"postbody" "color: blue" Evliyanin biri talebeleriyle beraber bir sohbetten dönerken, bir kabristanýn yanýndan geçiyorlarmýþ. O veli zat bir kabri iþaret ederek talebelere sormuþ.
- “Þimdi su kabirde yatan sahýþ kalksa , sizce neler yapar?”
Talebeler en baþta saþýrmýþ ancak herkes kendine ait fikri beyan etmiþ. Kimisi;
- “Devamlý namaz kýlar” demiþ , kimisi;
- “Devamlý oruç tutar ” demiþ, kimisi;
- ”Bütün malvarlýðýný Allah yolunda sarfedip, sadaka verir” demiþ, kimisi de;
- “Hemen hacca gider ve asla günahlara girmez” demiþ… Talebelerin fikirleri hep bu minvaldeymiþ. O veli zat tebessümle karþýlýk verip;
- “Elbette hepinizin dediði doðru, þu anda o kabirdeki kimse dirilse namazlarýný, oruçlarýný ve diðer ibadetlerini daha hassas þekilde yapmaya gayret eder.” ve devam etmiþ “O Þahsýn tekrar dirilme, buraya gelme imkaný yok, artýk o kapý kapalý, fakat siz buradasýnýz ve kabre doðru gidiyorsunuz, yani sizin kabre gideceðiniz kat’i. O þahsýn yapacaðýný söylediðiniz þeyleri þimdi siz neden yapmazsýnýz veya gevþek davranýrsýnýz? ”