gralice gosga gosga oturduðu yerden sorar
gralice: ayna ayna saa deym tama benden gözeli var mý dünyada
ayna: var sayýn gýraliçem
graliçe: va dininemi la kim bu þarmýta
ayna: aha þeyle pendir topaðý kimi bimbiyaz bi gýz
gralice: eee adý neymiþ
ayna: pambýk pirenses
gralice: la yeriiiiii onu bizim avcý öldürükdü
ayna: zor öldürük aha yedi dene gudduknan suyun baþýnda garpuzatanda yaþey yalancý aha beyle olsun
gralice: yedim seni avcýýýýý
belkýs ormanlýðýnda evi olan tis gabiye cadý, sepetine sof elmasýný dolduruk pambýk pirenses ve yeddi cücelerin evine doðru yola çýkmýþtýr.
pambýk pirensesnen yeddi cüceler gelecek tehlikeden habersiz kavaklýkta þindiki kýr kahvesinin yanýnda nizip çayýnýn kenarýnda,
pirensini bekliyen pambýk pirensesinin yününü yuylardý. laklahý þakþahý devam ediyken cadý,
þindiki turlunun ordan sifli sifli geldi pambýk pirensesin yanýna yaklaþtý ve sepetindeki sof elmasýný uzattý.
pambýk prenses eyle saftý ki eline vur ekmeðini al derecesindeydi. elmayý,
çarþý ekmeðinin arasýna dürüm etti,
ilk ýsýrýktan sonra bok tuluðu gibi yanýna devrildi.
cadý, gendine saldýran cücelere depik sallayarak cin cücüðü gibi daðýttý.
cüüceler ayaa kahana gadar cadý gaçýk gedikti. cüceler toplandý, öldü zannettikleri pambýk pirensesi bellur fanusa goyuk aðýt yakmaya
baþladýlar...biz tam yedi cüceyik -14 koldan mangal yellerik.
var mý bize secaatlanan.. hey .. secaatlanan .. hey..
yaaaa yaaaaa yaaaaaaaaaaa yaaaaaa.... lililililililiiiiiiiii
biz tam yedi cüceyik.
önümüze geleni depeleerik..
var mý bize secaatlanan.. hey .. secaatlanan .. hey..
yaaaa yaaaaa yaaaaaaaaaaa yaaaaaa.... lililililililiiiiiiiii
biz tam yedi cüceyik.
arasada dilenir çarþý camýnýn orda sadaka veririk..
var mý bize secaatlanan.. hey .. secaatlanan .. hey..
yaaaa yaaaaa yaaaaaaaaaaa yaaaaaa.... lililililililiiiiiiiii
biz tam yedi cüceyik.
nizibe canýmýzý veririik..
var mý bize secaatlanan.. hey .. secaatlanan .. hey..
abooov abooov abooooooooooovvv aboooov..
dýlaak dýlaak dýlaak
cüceler aðlayarak sýzlayarak gendi gendilerini heder etmeye baþladýlar.
pirenses yokdu artýk, yemek yapýk önlerine goyacak avrad þarmýta bir cadý yüzünden uzamadýya gözlerinin önünde yatýydý.
cücelerden biri pirensese yeen berg aþýktý en çok da bu cüceye koydu bu ölüm.
yahýþýklý pirensin beyaz atýynan ufukta belirmesi cüceleri tedirgin etti.
aþýk olan cüce, pirensin önüne atladý pirensnen çeneleþmeye baþladý.
- kimsin la sen ne geziyn burda?
* ne diyn la gudduk çekil kenara aaazýný burnunu daadýrým ha!
- gel la gel götün yiyse ne diyn oðlum sen
* herþey diym la herþey diym, bohum sýçtýým, mercimek gadar yok, gudduk boyunnan baa dayýlanýy.
der ve cüceye godoo gibi dört dombalag aþtýýrýr.
sonra prensese yaklaþýr bellur fanusu açar ve eskimo yimiþ kimi pirensesin dudaðýna bi öpücük gondurur pirenses uyanýr ve pirense:
- dert gele saa þeyle, o nasýl öpmeydi eyle, dudaamý goparýcýydýn, ne yiyksin ola leþ gibi de gohuy aazýn,
* gadan baa gele pirensesim, buruya geliyken söylemesi ayip ciðerci oktay cankesenden yarým gavýrmadan iki þiþ ciðer yidim.
- adam gelirken aðzýna bi dene garanfil atar.
* ben aþgýmdan neyttemi biliymmiki raffým!
der ve prens uyanan pirensesi atýnýn terkisine attýýnaan batalhöyük tarafýna doðru süzüle süzüle gider...
prenses : hadduç
prens : gogo
cadý-kraliçe: beþire
avcý: þýho