Her uygulamaya karþý çýkýlýyor
Her þeye
Ne yanlýþ nede doðruluk önemli.
Ülkenin menfaatinin yerine
þahsi iktidar mücadelesi için
konuþuyorlar
Evet
Hayýr
Gitmeyeceðim
Her uygulamaya karþý çýkýlýyor
Her þeye
Ne yanlýþ nede doðruluk önemli.
Ülkenin menfaatinin yerine
þahsi iktidar mücadelesi için
konuþuyorlar
Osman Demir Istanbul
Öncelikle ben evet hayýr gibi bir görüþ belirtmenin aksine bu durumla ilgili görüþ belirtmenin biçareliðinden bahsettim. Zaten üç beþ cümle yazdým oradan duyulan bir isimden baþka yorumlara gitmek konuyu daðýtmaktan öte bir iþe yaramaz. Kimseyi savunmak durumunda deðilim. Soysalýn referandum yorumu bugünle ilgili deðil çok daha eski zamanlarda yazdýðý bir kitaplarýnda geçmektedir. Ayrýca bir anayasa prof. ekonomiyle ne zaman ilgilendi bilmiyorum ama kaç kuruþa olursa olsun Kuzey Kýbrýs'ý birilerine sattýrmamak için neler yaptýðýna hiç girmeyelim. Kimin bu ülkeye ne verdiðini ne sattýðýný ise tarih gösterecektir. Yaþarsak o zaman deðerlendirmesini yaparýz.
tih tih nizip gibi akp þehrinden bile %50 ler gibi bir sonuc cýkýyorsa.. chp bdp mhp nýn kalelerýnden %90 hayýr cýkar. buda 82 anayasasýyla kör topal devam... yazzýk.
Deðiþikliklerin toptan oylatýlmasý doðru deðildir.Deðiþikliklerin paket halinde sunulmasý iktidarýn bilinçli bir taktiði...Evet içinde taraf olduðum ama yanlýþ bulduklarýmda var...Böyle bir durumda nasýl ''EVET'' diyebilirim..Aþaðýdaki açýklamaya katýlýyorum....
-------------------------------------------
KESK Basýn Açýklamasý:
Referandumlar halk iradesinin ortaya çýktýðý, her fikrin kendini rahatça ifade edebildiði, her zeminde saðlýklý tartýþmalarýn yürütüldüðü bir süreci ifade ederler.
Ø Geleceðimizi ilgilendiren kararlarýn genellikle siyasi parti liderlerin iki dudaðý arasýna sýkýþtýðý ülkemizde referandumlar daha da anlamlý ve önemlidir.
Ø Ancak uzun süredir devam eden kutuplaþmalara yeni birisinin eklenmesi nedeniyle referandumlarýn amaç ve özünden daha baþtan itibaren uzaklaþýldýðýný ifade etmek istiyoruz.
Ø Referandum süreci iktidar ile muhalefetin kayýkçý kavgasýna dönüþerek, seçimden önce bir mevzi kazanma savaþý olarak yürümektedir.
Ø Nitekim deðiþikliklerin yapýlmasýndan bu yana geçen sürede yapýlan tartýþmalar, hükümetin ve yüksek yargýnýn tutumu, çatýþmanýn giderek artacaðýný göstermektedir.
Gerek antidemokratik, dayatmacý yasalaþma süreci gerekse sonraki yargýsal süreç ve bu sürece iliþkin tartýþmalara bakýldýðýnda 12 Eylül günü halkýn görüþünü özgürce açýklayabileceði bir referandum yerine, çoðunluk partisinin kararýný halka onaylatmasý þekline dönüþecektir.
AKP hükümeti tarafýndan dayatmacý bir yaklaþýmla yapýlan son anayasa deðiþiklikleri, ülke sorunlarýna çözüm üretmekten uzak olup, tam tersine, çatýþmalarý derinleþtiren ve yeni çatýþma alanlarý üreten niteliktedir.
Bugüne kadar 81 maddede yapýlan deðiþiklikler, darbe ürünü olan 1982 Anayasasýnýn antidemokratik ruhunu ortadan kaldýrmayýp siyasi ve toplumsal sorunlara çözüm üretmediði gibi bu deðiþiklikler de sorunlarýmýzý çözmeyecektir.
Yapýlan deðiþiklikler hem temel hak ve özgürlüklere iliþkindir hem de devletlin yapýsýna iliþkindir.
Ø Bu nedenle deðiþikliklerin toptan oylatýlmasý doðru deðildir. Üstelik Ýsviçre’de cami meselesi ile ilgili konuþmasýnda Baþbakan’ýn da altýný ýsrarla çizdiði üzere temel hak ve özgürlükler referanduma sunulamaz.
Ø Toplu sözleþme hakký, kadýnlara iliþkin pozitif ayýrýmcýlýk, adil yargýlanma hakký vb. düzenlemeler temel hak ve özgürlükler kapsamýndadýr. Bu nedenle referanduma götürülmemelidir.
Öncelikle kamu emekçilerinin grev hakkýna yer vermediðinden çalýþma hukukunun genel ilkeleri ve uluslar arasý hukuka aykýrý olarak düzenlenmiþtir. Deðiþiklikle kamu görevlilerine toplu sözleþme hakkýna yer verilmiþ gibi görünse de bu gerçekliði yansýtmamaktadýr. Bilindiði üzere grev hakký, toplu sözleþme hakkýnýn ayrýlmaz bir unsurudur. Bu gerçeklik gerek AÝHM kararlarý gerek Avrupa Sosyal Haklar Komitesi ve ILO komite kararlarýnda da sýkça dile getirilmektedir. Buna karþýn, grev hakkýmýz anayasal güvenceye kavuþturulmadýðý gibi; barýþçýl bir çözüm yolu olan Uzlaþtýrma Kurulu kararlarýna kesinlik kazandýrýlarak bu aþamada grev hakkýmýz fiilen ve hukuken yeni bir engelle karþý karþýya býrakýlmak istenmiþtir. Toplu sözleþme hakký da fiilen kullanýlamaz hale getirilmiþtir.
Devletin yapýsýna iliþkin yapýlan deðiþiklikler ise yasama, yürütme ve yargý erkleri arasýndaki ayrýlýðý yeniden düzenlemektedir.
Yapýlan düzenlemeler ile yargý baðýmsýzlýðý ve tarafsýzlýðýný saðlamaya yönelik yeterli güvence getirilmediði gibi Anayasasýnýn en çok eleþtirilen cumhurbaþkanýnýn yetkileri daha da arttýrýlarak antidemokratik sistem derinleþtirilmektedir. AKP’nin yargýnýn anti demokratik ve haklar aleyhine olan yapýsýnýn deðiþtirildiði þeklindeki propagandasý da gerçeði ifade etmemektedir.
Ülkemizde maalesef yargý hiçbir zaman emek ve demokratik haklar lehinde bir yapýlanmaya sahip olmamýþtýr. Yargý da ordu gibi yürütme üzerinde etkili yapýsýyla ordunun siyasetteki vesayetini güçlendirecek þekilde yapýlandýrýlmýþtýr. Yargý kararlarýyla hukuksuzluklar hukuka uygun hale getirilmiþtir. 12 Eylül hukuku ve Þemdinli davasýnda ortaya çýkan hukuk bir birini besleyen iki somut örnektir. Yargýnýn þu andaki antidemokratik ve siyasallaþan yapýsý yapýlan düzenleme ile de deðiþtirilmemektedir.
Bu deðiþiklik paketinde demokratikleþme önündeki temel sorunlarýmýzýn çözümünü önceleyen bir içerik yoktur.
Bu pakette çalýþma yaþamýnýn demokratikleþtirilmesini saðlamaya yönelik bir düzenleme yoktur.
Daha da önemlisi toplumun tüm kesimlerinin ortak talebi haline gelen yeni, eþitlikçi, özgürlükçü ve demokratik anayasa ihtiyacý ötelenmektedir.
Oysa konfederasyonumuz baþýndan beri, yenilenen, ama ruhunu tamamen koruyan 82 Anayasasýnýn tümden yürürlükten kalkmasýný, barýþa dayalý, eþitlikçi, özgürlükçü ve demokratik yeni bir anayasanýn gerekliliðini savunmaktadýr. Savunmakla kalmamýþ, yeni anayasanýn nasýl olmasý gerektiðine iliþkin temel ilkeleri kamuoyu ile paylaþmýþtýr. Yine bir dizi toplantý, çalýþtay, forum gibi etkinlikler ardýndan 10 Nisan 2010 tarihinde Ýstanbul’da “Demokratik Anayasa” Mitingi düzenlemiþtir.
Ø Türkiye’nin yeni bir anayasa gereksiniminin olduðu açýktýr. Karþý karþýya bulunduðumuz acil sorunlarýn çözümü demokratik bir anayasadan geçmektedir.
Ø Meþruiyeti tartýþmalý mevcut 82 anayasanýn toptan yürürlükten kaldýrýlmasý ve toplumun barýþ içinde bir arada yaþamasýnýn temelini oluþturacak yeni, demokratik, eþitlikçi ve özgürlükçü bir anayasa yapýlmalýdýr.
Ø Yeni anayasa, yapýlýþ biçimiyle de çoðulcu demokratik bir süreçte hazýrlanmalýdýr. Mecliste çoðunluðu bulunan partinin tek baþýna hazýrlayacaðý yeni bir anayasa ya da deðiþiklik paketinin daha baþtan ölü doðacaðý ortadadýr.
Genel yaklaþýmýmýz ve deðerlendirmemizi yukarýda ifade ettik. Üyelerimiz bu doðrultuda doðru tavrý sergileyecek siyasi bilince ve mücadele deneyimine sahiptir.
Somut olarak diyoruz ki, toplumsal sorunlarý çözmekten uzak AKP zihniyetini teþhir eden ve bunun üzerinden gerçek demokrasiyi savunan argümanlarýmýzý güçlendireceðiz. Ayný zamanda Ergenekoncu, darbeci, statükocu güçlerin egemenliðini artýracak siyasal zeminlere düþmeden bu kesimlere tereddütsüz tutum almak dün olduðu gibi bugün de görevimizdir. Bu ikili mücadeleyi gözeten eksen KESK’in yýllardýr sürdürdüðü mücadele birikimidir.
Böylesi karmaþýk bir süreçte mücadelenin iç içe geçginligi ortadadýr. Þunu çok iyi bilmekteyiz ki ne AKP iktidarý bu ülkenin demokratikleþmesinin önünü açabilir ne de 80 yýldýr statükoyu koruyan güçler. Bu nedenle örgütümüz üçüncü bir cephenin oluþmasýný gerçek demokrasi mücadelesinin ortaya çýkarýlmasýný kendine ana eksen olarak almýþtýr.
Görüþlerimizin, önerilerimizin ve beklentilerimizin dikkate alýnmadýðý bir sürecin parçasý olmayacaðýz. Seçeneksiz deðiliz. BARIÞA DAYALI, EÞÝTLÝKÇÝ, ÖZGÜRLÜKÇÜ, HALKÇI VE DEMOKRATÝK YENÝ BÝR ANAYASA TALEBÝMÝZ GERÇEKLEÞÝNCEYE KADAR MÜCADELEYE DEVAM EDECEÐÝZ.
Konu DENÝZ tarafýndan (29.07.10 Saat 07:18 ) deðiþtirilmiþtir.
Yazý çok uzun, mümkünse hayýr demeyi gerektiren þu maddenizi yazýnda bir deðerlendirelim.
Görüþleriniz bizim için önemlidir
0342 5171254
Buyrun tartýþalým:
MADDE 6 – Türkiye Cumhuriyeti Anayasasýnýn 53 üncü maddesinin kenar baþlýðý “A. Toplu iþ sözleþmesi ve toplu sözleþme hakký” olarak deðiþtirilmiþ, üçüncü ve dördüncü fýkralarý yürürlükten kaldýrýlmýþ ve maddeye aþaðýdaki fýkralar eklenmiþtir.
“Memurlar ve diðer kamu görevlileri, toplu sözleþme yapma hakkýna sahiptirler.
Toplu sözleþme yapýlmasý sýrasýnda uyuþmazlýk çýkmasý halinde taraflar Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna baþvurabilir. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu kararlarý kesindir ve toplu sözleþme hükmündedir.
Neden Karþýyýz:
Öncelikle kamu emekçilerinin grev hakkýna yer vermediðinden çalýþma hukukunun genel ilkeleri ve uluslar arasý hukuka aykýrý olarak düzenlenmiþtir. Deðiþiklikle kamu görevlilerine toplu sözleþme hakkýna yer verilmiþ gibi görünse de bu gerçekliði yansýtmamaktadýr. Bilindiði üzere grev hakký, toplu sözleþme hakkýnýn ayrýlmaz bir unsurudur. Bu gerçeklik gerek AÝHM kararlarý gerek Avrupa Sosyal Haklar Komitesi ve ILO komite kararlarýnda da sýkça dile getirilmektedir. Buna karþýn, grev hakkýmýz anayasal güvenceye kavuþturulmadýðý gibi; barýþçýl bir çözüm yolu olan Uzlaþtýrma Kurulu kararlarýna kesinlik kazandýrýlarak bu aþamada grev hakkýmýz fiilen ve hukuken yeni bir engelle karþý karþýya býrakýlmak istenmiþtir. Toplu sözleþme hakký da fiilen kullanýlamaz hale getirilmiþtir.
Konu DENÝZ tarafýndan (29.07.10 Saat 10:17 ) deðiþtirilmiþtir.
Deniz ruumuzlu üyemiz hukuki degerler oluþurken Toplumun kültür ve sosyo ekonomik degerleri ile tüm içtimai yapýlarý üzerine kurulur ben bir kamu emekçisi olarak size þu kadar söylemek isterim BEN EN AZ SÝZÝN KADAR BU DEGÝÞÝKLÝK ÝSTENÝLEN VE BEKLENÝLEN ÞEYE CEVAP VERMEYECEGÝ KANATÝNDEYÝM.
ANCAK bizim insanýmýzýn kültür seviyesi düþük sanýrým hatýrlarsýnýz grev hakký olan iþçimiz bile yolcu trenini býrakýp kaçmýþtý buda yetmez gibi sendikada adamý sonuna kadar savunmuþtu hiç kimse ternde mahsur kalan yüzlerce insaný düþünmedi ya o insanlarý hakký tabi hak rast getire
Bakýn bizim insanýmýz sizin bahsettiginiz kültür seviyesine henüz ulaþamadý doktoru hemþiresi vallahi igne vurmaz serum takmaz ögtermerni yazýlýyý býrakýr çýkar ben 25 yýldýr devlet dairesinde bunu gördüm
ANAYASA KÝÞÝLERÝN VE DEVLETÝN TEMEL YAPISINI ESAS ALIR Malesef kimse þu hususu düþünmez SÝZÝN HAK VE HUKUKUNUZUN BAÞLADIGI YERDE BAÞKASININKÝ BÝTER
Biz önce kusuru toplumuzda aramamýz lazým iþte örnek basý özgürlügü doguda eþkiyayý basan askeriyenin kullandýgý uçak ve topu modelini bile haber yapýyorlar üstüne gidilse vay özgürlük vay demokrasi
BENCE ÖNCE TOPLUMUN ÝNSAN OLMASI LAZIM SONRADA ONU HAK ETTÝGÝ ÝÇÝN ÝNSAN GÝBÝ BÝR AQNAYASAYI
SElamlar
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Þimdi bu madde kökten kötü mü?
Yoksa eskisinden daha mý iyi ?
Yoksa eskisinden daha mý kötü?
Bildiðim kadarýyla memur sendikalarý toplu iþ görüþmesini 2010 yýlýnda yapmama kararý almýþlardý.
Nedeni ise uzlaþtýrma kurulu veya toplu görüþmelerde ne sonuç çýkarsa çýksýn hükümetin dediði oluyordu.
Yine bildiðim kadarýyla sendikalar bu sorunun aþýlmasý için hükümete defarlarca yasanýn kendi aleyhlerinde olduðunu hatta memursen baþkanýnýn ifadesiyle "sorun masada deðil yasada" diyerek 2010 yýlý görüþmelerini boykot edecekleri beyan etmiþti. (Yanlýþým varsa lütfen düzeltin)
Açýkça ifade etmek gerekirse bir memur olarak hiçbir zaman grevi tasvip etmiyorum. Memurun grev hakký vardýr. Fakat bu grev hakkýnýn da memurlara anayasal bir hak verilmesi ve anayada bunun açýkça ifade edilmesi gerektiðini düþünüyorum.
Kaldý ki mevcut anayasa deðiþikliði bir hakký verirken diðer hakkýn gasbý gibi birþey yapmýyor.
Yapýlmasý gereken þey Evet bir hak veriliyor ama diðer hakkýmýzý da isteriz demektir.
Yoksa o eksik diye kazanýlacak bir hakkýn reddi kabul görülecek bir davranýþ deðildir.
Memura grev hakký vererek bu milletin önünü týkamak mý istiyorsunuz? Böyle bir hakla insanlarý kötü niyetli kiþilerin oyuncaðýmý yapmak istiyorsunuz ?
Ýstediðiniz bu hakkýn art niyetli kullanýlmasý halinde gerçek boyutlarýný ve ortaya çýkarabileceði sonuçlarýný hiç düþündünüz mü?
Grev kozunu eline alan eðitimcinin veriminin ne seviyede olabileceðini, tamda üniversite sýnavlarýna az zaman kala okullarýn kapatýldýðýný vede binlerce öðrencinin o boþlukta psikolojisinin nasýl olacaðýný ve akebinde geleceðe dair neler kaybedebileceðini hiç hesapladýnýz mý ?
Bað-kur, ssk ve vergilerin son günü Vergi dairesi ve bankalarýn kapatýldýðýný memurlarýnýn greve gittiðini düþünüp, o gün ödemelerini yapamayan insanlarýn toplamda ne kadar faiz yükü ve ekonomik bir kayba uðrayacaðýný düþündünüz mü.?
Bu sarsýntýlý günlerde borsanýn tepetaklak olduðunu ve uðranan ekonomik kaybýn devlet , þirketler ve yatýrýmcýlar açýsýndan ne kadar büyük olacaðýný hesaplayabilirmisiniz.?
Bütün bu olasýlýklar mevcuttur bu sistemin içinde.
Hem içerde hem dýþarda bu kadar çok düþmaný olan ülkemizi en kolay ekonomik açýdan vurabilirler.
Bu da onlar için güzel bir imkan ve yol olacaktýr. Bilinçli insanlarýmýzý memur kardeþlerimizi art niyetli kiþilerin kullanmasý açýsýndan.
Þu andaki sendikalarýn yapýsýný ve iþleme sistemini az çok bilen saðduyulu insanlar bunlarý analiz edip karar verebilirler.
AINESI ISTIR KISININ LAFA BAKILMAZ.
Sevgili Fatih ve Ýbrahim abi bu olumsuz neticleri bildiðim ve neticesi böyle olacaðý için grev taraftarý olmadýðýmý beyan ettim.
Yoksa arefe günü gece yarýsý trene binip yolcularýn bayramýný zehir eden zihniyeti unutmadýk.
Öbür taraftan %2.5 gibi komik rakamlara mecbur býrakýlan memurun da toplu görüþme ile bu dayatmalarýn kýrýlacaðýný kýrýlmazsa grev hakký ile bunun talep edilmesi çok görülmemeli.
Konu coskun tarafýndan (29.07.10 Saat 12:49 ) deðiþtirilmiþtir.
Memurun en güzel haklara sahip olmasýný ayný zamanda tüm insanlarýmýzýn güzelliklere kavuþmasý taraftarýyýz zaten. Ama benim demek istediðim bu hakkýn þu anki ülkenin içinde bulunduðu durum itibarý ile art niyetli kullanýlmasý olasýlýðýnýn %99 olmasýndandýr.
Elbetteki dayatmalý küçük oranlý artýþlarýn karþýsýndayýz. Gerçek enflasyon rakamlarýnýn çok altýndaki maaþ artýþlarý insanlarýmýzý maðdur etmekte ; ayný zamanda yaþam þartlarýný olumsuz etkilemektedir. Bu konuda da yetkililer biraz daha duyarlý olmalý gerçekçi rakamlarla ücretleri iyileþtirmelidir.
Bu güzelliklerde ülke ekonomisini sarsmayacak þekilde olmalýdýr.
Hem devletimiz , hem iþçimiz hemde memurumuz ortak bir noktada buluþmalý ve mutlu olmalýdýr. Enbüyük temennimiz budur. Çünkü biz bir bütünüz.
AINESI ISTIR KISININ LAFA BAKILMAZ.
Mümkün olsaydý da liderler önce konuþma talebini kabul etselerdi, anlaþsalardý... Anlaþamazlarsa çýkýp burada bu yanlýþ var diye söyleselerdi. Kanunlarý görmeden görüþme taleplerini reddetmeleri ne kadar ön yargýlý olduklarýný gösteriyor.
Þimdi Deniz hemþerim, bu grev hakký istiyoruz deyince ben týkanmýþtým. memurlar muhakkak dah aiyi bilirler baklaým ne olacak dedim.
Arkadaþlarýnda dediði gibi, demek ki herkese grev hakký verilemiyor. Örneklere ek olarak, savaþ veya operasyon sýrasýnda greve gidebilecek emniyet görevlilerini de sayabiliriz.
Görüþleriniz bizim için önemlidir
0342 5171254
Öncelikle grev hakký olmalý mý olmamalý mý? gibi bir tartýþmanýn olmasýný bile insan haklarýna aykýrý buluyorum.Bazý arkadaþlar bu hak olursa þöyle olur böyle olur diyor...Grev zaten yaptýrým için verilen bir haktýr.Grev yapýldýktan sonra herþey güllük gülistanlýk olacak hali yoktur.Zaten uluslararasý anlaþmalar gereði bu hak vardýr.Türkiye Cumhuriyeti kanunlarý uluslararasý anlaþmalarla uyuþmazsa ,uluslararasý anlaþmalar geçerlidir.Memur arkadaþlar bilirler bir memur nedensiz olarak(grev amaçlý) iþe gitmemesi nedeniyle mevcut kanun ve yönetmeliklere mutlaka ceza almasý gerekir...Bu þekilde ceza alan memurlar için gerek yargýtayda gerekse Aihm cezalarýn uluslararasý anlaþmalara aykýrýlýðýný söylemiþlerdir.Kýsaca mevcut anayasa deðiþikliði dayanaksýz olarak yapýlmakta ve bu yanlýþtýr.Bir önceki kanundada yine son sözü hükümet söylüyordu.Masaya oturuluyor,anlaþýlamýyor,uzlaþtýrma kuruluna gidiyor,son sözü hükümet söylüyor.Bu sistem Dünya da sadece Türkiye de vardý.Memurlarý oyalamak için vardý.
Peki þimdi ne yapýlmak isteniyor.Yine ayný sistem var.Masaya oturuluyor,anlaþýlamýyor,uzlaþtýrma kuruluna gidiyor.,Uzlaþtýrma kurulunun kararý sözleþme olarak kabul ediliyor.Þimdi diyeceksiniz iyi iþte tarafsýz olarak orta yol bulunuyor.Ýþ o kadar basit deðil..Mecliste bu madde komisyonda tartýþýlýrken muhalefet grev hakkýnýnda konulmasýný istediði hükümet tarafýndan reddedildi.Uzlaþtýrma kurulunun adý ''Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'' olarak deðiþtirildi.Peki bu kurul nedir? kimlerden oluþur ?neye göre karar verir?.Neler üzerinde karar verme yetkisi vardýr? iþte tüm bu sorular yanýtsýzdýr...Ama hükümet maddeye þunu eklemiþtir.''Toplu sözleþme hakkýnýn kapsamý, istisnalarý, toplu sözleþmeden yararlanacaklar, toplu sözleþmenin yapýlma þekli, usulü ve yürürlüðü, toplu sözleþme hükümlerinin emeklilere yansýtýlmasý, Kamu Görevlileri Hakem Kurulunun teþkili, çalýþma usul ve esaslarý ile diðer hususlar kanunla düzenlenir.” Evet bu doðru bu kanunun ayrýntýlarýnýn anayasada yazmasý anayasa hukukuna görede doðru deðil.Peki ben bu anayasa deðiþikliðine evet dedim diyelim daha sonra bu kurul ile ilgili çýkacak yasanýn adaletli olup olmayacaðýnýn garantisi var mý? Hükümetin oyuncaðý olmayacaðý ne malum...
Kýsaca grev insani ve uluslarasý anlaþmalara göre verilen bir haktýr.Tartýþýlmaz(Hakkýn verilmesi).Eðer ki siz grev bu ülke için þu an uygun deðildir derseniz bazýlarýda yapýlan diðer deðiþikliklerde iyidir hoþtur ama þu an için uygun deðildir deme lüksüne sahip olur.
Saygýlarýmla..
Not:Hýzlý yazmaya çalýþtým cümle düþüklükleri ve imla hatalarýndan dolayý özür dilerim.
Konu DENÝZ tarafýndan (30.07.10 Saat 06:08 ) deðiþtirilmiþtir.
sevgili coþkun ve deniz kardeþlerim öncelikle bu seviyeli ve düþüncemizi geliþtiren görüþ ve beyanlarýnýz için çok teþekkür ederim.
Bizde sizin gibi düþünüyoruz bu degiþiklik memurlara pek bir þey getirmeyecek zaten bunu yukardada beyan etmiþtim.Pek tabidirki bu ülkede en az 40 yýldýr ILO sandartý uygulanmamakta her þey göstermelik zaten diger bir taraftan bakarsak grev hakký olan iþçiler dahi ne hak elde edebiliyorlarki sýrtlarýndaki çoptan baþka.
Ancak bu anayasal degiþiklik ile toplu görüþme hakkýndan toplu sözleþme hakkýna geçilmiþ oldugunuda göz ardý etmemek lazým.
Ýþte burada görev muhalefet partilerine düþüyor hükümetin karþýsýna çýkýp ya aþamalý bir degiþiklik halkýn düþünce ve sosyal anayasal haklara genel düzenleme geldikten sonra yani genel greve her meslek erbabý gidemeyecek veya giderse tedrici olarak aksatýlmadan gidecek þekilde görüþme ve düzenleme isteyecekler yada hükümetin karþýsýna çýkýp grev haklý anayasal görüþmeler yapacaklar görüþmelerden kaçan bir muhalefet bizim haklarýmýzý nasýl savunacak muhalefet bu þekliyle görüþmeler ve oturum yapsaydý inanýn halkýn gözünde çok daha baþarýlý olur ve çogunluk bu anayasaya evet demezdi o zaman uzlaþmacý olmayan bir meclisten yani yasamadan bu þekli ile anayasal düzenleme çýkarsa insanlar azla yetinmek durumunda kalacaklardýr
Bazý konularda malesef bu ülkede hangi hükümet gelirse gelsin uygulama yani anayasal düzenlemelerden sonra yapýlan kanun ,Yönetmelik ve tüzük genelge tamim yönerge v.s diger düzenlemeler ile insanýmýzýn hakký gasp edilmekte
Deve misali neremiz dogruki
Selamlar
SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN
SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM
Kýymetli kardeþim, ben mümtaz soysal'ýn deðil senin düþüncelerini bilmek istiyorum.
Baþkalarýnýn fikri ile yorum yaparsak elbette o þahýslarýn ne yaptýðý da gündeme getirilir.
Bu ülkede yapýlmak istenen bir deðiþiklik paketi var ve HAYUURR diyenler makul sebepler bulamayýnca pakette þu yok veya bu yok diyerek içeriði saptýrmaya bakýyorlar.
Öncelikle bu bir paket, anayasa toptan deðiþmiyor. Ýçeriðie bakýp neler getiriyor demek yerine þu yok demekle bu iþ olmaz.
Keþke þu bu yok diyenler meclisi boykot edeceðine pakete eklemek için iktidara baský yapsaydý.
Ama onlar daha ilk baþtan beri içeriðe bile bakmadan HAYUURRR demeye baþladýlar.
Bu yüzden þahsen hayýr demenin gerçekliðini soruyorum.
Neden hayýr?