Konu: Amasya?yý Yeniden Keþfetmek -1-

Amasya’da Gamaþuk'tayým. Gamuþuk'a ister çayevi deyin ister kahvehane, ister sohbet mekaný. Bunlarýn hiçbirine gerek kalmayabilir. Gamuþuk iþte. Gamuþukun öz anlamýný da bilmiyorum. Henüz sormadým. Mekan sürekli kendini yeniliyor. Arkamda öðrenciler soru çözüyor. Onlarýn yan tarafýnda üç öðrenci aldýklarý ve alacaklarý kredilerden bahsediyor. Dört kiþinin sohbeti ise koyu: Ev alýp ev satýyorlar. Kýsa süreli; bir çay içmelik oturmalar oluyor. Girmeler çýkmalar.
Gamaþuk yol üzeri. Karþýda bir han ve* Kral Mezarlarýnýn yer aldýðý daðlar ise* her yerin manzarasý.
Gamuþuk mütavezi bir yer. Duvarlar, yerler aðaçtan. Belkide o yüzden insanlarý çekiyor.* O yüzden insanlar rahatça konuþuyorlar. Oturduðum masanýn duvarýnda burasý için yazýlmýþ bir þiir var: Bekliyorum* Gamuþuk'ta.
Bir küçük bardak çayý bitiriyorum. Büyük bardakta çay isteyince garson bana bir garip bakýyor. Neden baktýðýný büyük bardakta çayý içince anlýyorum. Tadý yok. Çay ince belli küçük bardakta içilmesi gerektiðini Gamaþuk'ta anlýyorum. Çay suyu kömürde kaynýyor. Kocaman bir su tanký arada sýrada ocakcý ateþi kontrol ediyor.
Þark köþesini üst baþa sýðdýrmýþlar. Ýki sehpa üzerinde cam ve altlarýnda gelenlerin küçücük kaðýtlarý yazdýklarý notlarla dolu.
Gamaþuk þaire kendine tarif ettirir.* Gamaþuk usta ellerle çekilmiþ resimlerle de kendi anlattýrmak ister.
Keþke dýþarýda kaþarlý pide yemeseydimde Gamaþuk'un simidinin tadýna baksaydým diye içimden geçiriyorum.
Ýkinci kez çayý getiren garsona "Gamaþuk nedir?" diye sordum. Dedesinin lakabý imiþ. Gözü kýrpýþtýrmakmýþ.
Dýþarda kar, içimde sýký bir gurbet esiyor. Bir haftadan beri Amasya'da *kendimi týkanmýþ hissetsem de bu þehri ve tabi *Gamaþuk'u yeniden keþfediyorum.



Foto/yazý: maðpak-*Not: Gamaþuk’un diðer bir anlamý Gamlý Aþýk imiþ. Hikayesi varmýþ.*

BEKLiYORUM GAMAÞUK’TA
Yavuz Çetin'e-

Gel demiþtin geldim iþte bu akþam
Gözlerimde umut yüreðimde gam
Gölgeler üþüdü buðulandý cam
Aklým ne çiçekte ne sarmaþýkta
Bekliyorum hadi gel, Gamaþuk'ta.

Gamlý bir akþamda yapayalnýzým
Baþýmda efkârým içimde sýzým
Söndü sönecek uður yýldýzým
Gözlerim titreyen fersiz ýþýkta
Bekliyorum hadi gel, Gamaþuk'ta.

Duy alýp verdiðim kesik nefesi
Deki:- Bu bilindik o dostun sesi
Perde perde açtý ayýn halesi
Yýldýzlar asýlý sonsuz boþlukta
Bekliyorum hadi gel, Gamaþuk'ta.

Bu firak acýsý bilirim derin
Gökte göz kýrpýþý gibi ülkerin
Yandý ýþýklarý bir bir evlerin
Nesneler belirgin üryan açýkta
Bekliyorum hadi gel, Gamaþuk'ta.

Açýk pencereden baktým kaç kere
Yaðmur ince ince düþüyor yere
Dilerim kavuþmak kalmaz mahþere
Yüzünü göreyim dýþarý çýk da
Bekliyorum hadi gel, Gamaþuk'ta.

Çoktandýr baþladý geriye sayým
Yollarda geçiyor on iki ayým
Elimde karanfil önümde çayým
Ýlelebet karar kýldým bu aþkta
Bekliyorum hadi gel, Gamaþuk'ta.

(Amasya, 18.11.2011) Ali Rýza Atasoy




Kaynak...

Kendi sükunetim içinde ve karlý bir zamanýn deminde Amasyadayým. Kar sessiz yaðýyor. Nehir, bir yetimin boynu büküklüðünde akýyor. Yolum Müftü Mehmet Teyfik Hafýz Efendi'nin Evine düþüyor. Bir restaurant olmuþ. Turizm iþletmeciliði mezunu genç bir kýz idare ediyor. Liseyi terk etmiþ genç bir delikanlý mekanýn her iþini görüyor. Kýsa bir zaman diliminde uzun bir sohbet ediyoruz. Üç katlý konak olabildiðince aydýnlýk ve geniþ. Her odada gömme dolaplar mevcut. Tahtanýn sýcaklýðýný burada da hissediyorsunuz. Odalara yemek masalarý koymuþlar; bu halde fotoðraflarýný çekmek içimden gelmiyor. Duvarlarýnda hala Kur'an sesleri duyulan bu odalar baþka gayeler için kullanýlmalý diye düþünüyorum. Geniþ bahçesine masalarda karlar, yaþanmamýþ anlarý hatýrlatýyor. Sabah çorbasý içmeye davet ediyorlar. Zaman bahanem var diyorum. *Amasya evlerinin kullanýþlýðýný ve sadeleðini içime alýp karlý sokaklarda ayak izlerim peþimde yürüyorum.*






Kaynak...