GUR (T) BOYLARI
Nuh`un 4 oğlundan biri olan YASEF`ten doğan TÜRK`ten adını alan
TÜRKLERİ; GURANİ ve TURANİ olarak ikiye ayırtmaktayız. Bu iki ismin UR
veya URARTU medeniyeti ile ilişkisini görmekteyiz. UR`un başına G
harfini getirdiğimizde GUR(ani), T harfini getirdiğimizde TUR(ani)
olur. Türk olan SUGURların(Sümerler) baş şehri UR(fa) kentinin de
GURANİ ve TURANİlerle ilişkisi vardır. GURANİLER; Gurmançlar, Lurlar,
Kelgurlar ve Kırtlar(Zaza) olarak ayrılılar. Zazalara
DIMBILİ(Dumbelular) de denilmektedir.
Türkler, Ergenekon`da yol gösteren KURT`un adını 24`lü teşkilatlanmada
kullanmışlar ve kendi boylarının önüne veya arkasına GUR eki alarak
Ergenekon`daki Kurt`un adını yaşatmışlardır. Kürtçe`de GUR; Kurt
demektir. Eski Ana Türkçe`de bir kelimenin sonuna (T) harfi
geldiğinde, onu çoğul yapardı. İşte bu GUR kelimesinin sonuna (T)
harfini koyduğumuzda GUR(T) olur. Yani KURTLAR manasına gelir. Rakımı
yüksek ve soğuk olan bölgelerde bazı harfler sertleşir. Rakımı düşük
olan sıcak yerlerde bazı harfler yumuşar. Bazen "K, G" olur, "T, D"
olur. "Ç, C" olur. Anadolu`daki köylü analarımız, GURT, GURBET, GURBAN
derler. Yani G ile K harfinin yer değiştirmesi kelimenin anlamını
bozmaz. Kürtçe ve Türkçe`de KURT kelimesinin aynı kökten geldiğini
görmekteyiz. Kelimenin kökü GUR veya KUR`un sonuna (T) harfini
eklediğimizde GURT veya KURT olduğunu görürüz.
Milletlerin boylardan oluşan AİLEleri vardır. Slav ırkının ailesine
"Slav Boyları" denildiği gibi, GUR AİLESİnden oluşan boylara da GUR
BOYLARI diyoruz. Türk Boyları, bu defa GUR BOYLARI, bir başka deyişle
GURT-KURT BOYLARI olarak karşımıza çıkmaktadırlar. Bu GUR Boyları
incelendiği takdirde, Türk Tarihinin ve Dünya Tarihinin yeniden
yazılması gerektiği ortaya çıkar. Emin Oktay`ın güdük tarihinin yalan
ve yanlışlarla dolu olduğu görülür. Araştırmalarımız GUR`ların 15
değil, sonraları 24`lü kuruluşa göre adlanan 24 boyunu da ortaya
çıkarmıştır ve her boyun mutlaka GUR ünvanı aldığını görmekteyiz:
1-ASGURLAR(Asurlar)(Asuri isimlerle Kürtçülük yapanlar, Asurların Türk
olduklarını bilseler ne yaparlar acaba?), 2-BEŞGURLAR(Bel Gur-Bulgar),
3-BİTİGURLAR, 4-DİĞURLAR(Digorlar), 5-FİNOGURLAR(Finler),
6-GOGURLAR(GOV GURLAR, Gogarlar) 7-ONGURLAR(Hongurlar, Hunlar,
Hungarya, Acarlar, Macarlar), 8-KANGGURLAR(Kangal), 9-KUTRİGURLAR,
10-LİGURLAR(Lekler, Lazlar), 11-OGURLAR(Oğuzlar), 12-SALGURLAR(Salur),
13-SARIGURLAR(Sarıuygur), 14-SÜGURLAR(Sümerler), 15-SİGURLAR,
16-TABGURLAR(Taballar,Taburlar), 17-TUGGURLAR(Tokarlar),
18-TOKUZGURLAR(Dokuz gurlar), 19-ULZİNGURLAR(Ulus), 20-UTİGURLAR(Uti,
Eti, Hiti, Hati, Etiler-Hititler), 21-UYGURLAR, 22-ÜGURLAR(Üçgurlar),
23-VİGURLAR(Vugullar), 24-İGURLAR… GUREYŞİ(Kureyş Kabilesi) ve
GURAN(Kuran) ile GUR ilişkisine daha sonra değineceğiz. Prf. Dr. De
Groot "Die Hunnen" adlı kitabında; Oğuzhan`ın torunlarından birinin
adı "KÜRT" olarak geçer.
Bu 24 GUR BOYUndaki GUR kelimesi zamanla GAR veya AR şeklini almıştır.
MacAR, AcAR, HunGAR, BulGAR gibi anılan boylar da Türk`tür. Tarihte
bir GUR DEVLETİ de vardır. Bunu Saka/İskitler, yani Hunlar
kurmuşlardır. Bu GUR DEVLETİnin dünya hakimiyeti vardır. Bu Devletin
hakanına GURHAN diyorlar ki; bu kişi OGURHANdır. OGURLAR,
İslamlaştıktan sonra Arapça`daki (Ra) ve (Ze) harfinin benzerliğinden
dolayı, (Ra)nın üzerine bir nota konularak (Ze) olarak okunmaya
başlanmış ve OĞUZLAR olmuştur. Bu tarihten sonra da OGURHAN, OGUZHAN
olarak okunmaya başlanmıştır. Yine Cengizhan`a da lakap olarak GURHAN
denilmiştir. Bir başka deyişle KURTHAN denilmiştir.
Gelelim KURT-KÜRT ilişkisine. Kürtler kendi aralarında birbirlerinin
boylarını sorarken "Tuyi Kurda mı?" yani "Sen Kürt müsün?" sorusunu
sormazlar. "Tuyi Kurmonca mı?", yani "Sen Gurmanç mısın?" sorusuna
karşıdaki; "Azi Kurmoncım" "Ben Gurmancım" diyerek cevap verirler.
Kürtçe GUR, KURT manasına gelir demiştik. MEN, MAN adam, kişi,
şahsiyet manalarına gelmektedir. Yani farkında olmadan Kürt, Kürde
"Sen KURT ADAM mısın?" diye sorar, diğeri de farkında olmadan "Evet,
ben KURT ADAMIM" diye cevap verir. Buradaki GUR Türkçe`dir, çünkü
ileride GUR`un GURT ve KURT olduğunu göreceğiz. "Az, Azım; Öz, Özüm"
kelimesi ile aynı kökten olup Türkçe`dir. Men(Azerice), Ben,
Mın(Uygurca,Kürtçe), Man(Latince) da Türkçe`dir. Öyle ise Kürtçe
sanılan bu üç kelime ile sorulan soru ve verilen cevap tamamen
Türkçe`dir.
Dolayısı ile Kürtler kendi aralarında birbirlerini GURMANÇ diye ifade
ederler. GUR+MANç`ların da GUR Boylarından olduğunu anlıyoruz. Çünkü
başına GUR ünvanını almıştır. GURCU-GÜRCÜ`lerde de GUR ünvanı başa
gelmiştir. UyGURlarda da GUR ünvanı sona gelmiştir. UR, GUR, GURT,
KURT, KURTÇA, KÜRTÇE`nin de aynen GUR kökünden geldiğini görmekteyiz.
Gurmanç veya Kurmançların GURANİCE konuştuklarını Marksist Ermeni
PKK`lılar da kabul etmektedirler. Ancak hedefi GUR meselesinden
saptırmak için GURANİCE yerine GORANİCE konuştuklarını ifade ederler.
Kürtçe GUR, KURT demek, GORA, çorap demektir. Kürtler Çorapça
konuşmadıklarına göre, GURANİCE konuşacaklardır elbette. GURANİCE
konuşmak demek KURT DİLİ İLE KONUŞMAK demek olduğuna göre, bunu
kısaltacak olursak; KURTÇA konuşuyorlar demek daha doğru olur. Peki
KURTÇA ile KÜRTÇE arasında yazılış ve mana bakımından ne fark vardır?
Sadece (U,Ü) harflerinin noktalarının yer değiştirmesinden ibarettir.
Bu da manayı değiştirmez. Büyüklerimiz; Biz Kürtler, bundan 80-100 yıl
önce yaylalardan, dağdan inerken, yerleşik olanlar bize; "Kurtlar
geliyor" derlerdi. Gurmançlara daha önceleri KURTLAR denildiğini
anlıyoruz. Daha sonraları KÜRTLER olduğunu düşünüyoruz. Soranice Kürt
lehçesi değildir. Soranice, Süryanicedir. Sami dillerindendir ve
Soraniler Hıristiyan, Gurmançlar Müslümandır. Kürtler Süryanice
diyemedikleri için, telaffuz zorluğundan dolayı Soranice diyorlar.
Böylece Süryanileri, Ermenileri zoraki Kürtlere akraba yapmak
istiyorlar.
GURANİCE(Kurtça-Kürtçe) kelimelerden, Arapça, Farsça, Latince,
Süryanice, İbranice kelimeleri çıkardığımızda Kürtlerin, Hz. İsa`nın
doğumundan 3000 yıl önce konuşulan "Ana Türkçe" yi halen muhafaza edip
konuştuklarını görmekteyiz. Bu kelimelerden örnek verecek olursak;
Kürtçe, yani başka deyişle Kurtça Kurbağa`ya "BAK" diyoruz. Kaşgarlı
Mahmut`un Divanında; "BAKA" diyor. Anadolu Türkleri;
"KURBAKA(kurbağa)" diyorlar. Kürtler derin manasına "KUR" diyorlar,
Türkler sadece ÇU ekleyerek ÇUKUR diyorlar. Sümerler de Cehennem
Çukuruna "KUR" diyorlar. Kürtler çabuk manasına "ZU" diyorlar, Kazak
Türkleri "ZUDLİK" diyorlar. Kürtler Ben yerine "MI, MIN" derken,
Azeriler "MEN", Uygurlar; "MIN" Anadolu`daki Türkler "BEN" diyorlar.
Kürtler Et için "GOŞT" diyorlar, Özbek ve Uygurlar da "GOŞT" diyorlar.
Yine Kürtler ovaya "DAŞT" derken, Özbekler de "DAŞT" diyorlar.
Anadolu`daki köylü Türkler "DEŞT" diyorlar. Kürtler iğneye "DARZİ"
derken, Türkler iğneyi kullanana "TERZİ" diyorlar. Kürtler vatan
yerine "VELAT" derken, Türkler "İL" kökünden hareketle bazı Arapça
ekler ekleyerek; "İL, VİL, VELAT, VİLAYET" demektedirler. Bu
kelimeleri çoğaltmak mümkündür. Böyle Türklerle-Kürtlerin ortak
kullanmış oldukları 5000 den fazla kelimeye ulaşmış durumdayım.
Şerename`de "Kürt Oğuznameleri"nden söz eder. Bizde "Oğuz Kürt
Boylarını" ele alıyoruz. Urfa`da Badıllı(Beydili), Adıyaman`da
Kovi(Kayı), Nizip Barak`ta Bayındır Kürdü ve Kürdülü, Urfa`da Döğer
Kürdü, Siverek`te Karakeçili Kürdü`dür. Tarihçiler, bu boyların
Türkmen olup, sonradan asimile olarak KÜRTÇE`yi öğrendiklerini
yazmaktadırlar. Aslında kimse asimile olup, kimsenin dilini öğrenmedi.
Çünkü Kürtler, Tarihte çok ezici büyük bir medeniyet kurmadılar ki;
başkalarını asimile etsinler. Kürtler zaten KURT BOYLARI oldukları
için "Ana Türkçe`nin" bir Lehçesini koruyan boylardır. Sonradan bir
dil öğrenmiş değillerdir.
Sonuç olarak, Kürtler yani Gurmançlar vardır ve onları inkar
etmiyoruz. Ancak Türklerle aynı soydan, kandan ve candan
gelmektedirler. Kürtçe veya Gurmança vardır, onu da inkar etmiyoruz.
Ancak Gurmançca veya Guranice, başka deyişle Kürtçe veya Kurtça; Eski
"Ana Türkçe`nin" bir LEHÇESİDİR diyoruz. Ne yazık ki, Lehçe ve
Şivelerle eğitim görülemez. Bu nedenle Kürtçe Eğitimde başarılı
olunamamaktadır. Çünkü tarihte Kürtçe`nin bir Alfabesi olmamıştır.
Arapça, Farsça, Latince Alfabelerle eğitim vermeye çalışmaktadırlar.
Ayrıca Aritmetik bir alfabesi de olmamıştır. Sayıların bir kısmı
Latince`den, çoğunluğu Farsça`dan ve bir kısmı Arapça`dan alınmış
rakam isimleridirler. Türk Devleti Nevruz`u sahiplenerek, PKK`nın
elinden bölücülük silahını aldığı gibi, Türk Dil Kurumu da,
Guranice`nin(Gurmançca), yani Kürtçe`nin, yani Kurtça`nın "Ana
Türkçe`nin" bir lehçesi olduğunu ilan etmeli, Tükçe`ye yeni kelimeler
kazandırmalı, dil konusunu da PKK`nın elinden almalıdır.
Mehmet Demir ATMALI.
KAYNAK:
1-Frf. Dr. Faruk SÜMER. "Oğuzlar"
2-Edip Yavuz. "Tarih Boyunca Türk Kavimleri"
3-Dr. Mahmut RİŞVANOĞLU "Saklanan Gerçek"
4-Prf. Muazzez İlmiye ÇIĞ. "Kur`an İncil ve Tevrat`ın Sumer`deki Kökeni."
5-Mehmet Demir ATMALI. "Kurtça Konuşan Kavimler"(yakında çıkacak)
6-(Prf. Dr. De Groot "Die Hunnen" adlı kitabı.
7- Şerefhan. "Şerefname