Dünya ve ahiret saadetinin anahtarý

[Mustafa Bilici]

Dünya ve ahiret saadetinin anahtarý



* 6 cilt Mektubatýn yani Mektubat-ý Rabbani ve Mektubat-ý Masumiyyenin özeti bir cümledir:

"Bu yolun büyüklerini tanýmak ve sevmek dünya ve ahiret saadetinin anahtarýdýr."

* Bir büyük zat, bir talebesine vazife verirken, (Beynime mi, girmek istersin, kalbime mi?) diye sorar. Efendim, farký ne, diye sorunca, (Kalbime girersen, ahirete kadar benimlesin. Beynime girersen, yarýn unutabilirim) buyurur. Talebe bu sefer, efendim, kalbe girmenin þartý nedir diye sorar. Þartý ikidir:

(Kimseyi bana þikayet etmeyeceksin ve kimse de, seni bana þikayet etmeyecek. Çünkü orada sen, beni temsil ediyorsun, yolumuz, almak deðil, vermek yoludur, yük olmak deðil, yük almak yoludur. Sýkýntý vermek deðil, sýkýntý çekmek yoludur. Hep sen, sineye çek, kimseyi þikayet etme. Öyle yaþa, öyle hareket et ki, kimse de, seni þikayet etmesin.)

[Mustafa Bilici]

* Ýnsaný, Allahü teâlâ kendisi meþhur yapar, insanlara tanýtýrsa, onu muhafaza eder. Ama, insanýn kendisi meþhur olmak isterse, afettir, felakettir.

* Bu yolun büyükleri, kendilerine tâbi olanlardan gafil deðildir.

* Büyükler göç ettikleri zaman, ilimleri, ihsanlarý, feyzleri heybelerinde beraber gider. Dünyada bereket kalmaz.

* Büyüklerin talebeleri üç sýnýftýr:

1- Hane halký gibi

2- Akraba gibi

3- Komþular gibi.

* Aynanýn karþýsýna mum koysanýz, aynada mum gözükür, o da ýþýk verir. O aynanýn karþýsýna baþka bir ayna koysanýz, o ayna da, ýþýk verir. Dilediðiniz kadar ayna koyun, mum yine orada ýþýk vermeye devam eder. Asýl mum (kaynak) Peygamber efendimizdir. Büyükler Onu yansýtýrlar.

[Mustafa Bilici]

Ýnsanlar zor zamanlarda, zor ile karþýlaþtýklarýnda, müdara yapamazlar, yani insanlarý idare edemezler. Böyle zamanlarda, herkes içindekini ve gerçek yüzünü dýþa vurur. Yani, bencil bencilliðini, fedakâr fedakârlýðýný, hain hainliðini gösterir. Bu problemli zamanlar, bir imtihandýr. Dünyadaki her imtihanýn, hepsi kazanýlamaz, kaybedilenler de olur.

* Hep gülmek iyi deðil. Gün tevbe ve istiðfar zamanýdýr. Yarýna çýkacaðýmýz belli deðil. Mümin, müminin kýymetini bilmez ise, Allahü teâlânýn kýymetini hiç bilmez.

* Bilenlerle çalýþmak zor olur, sýkýntýlý olur. Peki diyen, ihlaslý samimi kimselerle çalýþmalý. Bir kimse, ihlaslý ise, Allahü teâlâ, daha sonra, o iþi yapma kabiliyetini de, verir ona. Ve o da, bilenlerden, ama ihlaslý bilenlerden olur.

* Müslüman, dinini, malýný, namusunu, þerefini korumak için, zengin olmak zorundadýr. Ýsraf, zaten haram, israftan kaçýnmak zorundadýr. Tasarruf etmek zorundadýr. Peygamber efendimiz, "Ey Eshabým, fakirlik sizin için saadettir, ahir zamanda, ümmetim için zenginlik saadet olacaktýr" buyurdu. Baþka bir hadis-i þerifte de, "Ahir zamanda iki sarýsý olmayan, kullanýlmýþ, horlanmýþ çaput gibi atýlacaktýr" buyuruldu. Ýki sarý, altýn ve gümüþtür.




Kaynak: www.dinimizislam. com

[miksam1988]

way mustafa bilici sen yine döktürmüþsün be kardeþim helal sana kim tutar ki seni ha gayret

[Mustafa Bilici]

[MUH@MMED F@TÝH]

way mustafa bilici sen yine döktürmüþsün be kardeþim helal sana kim tutar ki seni ha gayret