![]()
Güzel sesli bir hafýz Kur'an okuyordu. Kulaðýna gelen bu güzel sesten etkilenen Hz. Mevlânâ da gözyaþýyla dinliyordu. Bu sýrada elini aðzýna kapayarak esneyen bir adam, Mevlânâ'nýn bu gözyaþlarýna bir mana veremeyerek sordu:
-Efendi Hazretleri niçin aðlýyorsunuz, aðlanacak bir þey mi var ortada?
Mevlânâ esneyen adama anlayacaðý dilden cevap verdi:
-Güzel sesli hafýzlardan gelen Kuran sesi bana, cennet kapýsýnýn açýlýþ sesi gibi geliyor da onun için...
Esnemeyen devam adam da baþýný sallayarak:
-Bana da cennet kapýlarýnýn açýlýþ sesi gibi geliyor, dedi. Mevlânâ küçük bir düzeltme yaptý:
- Aramýzda ince bir fark var, dedi. Senin duyduðun ses, cennet kapýsýnýn açýlýþ sesi deðil kapanýþ sesi olmalýdýr. Çünkü dedi, açýlýþ sesi gözyaþý döktürür, kapanýþ sesi ise uyku getirir...
![]()
Papazýn biri pazarda alýþveriþ yaptýðý satýcýyla sýký bir pazarlýk yapmýþ,satýcý da arkasýndan bunlar ne cimri adamlar, diye söylenmeye baþlamýþtý. Mevlânâ, bu cimri sözünden dolayý satýcýyý ikaz etti:
-Papazýn arkasýndan böyle konuþma. Onlar senin dediðin kadar cimri deðiller. Aksine çok cömert insanlar. Baksana dedi, onlar Ýslam'ý da, imaný da, cenneti de size býrakmýþlar. Bundan daha büyük cömertlik olur mu?..
![]()
Bilindiði üzere Hazreti Mevlânâ'yý derin ve anlaþýlmasý güç sözleriyle etkisi altýna alan Þems-i Tebrizi'den talebeleri ve halk þikâyetçi olmuþ, hatta Mevlânâ'yý kendilerinden koparan sapýkça sözlerin sahibi biri diyerek Þems-i Tebrizi'ye düþmanlýk beslemeye dahi baþlamýþlardý. Ýþte böyle bir devrede Hazreti Mevlânâ talebeleriyle birlikte giderken, yol kenarýnda önündeki kemiði yiyerek yavrularýný emziren bir köpek görünce birdenbire durur. Yanýndaki talebelerine dönerek:
-Biliyor musunuz, der, içinde bulunduðumuz hali þu gördüðümüz tablo ne güzel izah ediyor. Þöyle devam eder:
-Bu yavrular der, þu koca kemiði yemeye kalksalar inci gibi ince diþleri kýrýlýr, helak olurlar. Ancak anne güçlü diþleriyle o kocaman kemiði rahatça kýrýp un ufak ederek yiyip süte çeviriyor ve yavrularýna faydalý bir gýda olarak sunuyor.. Ýþte der, Þems'in sözleri de bana o kemik gibidir. O sözleri ancak ben hazmederim, sizleri o sözlerle ben beslerim. O halde siz Þems'in sözlerine deðil, benim süt gibi yorumlarýma kulak verin, o sözleri benden dinleyin!