HÜZÜN…MUTLULUK…
Yokmuþ hüzünlenmek için sebep aramak, daða bak, taþa bak hüzünlen. Yeter ki sen iste her þeyde bulursun bir þeyler,bakarsýn Topkapý’dan Adalara, Galata’dan uçan Ahmet Paþayý düþünürsün, martýlara, boðazda yüzen vapurlara, kýz kulesine bakarsýn aþýklarý ayýrmak için yapýlmýþ yapýtlara. Ýstanbul’a bak bakta aðla, ne aþýklar ne sevdalar yaþanmýþ bu topraklarda. Ne þiirler ne romanlar yazýlmýþ adýna,hep aðlamýþ Ýstanbul hep kucak açmýþ aþýklara…
Çamlýca’sýnda süzülürmüþ güneþ kandilliden salacaða…Çamlýca çamlýcaymýþ bir zamanlar
Buluþtururmuþ aþýklarý býrakýrmýþ mendillerini Ýstanbul ‘un utangaç kýzlarý, mendilin kokusuna aþýk olurmuþ Osmanlýnýn cihan delikanlýlarý, yokmuþ ki o zamanlar cep telefonu, internet, aþklar yaþanýrmýþ iki satýr mektup arasýnda, konuþamazlarmýþ karþýlaþýncada, her þeyi bütün duygularý gözler anlatýrmýþ, dil susar gözler konuþurmuþ ve þahit gösterilirmiþ kuþlar aðaçlar bu aþka Çamlýcada…Düþün eski aþýklarý, düþün otur bir banka Kalamýþ ta, seyret mehtabý, gece sefasýnda boðazýn usulca karanlýða çöküþünde ve hüzünlen batan güneþ ardýndan Ýstanbul la…
Ey Ýstanbul sevdalarýn þehri…sevdamýzýn þehri…gördükçe aðlayasým geliyor senin bu halini…
Sadece Ýstanbul mu þarkýlar ah o þarkýlar…hüznün en sadýk dostlarý, her þarkýda o gelince aklýna anlasanda anlamasanda hüzün doluyor yürek ah diyor…ah olsaydýn ya yanýmda…uzatsaydýn ya elini…sarýlsaydým ya sana doyasýya…üþüyor yüreðim ýsýtsaydýn ya bakýþlarýnla…olsun hayaliyle yaþamakta güzel diyor içinden bir ses…ve bir korku kaplýyor içini o anda…ya hiç olmazsan ya koparsa koparýrsan uðuna yetiþtirdiðim gülleri…ya…ya…
Derken iki damla yaþ akar gözlerinden ve hüzünlenirsin…iþte bu kadar kolaydýr hüzünlenmek…
Ya mutluluk o da çok kolay mý bu kadar bir anda mutlu olabilir mi insan, müebbet beklerken özgürlüðüne kavuþabilir mi bu kalp, elbette kolaydýr, hüzünlenmek bu kadar basitse mutlulukta basittir elbet…
Bak insanlara, cývýl cývýl öten kuþlara, bahara, kýþa,yaþama,nefes almana, bunlar hepsi bir sebeptir mutlu olmaya, þükret seni yaradana ve en büyük mutluluktur þükretmek Allah-u Tealaya, milyonlarca sperm arasýndan seni seçip gönderdiði için dünyaya…sana o hakký tanýdýðý için, Müslüman olarak dünyaya geldiðin için, þükret ve mutlu ol hayatta…
Sevmekte mutluluktur elbet, yüreðinin atmasý mecnun gibi Leyla ya…seviyorsun ya aþýksýn ya hele birde seviliyorsan ohh bee nede güzelmiþ yaþamak, mutluluk ne güzelmiþ dersin hayatta…
Olmasa da yanýnda seviyorsun ya bazen bir mesaj bazen bir çaðrý bile yetiyor mutlu olmak için insana…En küçük þeylerden bir þeyler çýkarýyorsun mutlu olmak için, ve insanlarý sevmek en büyük mutluluklardan biridir bu hayatta…
Hani daðlarýn yücesinden sular gelir ya kaynaktan, ve yazýn sýcaðýnda serinler içtikçe insanlar ve mutlu olurlar ya, ne güzelmiþ yaþamak derler ya…
Ýþte sende benim mutluluk kaynaðýmsýn bu dünya da…
Hani bekler ya analar dönecek çocuðunu askerden ve davullar zurnalar çalar ya dönüyor diye asker, ana öyle mutlu olur ki kavuþacaðý için yavrusuna…
Ýþte benim mutluluðum da gizlidir sana kavuþtuðum anlarda…
Hani çiftçiler ekerler ya mahsulü ve beklerler ya hasadý, yaðmurlar yaðar buðdaylar yeþerir ve sonra sararýr ya altýn gibi baþaklar ve çiftçi gülümser kazana bildiði için üç beþ kuruþ, ailesinin karný doyacaktýr ya, gitmemiþtir ya emekleri boþuna…
Ýþte bende öyle mutlu oluyorum görünce altýn sarý saçlarýný karþýmda…
Mutluluk çok basitmiþ aslýnda
Her þey kendi elindeymiþ insanýn
Hüzünde mutlulukta
Yeter ki kalbin istesin
Yeter ki olumlu baksýn gözlerin
En mutlusu sen olursun bu alemin
Ve belki baþkalarýna da ilham olur
Yüzünde oluþan sevimli gamzeciklerin...