Ýslamiyet insanlardan iki þey isterSual: Aklýný dinde ölçü kabul eden bir genç, (Þu neden farz, þu neden günah? Bunlarýn hikmetini, sebebini bilmeden kabul etmem, körü körüne inanmam) diyor. Böyle söylemek caiz midir?
CEVAP
Caiz deðildir. Dinin emir ve yasaklarýnýn hikmeti anlaþýlmasa da Allah’ýn emri olduðu için, hiç tereddütsüz kabul etmek, beðenmek þarttýr. Ýslam âlimlerinin en büyüklerinden olan Hüccet-ül-Ýslam unvanýna sahip Ýmam-ý Gazali hazretlerinin Ýhya’da ve Ýmam-ý Süyuti hazretlerinin Cami-us-sagîr’de bildirdiði hadis-i þerifte buyuruluyor ki:
(Ahir zamanda deðiþik inançlar çýkýnca, koca karý gibi inanýn.) [Nesai, Deylemi]
Bu hadis-i þerif kocakarý gibi bâtýl þeylere körü körüne inanýn demek deðildir. Allah ve resulünün bildirdiklerine aklýn almasa da, ispat edemesen de, inanýn demektir. Cennet, Cehennem, Sýrat köprüsü ve ahiret hayatý akýl ile mantýk ile ispat edilemez. Mutezile aklý almadýðý için sýrat köprüsünü, miracý ve benzeri olaylarý inkâr etmiþtir. Þimdi bile bir çok Müslüman inanamayýp mürted olurken, o zaman müþrikler, bu bir çýlgýnlýk derken, Hazret-i Ebu Bekir, (O söylediyse doðrudur) diyerek imanýn zirvesine çýkmýþtýr. Görmeden, aklýný Peygambere tâbi kýlarak, bir anda Miraca gidip geldiðine inanarak Resulullahý tasdik etmesi imanýný yükseltmiþtir.
Din nakle dayanýr. Aklý dinde ölçü almamalýdýr. Bir hadis-i þerif meali þöyledir:
(Dini aklý ile ölçen kadar zararlý kimse yoktur.) [Taberani]
Sual: Zor bir durumdan kurtulunca (Allah bizi kurtardý) manasýna (Allah yüzümüze baktý) ifadesi kullanmanýn mahzuru var mýdýr?
CEVAP
Mahzur yoktur.
Sual: Hasbelkader bu iþin baþýna geldim dedim, böyle söylemek küfür olur mu?
CEVAP
Böyle söylemekte mahzur yoktur. Kelime olarak hasbel kader, kader icabý demektir. Yani Allah böyle takdir etmiþ, biz de buraya geldik demektir. Türkçe’de bir baþka anlamý da, (Biz bu iþe layýk falan deðiliz, ama, Allahü teâlâ böyle takdir buyurduðu [ihsan ettiði] için geldik) demektir.
Sual: Allah’ýn sýfatlarýný teker teker saymasýný bilmeyene kâfir denir mi?
CEVAP
Sýfatlarý sayamayýp ama anlamlarýný bilirse kâfir olmaz. Mesela Allahü teâlânýn her þeyi yarattýðýný, her þeyi bildiðini, iþittiðini, gördüðünü v.s. bilen kimse Allah’ýn sýfatlarýný biliyor demektir.
Sual: Müslüman olmayan bir insana, yaptýðý iyilik karþýsýnda "Allah hidayet versin" diye dua edilir mi?
CEVAP
Ýyilik yapmadan da o þekilde dua etmekte mahzur yoktur.
Sual: Haramlarda sebep aranýr mý?
CEVAP
Haramlarda sebep aranmaz. Besmelesiz kesilen kuzu etini de yemek haramdýr. Besmele ile de kesilse domuz eti haramdýr. Sebebi þu veya bu deðildir. Allahü teâlâ haram ettiði için haramdýr.
Sual: (Görmediðim þeye iman etmeyi aklým almýyor, dindeki þeylerden ruhum sýkýlýyor) diyen arkadaþýma ne cevap vereyim?
CEVAP
Almayan aklýný ve sýkýlan ruhunu göstermesini isteyin, niye almadýðýna, niye sýkýldýðýna bakalým.
Sual: Tevbe kapýsý ne zamana kadar açýktýr?
CEVAP
Güneþ batýdan doðmadan önce iman etmek þarttýr. Kýyametin büyük alametlerinden birisi de, güneþ batýdan doðacaktýr. Bunu gören bütün insanlar, iman edecekler. Fakat bu imanlarý kabul olmayacaktýr. Çünkü artýk tevbe kapýsý kapanmýþ olur. Bir hadis-i þerif meali þöyledir:
(Tevbe kapýsý açýktýr. Güneþ garbdan doðuncaya kadar kapanmaz.) [Taberani]
Bugünkü insanlar için ise, tevbe kapýsý her zaman açýktýr. Son nefese kadar tevbeler kabul edilir. Can boðaza gelmeden iman etmek þarttýr. Ölürken, ahiret hallerini gördükten sonra kâfirin imaný muteber olmaz. Fakat o anda da, müslümanýn günahlardan tevbesi kabul olur.
Sual: Bir ingiliz arkadaþým var. Müslüman olmuþ, namaz kýlýyormuþ ama, hiç kimseye söylememiþ. Ýngilizler müslüman olduðunu duyarsa, iyi gözle bakmayacaklarýný söylüyor. Kitaplarda okumuþ, kalb ile tasdik, dil ile ikrar etmek gerekiyor, þimdi ben kaç kiþinin yanýnda müslümanlýðýmý ikrar etmem gerekir diyor. Ýkrar etmeden veya edemeden ölsem müslüman sayýlmaz mýyým diyor.
CEVAP
Evet iman etmek için kalb ile tasdik dil ile de ikrar gerekir. Ancak, onun dil ile baþkalarýna ikrar etmesi gerekmez. Ýslam ülkesinde ikrar etmesi gerekir ki, müslüman olarak bilinsin ve müslümanlara yapýlan muamele ona yapýlsýn ve müslüman mezarlýðýna defnedilsin.
Sual: Mecusi’nin biri Ramazan ayýnda çocuðuna dýþarýda yemek yedirtmiyor, müslümanlara saygýlý davranýyor ve son nefeste imanla ölüyor. Dini yazýlarda ise namaz kýlmayan müslümanýn imanla ölmesinin zor olduðu, yani imanýnýn tehlikede olduðu yazýyor. O müslümanken bile kâfir ölebiliyor da kâfir nasýl müslüman ölebilir?
CEVAP
Ýslamiyet insanlardan iki þey ister. Birincisi ne bildirilmiþse hepsine olduðu gibi iman etmek. Ýkincisi bu iman ettiklerine hürmet edip, saygý göstermek, hepsini beðenmek. Bunlar imanla ilgilidir. Yapýp yapmamak ise günah ve sevap ile ilgilidir. Bahsettiðiniz örnekte üstelik bir mecusinin yani ateþe tapanýn oruca, müslümanlarýn ibadetine hürmeti, saygýsý, onun müslüman olmasýna vesile olabilir ki olmuþtur da. Buna benzer olaylar çok olmuþtur.
Fakat bir müslümanýn senelerce namaz kýlmamasý, diðer haramlarý iþlemesi, bunlarý yaptýðý veya yapmadýðý için deðil, iman ettiði hususlara saygýyý, hürmeti azaltacaðý, hatta yok edebileceði için küfre düþme tehlikesi çok fazladýr. Namaz dinin direðidir buyuruluyor. Namaz insaný elbette kötülüklerden alýkoyar buyuruluyor. Kendisini koruyucu namazý niyazý yok. Üstelik laf olsun diye, gevezelikle saygýyý hürmeti kaybedenler ise çoktur. Bu yüzden, ikisi çok farklýdýr. Birbirine karýþtýrmamak lazýmdýr.
Kâfir bir kelime-i þahadet söylerse hemen müslüman olur, bütün günahlarý affolur, fakat namaz kýlmayan müslüman, yukarýda açýklamaya çalýþtýðýmýz sebepler yüzünden tehlikededir.
Sual: Tecdid-i iman tam olarak nasýl yapýlýr?
CEVAP
O iþten piþman olmak ve kelime-i þehadet getirmekle olur.
Sual: (Allahümme ya mukallibel kulub sebbit kalbi ala dinik) duasýnýn manasý nedir?
CEVAP
(Ey kalbleri çeviren rabbim, kalbimi dinin üzerine sabit kýl) demektir.
Sual: Yeis ve ümitsizlik halinde, günahlardan tevbe kabul olur mu?
CEVAP
Tevbe kabul olur. [Yeis hali, ölürken ahiret hallerinin keþfidir. Yani ölürken Cenneti Cehennemi gösterirler, kâfire inansaydýn iþte þu Cennete gidecektin derler. Bu halde iken bile müslümanýn tevbesi kabul olur. Ama kâfirin iman etmesi kabul olmaz.]
Sual: Tevbe etmek için illa 2 rekat namaz kýlýp mý tevbe etmeliyiz?
CEVAP
Namaz kýlma mecburiyeti yoktur. Namaz kýlýp dua ederek Allahü teâlâya sýðýnmak iyi olur. Piþman olmak tevbedir.
Sual: Bütün günahlarým için nasýl tevbe etmeliyim?
CEVAP
Ya Rabbi, büluð çaðýna erdiðim günden beri iþlediðim bütün günahlara tevbe ettim, bir daha iþlememeye söz verdim dersiniz.
Sual: Tecdid-i iman ve nikah duasý nasýldýr?
CEVAP
Þöyledir:
Allahümme inni üridü en üceddidel imane vennikaha tecdiden bi kavli la ilahe illallah Muhammedür resulullah.
Sual: Çok gayri müslim kitabý okudum. Dini konularda, siyasi konularda, özellikle ticaret, yöneticilik üzerine. Kafam çok karýþtý. Ne tavsiye edersiniz?
CEVAP
Gayri müslim kitaplar, müslüman kitaplardan sonra okunmalý, önce bir þeyler dolmalý ki ötekilere yer kalmamalý idi. Zaten dini konularda yazdýklarýnýn hiç kýymeti yoktur. Siyasi, ticari ve idari konularda yazdýklarýnýn çoðu da dinimizden yani Ýslam âlimlerinin kitaplarýndan ve Osmanlýdan kopyadýr. Bu durumu ilim ve insaf ehli gayet iyi bilmektedir.
Sual: Mümin kendi imaný hakkýnda hiç þüphe etmemeli. Peki, bu þüphe etmek ne demek, bunu vesveseden nasýl ayýrt edeceðiz?
CEVAP
Benim imaným var mý yok mu diye þüphe olmaz, imansýz ölebilirim diye korkmak lazýmdýr. Elhamdülillah imanlýyým demelidir.
Sual: Tam olarak "akýl hastasý" olmamakla birlikte, genelde ne yaptýðýný bilen, aklý tam olarak yerinde olmayan, zaman zaman tuhaf hareketler yapan, bazen aklý yerinde deðil gibi davranýþlarý olan ve akýl hastalýðý tedavisi gören biri dinen mükellef midir?
CEVAP
Mükelleftir ama ne kadar? Gücü yettiði kadar, aklý aldýðý kadar. Allahü teâlâ kimseye gücünün yettiðinden fazlasýný sormaz. Aklý ermediði þeylerden mesul deðildir.
Sual: Bazen imanla ilgili çok vesvese oluyor. O zaman diyorum ki, Ben Allah ve Resulüne iman ettim ve þu duayý okuyorum (Allahümmme ya mukallibel kulub sebbit kalbi ala dinik) ve büyüklerin, Peygamberimizin sevgisine sýðýnýyorum.
CEVAP
O þüpheler imandan ileri geliyor demektir. Þeytan imanlý olanla uðraþýr, imansýzla uðraþmasýna sebep yok. O duayý okumanýz ve öyle düþünmeniz çok iyi.
Sual: Ýblis, Hazret-i Âdem'e secde etmediði için niye lanetlendi? Þeytanýn Hazret-i Âdem'e secde etmeyiþi ile, Allah’a isyanýn ne alakasý var? Hem Allah’a isyan etmiþ olsa bile, isyan lanetliðe, küfre sebep olur mu? Niye Allah kendisine deðil de, Hazret-i Âdem’e secde edilmesini emretmiþtir?
CEVAP
Secde, Âdem aleyhisselama deðil, Allah için yapýlmasý istendi. Yani Hazret-i Âdem istikametinde Allah’a yapýlmasý istendi. Biz de Kâbe istikametinde Allah için secde ediyoruz. Kâbe’ye secde etmiyoruz. Meleklere ve Ýblise, Âdem aleyhisselam istikametinde Allah’a secde edilmesi emredildi. Þeytan ise, bu emrin yanlýþ olduðunu söyleyerek secde etmedi. Yani þeytan secde etmediði için deðil, Allah’ýn emrinin yanlýþ olduðunu söylemesi onun lanetliðine sebep oldu.
Namaz kýlmayan, oruç tutmayan kimse, Allah’a isyan halinde olmakla beraber ona kâfir denmez. Ama namazý, orucu lüzumsuz görürse kâfir olur.
Ýþte þeytan da Allah’ýn emrini uygun görmeyip, (Ben ateþten o ise, topraktan yaratýldý. Ateþten yaratýlan bir varlýðýn, topraktan yaratýlan bir varlýðý kýble edinmesi yanlýþtýr) diyerek secde etmedi ve ebedi lanetliklerden oldu.