ya kopyada olsa kızcağız zahmet etmiş yazmış.
guzellermıs özellikle ön yargı bende ön yargılıyımdır ama bakalım hayırlısı olsun...
Aşkı Ya Yaşarsın Yada Yazarsın...
Diyen Şair Sonra da
Ne Yaza Bildik... Ne de Yaşayabildik...
Demiş...
SaRıma LaRciverRt Ol...
mavi patik
''Erkekler aglamaz.''
''Erkekler korkmaz.''
''Erkekler kadin gibi gülmez.''
Derken ortalik dul kadindan geçilmiyor. Zira zavalli erkekler genç yasta Hakk'in rahmetine kavusuyorlar.
Siz hiç kapi komsusuna sabah kahvesine gidip karisini çekistiren erkek gördünüz mü? Fare görünce bagiran? ''Bu ara sinirlerim zayif'' deyip habire aglayan?
Oysa onlar da kadinlarla ayni duygulara sahip olarak geliyorlar dünyaya. Lakin daha ilk gün ayaklarina mavi patik giydirmek suretiyle ''Agir ol bakalim!'' diyoruz.
''Ne alákasi var mavi patikle?'' demeyin. Mavi soguk ve ciddi bir renktir. Kime isterseniz sorun. Ve katiyen tesadüf degildir o patiklerin rengi. Düsünülmüs, tasinilmis, seçilmistir. Ayaga giydirildigi anda kulaga sunlar fisildanmis demektir: Sen erkeksin.
Erkek olmanin gerekleri vardir. Ömrünün sonuna kadar bunlari yerine getirmekle yükümlüsün. Ömrünün süresi ise çatlama kat sayina bagli. Içine ata ata ne kadar yasayabilirsen artik. Bize sorarsan pek uzun sürecegi kanaatinde degiliz.
Dikkat edecegin husus, en dramatik hallerde bile mavi patikli oldugunu Unutmamandir.
Misal, Asik oldun. Sakin belli etme. Birak karsindaki yansin tutussun. Sen agir ol. Molla desinler yeter ki Asik demesinler.
Misal, Sevgilinden ayrildin. Sakin aglayip sizlama. Yine birak karsindaki yikilip sürünsün. Gözyasi dedigin kadin kismina yakisir. Zaten senin gözyasi bezlerin mavi patik operasyonuyla alinmis bulunuyor.
Misal, Eve hirsiz girdi. Karinla yataktasiniz. Tikirti duydunuz ya da hirsizla burun buruna geldiniz. Kim bogusacak adamla? Bak bakalim karinin ayaklarina! Ne renk patikleri? Pembe. Ya hirsizinkiyle seninki? Mavi.
Kural, Mavililer bogusacak. Pembeliler bagiracak. Herkes görevini bilsin. Ta dogumhanede yapildi bu is bölümü.
Misal, Esinle kavga ettin. Ne yapacaksin? Hiç. Isine gidip hiçbir sey olmamis gibi çalisacaksin. ''Ay Ismail çok sinirim bozuk, benimki sabah sabah anneme laf etti'' diyemezsin. Karin o esnada telefonun basinda, bir sigara ve bir kahve esliginde
arkadaslarina seni çekistiriyor olabilir. Olsun. Onun mazereti var, patikleri pembe.
Misal, Evde aniden bir böcek peydahlandi. Kim gidecek üstüne? Tabii ki sen. Zira karinin gitmesi hiçbir ise yaramaz. Böcek renk körü mü? Maviyle pembeyi ayiramaz mi? Ve sorarim sana, hangi böcek pembeden korkar? Tam tersine aska gelip karinin üzerine tirmanmaya bile kalkisabilir.
Ama mavi... Birrrrr.
Misal, Savasa gidilecek. Kim gidecek? Tabii ki Mehmetçik. Sen hiç ''Vatan sagolsun'' diye bagiran Aysecik gördün mü? Benim bildigim Aysecik kameranin karsisinda ''Size baba diyebilir miyim amca?'' diyordu ve hatirladigim kadariyla omuzunda
tüfek falan da yoktu.
Diyecegim, Mavi patikli olmak zor zanaat.
PAKİZE SUDA
Gözlerimdeki yansıman Senden öte bir Sen, Sana verecegim o can Benden öte bir Ben...
Bir üniversite profesörü öğrencilerine su soruyu
sorar;
-'Var olan herseyi allah mı yaratti?'
Cesur bir öğrenci ayaga kalkar ve yanıtlar.
-'Evet herseyi Allah yaratti!'
Profesor sorusunu yineler ve ogrenci yine 'evet
efendim ' diye yanitlar.
Profesor devam eder;
-'Eger herseyi yaratan Allah ise ve şeytan var
olduğuna göre seytani da Allah yaratmis olur
ve çalışmalarımızda uyguladigimiz
'Kesinlestirme'prensibine gore de Allah şeytandır.
Öğrenci böyle bir önerme karsısında şaşırır
ve yerine oturur.Profesor ise ogrencilerine
bir kez daha
Allah!ın icindeki kaderin bir efsane oldugunu
kanitlamaktan oturu oldukca mutludur.
Bu arada bir ogrenci ayaga kalkar ve -Bir soru
sorabilirmiyim profesor? der.Profesorde
sorabilecegini soyler.
Öğrenci ayaga kalkar ve 'Soguk varmidir? diye sorar.
Profesör;
-'Nasıl bir soru bu böyle,tabiî ki vardır ' diye
yanıtlar. 'Sen hiç soğuktan üşümedin mi?'
Ogrenci ;
-'Aslinda, fizik yasalarina gore soguk yoktur.
yasamda/realitede biz sogugu sicakligin yoklugu
olarak dusunuruz.Herkes veya nesneler o enerji oradaysa
veya bir sekilde enerji iletiyorsa onu deneyimler
.Ornegin,Absolute 0 (-460 derece F)
sicakligin kesin yoklugudur (hic olmadigi
seviyedir).Tum maddelerin bu
seviyede reaksiyon verme ozellikleri bozulur ve
degisir.Soguk yoktur,o
yalnizca sicakligin yoklugunda duyumsadiklarimizi
tarif etmek icin
yarattigimiz bir kelimedir' der ve devam eder,
- Profesor, karanlik varmidir?
profesor ; -'Tabikivardir'.
Ogrenci yanitlar,
-'Korkarim gene yaniliyorsunuzefendim.
Cunku,Karanlik ta yoktur.
Yasamda/realitede karanlik isigin
yoklugudur.Biz isik uzerinde
calisabiliriz ama karanligi calisamayiz.Gercekte,biz
Newton'un prizmasini kullanarak
beyaz isigi kirar ve renklerin
cesitli dalga uzunluklari uzerinde calisabiliriz.
Ama karanligi olcemeyiz.Bir basit
isik isini karanlik bir mekani aydinlatarak
karanligi kirmis olur yani
karanligi gecersiz kilar. Siz belli bir
mekanin/uzayin ne kadar
karanlik oldugundan nasil emin olursunuz? Isigin
miktarini olcersiniz!
Bu dogrudur degilmi? Karanlik insanlik tarafindan ,
isigin olmadigi
yer/mekan icin kullanilan bir kelimedir. Son olarak
ogrenci profesore gene sorar;
-'Efendim seytan varmidir? Bu kez
profesor pek emin olamamakla birlikte yanitlar;
-'Tabiki, acikladigim gibi, biz onu her
gun ,her yerde onu goruruz.Seytan/kotuluk bir
kisinin baska bir kisiye
her gun sergiledigi insaniyetsizliginin bir
ornegidir.O , dunyadaki
islenmis tum suclarda,siddette yer alir.Bunlarin
tumu seytanin
kendisinden baska bir sey de degildir.' der.
Ogrenci devam eder;
-'Seytan yoktur efendim.Yani o kendi basina yoktur.
Seytan basit olarak Allahın yoklugudur.O aynen
karanlik ve soguk ta
oldugu gibi insanin allahın yoklugunu tarif etmek
uzere yarattigi bir
kelimeden ibarettir.Allah seytani yaratmadi.
Seytan/kotuluk insanin
tanrisal sevgiyi yureginde duyumsamadigi zaman
deneyimlediklerinin
bir sonucudur. O aynen sıcaklığın olmadığı yere
gelen soğuk ya da
ışığın olmadığı yere gelen karanlık gibidir.
Onun için Allah vardır...
Profesör yerine oturur. Genç öğrencinin adi ALBERT EINSTEIN'dir
Gözlerimdeki yansıman Senden öte bir Sen, Sana verecegim o can Benden öte bir Ben...
GERCEK ÖYKÜ
Nebraska'da yasli bir adam yasardi. Patates ekini icin bahceyi bellemesi
gerekiyordu, lakin bu cok zor bir isti. Tek oglu olan David ona yardim
edebilirdi fakat o da hapisteydi.
Yasli adam ogluna bir mektup yazdi ve muskulatini izah etti.
Sevgili David,
Patates bahcemi belleyemeyecegimden kendimi cok kotu hissediyorum.
Bahceyi
kazmak icin oldukca yaslanmis sayilirim. Burada olsan butun
derdim bitecekti. Biliyorum ki sen bahceyi benim icin hallederdin.
Sevgiler Baban
Bir kac gun sonra oglundan bir mektup aldi
Babacigim,
Babacigim Allah askina bahceyi kazma, ben oraya cesetleri gommustum.
Sevgiler David
Ertesi gun sabaha karsi 4'de FBI ve yerel polis cikageldi ve tum sahayi
kazdi lakin hic bir cesede rastlamadilar. Yasli adamdan ozur dileyerek
gittiler. Ayni gun yasli adam oglundan bir mektup daha aldi.
Babacigim,
Simdi patatesleri ekebilirsin. Bu sartlarda yapabilecegimin en iyisini
yaptim.
Sevgiler David.
Gözlerimdeki yansıman Senden öte bir Sen, Sana verecegim o can Benden öte bir Ben...
son hikayeyi birden çok kez okudum ama zekice yani![]()
Aşkı Ya Yaşarsın Yada Yazarsın...
Diyen Şair Sonra da
Ne Yaza Bildik... Ne de Yaşayabildik...
Demiş...
SaRıma LaRciverRt Ol...