KARKAMIÞTAN SURÝYE MANZARALARI
Yüzün gülmesin Esed
Evin yýkýlsýn hemi
Beddualarýn ve yakýnmalarýn ardý arkasý kesilmiyordu. Öyle yürekten ve bir o denli öfke ile söyleniyorlardý ki insanýn tüyleri diken diken oluyordu. Kadýnlý erkekli,irili ufaklý on onbeþ kiþi varlardý. Yaþadýklarý olaylarýn bunaltýsý yanýnda birde kýzgýn güneþin bunaltýcý sýcaðý onlarý hepten bunaltmýþ gibi kendilerini parktaki aðaçlarýn altýna atmýþ kurumaya yüz tutmuþ otlarýn üzerine yayýlmýþ gibiler. Hepside tel örgüleri aþarak belki de muhtemel bir ölümden kaçmýþlardý. Biraz uzaktan izledim onlarý sonra yavaþ yavaþ yanlarýndan geçtim. Elli yaþlarýnda ki kadýn Arap aksamlý Türkçesiyle yukarýdaki bedduayý ellerini yukarýya kaldýrarak yaparken sesi çatallar gibi oluyordu. Yakýnlarýnda toplanan insanlar ibretle onlara bakýyordu.
Önceki gün hükümet binasýnýn önünde bir tanýdýkla karþýlaþtým.yanýnda halinden simasýndan Suriyeli olduðu belli bir çocuk vardý. Ben sormadan o söze baþladý. Yanýndaki çocuðu bana sorunuyla birlikte tanýtmaya çalýþýyordu. Çocuðun boðazýnýn altý yarabere içerisinde. Kan pýhtýlarý yaralar üzerinde kurumuþ vaziyette. Önce bunun ne olduðunu sordum o anlatmaya devam etti. Suriyeli çocuk çadýr kentte kalýrken disiplinsizlik yüzünden çadýr yönetimince çadýrdan atýlmýþ ve yurt dýþý edilmiþ. Bundan sonrasýný çocuk çok düzgün Türkçesiyle anlatmaya baþladý. “ailem Halepte oturuyordu. Oraya gittim ancak annem babam ve kardeþlerim hiç kimse yoktu. Saða sola baktým kimseyi bulamadým ve ben tekrar Carablusa gelerek huduttan Karkamýþa geçtim. Akþam oldu gidecek yerim olmadýðý için parkta yattým.gece yarýsý birkaç sarhoþ boðazýma sarýlarak beni bu hale getirdiler”
Çocuk bunlarý anlatýrken gözlerinden leblebi gibi yaþ akýtýyordu. Elinde kimlik yerine kullandýðý pörsümüþ bir pasaportu vardý bir iki yapraðýný çevirdim doðum hanasinde 1995 yazýlýydý. Adý ise Salih izzov du. Salihin özet olarak yazdýðým öyküsü tam bir dramdý. yanandaki kiþi ise onu tekrar çadýra alabilmek için uðraþýyordu. Salihin baþýný okþadým iyi olur dileklerimi söyleyerek yanlarýndan ayrýldým. Sonra Arap kadýnýnýn beddualarýný hatýrladým.
Karkamýþdaki çadýr kentte þu anda 7 bin sýðýnmacý olduðu söylenmekte. Bu rakam günlük olarak aþaðý yukarý deðiþebilmekte. Ancak bunlarýn dýþýnda çok sayýda Suriyelinin de dýþarýda çarþýda pazarda olduklarý normal vatandaþ gibi gezindikleri görülmektedir. Gümrük kapýsýndan ticari amaçlý günübirlik gelen araçlardan saat 9 ile 17.00 aralarýnda adeta trafik kilitlenir gibi olmakta. Götürdükleri eþyalarý sokak,cadde ve meydanlara sýðmamakta. Bu geliþigüzellik çevreyi de,trafiði de oldukça rahatsýz etmekte. Haliyle vatandaþ da rahatsýz olmakta. Sýnýr korumasýn da önlemler yeterli görülmemekte. Zira günün her saatinde her türlü insan buralardan elini kolunu sallayarak geçebiliyor. Bunlarýn mülteci yada baþka kiþiler olup olmayacaðý kestirilemez. Kritik bir nokta ve kritik bir dönem.Velhasýlý bu açýdan bakýldýðýnda manzara-i umumiye iyi görülmüyor Karkamýþ da.