Erbil Kalesinin hikayesi* derin. Orada yaşayanların hatıraları tarihin sûkütunda kayıp.* Asil duruşların sergilendiği düğünler,* bayramlar, güzel gecelerdeki yıldızların uykulu rüyalarında saklı. Kalede yaşama, "kaleli"* olma bir payedir. Orada yaşayan kalelilerin her yanı yaralıdır: "Bağdakilerin kovulması" gibidir.* Kovulmuşluk ve kimliksizliğe giden bir kalelilik, dili kullanamama hüznü sadece Erbil'in güneşinde yoktur. Kerkük'te, Musul'da ve onların kasabalarında ve hatta köylerde meşru olmayan bir hakimliğin hakimiyetsizliğinde de vardır.
Kale'de Cumaları biraraya gelenlerin tokalaşmaları bir yetimin hayata tutuşu gibidir. Tam bir asırdır kaybedişin yarım yamalak toplanışı, kabullenmişliği vardır. Bir kuytulukta ancak bu kadar mutlu olunur.
Şimdilerde Kale değişmekte; etrafı değişmekte. Bir başka güzelliğe doğru gitmekte. Detaylar “Kalelilerin” yüreğinde kalsın. Sadece Kale değil Kalenin eteklerinde Kayseri Pazarı etrafına işlemeli çok duvarlar yapılmakta. Yapılan park insanları bir başka çekmekte. Şehir kale ile kendine gelmekte. Bağlar şehirleşmekte. Ama Kaleliler başlarını yukarı doğru kaldırıp saklanmış hislerini içlerine anlatırken, surların arkasında bir yerde yankılar gelmektedir. Herşeye rağmen bir başka güzellikler yaşanmakta.



foto/yazı:mağpak


Kaynak...