Zeytin konusunda internette 1 yýl önce yayýnlanan bir alýntýbuldum, bunu sizlerle paylaþmak istedim, çok ilginç ve farklý bir bakýþ açýsý var yorum sizin .
"Zeytinyaðýnda liderlik arayýþý dikim hatasýna takýlýyor
31.01.2006 / Pýnar Arat / Haber
Türkiye dünya zeytinyaðý pazarýnda lider olmayý hedefliyor. Avrupalý üreticilerin kuraklýk yüzünden verimlerinin düþmesi þansýný artýrýyor. Ancak yaðlýk zeytini deðil de sofralýk fidan dikimi yapmasý en büyük engeli. Ortalama dikilen 10 milyon fidanýn yalnýzca yüzde 5’i yaðlýk zeytin fidaný.
Türkiye dünya zeytinyaðý pazarýnda önüne lider olma hedefini koydu. Bu amaçla Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde de bir komisyon oluþturdu. Özellikle bu yýl Avrupa’yý kasýp kavuran kuraklýk kýtanýn zeytin üretimine büyük darbe indirdi. Kuraklýðýn getirdiði bu pazar boþluðundan Türkiye yararlanmayý amaçlýyor. Ancak Türkiye’nin en büyük engeli yanlýþ politikalarý. Çünkü her yýl dikilen 10 milyon fidanýn yalnýzca yüzde 5’ni yaðlýk zeytin fidaný oluþturuyor, geri kalaný ise sofralýk zeytin fidaný. Üstelik de sofralýk zeytin dikiminde bölgesel iklim özellikleri gözardý edildiði için düþük randýman alýnýyor. Uzmanlara göre ise sorun yanlýþ destekleme politikalarý yüzünden üreticilerin kýsa dönemde gelir için pazar talebi yüksek Gemlik sofralýk ekimine yönelmesi.
Türkiye yaklaþýk 10 yýldýr zeytin fidan dikimine Ýl özel idareler kanalýyla destek ödemesi yapýyor. Fidan bedelinin yüzde 70’i hatta bazen yüzde 100’ü devletçe karþýlanýyor. Amaç; "Kaðýt üzerinde" zeytinyaðý üretimini artýrmak olarak görünüyor. Destekleme yaðlýk-sofralýk ayrýmý konmadan yapýlýyor. Bu da üreticileri kilo baþý 1 YTL kazandýran yaðlýk yerine 4 YTL kazanç getiren sofralýða teþvik ediyor. Sonuçta, gelecek on yýlda Türkiye’nin dünya yað lideri olmasý gerektiðinden söz edilirken, önüne, "sofralýk" engeli çýkýyor. Çünkü zeytinyaðý üretimine elveriþli Ayvalýk ve Nizip türünün rafine edilmesine gerek yokken, yüksek oranda asit içeren Gemlik türünün rafineden geçmesi gerekiyor. Avrupalý tüketicinin zeytinyaðýný talep nedeni ise saðlýk kaynaðý olarak görülmesi. Yaðýn rafineriden geçmesi saðlýða faydalý özelliklerinin büyük oranda yok olmasý anlamýna geliyor.
Gemlik yaðýna talep yok
Edremit’te sofralýk ve yaðlýk zeytin fidaný pazarlayan Yurt Yýldýrým, desteklemenin çeþide göre yapýlmasý gerektiðini belirterek, “Türkiye proje hazýrladý ama strateji hatalý” diyor. Gemlik türünün Avrupa Birliði ve diðer ülkelerde talep görmediðini belirten Yýldýrým, Türkiye’nin yað üretiminde Tunus ve Suriye’nin gerisinde altýncý sýraya düþmesini de sofralýk-yaðlýk ayrýmýnýn iyi yapýlmamasýna dayandýrýyor. Türkiye’nin zeytini desteklemeye yönelmesiyle birlikte Suriye’nin harekete geçtiðini belirten Yýldýrým, “Onlar önlerine yaðda liderlik hedefi koydu. Ve sbizi geride býraktýlar. Türkiye proje amacýna uygun hareket etseydi, dünya üçüncülüðü sýfatýndan olmayacaktý” diyor.
Her zeytin her bölgeye uymaz
Türkiye zeytinciliðinin tür seçiminde yaþadýðý kararsýzlýk, üretim bölgeleri seçiminde de yaþanýyor. Ýklim özelliklerine uygun üretim planlamasý yapýlmadan zeytinciliðin geliþemeyeceðine dikkat çekiliyor. Desteklemelerin de etkisiyle son 5 yýldýr zeytin tarýmýna yatýrýmlarýn arttýðýný belirten Yýldýrým, giriþimcileri yatýrým bölgelerine uygun fidan seçmeleri konusunda da uyarýyor. Kurak bölgelerin Ayvalýk’a yönelmesi, Marmara Bölgesi’ndeki üreticilerin ise mayýs-eylül arasýnda yüksek nem isteyen Gemlik türünü tercih etmeleri gerektiðini belirten Yýldýrým, “Ancak kurak bölgeler dahil her yerde Gemlik üretmeye kalkýyorlar. Bu randýman kaybýna ve meyve tanelerinin küçük kalmasýna yol açýyor. Marmara dýþýndaki bölgelerin sofralýk kalitesi çok düþük. Sonuçta Türkiye sofralýk zeytin ülkesi olmak üzere ama bu alanda da sorunlu bir þekilde büyüyor. Aðaçlar meyve vermeye baþladýkça sorun daha net ortaya dökülecek” diye konuþuyor.
Niteliksiz hedef belirlendi
Tarým Bakanlýðý’na baðlý Edremit Zeytincilik Üretme Ýstasyonu Müdürü Mehmet Balcý da Türkiye’nin zeytincilikte niteliksiz hedef belirlediði ve sofralýk-yaðlýk stratejisi geliþtiremediði görüþünde. Ýki çeþidin de üretilmesi gerektiðini belirten Balcý, "Zeytinin karý, yaðýndadýr. Aðýrlýðý sofralýða vermek doðru deðil ”diyor.Yanlýþ çeþide yönelmek ve dünya zeytin pazarýnda bir 10 yýl daha söz sahibi olamamak dýþýnda Balcý’nýn dikkat çektiði bir diðer sýkýntý Gemlik üretiminin talebin üstüne çýkacak olmasý. Türkiye piyasasýnýn Gemlik türüne doyduðuna iþaret eden Balcý, yeni dikimlerin kontrol altýna alýnmasý gerektiði uyarýsýnda bulunuyor.Gemlik AB testinden geçemiyor
AB standartlarýna göre sýzma yaðýn asit oranýnýn 0.8’i geçmemesi gerekiyor. Türkiye’deki Ayvalýk dýþýnda Nizip yaðý da bu oraný veriyor. Gemlik’i de rafineri ederek bu aþamaya getirmek mümkün. Ancak rafineri Gemlik, diðer testlerde sýnýfta kalýyor. Çünkü sýzma yaðýn meyvemsilik, acýlýk, yakarlýk olarak sýralanan üç niteliði taþýmasý gerekiyor. Testler daha doðrusu tadýmlar, Uluslararasý Zeytin Konseyi bünyesinde oluþturulan panellerde yapýlýyor. Zeytin uzmanlarý, týpký birer degüstatörün þarap tadýmý gibi zeytinin yaðýný tadýp kokluyorlar. Yaðlara 0’dan 10’a kadar puan veriliyor. Rakam ne kadar yüksekse, yað da kadar deðerli oluyor. Bu rakamlar yaðýn taþýmasý gereken güzel özellikleri. Bir de 16 hata testi var. Bir yaðýn sýzma ünvanýný alabilmesi için posa tadýndan metal tadý ve kokusuna kadar 16 hatanýn hiçbirini içermemesi gerekiyor.
Türkiye’deki üretim sýzma yað sýnýfýnda sayýlmýyor. Bunun nedeni sadece markalaþamamasý ve dünyaya açýlamamasý deðil. Nedenler arasýnda Uluslararasý Zeytinyaðý Konseyi’ne üye olmadýðý için resmen panel kuramamasý da var. Türkiye ne kadar kaliteli zeytinyaðý üretirse üretsin, bunu kanýtlama þansý bulunmuyor. Tabii bu Türk yaðýnýn sýzma ünvanýyla dünyayý dolaþmadýðý anlamýna gelmiyor. Dökme usulle yapýlan ihracat, Ýtalya ve Ýspanya gibi ülkelerin ithalatçýlarý tarafýndan Türk yaðýnýn ederinin dörtte birine alýnýp, þiþelenip ambalajlanarak sýzmaya dönüþtürülmesi sonucuna yol açýyor.
Sofralýk 4, yaðlýk 1 kazandýrýyor
Gemlik türüne ilginin ardýnda yatan neden düþük fidan maliyeti ve yetiþtirme tekniðinin yaðlýk zeytine göre kolay olmasý. 2005 rakamlarýna göre, Gemlik zeytin fidaný 1.2 ila 1.8 YTL’ye satýlýrken, Ayvalýk türü fidanlar 1.8 ila 2.5 YTL’den alýcý buluyor. Sofralýk zeytin üreticisine daha az maliyet çýkarmakla kalmýyor. Kazancý da yaðlýk zeytinden yaklaþýk 3 kat daha fazla. Sofralýk zeytinin kilosu üreticiye 2 ila 4 YTL kazandýrýyor. Ortalama 5 kilo zeytinden bir kilo yað çýkýyor. Yaðýn üreticiden çýkýþ fiyatý 5.800. Bu durumda yaðlýk zeytinin kilosundan elde edilen kazanç 1 YTL’ye düþmüþ oluyor.
Yað bedeli kadar vergi ödüyoruz
Ýhraç zeytinyaðýnda yüzde 100’e yakýn oranda gümrük vergisi ödemek zorunda kalan Türkiye, dünya pazarlarýný da geniþletemiyor. Tariþ Zeytin ve Zeytinyaðý Birliði Baþkaný Cahit Çetin, "Avrupa’ya zeytinyaðý sokabilmek için yað bedeli kadar vergi ödemek zorundayýz. Bu, Türkiye zeytinciliðinin önündeki temel engel” diye konuþuyor. Gümrük duvarlarýnýn rekabet engeli olmaktan çýkarýlmasý gerektiðini vurgulayan ve oluþturulacak ulusal zeytin konseyinin konuyu öncelikli gündemine almasý gerektiðini belirten Çetin, "Yýlda 600 bin tondan fazla ayçiçek yaðý ithal ediyor ve bunun büyük bölümünden sýfýr vergi alýyoruz. Türkiye bunun karþýlýðýnda zeytinyaðýný pazarlýk konusu etmeli ve tarife indirimi almalý” önerisini getiriyor. Bugün ABD dýþýnda dünyanýn en önemli zeytinyaðý alýcýsý Avrupa ülkeleri; Ýsviçre, Hollanda ve Ýngiltere. Birlik üyesi bu ülkeler birbirine gümrüksüz giriþ yapýyor. Kendi üreticisini korumayý amaçlayan AB, birlik dýþýndan aldýðý zeytinyaðýna yaklaþýk yüzde 100 vergi koyuyor. Markalaþmayý baþararak Avrupa’da rafa çýkan Türk yaðý, iki kat yükselen fiyatýyla rekabette çýkmaza giriyor."</div