aydýnlarýmýz içinde çok iyi düþünenler vardýr. Fakat genellikle þu hatamýz vardýr ki, araþtýrma ve çalýþmamýza zemin ol* çok vakit kendi memleketimizi, kendi tarihimizi, kendi geleneklerimizi, kendi özelliklerimizi ve ihtiyaçlarýmýzý almalýyýz. Aydýnlarýmýz belki bütün dünyayý, bütün diðer milletleri tanýr, ama kendimizi bilmeyiz.»
20.03.1923, Konya Gençleriyle Konuþma.
BAÐIMSIZLIK
« Tam baðýmsýzlýk, ancak ekonomik baðýmsýzlýkla mümkündür.»
(1922)
« Biz barýþ istiyoruz dediðimiz zaman, tam baðýmsýzlýk istediðimizi herkesin anlamasý gerekir.»
(1923)
BAKIR (Üretimi)
«Artvin civarýnda bakýr madenlerinden birinin iþletmeye baþlamasýndan memnun olduk. Ergani bakýr madeninin iþletmeye baþlatmasýný, memleket için mühim bir fayda ol* görüyoruz…»
01.11.1936, T.B.M.M. 5.Dönem 2. Toplanma Yýlýný Açarken.
BALKAN ANTLAÞMASI
« Balkan Antlaþmasý, Balkan devletlerinin, birbirlerinin varlýklarýna özel saygý beslenilmesini göz önünde tutan mutlu bir belgedir.»
01.11.1934, T.B.M.M. 4.Dönem 4. Toplanma Yýlýný Açarken.
«… Önemli bir hâdise de Balkan Paktý’dýr. Dört devlet; kendi güvenleri için ve Balkanlarýn, karýþma ve karýþtýrma konusu olmaktan çýkmasý için içten bir kanaatle birbirlerine baðlanmýþlardýr. Balkanlý baðlaþýklarýmýzla gittikçe artan bir beraberlik ve dayanýþma siyasasý güdüyoruz.»
09.05.1935, C.H.P. 4. Büyük Kurultayýný Açarken.
BARIÞ
« Türk Barýþ þartlarý, Misak-ý Millî’nin ilân edildiði gün olan 28 Ocak 1920 tarihinden beri bütün cihanca malûmdur. Bu þartlar þu suretle özetlenebilir: Türkiye’nin millî hudutlarý içinde siyasî ve iktisadî tam istiklâlinin tasdiki Fransa ile imzalanan 20 Aralýk itilâfý Türkiye’nin, istiklâline hürmet edildikçe barýþsever ve uyuþmacý olduðunu ispat eder.»
11.01.1922, Entransigeant Muhabirine Demeç.
«… Memleketimizin zulmen uðradýðý tahribatý imar ve senelerden beri türlü türlü engeller altýnda baský uygulanan ekonomi hayatýmýzýn meþru geliþimini temin ve fen ve irfan içinde çalýþkan bir hayata kavuþturmak barýþ þartlarýmýzdýr.»
24.10.1922, United Press Muhabiri ile Demeç.
«… Büyük Millet Meclisi samimi ol* barýþ istiyor. Cidden barýþ istediðimizi herkes anlayabilir. Çünkü memleketimizi imar edebilmek için barýþa muhtacýz.»
22.12.1922, Morning Post Muhabirine Demeç.
«… Barýþý kanla deðil, mürekkeple imza etmek istiyorduk.»
23.01.1923, Morning Post Yazarý Grace Ellison’a Demeç.
«Evvelâ, barýþsever olduðumuz için barýþý arzu ediyoruz. Ýkinci ol*, devamlý muharebeler dolayýsýyla memleket barýþa tanzim ve imara çok muhtaçtýr. Fakat barýþ olmayacak olursa yine mücadeleye devam edecek ve mutlaka memleket için lüzumlu olan neticeyi elde edeceðiz…»
16.01.1923, Arifiye’de Konuþma.
« Gerçekte barýþ bizim için ne kadar faydalý ise, muhataplarýmýz için de o kadar faydalý ve lazýmdýr. Çünkü bundan sonra memleketimizin imar ve ihyasý için çalýþmak istiyoruz. Onlarýn da bu lüzumu idrak etmemelerine imkân yoktur…»
22.01.1923, Bursa Þark Sinemasýnda Halka Konuþma.
BASIN
«Basýn, milletin müþterek sesidir. Bir milleti aydýnlatma ve uyarmada, bir millete muhtaç olduðu fikrî gýdayý vermekte, özet ol* bir milletin mutluluk hedefi olan müþterek istikamette yürümesini teminde baþlý baþýna bir kuvvet, bir okul, bir rehberdir.»
(1922)
«Türkiye basýný milletin gerçek ses ve iradesinin doðduðu yer olan cumhuriyetin etrafýnda çelikten bir kale meydana getirecektir. Bir fikir kalesi, zihniyet kalesi. Basýn mensuplarýndan bunu istemek, cumhuriyetin hakkýdýr....»
05.02.1924, Ýzmir’de Gazetecilerle.
«... Cumhuriyet devrinin kendi anlayýþ ve ahlâkýný taþýyan basýnýný yine ancak Cumhuriyetin kendisi yetiþtirir. Bir taraftan geçmiþ devir gazetelerinin ve adamlarýnýn düzeltilmesi mümkün olmayanlarý milletin nazarýnda belirlenirken, öte taraftan Cumhuriyet basýnýnýn temiz ve feyizli sahasý geniþleyip yükselmektedir. Büyük ve soylu milletimizin yeni çalýþma ve medeniyet hayatýný kolaylaþtýrýp teþvik edecek iþte ancak bu anlayýþtaki basýn olacaktýr.»
2. Dönem 3. Toplanma Yýlýný Açarken, 1.Kasým.1925.
BAÞARI
«Milletimiz, tek bir vücut gibi gösterdiði birlik ve gayret sayesinde baþarýya ulaþmýþtýr.»
Büyük Zafer Hakkýnda, 4 Ekim 1922.
« Bilelim ki, kazandýðýmýz baþarý milletin kuvvetlerini birleþtirmesinden ileri gelmiþtir. Ayný baþarýlarý ileride de kazanmak istiyorsak, ayný temele dayanalým ve ayný yolda yürüyelim.»
(1923)
« Zafer «Zafer benimdir» diyebilenindir; baþarý «baþarýlý olacaðým» diye baþlayanýn ve «baþarýlý oldum» diyebilenindir.»
11. 01. 1925, Konya’da Bir Konuþma.
BAÞKAN
« … Baþkan olan kimsenin milletin ülküsüne göre hareket etmesi ve milletin ruhiyatýna vakýf olduktan sonra, o milletin isteðine göre hareket etmesi gerekir…»
30. 11. 1929, Vossiche Zeitung Muhabirine Demeç.
BAÞKENT
« … Yeni Türkiye’nin baþkenti meselesine gelince bunun cevabý kendiliðinden belli olur : Ankara Türkiye Cumhuriyetinin baþkentidir. »
27.09.1923, Neue Freie Preese Muhabirine Demeç.
BATILILAÞMAK
«… Türklerin asýrlardan beri takip ettiði hareket, devamlý bir istikameti korudu. Biz daima doðudan batýya doðru yürüdük. Eðer bu son senelerde yolumuzu deðiþtirdikse, itiraf etmelisiniz ki, bu bizim hatamýz deðildir. Bizi siz mecbur ettiniz. Bu deðiþiklik gelip geçici ve istemeksizin oldu.
Takdir etmelisiniz ki, doðuda ikâmetgâh seçimine mecbur olduðumuz için, ýrkýmýzýn beþiði ile alâkadar olmasý nedeniyle mümkün olduðu kadar yakýn batýda bir ikametgâh seçtik. Fakat vücutlarýmýz doðuda ise fikirlerimiz batýya doðru yönelik kalmýþtýr.»
29.10.1923, Fransýz Muhabiri Maurice Pernot’ya Demeç.
«Memleketimizi çaðdaþlaþtýrmak istiyoruz. Bütün çalýþmamýz Türkiye’de çaðdaþ, doyayýsýyla batýlý bir hükümet meydana getirmektir. Medenîyete girmek arzu edip de, batýya yönelmemiþ millet hangisidir?... »
29.10.1923, Fransýz Muhabiri Pernot’ya Demeç.
BAYINDIR
«Her Türk çiftçi ailesinin geçineceði ve çalýþacaðý topraða sahip olmasý mutlaka gereklidir. Vatanýn saðlam temeli ve bayýndýr hale getirilmesi bu esastatýr.»
Beþinci Dönem Ýkinci Toplanma Yýlýný Açarken, 01. 11. 1936.
BAYRAK
« Bayrak bir milletin baðýmsýzlýk alâmetidir. Düþmanýn da olsa hürmet etmek lazýmdýr.»
(1922)
BEDEN EÐÝTÝMÝ
« Esas olan, bütün her yaþtaki Türkler için beden eðitimi saðlamaktýr Saðlam kafa saðlam vücutta bulunur sözünü atalarýmýz boþuna söylememiþlerdir. »
(1937)
BOÐAZLAR MESELESÝ
« Tarihte birçok defa münakaþa ve ihtiras vesilesi olmuþ olan Boðazlar, artýk tamamiyle Türk hâkimiyeti idaresinde, yalnýz ticaret ve dostluk iliþkilerinin gerçekleþme yolu haline girmiþtir. Bundan böyle savaþan her hangi bir devletin savaþ gemilerinin Boðazlardan geçmesi yasaktýr.»
01.11.1936, T.B.M.M. 5.Dönem 2. Toplanma Yýlýný Açarken.
BOLÞEVIK
«… Biz onlarla bir dostluk anlaþmasý imzaladýk Baþlýca þartlarden biri þu ki, Ruslar memleketimizde propaganda ve kýþkýrtmalar yapamayacaklar, çünkü Sovyet teþkilâtýyla bizim teþkilâtýmýz arasýnda esaslý farklýlýklar vardýr.»
Aðustos 1921, Associated Press Muhabirine Demeç.
«Türkiye’de Bolþeviklik olmayacaktýr. Çünkü Türk hükûmetinin ilk gayesi, halka hürriyet ve mutluluk vermek, askerlerimize olduðu kadar, sivil halkýmýza da iyi bakmaktýr…»
21.06.1935, Gladys Baker’e Verilen Demeç.
BULAÞICI HASTALILIKLAR
«… Saðlýk konusundaki çalýþmalarýmýzýn mühim bir kýsmý bulaþýcý hastalýklarýn önlenmesine ve yayýlmasýnýn durdurulmasýna sarfedildi. Bu türlü hastalýklardan yalnýz çiçek ve lekeli humma bazý bölgelerde sýnýrlý bir þekilde yayýlma eðilimi göstermiþ ise de vaktiyle alýnmýþ olan ve devam edilen önleyici ve koruyucu tedbirlerle önlerine geçilmiþtir…»
01. 03. 1923, T.B.M.M. 4. Toplanma Yýlýný Açarken.
BURSA
« Efendiler: Bursa ziraat memleketidir, ticaret memleketidir ve sanat memleketidir , þifa memleketidir. Bursa, sahip olduðu doðal güzellikleriyle bolluk ve mutluluk memleketidir…»
11. 09. 1924, Bursalýlarla Konuþma.
BÜYÜK ZAFER
«30 Aðustosta sevk ve idare ettiðim muharebe, Türk milletinin yanýmda bulunduðu halde, idare ettiðim ilk ve son muharebedir. Bir insan kendini, milletle beraber hissettiði zaman, ne kadar kuvvetli buluyor bilir misiniz? Bunu tarif zordur. Eðer ben, açýklamakta zayýf kalýrsam beni hoþ görünüz.»
30. 08. 1928, Basýn Mümessillerine Demeç.
CAMÝ
«… Efendiler, camiler birbirimizin yüzüne bakmaksýzýn yatýp kalkmak için yapýlmamýþtýr. Camiler itaat ve ibadet ile beraber din ve dünya için neler yapýlmak lazým geldiðini düþünmek yani meþveret için yapýlmýþtýr…»
07. 02. 1923, Balýkesir’de Halkla Konuþma.
CEHALET
«… Milleti kendi benliðine sahip yapmayan, milleti asýrlarca kendi hakkýnda gafil bulunduran hep bu cehalettir. Hükümdarlarýn, þunun, bunun, milleti esir gibi, köle gibi kullanmalarý, bütün vataný kendi özel mülkleri gibi düþünmeleri, hep milletin bu bilgisizliðinden istifade edilmek sayesinde idi. Gerçek kurtuluþu istiyorsak, herþeyden evvel, bütün kuvvetimiz, bütün süratimizle bu cehaleti ortadan kaldýrmaya mecburuz…»
21. 03. 1923, Konya, Lise Öðr. ve Öðrencileri ile Konuþma.
«Biz cahil dediðimiz vakit, mutlaka mektepte okumamýþ olanlarý kastetmiyoruz. Kastettiðim ilim, hakikatý bilmektir. Yoksa okumuþ olanlardan en büyük cahiller çýktýðý gibi, hiç okuma bilmeyenlerden de hakikatý gören hakiki âlimler çýkar.»
18. 03. 1923, Tarsus’ta Çiftçilerle Konuþmasý.
CEZAEVLERÝ (Hapishaneler)
«… Hapishaneler meselesi pek mühimdir. Durumlarýnýn iyileþtirilmesi için kiþisel hürriyeti kaldýrýlan vatan çocuklarý ceza sürelerinin sonunda, topluma faydalý olacak bir üye ol* yetiþtirme vasýtalarýný temin için Ýçiþleri Bakanlýðý uzun uzadýya araþtýrma ve istatistikleri yaptý. Mevcut hapishanelerden uygun olanlarýn ilmî usullere uygun bir surette tamirine ve yeniden hapishaneler yapýmýna giriþmek için bir inþaat programý düzenlendi…»
01. 03. 1923, T.B.M.M. 4.Toplanma Yýlýný Açarken.
« Cezaevlerinin terbiye, ýslah ve iþ esaslarýna göre düzeltilmesi yolundaki hayýrlý faaliyetlerin geniþletilmesi cemiyete; doðru yoldan sap* hürriyetini kaybetmiþ olan binlerce vatandaþý faydalý birer uzuv ol* kazandýrmaktatýr.»
01. 11. 1938, T.B.M.M. 5. Dönem 4. Toplanma Yýlýný Açarken
Atatürk Adýna Baþbakan Celâl Bayar Tarafindan Okunan Söylev.
CUMHURÝYET
« Yeni Türkiye Anayasasýnýn ilk maddelelerini size tekrar edeceðim: Hakimiyet kayýtsýz þartsýz milletindir . Yürütme kudreti, yasama yetkisi milletin tek ve gerçek temsilcisi olan mecliste toplanmýþtýr. Bu iki kelimeyi bir kelimede anlatmak mümkündür: Cumhuriyet…»
27.09.1923, Neue Freie Preese Muhabirine Verdiði Demeç.
« Cumhuriyet, fikir hürriyeti taraftarýdýr. Samimi ve yasal olmak þartý ile her fikre hürmet ederiz. Her kanaat bizce muhteremdir. Yalnýz muhaliflerimizin insaflý olmasý lazýmdýr.»
04. 12. 1923, Tercüman-ý Hakikat Baþmuharririne Demeç.
« Bütün dünya bilsin ki, benim için yandaþlýk vardýr ; Cumhuriyet yandaþlýðý, düþünsel ve toplumsal devrim yandaþlýðý. Bu noktada yeni Türkiye topluluðunda, bir bireyi bunun dýþýnda düþünmek istemiyorum. »
(1924)
« Cumhuriyet, ahlâki erdeme dayalý bir idaredir. Cumhuriyet erdemdir. Sultanlýk korku ve tehdide dayalý bir idaredir. Cumhuriyet erdemli ve namuslu insanlar yetiþtirir. Sultanlýk korkuya, tehdide dayalý olduðu için korkak, alçak, sefil, rezil insanlar yetiþtirir. Aralarýndaki fark bundan ibarettir.»
14. 10. 1925, Ýzmir Kýz Öðretmen Okulunda Bir Konuþma.
«… Temeli büyük Tük milletinin ve onun kahraman evlatlardan meydana gelen büyük ordumuzun vicdanýnda akýl ve þuurunda kurulmuþ olan cumhuriyetimizin ve milletin ruhundan mülhem prensiplerimizin bir vücudun izalesi ile helaldar olabileceði zehabýnda bulunanlar, çok zayýf dimaðlý bedbahtlardýr. »
19.06.1926, Anadolu Ajansýna Demeç.
« Demokrasi ilkesinin en çaðdaþ ve en akýlcý uygulamasýný saðlayan yönetim þekli Cumhuriyettir.»
(1930)
«Cumhuriyet, yeni ve saðlam esaslarýyla, Türk Milletini emin ve saðlam istikbâl yoluna koyduðu kadar, asýl fikirlerde ve ruhlarda yarattýðý güvenlik itibariyla, büsbütün yeni bir hayatýn müjdeleyicisi olmuþtur.»
01. 11. 1936, 5. Dönem 2. Toplanma Yýlýný Açarken.
CUMHURÝYET HALK FIRKASI
« Halk Fýrkasý halkýmýza siyasi terbiye vermek için bir mektep olacaktýr…»
07. 02. 1923, Balýkesir’de Halkla Konuþma.
« Halk Fýrkasý, memleket ve millet her türlü dayanaktan mahrum býrakýl* felâkete atýldýðý uðursuz hengâmede bütün milleti kadrosu içine al* kuvvet ve kudret yapan, dýþ düþmanlarýný kovan, iç düþmanlarýný imha eden, halka hürriyet ve hâkimiyet temin eden kutsal bir cemiyettir. Halk Fýrkasý hiçbir safsataya iltifat etmiyerek Türk Cumhuriyetini kuran inkýlâpçý bir ruhun bütün memleketlerde ortaya çýkmasý ve gerçekleþmesidir. Halk Fýrkasý Türkiye’yi medeni âleme sokan ve orada yükseltmeyi taahhüt eden azimkâr bir fýrkadýr…»
16. 09. 1924, Trabzon’da Halk Partililerle Konuþma.
« Bügün ülke yönetimi sorumluluðunu taþýyan heyet, bence ülkü ve amaç itibariyle, bütün milleti kapsayan ve unvaný Halk Fýrkasý olan Cumhuriyet Fýrkasýdýr. Bu fýrkanýn esas ilkesi, memleket ve milletin gerçek kurtuluþ ve mutluluðunu temine çalýþmaktýr ve amaca ulaþtýran yol bence budur ve kararlaþtýrýlmýþtýr. O da Cumhuriyeti takviye ve saðlamlaþtýrma ile beraber fikrî ve sosyal inkýlâpta ve medeniyet ve aydýnlanma yolunda milletin azimkârane ve muvaffakiyetle yürümesini temine delâlettir…»
20. 09. 1924, Samsunlularla Konuþma.
«… Baþkanlýðýný taþýmakla iftihar ettiðim Cumhuriyet Halk Fýrkasý, diðer memleketlerde olduðu gibi alelâde sokak politikasý yapan bir fýrka deðildir. Hürmetle tekrar edeceðim ki Halk Fýrkasý, Müdafaai Hukuk Cemiyeti gibi bütün milleti aydýnlatma ve bütün millete kýlavuzluk vazifesiyle mükelleftir. Fýrkamýza âdi politikacýlýk atfedenler nankör insanlardýr…»
10. 10. 1925, Akhisar’da Bir Konuþma.
«… Fýrka millete eðiticilik yapacak, ilim, iktisat, siyaset ve güzel sanatlar gibi bütün kültür sahalarýnda vatandaþlarý yetiþtirmek için önderlik edecektir…»
04. 02. 1931, Aydýn Türk Ocaðýnda Bir Konuþma.
Ç
ÇALIÞMAK
« Ýlk iþimiz milleti çalýþkan yapmaktýr. »
Ocak 1923, Gazetecilere Yaptýðý Konuþma.
« Hiçbir þeye ihtiyacýmýz yok, yalnýz bir þeye ihtiyacýmýz vardýr ; çalýþkan olmak. Sosyal hastalýklarýmýzý araþtýrýrsak asýl ol* bundan baþka, bundan mühim bir hastalýk keþfedemeyiz. O halde ilk iþimiz bu hastalýðý esaslý surette tedavi etmektir. Milleti çalýþkan yapmaktýr. Servet ve onun doðal sonucu olan refah ve saadet yalnýz ve ancak çalýþkan insanlarýn hakkýdýr. »
16. 01. 1923 , Ýstanbul Gazete Temsilcilerine.
« Çalýþmak vakti gelmiþ, artýk çalýþmak lazým…
Bilhassa gençler çalýþmalýdýr. »
11. 04. 1923, Vatan Muhabirine Verilen Demeç.
« Çalýþmak demek, boþuna yorulmak, terlemek deðildir. Zamanýn gereklerine göre bilim ve teknik ve her türlü uygar buluþlardan azamî derecede istifade etmek zorunludur. »
(1923)
« ... Gece gündüz zaten çalýþýyorsunuz ; çalýþýnýz, hakikati bütün cihana tanýtalým… »
30. 08. 1925, Daday’da Bir Konuþma.
« Kendiniz için deðil millet için elbirliðiyle çalýþýnýz . Çalýþmalarýn en yükseði budur.
(1935)
ÇÝFTÇÝ
« Arkadaþlar, dünyada zaferlerin iki vasýtasý vardýr. Biri kýlýç, diðeri sapan.... Hakiki zafer kýlýçla deðil, sapanla yapýlandýr. Milletleri vatanlarýnda yerleþtirmenin, millete istikrar vermenin aracý sapandýr, sapan, kýlýç gibi deðildir. O kullanýldýkça kuvvetlenir… Türk çiftçisi bir eliyle kýlýcýný kullanýrken, diðer elindeki sapaný topraktan ayrýlmadý. Eðer milletimizin çoðunluðu çiftçi olmasaydý, biz bugün dünya yüzünde bulunmayacaktýk. »
16. 03. 1923, Adana Çiftçileriyle Konuþma.
«... Çiftçi ve çoban bu millet için temel unsurdur. Gerçi, diðer unsurlar bu temel unsur için lâzým ve faydalýdýr. Fakat hiçbir kuruntuya kapýlmadan bilmeliyiz ki o temel unsur olmazsa diðer unsurlar da yoktur. »
16. 03. 1923, Adana Çiftçileriyle Konuþma.
« … Memleketimiz þu iki þeyin memleketidir : biri çiftçi, diðeri asker. Biz çok iyi çiftçi ve çok iyi asker yetiþtiren bir milletiz. Ýyi çiftçi yetiþtirdik : çünkü topraklarýmýz çoktur, iyi asker yetiþtirdik : Çünkü o topraklara kasteden düþmanlar fazladýr. O topraklarý sürenler, o topraklarý koruyanlar hep sizlersiniz… »
18. 03. 1923, Tarsus’ta Çiftçilerle Konuþma.
« Memleketimizde yapýlmasý lâzým devletin, esas konusu çiftçiliktir. Tüketici yaþamak iyi deðildir, üretici olalým ! »
24. 08. 1925 ,Kastamonu’da Bir Konuþma.
« ... Bir defa, memlekette topraksýz çiftçi býrakýlmamalýdýr. Bundan daha önemli olaný ise, bir çiftçi ailesini geçindirebilen topraðýn, hiçbir sebep ve suretle, bölünemez bir mahiyet almasý. Büyük çiftçi ve çiftlik sahiplerinin iþletebilecekleri arazi geniþliði, arazinin bulunduðu memleket bölgelerinin nüfus yoðunluðuna ve toprak verim derecesine göre sýnýrlandýrmak lâzýmdýr… »
01. 11. 1937, T.B.M.M. 5.Dönem 3. Toplanma Yýlýný Açarken.
ÇOCUK
« Küçük hanýmlar, küçük beyler !
Sizler hepiniz geleceðin bir gülü, yýldýzý, bir bahtýnýn aydýnlýðýsýnýz. Memleketi asýl aydýnlýða gark edecek sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, kýymetli olduðunuzu düþünerek ona göre çalýþýnýz. Sizlerden çok þeyler bekliyoruz ; kýzlar, çocuklar ! »
17. 10. 1922, Bursa, Çocuklara.
DEMÝRYOLLARI
« Türkiye hükûmetinin tesbit ettiði projeler dahilinde belirli zamanlar zarfýnda vatanýn bütün bölgeleri çelik raylarla birbirine baðlanacaktýr. Demiryollarý memleketin tüfekten, toptan daha mühim bir emniyet silâhýdýr. Demiryollarýný kullanacak olan Türk milleti, kaynaðýndaki ilk sanatkârlýðýnýn, demirciliðin eserini tekrar göstemiþ olmakla iftihar edecektir. Demiryollarý Türk milletinin refah ve medeniyet yollarýdýr. »
13. 02. 1931, Malatya’da Bir Konuþma.
« Demiryolu yapmakta ilk milli teþebbüsün tatbikatýna baþlandýðýný bizzat görmek fýrsatý, benim için cidden mesut bir tesadüftür. Memleketimizin asýrlardan beri yolsuz býrakýldýðý ve bir demiryoluna olan ihtiyacýn þiddeti düþünülürse, bu hususta giriþimci olanlarý ne kadar takdir etmek ve onlara ne derece yardýmcý olmak lâzým geleceði pek güzel anlaþýlýr… »
21. 09. 1924, Özel Teþebbüsle Yapýlan
Samsun-Çarþamba Demiryolunun Temel Atma Töreni.
« Medeniyetin bugünkü araçlarýný hattâ bugünkü fikriyatýný demiryolu haricinde yaygýnlaþtýrabilmek zordur. Demiryolu refah ve uygarlýk yoludur… »
01. 11. 1924, T.B.M.M. 2. Dönem 2. Toplanma Yýlýný Açarken.
« Demiryollarý bir ülkeyi medenîyet ve refah ýþýklarýyla aydýnlatan kutsal bir meþaledir. Cumhuriyetin ilk senelerinden beri, dikkatle, ýsrarla üzerinde durduðumuz demiryollarý inþaatý siyaseti, hedeflerine ulaþmak için durmadan baþarý ile tatbik olunmaktadýr. »
01. 11. 1937, T.B.M.M. 5Dönem 3. Toplanma Yýlýný Açarken.
DEMOKRASÝ
« Artýk bugün, demokrasi fikri, daima yükselen bir denizi andýrmaktadýr. 20. yüzyýl, birçok baskýcý hükümetlerin, bu denizde boðulduðunu görmüþtür . »
(1930)
DENÝZCÝ
« Deniz silâhlarýna önem veriyoruz. Denizcilerimizin iyi silahlý ve iyi talimli ol* hazýrlanmalarý büyük emelimizdir. »
01. 11. 1936, T.B.M.M. 5. Dönem 2. Toplanma Yýlýný Açarken.
DENÝZCÝLÝK
« En güzel coðrafî vaziyette ve üç tarafý denizlerle çevrili olan Türkiye ; endüstrisi, ticareti ve sporu ile, en ileri denizci millet yetiþtirmek kabiliyetindedir. Bu kabiliyetten istifadeyi bilmeliyiz ; denizciliði, Türkün büyük millî ülküsü ol* düþünmeli ve onu az zamanda baþarmalýyýz. »
01. 11. 1937,T.B.M.M. 5.Dönem 3. Toplanma Yýlýný Açarken.
DEVLETÇÝLÝK
« … Ekonomik siyasetimizin önemli amaçlarýndan biri de genel çýkarlarýmýzý doðrudan doðruya ilgilendirecek kurumlar ve ekonomik giriþimleri malî ve ilmî gücümüzün elverdiði ölçüde devletleþtirmektir. Bu cümleden ol*, topraklarýmýzýn altýnda terk edilmiþ halde duran maden hazinelerini az zamanda iþleterek, milletimizin yararýna açýk bulundurabilmek de bu yöntem ile gerçekleþir… »
01. 03. 1922, T.B.M.M. 3. Toplanma Yýlýný Açarken.
« … Partimizin takip ettiði program, bir yönden tamamýyla demokratik, halkçý bir program olmakla beraber iktisadî açýdan devletçidir. Bu itibarla partimize dayanmakta olan cumhuriyet hükümetinin bütün açýlardan vatandaþlarýn hayatýyla, istikbâliyle ve refahýyla ilgilenmesi doðaldýr. Halkýmýz huy ol* devletçidir ki, her türlü ihtiyacý devletten istemeyi kendisinde bir hak görüyor… »
27. 01. 1931, Ýzmir’de Fýrka Kongresinde Konuþma.
DEVRÝM YASASI
« Ýnkýlâbýn kanunu mevcut kanunlarýn üstündedir. Bizi öldürmedikçe, bizim kafalarýmýzdaki akýmý boðmadýkça, baþladýðýmýz inkýlâp ve yenilik bir an bile durmayacaktýr. Bizden sonraki dönemlerde de böyle olacaktýr. »
(1923)
« Uçurumun kenarýnda yýkýk bir ülke… Türlü düþmanlarla kanlý boðuþmalar… Yýllarca süren savaþ... Ondan sonra, içeride ve dýþarda saygý ile tanýnan yeni vatan, yeni sosyete, yeni devlet ve bunlarý baþarmak için arasýz devrimler Türk genel devriminin bir kýsa deyimi. »
(1935)
DIÞ BORÇLAR
« … Hükümetimizin her medenî devlet gibi dýþ borçlanmalar yapmasý gereði vardýr. Þu kadar ki, ödünç alýnan yabancý paralarýný þimdiye kadar Babýâli’nin yaptýðý gibi ödemeye mecbur deðilmiþiz gibi, maksatsýz israf ve kullanma ile borçlarýmýzýn yükünü artýr* mali baðýmsýzlýðýmýzý tehlikeye atmaya kesinlikle karþýyýz. Biz memlekette, ilerlemeyi, üretimi, ve halkýn refahýný temin edecek, zenginlik kaynaklarýmýzý geliþtirecek faydalý borçlanmalara taraftarýz. »
01. 03. 1922, T.B.M.M. 3.Toplanma Yýlýný Açarken.
DIÞ POLITIKA
« … Dýþ politika, iç teþkilât ve iç politikaya, dayandýrýlmak mecburiyetindedir, yani iç teþkilâtýn tahammül edemeyeceði geniþlikte olmamalýdýr. Yoksa hayâlî dýþ politikalar peþinde dolaþanlar, dayanak noktalarýný kaybederler… »
17. 02. 1923, Ýzmir Ýktisat Kongresini Açýþ Söylevi.
« … Dýþ politika bir toplumun iç yapýsý ile sýký sýkýya ilgilidir. Çünkü iç yapýsýna dayanmayan dýþ siyasetler daima mahkûm kalýrlar… »
23. 03. 1923, Afyonkarahisar Belediye Meclisi Üyeleriyle Konuþma
« Dýþiþlerinde dürüst ve açýk olan politikamýz barýþ fikrine dayanýr .Milletlerarasý herhangi bir meselemizi barýþ yoluyla halletmeyi aramak bizim menfaat ve anlayýþýmýza uyan bir yoldur. »
(1929)
DÝKTATÖRLÜK
« Ben diktatör deðilim. Benim kuvvetim olduðunu söylüyorlar ; evet bu doðrudur. Benim arzu edip de yapamayacaðým hiçbir þey yoktur. Çünkü, ben zoraki ve insafsýzca hareket etmek bilmem. Bence diktatör, diðerlerini iradesine boyun eðdirendir. Ben, kalpleri kýr* deðil, kalpleri kazan* hükmetmek isterim. »
21. 06. 1935, Gladys Baker’e Verilen Demeç.
DÝN
« ... Bizim dinimiz hiçbir vakit kadýnlarýn erkeklerden geri kalmasýný talep etmemiþtir. Allah’ýn emrettiði þey, Müslüman erkeðin ve Müslüman kadýnýn beraber ol* bilim ve bilgi kazanmasýdýr… »
31. 01. 1923, Ýzmir’de Halk ile Konuþma.
« … Bizim dinimiz en makul ve tabiî bir dindir. Ve ancak bundan dolayýdýr ki son din olmuþtur. Bir dinin tabiî olabilmesi için akla, fenne, ilme ve mantýða uymasý lazýmdýr. Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur. »
31. 1. 1923 Ýzmir’de Halk ile Konuþama.
« … Ýnsanlara feyz ruhu vermiþ olan dinimiz son dindir. Eksiksiz dindir. Çünkü dinimiz akla mantýða, hakikate tamamen uyuyor ve uygun düþüyor.… »
07. 02. 1923, Balýkesir’de Halka Konuþma.
« Bizim dinimiz, milletimize deðersiz, miskin ve aþaðý olmayý tavsiye etmez. Aksine Allah da Peygamber de insanlarýn ve milletlerin deðer ve þerefini korumalarýný emrediyor. »
5. Þubat 1923 Akhisar’da Konuþma.
« Türk milleti daha dindar olmalýdýr, yani bütün sadeliði ile dindar olmalýdýr demek istiyorum. Dinime, bizzat hakikate nasýl inanýyorsam, bunada öyle inanýyorum… »
29. 10. 1923, Fransýz Muhabiri Maurice Pernot’ya Demeç.
« Dini fikir ve inançlara hürmetkâr olmak, öteden beri tabiî ve genel bir anlayýþtýr. Bunun aksini düþünmek için sebep yoktur. »
11. 12. 1924, Times Muhabirine Cevap.
« Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanýnýn emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygý gösteririz. Düþünüþe ve düþünceye muhalif deðiliz. Biz sadece din iþlerini, millet ve devlet iþleriyle karýþtýrmamaya çalýþýyor, kaste ve fiile dayanan baðnaz hareketlerden sakýnýyoruz. »
(1925)
DÝNSÝZLÝK
« … Bence, dinsizim diyen mutlaka dindardýr. Ýnsanýn dinsiz olmasýnýn imkâný yoktur… »
Dinsiz kimse olmaz. Bu genelleme içinde þu din veya bu din demek deðildir. Tabiatýyla biz, içine girdiðimiz dinin en çok isabetli ve çok olgun olduðunu biliyoruz ve imanýmýz da vardýr… »
02. 02. 1923, Ýzmir, Türkiye’nin Geleceði Üzerine Konuþma.
DONANMA
« Hudutlarýnýn mühim ve büyük kýsýmlarý deniz olan Türk devletinin donanmasý da mühim ve büyük olmasý gerekir. O zaman Türk Cumhuriyeti daha gönlü rahat ve emin olacaktýr. »
(1924)
DÜÞMAN
« … Memleketimizde meydana gelen yeni durumun sonuçlarýndan yabancýlarý ürküterek Avrupa’da aleyhimize bir fikir akýmý ortaya çýkarmak isteyenler bizim düþmanlarýmýzdýr… »
02. 11. 1922, Le Petit Parisien Muhabirine Bursa’da Verilen Demeç .
« Düþmana merhamet acz ve zaaftýr… »
16. 03. 1923, Adana Çiftçileriyle Konuþma.
« Biz kimsenin düþmaný deðiliz. Yalnýz insanlýðýn düþmaný olanlarýn düþmanýyýz. »
(HAKÝKAT) GERÇEK
« Meseleleri hâdiselere göre deðil, aslýnda olduðu gibi ele almak lâzýmdýr. »
(1924)
« Hakikati konuþmaktan korkmayýnýz »
(1926)
« Vaziyeti muhakeme ederken ve tedbir düþünürken acý olsa da, hakikati görmekten bir an geri kalmamak lâzýmdýr. Kendimizi ve birbirimizi aldatmak için lüzum ve mecburiyet yoktur. »
(1927)
« … Çok söz, uzun söz bir þey için söylenir: Hakikati anlamayanlarý hakikate getirmek için… »
9/10. 08. 1928, Ýstanbul Sarayburnu Parký, TürkYazý Ýnkýlâbý Hakkýnda Konuþma.
HAKÝMÝYET
« … Korku üzerine hâkimiyet kurulamaz. Toplara dayanan hâkimiyet sürekli olmaz. Böyle bir hâkimiyet ve hatta diktatörlük, ancak ihtilal ortamýnda geçici bir zaman için lazým olur… »
30. 11. 1929, Vossische Zeitung Muhabirine Demeç.
HALÝFE
«Ýstanbul’da saltanat ve zevklerinin, çýkarlarýnýn devam ettirilmesini düþmanlarýn anavatanýmýzý istila etmek emellerine uydurmakta, onlarla iþbirliði yapmakta, düþman devletlerin her isteðine boyun eðmekte asla tereddüt göstermeyen, vicdanlarý sýzlamayan, milletimizin hür ve müstakil yaþama azmini kýrma için hainane teþebbüslerden çekinmeyen sultan ve halifelerin artýk bu vatanda asla yeri yoktur ve olamaz. »
26. 08. 1925, Ýnebolu’da Bir Konuþma.
HALK
HALKÇILIK
« Bizim görüþümüz-ki halkçýlýktýr – kuvvetin, kudretin, egemenliðin, yönetimin doðrudan doðruya halka verilmesidir, halkýn elinde bulundurulmasýdýr. »
17. 07. 1920, T.B.M.M.
« … Zannederim bugün ki varlýðýmýzýn asýl niteliði, milletin genel eðilimlerini ispat etmiþtir, o da halkçýlýktýr ve halk hükûmetidir. Hükümetlerin halkýn eline geçmesidir… »
17 .07. 1920, T.B.M.M.
« … Halkçýlýk, toplumsal düzenin çalýþmasýna, hukukuna dayandýrmak isteyen bir sosyal sistemdir. Efendiler biz bu hakkýmýzý korumak, istiklâlimizi emin bulundurabilmek için genel kurulumuzca, milli kurulumuzca bizi mahvetmek isteyen emperyalizme karþý ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karþý milletçe savaþmayý gerekli gören bir yolu takip eden insanlarýz. »
(1921)
« Ýç siyasetimiz de ilkemiz olan halkçýlýk, yani milletin bizzat kendi geleceðine sahip olmasý esasý anayasamýz ile tesbit edilmiþtir. »
(1921)
« Halkçýlýk teþkilâtý en ufak daireye kadar yaygýnlaþtýrýldýðý takdirde sonucun daha büyük ve verimli olacaðýna þüphe yoktur. Memleket ve milletin içinde bulunduðu zorluklarý ve harp halini de düþünürsek meclisin çalýþmalarýnýn sonucu ve oradaki baþarýsýný takdir etmemek mümkün deðildir. »
10. 01. 1922, Vakit Baþyazarý Ahmet Emin Ýle Mülâkat.
HALK DEVLETÝ
« … Türkiye devleti bir halk devletidir, halkýn devletidir. Mazideki kuruluþlar ise bir þahýs devleti idi, þahýslarýn devleti idi. »
13. 08. 1923, T.B.M.M., 2. Toplanma Yýlýný Açarken.
HALK HÜKÜMETÝ
« … Bizim hükûmetimiz demokratik bir hükûmet deðildir, sosyalist bir hükûmet deðildir ve hakikaten kitaplarda mevcut olan hükûmetlerin, bilimsel yapýlarý itibarýyla hiçbirine benzemeyen bir hükûmettir. Fakat millî hakimiyeti, millî iradeyi tecellî ettiren tek hükûmettir, bu mahiyette bir hükûmettir! Sosyoloji noktasýndan bizim hükûmetimizi, ifade etmek lâzým gelirse, halk hükûmeti deriz. »
01. 12. 1921, T.B.M.M.
« Þurasý unutulmamalý ki, bu idare tarzý, bir bolþevik sistemi deðildir. Çünkü, biz ne Bolþevikiz, ne de Komünist ; ne biri, ne diðeri olamayýz. Çünkü, biz milliyetçi ve dinimize hürmetkârýz. özetle, bizim hükümet þeklimiz, tam bir demokrat hükûmettir. Ve dilimizde bu hükümet, « halk hükûmeti » diye anýlýr. »
02. 11. 1922, Le Petit Parisien Muhabirine Demeç.
HALK ÝDARESÝ
« … Milletimizin bugünki idaresi, hakiki mahiyeti ile bir halk idaresidir. Ve bu idare tarzý, esasý meþveret (danýþma) olan Þûra idaresinden baþka bir þey deðildir… »
03. 01. 1922, General Frunse’nin Ziyafetinde.
« … Herhalde halkýmýzý idare ile yakýndan ilgilendirmek, yani idareyi doðrudan doðruya halkýn eline verebilecek bir idare þeklini tesis etmek hem milli hakimiyetin hakiki ol* temsili ve hem de bu sayede halkýn benliðini anlamasý itibarýyla gerekli idi. Ýþte bu düþüncelerin, bu araþtýrmalarýn ilhamý ol* proje yapýlmýþtý… »
10. 01. 1922, Vakit Baþyazarý Ahmet Emin Ýle Mülâkat.
HALK TEÞKÝLATI
« … Teþkilat baþtan sona kadar halk teþkilatý olacaktýr. Genel idareyi halkýn eline vereceðiz. Bu toplumda hak sahibi olmak, herkesin gayretli olmasý esasýna dayanacaktýr. Millet hak sahibi olmak için çalýþacaktýr. »
10. 01. 1922, Vakit Baþyazarý Ahmet Emin Ýle Mülâkat.
HARB
« Her zamandan daha ziyade inanýyorum ki, harp pahalý bir iþtir. Harbin sürüklediði facialar ve dehþetten üzgünüm. Fakat harp etmeden elimizdeki silahlarý býraktýðýmýz zaman tamamen harap olacaðýmýzý da biliyorum. »
Aðustos 1921, Associated Muhabirine Demeç.
« Derhal þu veya bu sebepler için milleti harbe sürüklemek taraftarý deðilim. Harp zorunlu ve hayati olmalý. Hakiki kanaatim þudur: milleti harbe ***ürünce vicdanýmda azap duyamamalýyým. Öldüreceðiz diyenlere karþý ölmeyeceðiz diye harbe girebiliriz. Ama millet hayatý tehlikeye düþmeyince, harp bir *******tir. »
16. 03. 1923, Adana Çiftçileriyle Konuþma.
« … Bir harp oyunu yapmak suretiyle, vatanýn ve milletin yüksek menfaatlerinin müdafaasýný beraber göz önünde bulunduracaðýz. Bu çalýþmamýzda son senelerin baþarýlarla dolu muharebelerinin, meydan muharebelerinin, cumhuriyet ordusuna ve onun kýymetli komuta heyetine kazandýrdýðý tecrübelerin sonucunu inceleyeceðiz. Dünyanýn fen ve sanatta en son geliþmelerini göz önünde bulunduracaðýz… »
15. 02. 1924, Ýzmir, Ordu Ýleri Gelenleri Ýle Konuþma.
« … Harp, muharebe, nihayet meydan muharebesi yalnýz karþý karþýya gelen iki ordunun çarpýþmasý deðildir. Milletlerin çarpýþmasýdýr. Meydan muharebesi milletlerin bütün mevcudiyetleriyle, ilim ve fen sahasýndaki seviyeleriyle, ahlaklarýyla, harslarýyla, hulâsa bütün maddi ve mânevi kudret ve faziletleri ve her türlü vasýtalarýyla çarpýþtýðý bir imtihan sahasýdýr. Bu sahada, çarpýþan milletlerin hakiki kuvvet ve kýymetleri ölçülür… »
30. 08. 1924, Dumlupýnar’da Konuþma.
« Eðer harp bir bomba patlamasý gibi birdenbire çýkarsa milletler, harbe engel olmak için, silâhlý mukavemetlerini ve mâlî kuvvetlerini saldýrgana karþý birleþtirmekte tereddüt etmemelidirler. En hýzlý ve en etkili tedbir, muhtemel bir saldýrgana, saldýrýnýn yanýna kâr kalmayacaðýný açýkça anlatacak uluslararasý teþkilatýn kurulmasýdýr. »
21. 06. 1935, Gladys Baker’a Demeç
HARP SANAYÝÝ
« Bilhassa harp sanayii ve fabrikalarýnýn çalýþmasýný özel bir takdir ile anmayý bir borç bilirim. Bu son sene içinde bu fabrikalarýn eksikleri kademe kademe tamamlanmýþtýr. Bugün her türlü ihtiyacýn üretimi mümkün hale gelmiþtir. Yeni kurulan mermi ve fiþek fabrikalarýnda bol miktarda topçu ve piyade caphanesinin ve bombasýnýn hazýrlanmasý ve üretiminde baþarý saðlanmýþtýr. »
01. 03. 1922, T.B.M.M., 3. Toplanma Yýlýný Açarken.
« Azim ve imanýmýz önünde yýkýl* silâh, mühimmat ve araçlarýný savaþ meydanýnda terke mecbur olan Yunan ordusunun býraktýklarýndan istifade olun* deðiþik merkezlerde yeni ve yedek silâh ve cephane depolarýmýz ve fabrikalarýmýz kurulmuþtur. Bu geniþlikte kurulan ve gün geçtikçe daha çok geniþleyen ve mükemmelleþen askerî kurumlara lâzým olan fenni beyinler yetiþtirilmesi için de hazýrlýklarda bulunulmaktadýr. »
01. 03. 1923, T.B.M.M., 4. Toplanma Yýlýný Açarken.
« … Harp sanayii tesisatýmýzý, daha ziyade geliþmesi ve geniþlemesi için alýnan tebirlere devam edilmeli ve endüstrileþme mesaimizde de ordu ihtiyacý ayrýca göz önünde tutulmalýdýr. »
01. 11. 1937, T.B.M.M., 5. Dönem, 3.Toplanma Yýlýný Açarken.
« Bundan sonrasý için, bütün uçaklarýmýzýn ve motorlarýnýn memleketimizde yapýlmasý ve hava harp sanayimizin de, bu esasa göre geliþtirilmesi gerekir. Hava kuvvetlerinin kazandýðý önemi göz önünde tut*, bu çalýþmayý plânlaþtýrmak ve bu konuyu lâyýk olduðu önemle milletin nazarýnda canlý tutmak lâzýmdýr. »
01. 11. 1937, T.B.M.M., 5. Dönem, 3.Toplanma Yýlýný Açarken
HARF ÝNKILABI
« … Çok iþler yapýlmýþtýr, ama bugün yapmaya mecbur olduðumuz son deðil, ancak çok lüzumlu bir iþ daha vardýr. Yeni Türk harflerini çabuk öðrenmelidir. Vatandaþa kadýna, erkeðe, hamala, sandalcýya öðretiniz. Bunu vatanseverlik ve milliyetseverlik vazifesi biliniz… »
9/10. 08. 1928, Yeni Yazý Ýnkýlabý Hakkýnda.
« … Bizim uyumlu, zengin dilimiz yeni Türk harfleriyle kendini gösterecektir; Asýrlardan beri kafalarýmýzý demir çerçeve içinde bulundur*, anlaþýlmayan ve anlayamadýðýmýz iþaretlerden kendimizi kurtarmak, bunu anlamak mecburiyetindesiniz… »
9/10. 08. 1928, Ýstanbul Sarayburnu Parký, Türk Yazý Ýnkýlâbý Hakkýnda Konuþma.
« Az zaman sonra, yeni Türk harfleriyle, gözler kamaþtýrýcý Türk manevî ilerlemesinin ulaþabileceði güç ve saygýnýn uluslararasý düzeyini gözlerimi kapa* þimdiden o kadar parlak görüyorum ki, bu manzara beni kendimden geçiriyor. »
23. 08. 1928,Anadolu Ajansý Muhabirine Demeç.
«.Büyük milletimizin bir kat daha geliþmesini ve yükselmesini temin edecek olan yazý inkýlâbý... »
16. 09. 1928,Ýstanbul , Belediye Baþkanýna Demeç.
« … Meclisinizin en büyük eseri olan Türk harfleri, memleketin genel hayatýna tamamen uygulanmýþtýr. Ýlk zorluklar, milletin fikir kuvveti ve medeniyete olan sevgisi sayesinde kolaylýkla yenilmiþtir… »
01. 11. 1929, T.B.M.M., 3. Dönem, 3. Toplanma Yýlýný Açarken.
HARÝTA DAÝRESÝ
« … Milli Savunma Bakanlýðý’nda faaliyete baþlayan harita dairesi ordunum bütün harita ihtiyacýný karþýlamaya muvaffak olmuþtur. Bundan sonraki çalýþma ile memleketin daha mükemmel haritalarýný hazýrlayacaktýr… »
01. 03. 1922, T.B.M.M., 3. Toplanma Yýlýný Açarken.
HATÝP
«… hutbeyi îrat eden hatiptir. Yani söz söyleyen demektir… »
07. 02. 1923, Balýkesir’de Halkla Konuþma.
HAVACI
« Havacýlarýmýz, bütün ordu ve donanmamýz gibi vataný korumaya yetenekli kahramanlardýr. Büyük millet, bu soylu evlâtlarýyla kendini mutlu sayabilir. »
01. 11. 1935, T.B.M.M., 5. Dönem, 1. Toplanma Yýlýný Açarken
HAVACILIK
« Bizim dünyamýz - bilirsiniz - topraktan, sudan ve havadan unulmuþtur. Hayatýn da, esas unsurlarý, bunlar deðil midir? Bu unsurlardan birinin eksikliði, yalnýz eksikliði deðil, sadece bozukluðu, hayatý imkansýz kýlar. Hayatý, hele ulusal hayatý seven, onu korumak isteyen; yurdunun topraklarýna, denizlerine olduðu gibi, havasýna da ilgisini, hergün biraz daha çoðaltýlmalýdýr. »
03. 05. 1935, Havacýlýk Hakkýnda Konuþma.
« … Türk çocuðu; Her iþte olduðu gibi, havacýlýkta da, en yüksek düzeyde, gökte, seni bekleyen yerini, az zamanda, dolduracaksýn. Bundan, gerçek dostlarýmýz sevinecek, Türk ulusu mutlu olacaktýr. »
03. 05. 1935, Havacýlýk Hakkýnda Konuþma.
HAYAT
« … Hayat mücadeleden ibaretlir. Bundan dolayý hayatta yalnýz iki þey vardýr. Galip olmak, maðlup olmak. »
18. 03. 1923, Tarsus’da Gençlerle Konuþma.
Havacýlýkla ilgili konuþmasýnýn aynýsý
« Bizim dünyamýz - bilirsiniz - topraktan, sudan ve havadan unulmuþtur . Hayatýn da, esas unsurlarý, bunlar deðil midir ? »
03. 05. 1935, Havacýlýk Hakkýnda Konuþma.
« … Hayatta tam zevk ve saadet, ancak gelecek nesillerin þerefi, varlýðý, saadeti için çalýþmakta bulunabilir… »
17. 03. 1937, Ankara Palas. Romanya Dýþiþleri Bakaný Antonescu Ýle Konuþma
HÝLAFET
« Hilâfeti muhafaza edeceðiz. Þu þartla ki, Büyük Millet Meclisi ve millet, hilâfetin dayanacaðý bir mesnet ve kuvvet olacaktýr. »
02. 11. 1922, Bursa, Le Petit Parisien Muhabirine Demeç.
« … Esasen bu mesele yalnýz Türkiye’ye ait olmayýp bütün islâm alemini ilgilendiren bir meseledir. »
02. 11. 1922, Bursa, Le Petit Parisien Muhabirine Demeç.
«Bütün Ýslâm aleminin gerçek kurtuluþuna kadar varlýðýný korumayý görev bildiðimiz hilâfet makamý Türkiye Devleti’nin ne istiklâli, ne idaresi ve ne de hakimiyeti ile zýtlýk teþkil etmez. Bu makam ve bu makamda oturan kiþinin varlýðý, sebebiyet verilmedikçe sakýncalarýn kaynaðý ol* düþünülemez. Fakat þurasý kesinlikte bilinmelidir ki, herhangi bir makam ve þahýs tarafýndan bu sakýnca doðurulduðu gün orada teori biter, pratik ve uygulama baþlar. »
18. 01. 1923, Ýzmit Halký Ýle Konuþma.
« … Bu makamý Türkiye milletinin hakimiyetini ihlâl edecek bir makam diye anlamak doðru deðildir. Bugün halife olan kiþinin bizim ile beraber ayný gerçekleri takdir buyurduðunu zannederim. Ancak bir sakýnca ortaya çýkarsa yalnýz bu makama atfetmek lazým gelmez. Bunu yapmak için her þeyden önce, fikirlerini þeriat görünümüne sokan bazý cahiller, menfaatperestler ve dalkavuklar ortaya çýkabilir. Bunlarýn yapacaðý telkinleri ve mahiyetini evvelden tanýyýp ona göre gerekli hazýrlýðý yapmak her ferdin ve milletin görevidir… »
18. 01. 1923, Ýzmit Halký Ýle Konuþma.
« … Bütün Ýslâm milletleri üzerinde yüce ruhî görevini ifa eden halife fikri, gerçeklerden deðil, kitaplardan çýkmýþ bir fikirdir… »
29. 10. 1923, Fransýz Muhabiri Maurice Pernot’ya Demeç.
« … Tarihimizin en mesut devresi hükümdarlarýmýzýn halife olmadýklarý zamandýr. Bir Türk
IRK
« Efendiler, bir memleketin, bir memleket halkýnýn düþmandan zarar görmesi acýdýr. Fakat, kendi ýrkýndan büyük tanýdýðý ve baþlarýnda taþýdýðý insanlardan vefasýzlýk, felaket görmesi ondan daha acýdýr. Bu kalp ve vicdanlar için unutulmaz bir yaradýr. »
11.09.1924, Bursalýlarla Konuþma.
« Diyarbakýrlý, Vanlý, Erzurumlu, Trabzonlu, Ýstanbullu, Trakyalý ve Makedonyalý hep bir ýrkýn evlatlarý, hep ayný cevherin damarlarýdýr. »
04.10.1932, Dolmabahçe Sarayý, « Diyarýbekir »
Gazetesinin Sah***** Demeç.
Ý
ÝKTÝSAT
« Ekonomisi zayýf bir millet fakirlik ve yoksulluktan kurtulamaz; toplumsal ve siyasi felâketlerden yakasýný kurtaramaz. »
(1924)
ÝLERLEME
« Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki, fennin gerektirdiði þeyleri yapmaz, itiraf etmeli ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur. »
(1923)
ÝLÝM VE FEN
« … Ýlim ve fen nerede ise oradan alacaðýz ve her millet ferdinin kafasýna koyacaðýz. Ýlim ve fen için kayýt ve þart yoktur. »
27.10.1922, Bursa Öðretmenlerine.
« … Memleketimizin en ileri, en hoþ, en güzel yerlerini üç buçuk sene kirli ayaklarýyla çiðneyen düþmaný maðlup eden zaferin sýrrý nerededir bilir misiniz ? Ordularýn sevk ve idaresinde ilim ve fen esaslarýný rehber almaktýr. Milletimizi yetiþtirmek için asýl olan mekteplerimizin, üniversitelerimizin kuruluþunda ayný yolu takip edeceðiz. Evet, milletimizin, siyasi, sosyal hayatýnda, milletimizin fikri terbiyesinde de rehberimiz ilim ve fen olacaktýr… »
27.10.1922, Bursa Öðretmenlerine.
« … Bundan sonra pek mühim zaferlere kavuþacaðýz. Fakat bu süngü zaferi deðil, iktisat ve ilim ve kültür zaferleri olacaktýr… »
25/26.01.1923, Alaþehir’de Halka Konuþma.
« Dünyada herþey için, medeniyet için, hayat için, baþarý için, en hakiki mürþit bilimdir, fendir. Ýlim ve fennin haricinde yol gösterici aramak gaflettir, cehalettir, delalettir.… »
22.09.1924, Samsun Ögretmenleriyle Konuþma.
« Türk milletinin yürümekte olduðu ilerleme ve medeniyet yolunda elinde ve kafasýnda tuttuðu meþale, pozitif ilimdir. »
29.10.1933, Onuncu Yýl Nutku.
ÝLK TAHSÝL
« … Ýlk tahsilin yayýlmasý için, sade ve pratik tedbirler almak yolundayýz. Ýlk tahsilde hedefimiz, bunun umumi olmasýný bir an evvel tahakkuk ettirmektir. Bu neticeye varmak, ancak, sürekli tedbir almakla ve onu metodik ol* uygulamakla mümkün olabilir. Milletin baþlýca bir iþi ol*, bu konuda ýsrar etmeyi gerekli görüyorum… »
01.11.1936, T.B.M.M., 5.Dönem, 2.Toplanma Yýlýný Açarken.
ÝNHÝSAR (Tekel)
« Ýnhisarlar konusunda özen gösterilmesi gereken esas, bu kurumlarýn mali monopol, ticari teþekkül ve millî valörizasyon kurumu k*terinin dikkatle telifidir. »
01.11.1937, T.B.M.M., 5.Dönem, 3.Toplanma Yýlýný Açarken.
ÝNKILÂP
« … Kan ile yapýlan inkýlâplar daha saðlam olur, kansýz inkýlâplar ebedileþtirilemez. Fakat biz inkýlâba ulaþmak için lüzumu kadar kan döktük. Bu kanlarýmýz, yalnýz muhabere meydanlarýnda deðil, ayný zamanda memleketin dahilinde de döküldü. Biliyorsunuz ki Hendek’te, Bolu’da, Konya’da, Yozgat’ta vesair memleketlerimizde bir çok isyanlar meydana geldi. Ve bunlarýn hepsi bastýrýldý. Temenni ederim ki, bu dökülen kanlar yeterli olsun ve bundan fazla kan dökülmesin… »
22.01.1923, Bursa Þark Sinemasýnda Halkla
Konuþma.
« Arkadaþlar ; inkýlâbýmýz Türkiye’nin asýrlar için saadetini garanti etmiþtir. Bize düþen onu idrak ve takdir ederek çalýþmaktýr. »
11.09.1924, Bursalýlarla Konuþma.
« … Efendiler, vatanýn birliðini, hürriyet ve istiklâlini temin eden milletimizi Cumhuriyet idaresine kavuþturan inkýlâbýmýz; iktisadi refah ve saadetimizi, medeniyet aleminde lâyýk olduðumuz yeri de temin edecektir… »
16.09.1924, Trabzonlularla Konuþma.
« … Bu inkýlâp, kelimenin ilk anda ima ettiði ihtilâl anlamýndan baþka, ondan daha geniþ bir deðiþimi ifade etmektedir. Bugünkü devletimizin þekli, asýrlardan beri gelen eski þekilleri bertaraf eden, en geliþmiþ tarz olmuþtur. »
05.11.1925, Ankara Hukuk Fakültesinin Açýlýþýnda.
« Türk milleti çok büyük olaylarla isbat etti ki, yenilikçi ve inkýlâpçý bir millettir. Son senelerden önceki devirlerde de milletimiz yenileþme yollarý üzerinde yürümeye, sosyal inkýlâba teþebbüs etmemiþ deðildir. Fakat hakiki faydalar görülemedi. Bunun sebebini araþtýrdýnýz mý ? Bu sebep iþe esasýndan, temelinden baþlanmamýþ olmasýdýr. »
30.08.1925, Kastamonu’da Ýkinci Konuþma.
« Yaptýðýmýz ve yapmakta olduðumuz inkýlâplarýn amacý, Türkiye Cumhuriyeti halkýný tamamen çaðdaþ ve bütün mana ve biçimiyle uygar bir toplum haline getirmektir. Ýnkýlâplarýmýzýn asýl gayesi budur… »
30.08.1925, Kastamonu’da, 2. Konuþma.
ÝNSAN
« … Ýnsanlar; âdetlerini, ahlâklarýný, hislerini, eðilimlerini, hattâ fikirlerini geliþtirme ve terbiyede, içinde yetiþtiði toplumun genel eðiliminden kurtulamazlar… »
18.06.1922, Claude Farrere’in Mustafa Kemal’i Ziyaret
Etmek Üzere Ýzmit’e Geliþinde.
« Ýnsanlar daima yüksek, soylu ve kutsal hedeflere yürümelidirler… »
27.06.1926, Gazetecilere Verdiði Demeç.
« Ýnsanlýðýn hepsini bir vücut ve bir milleti bunun bir organý saymak gerekir. Bir vücudun parmaðýnýn ucundaki acýdan diðer bütün organlar etkilenir. »
(1937)
« Ýnsanlarý mesut edeceðim diye onlarý birbirine boðazlatmak insanlýktan uzak ve son derece üzülünecek bir sistemdir. »
(1937)
ÝRTÝCA
« … Hayat felsefesinin garip bir tecellisidir ki, her faydalý ve her yeni þeye karþý mutlaka bir kuvvet çýkar. Buna bizim dilimizde (Ýrtica) derler. Ýþte bu irticanýn imhasý için gerekli tedbirleri evvelden almýþ olmak lazýmdýr… »
18.01.1923, Ýzmit’te Halk Ýle Konuþma.
« Unutmamalýdýr ki, milletin hakimiyetini bir þahýsta yahut belirli þahýslarýn elinde bulundurmakta menfaat bekleyen cahil ve gafil insanlar vardýr. Hükümdarlar, kendilerini aslý olmayan bir kuvvetin temsilcisi tanýrlar ve bundan zevk alýrlar. Fakat onlarýn etrafýndaki menfaatperestler, bunu din kisvesine büründürerek milleti iðfâle, küçük görmeye çalýþýrlar. Nitekim þimdiye kadar çalýþmýþlardýr. Nihayet milletin kulaðý bu söylentilerle dolar ve o telkinleri dinin icabý ve gerçeklerin ifadesi ol* kabul ederler. Bu gibilere gerici ve hareketlerine irtica derler… »
31.01.1923, Ýzmir’de Halk Ýle Konuþma.
ÝSTANBUL
« … Ýstanbul bizimdir. Bununla birlikte boðazlar ve Marmara denizi için baþkentin emniyeti temin edilmek þartýyla bir hal tarzýný kabul etmeye hazýr bulunmaktayýz… »
Aðustos 1921, Associated Press Muhabirine Demeç.
« … Ýstanbul þehri, milletimizin sonsuz çalýþma ve fedakarlýðýnýn ürün verdiði yerdir. Gerçekten; milletimizin maddî ve manevî varlýðýný yücelten anýtlar, kurumlar ve medeniyet eserleri Ýstanbul’da yoðunlaþtýrýlmýþtýr. »
01.03.1922, T.B.M.M., 3. Toplanma Yýlýný Açarken.
« Ýki büyük dünyanýn buluþma noktasýnda, Türk vatanýnýn süsü, Türk tarihinin serveti, Türk milletinin gözbebeði Ýstanbul, bütün vatandaþlarýn kalbinde yeri olan bir þehirdir… »
01.07.1927, Ýstanbul Halký Temsilcileriyle Dolmabahçe
Sarayýnda Yapýlan Bir Konuþma.
ÝSTÝBDAT
« … Bir istibdadýn varlýðý ile ilgili iþaretler’in izahý, bence mümkün deðildir. Cumhuriyet Halk Partisi ve onun bütün liderleri ve mensuplarý Türkiye’de her türlü istibdadý kökünden yýkmak için ve memleket ve millete tam bir hürriyet kazandýrmak için bugüne kadar milletle beraber hayatlarýný ortaya koymaktan çekinmemiþ ve hiçbir vakit çekinmeyecek insanlar olduðuna göre, iþaret olunan istibdat herhalde mevcut deðildir… »
11.12.1924,Times Muhabirine Demeç.
« Geleceðini, kendisini zincire vuran þahýslara terk eden milletler, o þahýslarýn keyif ve isteklerine oyuncak olmaya karar vermiþ, rýza göstermiþ kabul edilirler. Bu türlü milletler, talihini ellerine teslim ettiði insanlar baþarýlý oldukça, o insanlarýn daha kuvvetli baskýsý altýnda kalýrlar. Baþarýlý olmazlarsa felâket, yok olma yalnýz o insanlarý deðil, onlara baðlý olan bütün toplumu kapsar.… »
03.01.1922, General Frunse’nin Ziyafetinde.
ÝSTÝKLÂL
« Ya Ýstiklâl, ya Ölüm !
(1919)
« … Türkiye halký asýrlardan beri hür ve baðýmsýz yaþamýþ ve baðýmsýzlýðý hayatýn bir gereði kabul etmiþ ve bir milletin kahraman evlâtlarýdýr. Bu millet baðýmsýzlýktan uzak yaþamamýþtýr. Yaþayamaz ve yaþamayacaktýr. »
18.06.1922, Claude Farrere Þerefine Verilen Çay Ziyafetinde.
ÝSTÝKLÂL MAHKEMELERÝ
« … Yüce Meclisin kurduðu Ýstiklâl Mahkemeleri sayesinde çabuk ve adaletli surette birçok fenalýklara son verilmiþtir. Bugün memleket medenî kanunlar ve sürekli yargý dereceleri ile güvenliði saðlamaya yeterli bir hale getirilmiþtir. »
01.03.1921, T.B.M.M., 2.Toplanma Yýlýný Açarken.
ÝSTÝKLÂL-Ý MALÎ
Malî Baðýmsýzlýk
« … Bugünkü mücadelelerimizin gayesi, tam baðýmsýzlýktýr. Baðýmsýzlýðýn tamamý ise ancak mali baðýmsýzlýk ile mümkündür. Bir devletin maliyesi baðýmsýzlýktan mahrum olunca o devletin bütün hayati kuruluþlarýnda baðýmsýzlýk felç olmuþtur. Çünkü devletin her organý, ancak mali kuvvet ile yaþar… »
01.03.1922, T.B.M.M., 3.Toplanma Yýlýný Açarken.
ÝÞ BANKASI
« Ýþ Bankasý kurumu, Cumhuriyet tarihinde ekonomi bakýmýndan baþlý baþýna yer alacaktýr. Bu kurum kýymetsiz bir servetin bile ekonomik hayatta fert menfaatlerine kullanýlmayýp ulus menfaatine kullanýlmasýndan çýkabilecek olan büyük neticeleri, az bir zamanda ve özellikle yepyeni bir devlet kuruluþunun türlü inkýlâp güçlükleri içinde evrensel bir surette fiilen göstermiþtir. »
26.08.1936, Ýþ Bankasý’nýn 10. Kuruluþ Yýldömünde.
ÝZMÝR
« Ýzmir her yönden Türk memleketidir, Anadolu’nun ayrýlmaz bir parçasýdýr. Yunanlýlar Ýzmir’de hiçbir tarihî ve ýrkî hakka sahip deðillerdir… »
17.01.1921, United Telgraph Muhabirine Demeç.
« Ýzmir kýrk asýrlýk bir ata yurdudur. Ýzmir bu kadar derin bir tarihe sahip olmakla beraber coðrafî konumu dolayýsýyle ekonomik ve siyasî çok büyük bir öneme sahiptir. Ýþte bundan dolayýdýr ki, Türkiye’yi mahvetmek isteyen düþmanlarýn herþeyden evvel bakýþlarý bu tarihî, bu mühim beldeye döner. Nitekim düþmanlarýmýz en evvel burasýný iþgal etmiþler, ondan sonra daha doðuya ilerlemiþlerdir… »
31.01.1923, Ýzmir’de Halk Ýle Bir Konuþma.
JANDARMA OKULLARI
« … Ýç güvenliðin saðlanmasýnda en mühim ve maddî vasýta olan jandarma teþkilâtý, önemli birlikler ilâvesi ile güçlendirilmiþ ve çeþitli jandarma okullarý açýlmýþtýr. »
01.03.1922, T.B.M.M., 3.Toplanma Yýlýný Açarken.
K
KABOTAJ
« Kabotajýn, bu sene içinde, sadece ve tamamen Türk sancaðýna dönmesi fiilen gerçekleþmiþtir. Bu olayý övünçle anmak isterim. »
1.11.1926, 2. Dönem 4. Toplanma Yýlýný Açarken.
KADIN
Bizim toplumumuzun baþarý gösterememesinin sebebi, kadýnlarýmýza karþý
gösterdiðimiz ihmal ve kusurdan doðmaktadýr. »
(1923)
« Kadýnlarýmýz hatta erkeklerden daha çok aydýn, daha çok feyizli ve daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar. »
(1923)
« Þuna inanmak lâzýmdýr ki, dünya yüzünde gördüðümüz herþey kadýnýn eseridir. »
.................................................. .................................................. ............(1923)
« ... Bilinmektedir ki, her safhada olduðu gibi toplum hayatýnda dahi görev bölümü vardýr. bu genel görev bölümü arasýnda kadýnlar kendilerine ait olan görevleri yapacaklarý gibi ayný zamanda toplumun refahý, saadeti için gerekli olan genel konulara dahi dahil olacaklardýr. »
..........................................31. 01. 1923, Ýzmir’de Halk Ýle Konuþma.
« ... Ýnsanlar dünyaya mukadder olduklarý kadar yaþamak için gelmiþlerdir. Yaþamak demek faaliyet demektir. Bundan dolayý bir toplumun bir uzvu faaliyette bulunurken diðer uzvu atalette olursa, o toplum felç olmuþtur. Bir toplumun hayatta çalýþmasý ve muvaffak olmasý için çalýþmanýn ve mufavvak olabilmenin baðlý olduðu bütün sebep ve þartlarý kabul etmesi gerekir. Bundan dolayý bizim toplumumuz için ilim ve fen lâzým ise bunlarý ayný derecede hem erkek ve hemde kadýnlarýmýzýn kazanmalarý lâzýmdýr.... »
.................................................. ........... 31. 01. 1923, Ýzmir’de Halk Ýle Konuþma.
« ... Bir toplum, bir millet erkek ve kadýn denilen iki cins insanlardan oluþmaktadýr. Olabilir mi ki, bir kitlenin bir parçasýný ilerletelim. Diðerini gözardý edelim de, kitlenin tamamý ilerlemiþ olabilsin ? Mümkün müdür ki bir toplumun yarýsý topraklara zincirlerle baðlý kaldýkça diðer kýsmý göklere yükselebilsin ? Þüphe yok, ilerleme adýmlarý, dediðim gibi iki cins tarafýndan beraber, arkadaþça atýlmak ve geliþme sahalarýnda ve yenilikle birlikte mesafe almak gereklidir.... »
.................................................. ......30. 08. 1925, Kastamonu’da Ýkinci Konuþma.
KANUN
« ... Kanun koyan insanlar birtakým seçkin özelliklere sahip olmak mecburiyetindedirler. O özelliklerden birincisi þudur efendiler: Kanun teklif eden, Kanun yapan, kanun koyan bir insan insanlýðýn bütün hislerini bütün ihtiraslarýný herkesten daha çok sezer ve bilir. Fakat nefsini herkesten çok va tamamen bütünüyle bunlardan ayýrt etmek kudret ve yeteneðine sahip olmalýdýr. Bu seçkin özelliklere sahip olmayan, insanlar insan topluluðu için kanun yapmak hak ve yetkisinden men edilmiþtir. Efendiler kanunlar hislere dayan* ve uyul* yapýlmaz. »
.................................................. ............................................1. 12. 1921, TBMM.
« Günün ihtiyaçlarýna uygun kanun yapmak ve onu iyi uygulamak refah ve ilerleme vasýtalarýnýn en mühimlerindendir. »
.................................................. .................................................. ................(1925)
KAPÝTÜLÂSYON
« ... Kapitülâsyonlarýn hiçbir kýsmýnda istisnayý kabul etmiyoruz. Adlî, malî veya askerî kapitülâsyonlarýn hiçbirini tanýmýyoruz. »
....................................26. 09. 1922, Chicago Tribun’un Ýzmir’e Gönderdiði
Muhabirine Verilen Demeç.
« Bana Avrupalýlarýn ve bilhassa Fransýzlarýn doðudaki yararlarýndan bahsediyorsunuz. Her þeyden evvel þurasý bilinmek lâzýmdýr ki, Büyük Millet Meclisi hükümeti kapitülâsyonlarýn devamýný asla kabul etmeyecektir. Þayet yabancý uyruklular eskiden olduðu gibi, bundan sonra da kapitülâsyonlardan istifade etmeyi düþünüyorlarsa, aldanýyorlar. Kapitülâsyonlar bizim için mevcut deðildir ve asla mevcut olmayacaktýr. Türkiye’nin istiklâli her sahada tamamen ve eksiksiz onaylanmak þartýyla kapýlarýmýz bütün yabancýlara açýk kalacaktýr… »
2.11.1922, Petit Parisien Muhabirine Bursa’da Verilen Demeç.
« … Millî hududlarýmýz dahilinde bulunan topraklarýn bize verilmesinde israr edeceyiz. Ondan sonra, bu topraklar üzerinde tamamýyla, baðýmsýz, yani kapitülâsyonsuz bir Türkiye yaþamasýný istiyoruz. Ýþte bütün istediklerimiz budur… »
2.11.1922, Petit Parisien Muhabirine Bursa’da Verilen Demeç
« … Kapitülâsyonlarýn Türk milleti için ne derece nefret edilen birþey olduðunu size tarif edemem. Bunlarý diðer þekil ve namlar altýnda gizleyerek bize kabul ettirmeye muvafak olacaklarýný planlayan ve hayal edenler bu konuda pek çok aldanýyorlar. Zira, Türkler kapitülâsyonlarýn devamýnýn kendilerini pek az vakitte ölüme sevkedeceðini pek iyi anlamýþlardýr… »
25.12.1922, Le Journal Muhabiri Paul Herriot’a
Çankaya’da Verilen Beyanat.
KIYAFET
« … Her milletin olduðu gibi bizim de millî bir kýyafetimiz varmýþ. Fakat inkar edilemez ki, taþýdýðýmýz kýyafet o deðildir. Hatta millî kýyafetimizin ne olduðunu bilenler içimizde azdýr bile. Medeni bir insan bu tuhaf kýyafete girip dünyayý kendine güldürür mü ? »
30.08.1925, Kastamonu’da Ýkinci Bir Konuþma.
« Devlet memurlarý bütün milletin kýyafetlerini düzeltecektir. Fen, sýhhat açýsýndan pratik olmak itibariyle, her görüþ noktasýndan tecrübe edilmiþ medeni kýyafet giyilecektir. Bunda tereddüde yer yoktur. »
30.08.1925, Kastamonu’da Ýkinci Bir Konuþma.
« … Tabirimi mazur görünüz. Altý kaval üstü
þiþhane diye ifade olunabilecek bir kýyafet, ne millidir ve ne de uluslararasýdýr. O halde kýyafetsiz bir millet olur mu arkadaþlar ?
… Medeni ve uluslararasý kýyafet bizim için çok cevherli milletimiz için lâyýk bir kýyafetir. Onu giyeceðiz. Ayakta iskarpin veya fotin, bacakta pantalon, yelek, gömlek, kravat, yakalýk, ceket ve doðal ol* bunlarýn tamamlayaný olmak üzere güneþten koruyan baþlýk… »
28.08.1925, Ýnebolu’da Bir Konuþma.
KOLORDU KUMANDANI
« … Kolordu kumandaný demek Efendiler, dünyanýn her yerinde, her millete, en büyük kumandan demektir. Kolordu kumandanýndan sonra baþka büyük kumandan yoktur… »
14.08.1920, TBMM.
KOMÜNÝZM
« Komünizm toplumsal bir meseledir. Memleketimizin hali, memleketimizin toplumsal þartlarý, dinî ve millî ananelerinin kuvveti Rusya’daki komünizmin bizce tatbikine müsait olmadýðý kanaatini doðrular bir mahiyettedir… »
6.02.1921, Hâkimiyet-î Milliye.
KÖYLÜ
« Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi, hakiki üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, mutluluk ve servete hak kazanmýþ olan köylüdür. »
(1922)
« Köylü hepimizin velinimetidir. Bu soylu unsurun refahýný düþüneceðiz. »
20.07.1931, Eskiþehir’den geçerken. « Zahire ticaretinde ziyan ettiðini » söyleyen Uluçayýrlý Hasan Efendi’ye hitaben söylenmiþtir.
KÖYLÜ KADINI
« Dünyanýn hiçbir yerinde, hiçbir milletinde Anadolu köylü kadýnýnýn üstünde kadýn mesaisi zikretmek imkâný yoktur. »
(1923)
KURAN-I KERÝM
« Sonra Kur’anýn tercüme edilmesini emrettim. Bu da ilk defa ol* Türkçe’ye tercüme ediliyor… »
30.11.1929, Vossische Zeitung Muhabirine Demeç.
KURTULUÞ
« Türk milletinin kalbinden, vicdanýndan sanih ve mülhem olan en esaslý, en bariz arzu ve iman malum olmuþtu : Kurtuluþ. »
(1927)
KÜLTÜR
« Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürdür... Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiðinden anlam çýkarmak, uyanýk davranmak düþünmek ve zekâyý eðitmektir. »
(1936)
« … Kültür zeminle orantýlýdýr. O zemin, milletin seciyesidir. »
16.07.1921, Ankara, Maarif Kongresini Açarken.
« Asýl uðraþmaya mecbur olduðumuz þey yüksek kültürde ve yüksek fazilette dünya birinciliðini tutmaktýr.
(1932)
« Kültür, tabiatýn yüksek verimleriyle mesut olmaktýr. Bu ifade içinde çok þey saklýdýr. Temizlik, saflýk, yükseklik, insanlýk vb. bunlarýn hepsi insanlýk niteliklerindendir. »
(1936)
LAÝKLÝK
« Laiklik, yalnýz din ve dünya iþlerinin ayrýlmasý demek deðildir. Bütün yurttaþlarýn vicdan, ibadet ve din hürriyeti de demektir. »
(1930)
« Laiklik, asla dinsizlik olmadýðý gibi, sahte dindarlýk ve büyücülükle mücadele kapýsýný açtýðý için, gerçek dindarlýðýn geliþmesi imkânýný saðlamýþtýr. »
(1930)
LATÝN HARFLERÝ
« … Basit bir tecrübe Lâtin esasýndan Türk harflerinin, Türk diline ne kadar uygun olduðunu þehirde ve köyde yaþý ilerlemiþ Türk evlâtlarýnýn ne kadar kolay okuyup yazdýklarýný güneþ gibi meydana çýkarmýþtýr. »
1.11.1928, TBMM, 3. Dönem 2. Toplanma Yýlýný
Açarken.
LOZAN BARIÞI
« Lozan antlaþmasý, Türk milleti aleyhine, asýrlardan beri hazýrlanmýþ ve Sevr antlaþmasýyla tamamlandýðý zannedilmiþ, büyük bir suikastin yýkýlýþýný ifade eden bir belgedir. Osmanlý devrine ait tarihe eþi geçmemiþ bir siyasi zafer eseridir. »
24.07.1933, Hakimiyet-î Milliye.
« … Lozan barýþý Türk tarihinde bir dönüm noktasýdýr. Türk milleti için siyasi bir zafer teþkil eden bu antlaþmanýn Osmanlý Tarihinde benzeri yoktur. Milletimiz bununla haklý ol* iftihar edebilir ve Türk milletin yüksek bir eseri olan bu antlaþmanýn yüksek kýymetini takdir etmesi lâzým gelen gençliðin bunu mazide yapýlmýþ antlaþmalarla kýyaslanmasý gerekir. »
26.07.1927, Dolmabahçe Sarayý, Lozan Barýþ Antlaþmasý Hakkýnda.
M
MALÝYE MEMURU
« … Maliye memurlarý da iç iþleri memurlarý gibi halkla daimî temasý olan teþkilâttýr. Bunlarýn da, halk ile temaslarýnda, halk için çalýþan bir halk hükümetin tabii niteliði olan azami dikkat ve ihtimam göstermek ve âzami emniyet ve inan vermek özelliklerinin ortaya çýkmasýna bilhassa özen göstermeleri lâzýmdýr. »
1.11.1937, TBMM, 5. Dönem 3. Toplanma Yýlýný
Açarken.
MECELLE
« Efendiler ! Bizim elyevm mevcut olan kanunu medenimiz mecelledir. Bu kanunu medenî takriben yarým asýr evvel Cevdet Paþa merhumun taktý riyasetinde bir heyet-î ilmiye marifetiyle tertip olunmuþtur… »
1.03.1922, TBMM, 3. Toplanma Yýlýný Açarken.
MEDENÝ ESER
« … Dünyada her miletin varlýðý, kýymeti, hürriyet ve baðýmsýzlýk hakký, sahip olduðu ve yapacaðý medeni eserlerle orantýlýdýr. Medeni eser meydana getirmek kabiliyetinden mahrum olan milletler, hürriyet ve baðýmsýzlýklarýndan soyutlanmaya mahkumdurlar… »
30.08.1924, Dumlupýnar’da Konuþma.
MEDENÝYET
« … Memleketler çeþitlidir, fakat medeniyet birdir, ve bir milletin geliþmesi için bu tek medeniyete katýlmasý lazýmdýr… »
29.10.1923, Fransýz Muhabiri Maurice Pernot’ya Demeç.
« … Medeniyet yolunda yürümek baþarýlý olmak hayatýn þartýdýr. Bu yol üzerinde bekleyenler veyahut bu yol üzerinde ileri deðil geriye bakmak bilgisizlik ve gafletinde bulunanlar, umumî medeniyetin coþkun seli altýnda boðulmaya mahkumdurlar. »
30.081924, Dumlupýnar’da Konuþma.
« Efendiler, medeniyet yolunda baþarý yenileþmeye baðlýdýr. Sosyal hayatta, iktisadi hayatta ilim ve fen sahasýnda baþarýlý olmak için tek olgunlaþma ve ilerleme yolu budur… »
30.081924, Dumlupýnar’da Konuþma.
« Türk milletinin istidâdý ve kâti kararý medeniyet yolunda durmadan ilerlemektir. »
(1924)
« … Fikrimiz, zihniyetimiz medeni olacaktýr. Þunun bunun sözüne önem vermeyeceðiz. Medeni olacaðýz. Bununla iftihar edeceðiz. Bütün Türk ve Ýslâm âlemine bakýnýz. Zihinleri medeniyetin emrettiði þümul ve yükselmeye uyamadýklarýndan ne büyük felaketler, ne ýstýraplar içindedirler. Bizim de þimdiye kadar geri kalmamýz ve sonuç ol* son felaket çamuruna batýþýmýz bundandýr… »
24.08.1925, Kastamonu’da Bir Konuþma.
« … Medeniyet öyle bir kuvvetli ateþtir ki ona ilgisiz olanlarý yakar ve mahveder. »
24.08.1925, Kastamonu’da Bir Konuþma.
« … Milletimizi en kýsa yoldan medeniyetin nimetlerine kavuþturmaya, mesut ve müreffeh kýlmaya çalýþacaðýz ve bunu yapmaya mecburuz. »
26.08.1925, Ýnebolu’da Bir Konuþma.
« Efendiler, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türk halký medenidir. Tarihte medenidir, hakikatte medenidir. Fakat ben sizin öz kardeþiniz, arkadaþýnýz, babanýz gibi medeniyim diyen Türkiye Cumhuriyeti halký, fikriyle, zihniyetiyle medeni olduðunu ispat ve göstermek mecburiyetindedir. Medeniyim diyen Türkiye Cumhuriyeti halký, aile hayatýyla, yaþayýþ tarzýyla medeni olduðunu göstermek mecburiyetindedir. Sonuç ol* medeniyim diyen, Türkiye’nin hakikaten medeni olan halký baþýndan aþaðýya dýþ görünüþüyle dahi medeni ve geliþmiþ insanlar olduðunu göstermeye mecburdurlar… »
28.08.1925, Ýnebolu’da Bir Konuþma.
« Medenî olmayan insanlar, medenî olanlarýn ayaklarý altýnda kalmaya maruzdurlar.
10.10.1925, Akhisar’da Bir Konuþma.
« … Fikrimiz, zihniyetimiz medeni olacaktýr… »
24.08.1925, Kastamonu’da Bir Konuþma.
MEMLEKET
« Memleket mutlaka modern, medenî ve yepyeni olacaktýr. Bizim için bu hayat davasýdýr. »
(1923)
MESULÝYET (SORUMLULUK)
« Mesuliyet yükü her þeyden, ölümden de aðýrdýr. »
1919, Belleten, C. VIII, s. 28.
MEYDAN MUHAREBESÝ
« … Harb, muharebe, nihayet meydan muharebesi yalnýz karþý karþýya gelen iki ordunun çarpýþmasý deðildir. Milletlerin çarpýþmasýdýr. Meydan muharebesi milletlerin bütün mevcudiyetleriyle, ilim ve fen sahasýndaki seviyeleriyle, ahlâklarýyla, harslarýyla özet ol* bütün maddi ve mânevi kudret ve faziletleriyle ve türlü vasýtalarýyla çarpýþtýðý bir imtihan sahasýdýr. Bu sahada, çarpýþan milletlerin hakikî kuvvet ve kýymetleri ölçülür… »
30.081924, Dumlupýnar’da Konuþma.
MÝLLET
« Bugün vatanýmýzla bir millî kudret varsa o cereyan, felâketlerden ders alan milletin kalb ve dimaðýndan doðmuþtur. »
(1919)
« Millete efendilik yoktur; hizmet etme vardýr. Bu millete hizmet eden, onun efendisi olur. »
(1921)
« … Milleti millet yapan, ilerleten ve yükselten kuvvetler vardýr : fikir kuvvetleri ve sosyal kuvvetler… »
27.10.1922, Bursa, Öðretmenlere.
« Bilelim ki kazandýðýmýz baþarý, milletin kuvvetlerini birleþtirmesinden ileri gelmiþtir. Eðer ayný baþarýlarý, zaferleri ileride de kazanmak istiyorsak, ayni esasa dayanalým, ayný yolda yürüyelim. »
(1923)
« Milletlerin siyasetinde ancak menfaatleri vardýr. Kimsenin kimseye dost olmayacaðýný bilelim. »
(1933)
« Millet sevgisi kadar büyük mükâfat yoktur. »
(1935)
« … Kuvvet birdir ve o milletindir… »
1.11.1937, TBMM, 5. Dönem 3.Toplanma Yýlýný Açarken.
MÝLLETLER CEMÝYETÝ
« Milletler Cemiyeti, henüz kesin ve etkili bir vasýta olduðunu ispat etmemiþtir. Diðer taraftan, Milletler Cemiyeti bugün, bütün milletlerin, ortak amaçlarýnýn gerçekleþebilmesi için çalýþabilecekleri tek teþkilattýr. »
21.06.1935, Gladys Baker’e Verilen Demeç.
MÝLLETVEKÝLÝ
« Sayýn milletvekilleri; Aðýr ve önemli iþleriniz, size, millet yolunda, esaslý hizmetler hazýrlamaktadýr. Milletin sevgileri hayýrlý ve faydalý çalýþmalarýnýzda sizinle beraberdir. »
1.11.1936, TBMM, 5. Dönem 2. Toplanma Yýlýný Açarken.
MÝLLÎ AHLÂK
« … Millî ahlakýmýz medeni esaslarla ve hür fikirlerle beslenmeli ve takviye olunmalýdýr… »
25.08.1924, Muallimler Birliði Kongresi Üyelerine.
MÝLLÎ CEMÝYETLER
« Esasen Doðuda ve Batýda, hemen memleketimizin her tarafýnda müdafaa ve milletin ve memleketin haklarýný korumak için cemiyetler kurulmuþtur. Bu cemiyetler düþmanlarýn esaret boyunduruðuna girmemek amacýyla millî vicdanýn azim ve iradesinden doðmuþ tek teþkilât idi. »
24.04.1920, TBMM.
MÝLLÎ EÐÝTÝM
« Ýyileþtirilecek þeyler ekonomi ve eðitimdir. Bu sayede memleket imar edilecek millet refah sahibi olacaktýr. »
Ocak 1922, Vakit Gazetesi Baþyazarý Ahmet Emin’e Demeç.
« Eðitim ve öðretimde tatbik edilecek usul, bilgiyi insan için fazla bir süs, bir baský (hükmetme) vasýtasý yahut medeni bir zevkten çok, maddi hayatta muvaffak olmayý temin eden pratik ve kullanýþlý bir cihaz haline getirmektir. »
(1923)
« Hükümetin en verimli ve en mühim vazifesi milli eðitimle ilgili iþlerdir. Bu iþlerde baþarýlý olabilmek için öyle bir program takip etmeye mecburuz ki, o program milletimizin bugünkü haliyle, sosyal, hayati ihtiyacýyla muhitin þartlarý ve asrýn icaplarýyla tamamen orantýlý ve uygun olsun. Bunun için büyük fakat hayali ve çapraþýk düþüncelerden tamamen vazgeçerek hakikate kuvvetle bakmak ve elle temas etmek lazýmdýr. »
(1922)
« Eðitimde süratle yüksek bir seviyeye çýkacak bir milletin hayat mücadelesinde maddi manevi bütün kudretlerinin artacaðý muhakkaktýr. »
01. 11. 1928. 3. Dönem 2. Toplanma Yýlýný Açarken.
MÝLLÎ HÂKÝMÝYET
« … Kesinlikle tekrar ederim ki milletin hâkimiyeti sonsuzdur. »
19.01.1923, Anadolu Ajansý.
« Hâkimiyeti milliye, milletin namusudur, haysiyetidir, þerefidir. »
7.02.1923, Ýkdam.
« Hürriyetin de, eþitliðin de, adaletin de dayandýðý temel millî egemenliktir. »
(1923)
« Yeni Türkiye hükümetinin öz cevheri millî egemenliktir. Milletin kayýtsýz ve þartsýz egemenliðidir. »
(1923)
« Millî egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karþýsýnda zincirler erir taç ve tahtlar yanar, mahvolur. Milletlerin esirliði üzerine kurulmuþ kurumlar her tarafta yýkýlmaya mahkûmdurlar. »
30.08.1924, Dumlupýnar’da Konuþma.
MÝLLÎ TERBÝYE
« .. Ben burada yalnýz yeni Türk Cumhuriyetinin yeni nesle vereceði terbiyenin millî terbiye olduðunu kesinlikle ifade ettikten sonra… »
22.09.1924, Samsun Öðretmenleriyle Konuþma.
MÝLLÎ TEÞKÝLÂT
(TEÞKÝLÂT-I MÝLLÝYE)
(Teþkilâtý milliye ne zaman baþladý? sorusuna cevabý.)
« Mütarekeden hemen sonra ve vatanýn her tarafýnda hemen ayný zamanda »
13.10.1919, Tasvir-î Efkâr Gazetesi Baþmuhabiri Velit
Ebüzziya’nýn Telgrafýna Cevap.
(Asýl amacý nedir? sorusuna cevabý.)
« Asýl amaç vatanýn bütünlüðünü ve milletin baðýmsýzlýðýný saðlamaktýr.»
13.10.1919, Tasvir-î Efkâr Gazetesi Baþmuhabiri Velit
Ebüzziya’nýn Telgrafýna Cevap.
MÝLLÎ ÜLKÜ
« … Milletimizin yüksek k*terini, yorulmaz çalýþkanlýðýný, fýtri zekasýný, ilme baðlýlýðýný, güzel sanatlara sevgisini, millî birlik duygusunu sürekli ol* ve her türlü vasýta ve tedbirlerle besleyerek geliþtirmek millî ülkümüzdür. »
29.10.1933, Ankara, 10. Yýl Nutku.
MÝLLÝYETÇÝLÝK
« Gerçi bize milliyetçi derler. Fakat biz öyle milliyetçileriz ki, bizimle birlikte çalýþan bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onlarýn bütün milliyetlerinin gereklerini tanýrýz. Bizim milliyetçiliðimiz herhalde bencil ve maðrurane bir milliyetçilik deðildir… »
15.08.1920, TBMM.
« Bilelim ki millî benliðini bulmayan milletler baþka milletlerin avýdýr.»
(1923)
MÝLLÎ HAREKET
(HAREKÂT-I MÝLLÎYE)
« Bu hareket milletin bir arzusudur. Hattâ bir ihtiyacýdýr. Bu arzu ve ihtiyacý doðuran þeyde þahýslar deðil, bizzat olaylardýr. Devletin birlik ve baðýmsýzlýðýný tehdit eden meþru olmayan bir takým ihtirasat, topraklarýmýza, hiçbir hakka dayanmaksýzýn gerçekleþen saldýrýlar, tehlike karþýsýnda millete birleþmek gereðini duyurmuþtur. Böyle bir harekete macera demek, bu hareketi takdir edenleri maceraperestikle adlandýrmak gafillik, garazlýk deðil midir ?… »
24/25.10.1919, Amasya, Tasvir-î Efkâr Muhabiri Ruþen
Eþref ile Mülâkat.
MÝLLÎ KÜLTÜR
« Milli kültürün her çýðýrda açýl* yükselmesini Türk Cumhuriyeti’nin temel dileði ol* temin edeceðiz. »
1.11.1932, TBMM, 4. Dönem 2. Toplanma Yýlýný
Açarken.
« … Yurdumuzu dünyanýn en mamur ve en medeni memleketleri seviyesine çýkaracaðýz. Milletimizi en geniþ refah, vasýta ve kaynaklarýna sahip kýlacaðýz. Millî kültürümüzü çaðdaþ medeniyet seviyesinin üstüne çýkaracaðýz. »
29.10.1933, Ankara, 10. Yýl Söylevi.
« … bir milletin kültür seviyesi, üç sahada; devlet, fikir ve ekonomi sahalarýndaki faaliyet ve baþarý neticelerinin kazancýyla ölçülür. »
01.11.1937,T.B.M.M. 5.Dönem, 3.Toplanma Yýlýný
Açarken.
MÝLLÎ MÜCADELE
« Millî mücadeleyi yapan doðrudan doðruya milletin kendisidir, milletin evlâtlarýdýr. Millet analarýyla, babalarýyla, bacýlarýyla mücadeleyi kendisine ülkü edindi. …Millî mücadele de þahsi hýrs deðil, millî ideal, millî onur gerçek sebep olmuþtur… »
14.101925, Ýzmir Kýz Öðretmen Okulunda Bir Konuþma.
« Bir milletin ruhu zapt olunmadýkça, bir milletin azim ve iradesi kýrýlmadýkça o millete hâkim olmanýn imkâný yoktur. Halbuki asýrlarýn yarattýðý millî bir ruha, kuvvetli ve daimî bir millî iradeye hiçbir kuvvet karþý koyamaz.
1.09.1924.
« Millî mücadelede þahsi hýrs deðil, millî ideal, millî onur asýl etken olmuþtur. »
(1925)
« Milletin varlýðýný devam ettirmek için fertleri arasýnda düþündüðü müþterek bað, asýrlardan beri gelen þekil ve mahiyetini deðiþtirmiþ, yani millet, dini ve mezhebî baðlar yerine, Türk milliyeti baðý ile fertlerini toplamýþtýr. »
1925, Ankara Hukuk Mektebini Açarken.
« Biz doðrudan doðruya milliyetperveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanaðý Türk topluluðudur. Bu topluluðun fertleri ne kadar Türk kültürüyle dolu olursa o topluluða dayanan cumhuriyet de kuvvetli olur. »
26.04.1926, Türk Ocaklarý Delegelerine.
« Milli ülküye tam bir iman ve onun gereklerini tereddütsüz yerine getirmenin neticesi elbette baþarýdýr. »
(1931)
« Seneler geçtikçe, millî ideal verimleri, güvenle çalýþmada, ilerleme hevesinde, millî birlik ve millî irade þeklinde, daha iyi gözlere çarpmaktadýr. Bu, bizim için çok önemlidir ; çünkü biz, esasen millî varlýðýmýzýn temelini, millî þuurda ve millî birlikte görmekteyiz. »
(1936)
MÝMBER
« … Mimberler halkýn dimaðlarý, vicdanlarý için bir feyiz kaynaðý, bir nur kaynaðý olmuþtur. »
7.02.1923, Balýkesir’de Halka Konuþma.
MÝSAFÝR
« … Bizzat Anadolu içerlerinde yaptýðým seyahatlerimde gördüm ki, biz Türkler misafirlerimizi aðýrlama ve ikram için onlara verdikleri ziyafetlerde çok miktarda yemek yapýyoruz. Bu iktisada aykýrý olduðu gibi, takdir buyurunuz ki sýhhate de zararlýdýr. Milletimizin misafirperverlikteki bu ananesini makul bir sýnýra çekmeyi hepimiz görev saymalýyýz. »
3.10.1925, Bursa’da 3. Bir Konuþma.
MÝSAK-I MÝLLÝ
« Misak-ý Millî, barýþ yapmak için makul ve asgarî koþullarýmýzý içeren bir programdýr. Barýþa ulaþmak için biraraya getireceðimiz esaslarý içine alýr… »
Ocak 1922, Vakit Baþyazarý Ahmet Emin’e Verdiði Mülâkat.
« Barýþtan sonraki çalýþmada baþarýlý olabilmek milletin istiklalinin korunmuþ olmasýna baðlýdýr Misak-ý Millî’nin hedefi, onu temindir. »
Ocak 1922, Vakit Baþyazarý Ahmet Emin’e Verdiði Mülâkat.
« Misak-ý Millî dairesinde varlýðýný temin ettikten sonra gürültü çýkarýp fesatçýlýk edecek ve araziyi geniþletme fikrinde bulunacak adamlar ortaya çýkmaz. Bence buna imkân yoktur. »
Ocak 1922, Vakit Baþyazarý Ahmet Emin’e Verdiði Mülâkat.
MONDROS MÜTAREKESÝ
« … Ahmet Ýzzet Paþa Hükümeti milliyetler esasýna dayanan âdilâne bir barýþa kavuþmak emeliyle mütarekeye talip oldu. Ýstiklâl uðrunda namus ve yiðitlikle döðüþen milletimiz 30 Ekim 1918 tarihinde imza olunan mütarekename ile silahýný býraktý. »
24.04.1920, TBMM.
« Ýtilâf donanmalarý Ýstanbul’a girdikten sonra mütarekenâme ahkamý bir tarafa býrakýldý. Gün geçtikçe artan bir þiddetle, saltanat haklarý, hükümet haysiyeti, millî izzetinefsimiz, saldýrýlara uðradý. Heyeti itilâfiyeden gördükleri teþvik ve fiilî himaye sayesinde Osmanlý vatandaþý gayrimüslim unsurlar her yerde ******ane tecavüze baþladýlar. »
24.04.1920, TBMM.
MUHALEFET
« … Bence muhalefet hürmete deðerdir. Çünkü o da bir araþtýrma, bir görüþ bileþkesidir. Fakat edilecek itirazlar makul ve anlayýþlý ve meþru sebeplere dayanmazsa muhalefet deðersiz olur. »
24/25.10.1919, Amasya, Tasvir-i Efkâr muhabiri Ruþen Eþref ile Mülâkat.
MUSÝKÝ (MÜZÝK)
« … Þimdi karþýda medenî dünyanýn musikisi de iþitildi. Bu ana kadar þark musikisi denilen terennümler karþýsýnda kansýz gibi görünen halk derhal harekete ve faaliyete geçti. »
1928, Sarayburnu Parký.
-------------------------------------------------------------------
« Bir milletin yeni deðiþikliðinde ölçü, musikide deðiþikliði alabilmeli, kavrayabilmesidir. Bugün dinletilmeye yeltenilen musiki, yüz aðartacak deðerde olmaktan uzaktýr. Bunu açýkça bilmeliyiz. Millî ince duygularý, düþünceleri anlatan, yüksek deyiþleri, söyleyiþleri toplamak, onlarý bir gün önce, genel son musiki kurallarýna göre iþlemek gerekir. Ancak bu sayede, Türk millî musikisi yükselebilir, evrensel musikide yerini alabilir. »
(1934)
« Millî mu*****izi, modern teknik içinde yükseltme çalýþmalarýna, bu yýl daha çok emek verilecektir. »
(1935)
« Hayatta musiki lâzým deðildir. Çünkü hayat musikidir. Musiki ile ilgisi olmayan mahlûkat insan deðildir. Eðer mevzubahis olan hayat insan hayatý ise musiki mutlaka vardýr. Musikisiz hayat zaten mevcut olamaz. Musiki hayatýn neþesi, ruhu, sevinci ve herþeyidir. Yalnýz musikinin uygun türü müteleadýr. »
14.10.1925, Ýzmir Kýz Öðretmen Okulunda Bir Konuþma.
---------------------------------------------------------------------------------------------
« Bugün dinletmeðe yeltenilen musiki yüz aðartacak deðerde olmaktan uzaktýr. Bunu açýkça bilmeliyiz. Ulusal; ince duygularý, düþüceleri anlatan; yüksek deyiþleri, söyleyiþleri toplamak, onlarý bir gün önce , genel son musiki kurallarýna göre iþlemek gerektir. Ancak; bu düzeyde, Türk ulusal musikisi yükselebilir, evrensel musikide yerini alabilir. »
01. 11. 1934, TBMM, 4. Dönem 4. Toplanma Yýlýný Açarken.
(1930)
MUSUL
« Musul vilâyeti, Türkiye Devletinin millî sýnýrlarý içindedir, buralarýný anavatandan koparýp þuna buna hediye etmek hakký kimseye ait olmaz… »
30.01.1923, Ýzmir, Ýzmir Basýn Mensuplarýna Demeç.
MÜDAFAA
« Hattý müdafaa yoktur, sathý müdafaa vardýr. Bu satýh bütün vatandýr »
26 Aðustos 1921. Sakarya meydan savaþý emrinden
NAMAZ
« Masum halka beþ vakit namazdan baþka geceleri de fazla namaz kýlmayý vaaz etmek ve öðütlemek, belki ömründe hiç namaz kýlmamýþ olan bir politikacý tarafýndan vaki olursa, bu hareketin hedefi anlaþýlmaz olur mu ? »
15/20.10.1927, Nutuk.
NAPOLYON
« … Ben, Napolyon’u hiç sevmiyorum. Çükü Napolyon her þeye kendi þahsýný sokardý. Mücadelesi belli bir dava için deðildi; kendi þahsý içindi. Ýþte bu bakýmdan bu gibi adamlar için kaçýnýlmasý imkansýz olan felâkete uðradý… »
23.01.1923, Morning Post Yazarý Grace Ellison’a Demeç.
« … Napolyon, beni baþka askerlerden baþka alâkadar etmez. »
23.01.1923, Morning Post yazarý Grce Ellison’a demeç.
« … Napolyon esaslý bir fikre dayanmadan iþe baþlamýþ ve kendine bir fýrsat yaratacaðýný zannetiði olaylarýn gidiþine uymuþtur. Onun bu þekilde hareketi, demokrasiciliðin vücudunun altmýþ senelik gecikmesine sebebiyet vermiþtir ; diyebiliriz… »
30.11.1929, Vossishe Zeitung Muhabirine Demeç.
NEFER (ASKER)
« Kahraman Türk neferi Anadolu muharebelerinin manasýný anlamýþ, yeni bir mefkûre ile muharebe etmiþtir. »
(1921)
« … Memleketimiz þu iki þeyin memleketidir: biri çiftçi, diðeri asker. Biz çok iyi çiftçi ve çok iyi asker yetiþtiren bir milletiz. Ýyi çiftçi yetiþtirdik: çünkü topraklarýmýz çoktur, Ýyi asker yetiþtirdik: çünkü o topraklara kasteden düþmanlar fazladýr. O topraklarý sürenler, o topraklarý koruyan hep sizlersiniz… »
18.03.1923, Tarsus’ta Çiftçilerle Konuþma.
« En büyük askerlik budur: Çeþitli ihtimalleri çok iyi hesap etmeli, en iyi görüneni süratle tatbik etmeli. »
(1924)
« Ben askerliðin her þeyden çok sanatkârlýðýný severim. »
(1912)
NÜFUS KANUNU
« Büyük millet meclisinin tasv***** arz edilmiþ olan yeni Nüfus Kanununun kabul ve uygulanmasý nüfus iþlerinin daha modern ve muntazam bir þekilde yürütülmesini temine hizmet edecektir. »
01.11.1938, TBMM, 5. Dönem 4. Toplantý Yýlýnýn açýlýþýnda Atatürk adýna Baþvekil Celal Bayar Tarafýndan okunan söylev.
NÜFUS SAYIMI
(TAHRÝR-Ý NÜFUS)
« Efendiler, nüfus meselesi bir memleketin en önemli hayati meselelerindendir. Ýdarî, askerî, malî ve iktisadi meselelerde memleket nüfusunun gerçek sayýsýný bilmek ne kadar gerekli ise her sene yapýlacak istatistiklerle nüfusun artýþ veya azalýþ miktarý anlaþýlmadan artýþ nedenlerinin devam ettirilmesi ve azalýþ nedenlerinin yok edilmesi için tedbir almanýn mümkün olmayacaðý bellidir. Bundan dolayý yeniden nüfus sayýmý yapýlmasýna pek acil ve kesin bir lüzum muhakkaktýr.»
01.03.1923, TBMM, 4. Toplanma Yýlýný Açarken.
O
OKUL (MEKTEP)
« … Mektep sayesinde, Mektebin vereceði ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatý, Türk ekonomisi, Türk þiir ve edebiyatý bütün güzelliði ile geliþir. »
27.10.1922, Bursa, Öðretmenlere.
« … Mektep genç dimaðlara, insanlýða hürmeti, millet ve memlekete sevgiyi, þerefi ve baðýmsýzlýðý öðretir.Baðýmsýzlýk tehlikeye düþtüðü zaman onu kurtarmak için izlenmesi uygun olan en doðru yolu belletir… Memleket ve milleti kurtarmaya çalýþanlarýn ayný zamanda mesleklerinde birer namuskâr ve birer âlim olmalarý lâzýmdýr. Bunu temin eden mekteptir. »
27.10.1922, Bursa, Öðretmenlere.
« … Her fert dinini, diyanetini, imanýný öðrenmek için bir yere muhtaçtýr. Orasý da mekteptir. »
31.01.1923, Ýzmir’de Halk Ýle Konuþma.
« Okullar öðretim ve eðitim kadar, okul dýþýndaki neslin sürekli bir aydýnlýk demeti altýnda tutulmasý gereklidir. »
07.07.1927, Dolmabahçe, Ýstanbul
Muallîmler Heyetine söylenmiþtir.
ORDU
(TÜRK ORDUSU)
« Dünyanýn hiçbir ordusunda yüreði seninkinden daha temiz ve daha saðlam bir askere rast gelinmemiþtir. »
(1921)
« Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti’nin ordusu, istilalar yapmak veya saltanatlar yýkmak veya saltanatlar kurmak için þunun bunun elinde ihtiras aleti olmaktan uzaktýr… »
18.04.1922, TBMM, Ordu Hakkýnda.
« Türkiye Büyük Millet Meclisi ordularýnýn vazifesi, « Misak-ý Millî » hükümlerini temin etmektir. »
2.09.1922, Ýzmir’de Ýkdam Muhabiri Yakup Kadri’ye
Verilen Beyanat.
« Ordumuz, Türk topraklarýnýn ve Türkiye idealini tahakkuk ettirmek için sarf etmekte olduðumuz sistemli çalýþmalarýn yenilmesi imkânsýz teminatýdýr. »
01.11.1937, TBMM, 5. Dönem 3. Toplanma Yýlýný
Açarken.
« Ordumuz, Türk birliðinin, Türk kudret ve kabiliyetinin, Türk vatanseverliðinin çelikleþmiþ bir ifadesidir. »
01.11.1937, TBMM, 5. Dönem 3. Toplanma Yýlýný
Açarken.
« Büyük millî disiplin okulu olan ordunun; ekonomik, kültürel, sosyal savaþlarýmýzda bize ayný zamanda en lüzumlu elemanlarý da yetiþtiren büyük bir okul haline getirilmesine, ayrýca itina ve himmet edileceðine, þüphem yoktur. »
01.11.1937, TBMM, 5. Dönem 3. Toplanma Yýlýný
Açarken.
« Zaferleri ve mazisi insanlýk tarihi ile baþlayan, her zaman zaferle beraber medeniyet ýþýklarýný taþýyan kahraman Türk ordusu !
Memleketini en buhranlý ve müþkül anlarda zulümden, felâket ve musibetlerden ve düþman istilâsýndan nasýl korumuþ ve kurtarmýþ isen Cumhuriyetin bugünkü verimli devrinde de askerlik tekniðinin bütün modern silah ve vasýtalarý ile donanmýþ olduðun halde vazifeni ayný baðlýlýkla yapacaðýna hiç þüphem yoktur… »
9.10.1938, T.C. Ordularýna Mesaj, Ankara
Hipodrumunda yapýlan geçit resminden önce
Baþbakan Celâl Bayar tarafýndan okunmuþtur.
ORMAN
« Orman servetimizin korunmasý lüzumuna ayrýca iþaret etmek isterim. Ancak, bunda mühim olan, korunma esaslarýný; memleketin türlü aðaç ihtiyaçlarýný davamlý ol* karþýlamasý icab eden ormanlarýmýzý dengeli ve teknik bir þekilde iþleterek istifade etmek esasiyle makul bir þekilde uzlaþtýrmak mecburiyeti vardýr… »
01.11.1937, TBMM, 5. Dönem 3. Toplanma Yýlýný
Açarken.
ORTA TAHSÝL
« Bu ilk ve son iki tahsil kademesi arasýnda orta tahsilin de gerekliliði tabiîdir. Orta tahsilin gayesi memleketin muhtaç olduðu muhtelif hizmet ve sanat erbabýný yetiþtirmek ve yüksek tahsile aday hazýrlamaktýr.
Orta tahsilde dahi terbiye ve talim usulünün pratik ve uygulamalý olmasý esasýna uymak þarttýr. Kadýnlarýmýzýn da ayný tahsil derecelerinden geçerek yetiþmelerine önem verilecektir. »
01.03.1922, TBMM, 3. Toplanma Yýlýný Açarken.
OSMANLI DEVLETÝ
« Osmanlý devleti ne yazýk ki ölmüþtür. Babýâli hükûmeti ne yazýk ki ölmüþtür; affedersiniz, hata ettim! Ne yazýk ki demeyecektim, iyi ki ölmüþtür. Çünkü onlar ölmeseydi milleti öldüreceklerdi… »
31.01.1923, Ýzmir’de Halk ile Konuþma.
OSMANLI TARÝHÝ
« … Osmanlý tarihi baþtan nihayetine kadar hakanlarýn, padiþahlarýn, þahýslarýn, en nihayet zümrelerin hal ve hareketlerini kaydeden bir destandan baþka bir þey deðildir..."
17.02.1923, Ýzmir Ýktisat Kongresinin Açýþ Söylevi.
ÖÐRENCÝ
« Öðrenci her ne yaþta ve sýnýfta olursa olsun, onlara geleceðin büyükleri gözüyle bakacak ve öyle davranacaksýn. »
(1930)
ÖÐRETMEN
« Dünyanýn her tarafýnda öðretmenler insan topluluðunun en fedakar ve saygýdeðer unsurlarýdýr. »
01. 03. 1923.
« Yeni kuþak, en büyük cumhuriyetçilik dersini bugünkü öðretmenler topluluðundan ve onlarýn yetiþtirecekleri öðretmenlerden alacaktýr. »
(1924)
« Öðretmenler!... Cumhuriyet, fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafýzlar ister. Yeni nesli bu nitelik ve kabiliyette yetiþtirmek sizin elinizdedir. »
25.08.1924, Muallimler Birliði Kongresi Üyelerine.
« Öðretmenler; Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öðretmen ve eðitimcilerini, sizler yetiþtireceksiniz ve yeni nesil, sizin eseriniz olacaktýr… »
25.08.1924, Muallimler Birliði Kongresi Üyelerine.
« Öðretmenler! Erkek ve kýz çocuklarýmýzýn, ayný suretle bütün tahsil derecelerindeki talim ve terbiyelerinin pratik olmasý mühimdir. Memleket evlâdý, her öðrenim aþamasýnda ekonomik hayatta verimli, etkili ve baþarýlý olacak surette donatýlmalýdýr.… »
25.08.1924, Muallimler Birliði Kongresi Üyelerine.
« Cumhuriyet sizden "fikri hür, vicdaný hür, irfaný hür" nesiller ister. »
25.081924, Muallimler Birliði Kongresi Üyelerine.
« Sizin baþarýnýz, Cumhuriyetin baþarýsý olacaktýr »
25.08.1924, Muallimler Birliði Kongresi Üyelerine.
« …Milletleri kurtaranlar yalnýz ve ancak öðretmenlerdir. Öðretmenden, eðiticiden mahrum bir millet henüz millet namýný almak yeteneðini elde edememiþtir. Ona alâlâde bir kütle denir, millet denmez… »
14.10.1925, Ýzmir Erkek Öðretmen Okulunda.
« Öðretmenler her fýrsattan istifade ederek halka koþmalý, halk ile beraber olmalý ve halk, öðretmenin çocuða yalnýz alfabe okutur bir varlýktan ibaret olmayacaðýný anlamalýdýr. »
07.071927, Dolmabahçe Sarayý, Ýst.Muallimler Heyetine Demeç.
ÖLÜM
« … Ölüm tabiatýn en tabiî bir kanunudur. Fakat böyle olmakla beraber bazen ne hâzin tecelliler arzeder… »
27.01.1923, Ýzmir’de Karþýyaka’da Annesinin Mezarý
P
PANÝSLAMÝZM
« … Efendiler, Panislâmizmi ben þöyle anlýyorum: Bizim milletimiz ve onu temsil eden hükümetimiz tabii ol* dünya yüzünde mevcut bütün dindaþlarýmýzýn mesut ve müreffeh olmasýný isteriz. Dindaþlarýmýzýn deðiþik çevrelerde vücuda getirmiþ olduklarý toplumlarýn baðýmsýz ol* yaþamalarýný isteriz. Bununla yüksek bir zevk ve mutluluk duyarýz. Bütün Müslümanlarýn, Ýslam dünyasýnýn refah ve mutluluðu kendi refah ve mutluluðumuz gibi kýymetlidir! Ve bununla çok ilgiliyiz. Ve bütün onlarýn dahi ayný þekilde bizim mutluluðumuzla ilgili olduklarýna þahidiz. Ve bu her gün meydandadýr. Fakat Efendiler ! Bu toplumlarýn büyük bir imparatorluk halinde bir noktadan sevk ve idaresini düþünmek istiyorsak bu bir hayaldir ! Ýlme, mantýða, fenne aykýrý bir þeydir !… »
01.12.1921, TBMM.
--------------------------------------------------------------------------------------------
--------------------------------------------------------------------------------------------
« Panislamizm, panturanizm siyasetinin baþarý kazandýðýna ve dünyayý uygulama alaný yapabildiðine tarihte rastlanmamaktadýr. Irk farký gözetmeksizin bütün insanlýðý kapsayan cihangirane devlet oluþturulmasý hýrslarýnýn sonuçlarý da, tarihte kaydedilmiþtir. Ýstilacý olmak hevesleri, konumuzun dýþýndadýr. Ýnsanlara her türlü özel duygularýný ve baðlantýlarýný unutturup onlarý, kardeþlik ve tam eþitlik çerçevesinde birleþtirerek, insancý bir devlet kurmak teorisi de, kendine özgü koþullara sahiptir. »
15/20.10.1927, Nutuk – Söylev, c. II. s. 587.
PARA
« … Millî paramýzýn fiilen müstakar olan kýymeti muhafaza olunacaktýr. »
01.11.1936, TBMM, 5. Dönem 2. Toplanma Yýlýný
Açarken.
------------------------------------------------------------------------------------
« Samimi bir bütçeye ve hakiki bir ödeme dengesine dayanan paramýzýn fiilî istikrar vaziyetini kesin surette muhafaza edeceðiz.
01.11.1937, TBMM, 5. Dönem 2. Toplanma Yýlýný
Açarken
PEYGAMBER
« … Allah, Hazreti Âdem Aleyhisselâm'dan itibaren bilinen ve bilinmeyen sayýlamayacak kadar çok nebiler, peygamberler ve resuller göndermiþtir. Fakat Peygamberimiz vasýtasýyla en son dini ve medeni hakikatleri verdikten sonra artýk insanlýkla aracý kullan* temasta bulunmaða lüzum görmemiþtir… »
01.11.1922, TBMM.
« … Peygamberimiz efendimiz hazretleri, cenabý hak tarafýndan insanlara dini hakikatleri tebliðe memur ve resul olmuþtur… »
07.02.1923, Balýkesir’de Halka Konuþma.
« O, Allah’ýn birinci ve en büyük kuludur. Onun izinde bugün milyonlarca insan yürüyor. Benim, senin adýn silinir, fakat sonuca kadar o, ölümsüzdür. »
(1926)
POLÝS
« Herkesin polisi kendi vicdanýdýr, fakat polis vicdaný olmayanlarýn karþýsýndadýr. »
(1929)
« Polis asker kadar disiplinli, hukukçu kadar hukuk adamý, bir anne kadar þefkatli olmalýdýr. »
(1934)
Polis, kanun adamýdýr. Ona her zaman saygý göstermeli ve itaat edilmelidir. »
(1937)
R
RADYO
« Ulusal kültür için pek lüzumlu olduðu gibi, arsýulusal ilgiler bakýmýndan da yüksek deðeri belli olan radyo iþine önem vermeniz çok yerinde olur. »
01.11.1935, TBMM, 5. Dönem 1. Toplanma Yýlýný
Açarken
RUM PATRÝKHANESÝ
« … Lâkin bir fesat ve hiyanet ocaðý bulunan memlekette nifak tohumlarý ve uyuþmazlýk saçan, hýristiyan hemþehrilerimizin huzur ve refahý için de uðursuzluk ve felaket nedeni olan Rum Patrikhanesini artýk topraklarýmýz üzerinde býrakamayýz. Bu tehlikeli teþkilâtý memleketimizde muhafazaya bizi mecbur etmek için ne gibi vesile ve sebepler gösterilebilir? »
25.12.1922, Le Journal Muhabiri Paul Herriot’ya
Verilen Beyanat.
RUS ÝHTÝLÂLÝ
« … Harb-i Umuminin son senelerinde Rusya dahilinde infilâk eden inkilâp, insanlarýn çoðunluðunu teþkil eden fakir halk içinde, bilhassa bu halkýn en çok sýkýntý, eziyet ve ýstýraba uðramýþ olan iþçi sýnýfý içinde, eskiden beri mevcut olan sosyalistliðin gerçek maksadýný ve gayelerini ilân etti… »
14.08.1920, TBMM.