بسم الله الرحمن الرحيم
السلام عليكم ورحمة الله وبركاته
اُحبّكم جدّاً كثيرا في امان الله الي الليقاء
Okuyunca çok beðendim sizlerle paylaþmak istedim .
bir þiirle baþlayan aþk. platonik bir aþktan nerelere...!?
iþte þiirin ilk kýtasý
"Ne hasta beklerdi sabahý
Ve ne genç oluyu mezar
Ne de þeytan bir günahý
Seni beklediðim kadar!.."
N.Fazýl Kýsakürek
kendinizi o delikanlýnýn yerine koyun þimdi!
BÝR ÞÝÝR VE BÝR AÞK HÝKÂYESÝ
Üniversiteli delikanlý Kolejli kýza bir voleybol maçýnda rastladý. Okul salonundaydý maç. Tribünsüz,minik bir salon.. Seyircilerle, oyuncular arasýnda, sahanýn çizgisi vardý sadece.. O kadar yakýndýlar.. Delikanlý, bu tatlý, bu güzel, bu dünyalar þirini kýzý ilk defa görüyordu takýmda.. Hoþlandýðýný, fena halde hoþlandýðýný hissetti. Az sonra bir þeyi daha hissetti. Uzun zamandan beri maçý deðil, o güzel kýzý izlediðini.. Kýz servis atarken hemen önünden geçti. Göz göze geldiler.. Kýz gülümsedi.. Delikanlý, çok popülerdi o yýllarda.. Kýz onu tanýmýþ olmalýydý. Kim bilir, belki kýz da ondan hoþlanmýþtý.. Belki de delikanlý öyle olmasýný istediði için ona öyle gelmiþti.. Set deðiþip, takým karþýya gidince, delikanlý da yerini deðiþtirdi, o da karþýya gitti.. Üçüncü sette tekrar eski yerine dondu.. Kýz da gidiþ geliþleri fark etmiþti galiba.. Bir defa daha gülümsedi. Manidar.. "anladým" der gibi bir gülümseyiþti bu.. Delikanlý o hafta boyu hep bu dünyalar þirini kýzý düþündü.. Pazar günü, sabahýn köründe kalktý, erkenden oynanacak maçý, ne maçý canim, o dünyalar þirini kýzý görmek için.. Delikanlý artýk kýzýn hiçbir maçýný kaçýrmýyordu.. Dahasý.. Ankara Koleji'nin her daðýlýþ saatinde, okul civarýnda oluyordu, onu bir kez daha görmek için.. Karþýlaþtýklarýnda, hafif çok hafif bir gülümseme, çok minik bir baþ eðmesi ile selamlaþýr olmuþlardý.. Bir defasýnda, yaptýðýna sonra kendisi de günlerce güldü.. O gün gene tesadüfmüþ gibi, okul daðýlýmý kýzýn karþýsýna çýkmýþ, gülümseyerek selamlamýþ, sonra arka sokaklara dalýp, yýldýrým gibi koþarak, bir blok ötede gene karþýsýna çýkmýþtý kýz bu defa, iyice gülmüþtü.. Karþýsýnda, sözüm ona aðýr aðýr yürüyen, ama nefes nefese delikanlýyý görünce.. Delikanlý, voleybol takýmýnýn kaptanýný iyi tanýyordu. Arkadaþtýlar. Sonunda bütün cesaretini topladý, kaptana açýldý.. O kýzdan fena halde hoþlanýyordu. Galiba kýz da ona karþý boþ deðildi. Bir yerde, bir þekilde tanýþmalarý gerekiyordu.. O zamanlar, bu iþler böyle oluyordu çünkü.. Kaptan "tabi" dedi.. "bu hafta sonu güzel bir konser var. Biz onunla gitmeye karar vermiþtik zaten. Sende gel. Hem konseri birlikte izleriz, hem de tanýþýrsýnýz.." "Mutluluk iste bu olmalý" diye düþündü delikanlý.. "Mutluluk iþte bu.." Ve konser gününe kadar geceleri hiç uyuyamadý.. Konser gününü de hiç ama hiç unutmadý.. O ne heyecandý öyle.. Konserin verildiði sinemanýn kapýsýnda tanýþtýlar.. El sýkýþtýlar.. O güzel ele dokunduðu aný da hiç unutmadý delikanlý.. Kaptan, salona girdiklerinde,ustaca bir manevra daha yaptý. Delikanlý ile dünyalar þirini kýz yan yana düþtüler. Ýnanamýyordu delikanlý.. Onunla nihayet yan yana oturduðuna, onun sýcaklýðýný hissettiðine, onun nefesini duyduðuna inanamýyordu.. Biraz önce tanýþýrken tuttuðu el, bir karýþ ötesinde öylesine duruyor, delikanlý,sahnede dünyanýn en romantik þarkýsý söylenirken -o an dünyanýn bütün þarkýlarý dünyanýn en romantik þarkýsýydi ya- o eli tutmak için öylesine büyük bir arzu duyuyordu ki içinde.. Ama uzatamýyordu iþte elini.. Her þey böyle iyi giderken, yanlýþ bir hareketle, onu ürkütebileceðinden, incitebileceðinden öylesine korkuyordu k i.. Sonunda dayanamadý, sanki kolu uyuþmuþ gibi, uzandý.. Kolunu kýzýn koltuðunun arkasýna koydu.. Kýzýn omzuna deðil.. Koltuðun üzerine.. Sonra kýz arkaya yaslandý.. Bir kaç sac teli, delikanlýnýn elinin üzerine dokundu.. Kalbi yerinden fýrlayacak gibi atýyordu artýk genç adamýn.. Dünyalar þirini kýzýn saçlarý eline dokunuyordu çünkü.. Konserden çýkarken, kýz, þakalaþtý.. "sizi her maçýmýzda görüyoruz. Alýþtýk nerdeyse.. Yarýn Adana'da maçýmýz var.. Gözlerimiz sizi arayacak.." Hayýr, aramayacaktý.. Delikanlý o anda kararýný vermiþti çünkü.. Cebinde onu otobüsle Adana'ya götürüp getirecek, hatta öðle yemeðinde bir de Adana kebap yedirecek kadar para vardý.. Gece yarýsý kalkan otobüse bindi.. Sabah erkenden Adana'ya indi. Maç saatine kadar baþý boþ dolaþtý. Salona erkenden girdi, en ön sýraya tam servis köþesine en yakýn yere oturdu.. Takýmlar sahaya çýkarken, salondaki en heyecanlý seyirci oydu. Maç falan deðildi sebep tabii.. Ýlk sette kýz farkýnda bile deðildi onun.. Nerden olsundu ki.. Ýkinci sette öbür tarafa gittiler.. Döndüklerinde, üçüncü sette kýz fark etti delikanlýyý.. Yüzünde çok ama çok þaþkýn bir ifade, biraz mutluluk, birazda gurur vardý sanki.. Ankara'nýn hele Kolejde çok popüler bu delikanlýsýnýn onun için ta oralara geldiðini bilmenin gururu.. Maç bitti. Kýz soyunma odasýna, delikanlý garajlara gitti. Tek kelime konuþmadan.. Konuþmaya gelmemiþti ki.. Kýz "keþke orada olsaydýn" demiþti. O da olmuþtu iste.. Hepsi o.. Ona o kadar çok þey söylemek istiyordu ki aslýnda.. Bir gün üniversite kantininde gazete okurken, iç sayfalarda bir þiire rastladý. Daha doðrusu bir þiirden alýnmýþ bir dörtlüðe.. Söylemek istediði her þey bu dört satýrda vardý sanki.. Bembeyaz bir karta yazdý o dört satýrý.. Öðleden sonrayý zor etti, Kolejin önüne gitmek için.. Kýzýn karþýdan geldiðini gördü. Koþarak yanýna gitti. "Bu sana" diye kartý eline tutuþturdu ve kayboldu ortadan .. Kýz, Necip Fazýl ' ýn dört satýrýný okurken..
"Ne hasta beklerdi sabahý
Ve ne genç oluyu mezar
Ne de þeytan bir günahý
Seni beklediðim kadar!.."
Ertesi gün öðleden sonra, tarif edilemez heyecanlar içinde Kolejin önündeydi gene.. Kýz karþýdan geliyordu.. Bu defa yanýnda arkadaþlarý yoktu. Yalnýzdý.. Yaklaþtýðýnda iþaret etti delikanlýya.. Gözlerine inanamadý genç adam.. Onu yanýna mý çaðýrýyordu yoksa.. Evet, çaðýrýyordu iþte.. Kalbinin duracaðýný sandý yaklaþýrken.. "Sana bir þeyler söylemek istiyorum" dedi kýz.. Oda heyecanlýydý, belli.. "Bak iyi dinle.. Dünkü satýrlar için çok teþekkürler.. Herhalde hissettin, bende senden hoþlanýyorum. Ama senden evvel tanýdýðým birisi daha var. Ondan da hoþlanýyorum ve henüz karar veremedim, hanginizden daha çok hoþlandýðýma.. Ve de su anda, onu terk etmem için bir sebep yok." "O zaman karar verdiðinde ve de eðer seçtiðin ben olursam, hayatýnda baþka kimse olmazsa, ara beni" dedi, delikanlý ikiletmeden.. Ayrýldý kýzýn yanýndan.. Bir daha voleybol maçýna gitmeden, bir daha okul yolunda önüne çýkmadan.. Bir daha onu hiç görmeden.. Yýllarca sonra Levent'in söyleyeceði þarkýda ki Sezen 'in sözlerini o zaman biliyordu sanki. Aþk onurlu olmalýydý.. Günlerce, haftalarca, aylarca bekledi.. Týpký, kýza verdiði o dörtlükteki gibi bekledi.. Hastanýn sabahý, þeytanýn günahý beklediði gibi bekledi..Heyecanla bekledi. Hýrsla, arzuyla bekledi. Umutla, umutsuzlukla bekledi. Bazen öfkeyle bekledi.. Ama bekledi.. Baþka hiç kimseye bakmadan, baþka hiç kimseyi bulmadan bekledi. Bir gün bir þiir antolojisinde þiirin tamamýný buldu.. Ýki dörtlüktü þiir.. Ýlki kýza verdiði.. Bir ikinci dörtlük daha vardý o kadar.. O dörtlüðü de bir kartýn arkasýna dikkatle yazdý.. Cebine koydu.. Bekleyiþ sürüyor, sürüyordu.. Okullar kapandý, açýldý.. Aylar, aylar geçti..Bir gün delikanlý kýzý aniden karþýsýnda gördü.. "Günlerdir seni arýyorum" dedi. "Günlerdir seni arýyorum. Ýþte sana haber.. Artýk hayatýmda hiç kimse yok!.." "Yaa" dedi delikanlý.. "Yaa" dedi sadece.. Kalbi heyecandan ölesiye çarparken, aylardýr ölesiye beklediði an gelip çatmýþken, aðzýndan sadece bu ses çýkmýþtý.. "Yaaa!.." Cebinde artýk iyice eskimiþ kartý uzattý kýza.. "Sana bir þiirin ilk dörtlüðünü vermiþtim ya bir gün" dedi.. "Bu da sonu onun.." Sonra yürüdü gitti, arkasýna bile bakmadan.. Kýz ikinci dörtlüðü oracýkta okurken..
"Geçti istemem gelmeni
Yokluðunda buldum seni.
Býrak vehmimde gölgeni
Gelme artýk neye yarar!.."
Aradan yýllar, çok ama çok uzun yýllar geçti. Delikanlý bugün hala düþünüyor.. O uzun, çok uzun bekleyiþ mi öldürmüþtü aþkýný?. Ya da beklerken, ölesiye beklerken hayalinde öylesine bir sevgili yaratmýþtý ki, artýk yasayan hiç kimse bu hayali dolduramazdý.. O sevgilinin kendisi bile.. hayalindekini canlý tutmak için mi, canlýsýný silmiþti yani?.. Ya da.. Ya da.. Bir þiirin romantizmine mi kapýlmýþ, bir delikanlýlýk jesti uðruna, mutluluðunun üzerinden öylece yürüyüp gitmiþti, acaba? Delikanlý bu sorularýn yanýtýný bugün hala bilmiyor.. Bilmediðini de en iyi ben biliyorum.. Çünkü, delikanlý, bendim!.. >
Alýntýdýr.
صنما شاهيم هركسي سن صديقان يار اولور
هركسي سن دوستنمو صندين بلكي اول اغيار اولور
صديقان بلكي اول عاَلَمدا بير ديلدار اولور
يار اولوراغيار اولور ديلداراولور سردار اولور
يعقوب........