Ýnsanlarýmýzýn kanlarý, emperyalistlerin bölgesel hesaplarý uðruna dökülmektedir. Televizyonlardan evlerimize yükselen þehit haberleriyle sarsýlmaktayýz iftar sofralarýnda. Lokmalar, aðzýmýzda diken olup yüreðimize oturmaktadýr. Bu mubarek kadir gecesinde þehitlerimizin kadir ve kýymetini bilelim.

Benim en çok düþündüðüm bu kadar çok þehit verirken, karþý taraftan ölenlerin sayýlarý neden az olmaktadýr. Acaba diyorum; askerlerimiz iyi eðitilmeden 40 günlük bir kaba saba eðitim sonucu teröristlerin karþýsýna mý çýkarýlmaktadýr. Eðer gerçekten askerlerimiz iyi eðitilmiþ olsalardý bu kadar þehit vermezdik. Neden hala teröristlere karþý bir iki ay eðitim almýþ askerler koyuyoruz da profesyonel bir ordu oluþturmuyoruz. Yani, tek görevleri askerlik olan, bunu meslek olarak yapan her türlü donanýma ve eðitime sahip insanlar yetiþtirmiyoruz.

Bu insanlar, sadece askerliði geçici bir süreç olarak deðil, týpký polislik gibi meslek olarak benimsemelidir. Artýk bu kadar þehitten sonra bunu düþünmenin zamaný gelmedi mi?...