NAZIM'I ANLAMAK
Devri devranlar kahpece sinsice dönüyor
Sahip çýkacak yok yiðitler usturanýn karþýsýnda
Namlunun ucunda kara topraklar a gömülmüþler
Sürgülü demir parmaklýklarýn zindanlarýn taþ duvarlarýn
Yaren yoldaþ dertlerine sýrdaþ yaþadýðýn günler
Kolay geçmek bilmiyor saatler dakikalar saniyeler
Memleketinin özlemine doyamayacaðýn belkide
Bir daha göremeyeceðin þu kýsa aný kim yaþamak ister
Kim bu yedi bela zulmü üzerinde taþýmak
Yaralý bir ceylanýn yürek atýþlarýnda
Senin sesizliðini çaresizliðini uðradýðýn hakarete
Dayanarak yanlýþ bir hükümün kararýný taþýmak ister
Yol karmaþýk yol dikenli yol bilinmeyen bir sonsuz gidiþte
Yol ömrün sancýsýný kuþlarýn kanadýna takýlmýþ
Gök yüzünü süsleyen uçutmalar kadar
Keyifsiz bulutlar misali hüzünlü yaðmur kadar
Islak bir aðaç kuytusuna sýðýnacak kadar
Mesnetsiz her zerresini kýracak parçalayacak kadar
Göðüsüne saplanan bir iðrenç sýzýdan farksýz
Ama bu yol ki seni deðerlerinle yüceltecek kadar
Dünyayý sana hayran sevgiyi sana yakýþtýracak kadar
Doyumsuz eþdeðer olacak saf bem beyaz tertemiz
Býrakýp gittiðin gibi olmayacak hayat tatsýz ve tuzsuz
AHMED ARÝF'ÝN prangalar eskittiði hasretliðinde
SEBAHATTÝN ALÝ'NÝN kahýr iþkenceleriyle tükendiðinde
Zerresi yok insafýn insanlýðýn iðrençlik pazarýnda
Katý bir bataklýða gömülmüþ sülükler kan emer
Yapýþ yapýþ sarýlmýþ günahsýz bedenlerde
Çocuklarýn sana el sallarken dinmeyen yaþlý gözlerinde
Damla damla dökülürken öksüz kaldýðýný anlar
Bir cevri cevher i kaybettiðini görür topraklar hýþkýrarak
Matemli bir kara yasa bürünür bu sürgün sevdanda karalar baðlar
Nafiz YILMAZ