Osmanýlý Padiþahlarýn dan üzerinde en çok konuþulanlardan birisi olan Sultan ll.Abdülhamit’in tartýþýlan icraatlarýndan biriside kurmuþ olduðu ve Tarihe “Hamidiye Alaylarý” olarak geçen bu Askeri birliktir. Hamidiye alaylarý. 19.yüz yýlýn sonlarýnda Doðu ve Güneydoðuda oluþturulan askeri birliðin adý. Kimi kaynaklar içeride Ermenilere karþý,kimileri Kürt unsurlara karþý, dýþ tehdit olarak ta Ruslara ve Ýran’a karþý kurulduðunu iddia ettikleri yeni bir askeri sistem. Ancak bununla ilgili tüm söylenenleri ve iddialarý birleþtirirsek “Hamidiye alaylarýnýn” kurulmasýna esas düþüncenin Doðu ve Güneydoðudaki aþiretlerin bir askeri disiplin içine alýnmasýný saðlamak,bunlardan düzenli bir ordu kurarak Doðudan gelebilecek bir dýþ tehdidi durdurabilecek hazýr bir kuvveti elde tutabilmek,Avrupa da baþlayan ve Osmanlý topraklarýna da sirayet etmiþ olan Milliyetçilik akýmlarýna karþý bu birliklerden yararlanabilmek olduðudur.Nitekim Ordinaryüs Prof Dr. Enver Ziya KARAL bununla ilgili þu görüþü savunur: “Hamidiye alaylarýyla bölgede bozulan asayiþin yeniden tesisi ve aþiretlerin denetim ve kontrol altýna alýnmasý,Ermeni hareketine karþý durulmasý,bir tehdit unsuru olan muhtemel bir Rus saldýrýsýna karþý bu birlikleri kullanmak” þeklinde belirtir. O yýllarda özellikle Ermeni ayaklanmalarý ve ayrýlýkçý hareketleri baþta Rusya ve Fransa olmak üzere batýlý devletlerce ekonomik ve politik yönden desteklenerek Ýmparatorluk için büyük bir tehdit haline gelmiþti. Ayrýca Ermenilerce kurulan Hýnçak ve Taþnak adlý terör örgütleri devlete ve bölgedeki sivil halka karþý tedhiþ hareketlerine baþlamýþtý. Batýlý devletler Osmanlý devletini parçalamak için Hýristiyan unsurlarýn dýþýnda farklý etnik grupta ki Müslüman unsurlarý da ayaklandýrmak için harekete geçmiþlerdi. Nitekim bunun sonucu olarak l. Dünya savaþý döneminde Osmanlý tebaasý Araplar Ýmparatorluktan ayrýlmýþ olurlar. Kürt ayrýlýkçý hareketini de baþlatmak için çaba sarf eden dýþ güçler bu alanda emellerine ulaþamamýþlardýr. Bu çevreler Kürt hareketinin sonuçsuz kalmasýný Hamidiye alaylarýnýn kurulmasýna baðlarlar. Nitekim Sovyetlerin Moskova Üniversitesi Kürt Enstitüsü baþkanlarýndan Lazarev “Sultan Abdülhamit’in Kürt hareketini susturma.güçten düþürme ve dumura uðratmada Hamidiye alaylarýnýn önemli rol oynadýklarýný” ileri sürmüþtür. Gerçektende kaynaklarýn ve tarihçilerin alaylarýn kurulmasýna iliþkin ileri sürdükleri amaç ve nedenler ortak bir noktada birleþmektedir. O ortak nokta Doðu ve Güneydoðunun asayiþ ve güvenliðini saðlamak, ulusçuluk hareketine baðlý olarak meydana gelebilecek ayrýlýkçý hareketleri önlemek ve nihayet Ýmparatorluðun yaný baþýndaki Rus tehdidine karþýda savunmayý güçlendirmek.
Bu askeri örgütün kurulmasýnda Müþir Mehmet Zeki Paþanýn Doðuda yaptýðý gezi ve denetimlerini bir rapor halinde Padiþaha sunmasýnýn da etkisi olmuþtur. Raporda amaçlanan hedef yukarýdakilerin benzer yanlarýdýr. Paþaya göre aþiretler hem bir askeri disiplin içine alýnacak ve hem de onlardan kolluk kuvvet olarak yararlanýlacak.Nitekim M.Zeki paþanýn sunduðu bu raporlardan kýsa bir süre sonra Padiþahýn emri ile Hamidiye alaylarýnýn kurulmasýna baþlanýr. Kurulma aþamasýnda birliðe iliþkin bir nizamname yayýnlanarak ilk yasal düzenleme 1891 de ikincisi 1896 yapýlýr. En son düzenleme ise 1910 da yapýlýr. Ancak bu son düzenlemede Abdülhamit tahtan indirilmiþ olduðu için birliðin adý Ýttihat ve Terakki Partisinin isteði üzerine “Aþiret Hafif Süvari Alaylarý “þeklinde deðiþtirilir. Birliðin kurulmasýna iliþkin kanunnameye göre alaylarýn kurulma þekli, bölük ve asker sayýlarý, aþiretlere tanýnacak bölük sayýlarý, Hamidiye süvari alaylarýný oluþturacak erkek yaþ gruplarýný gibi hususlarý içeren detaylar bütün ayrýntýlara kadar yer alýr. Alay kuracak aþiretler elbise,hayvan ve eðer takýmlarýný kendileri temin ederken,silah ve mühimattý devlet kendisi karþýlayacaktýr. Kýsaca birlikler ile ilgili tüm detaylar düþünülerek kanunnamede yer almýþ olup, yasal bir boþluk býrakýlmamýþtýr.
Hamidiye Alaylarý kurma hakký Türkmen,Karakalpak,Kürt ve Arap aþiretlerine verilmiþtir. Buna göre devletin uygun gördüðü her aþiret kendi alayýný kuracaktýr. Yani alayýn askeri o aþiretin kendisinden oluþacaktýr. Subay kadrosu da yine o aþiretten olacak ancak bunlar Ýstanbul’ daki süvari Mektebinde eðitim görmüþ olacaklardýr. Burada bir ayrýntý göze çarpmaktadýr ki oda þudur.savaþ birliði olan alay ve bölük komutanlarýnýn mutlaka ordudan,diðer subaylarýn(kaymakam,binbaþý,kolaðasý) ise aþiret ileri gelenlerden olmasý gerekmektedir.. Hamidiye alaylarý kurulmasý iki bölgede gerçekleþtirildi. Birincisi Erzurum bölgesi,diðeri ise Urfa bölgesidir. Alaylarýn genel merkezi ise Erzincan oldu. Bu bölgelerde yüz civarýnda aþiret alaylarýnýn kurulduðu görülmektedir. Bunlarýn içerisinde en güçlü aþiret birliði Doðuda Hasenali aþireti reisi Mustafa bey ile Urfa bölgesinde Milli aþireti reisi Ýbrahim paþadýr. Ýbrahim paþan ya Abdülhamit büyük deðer verip ona oðlum diye hitap ettiði kayýtlarda görülmektedir. Urfa bölgesinde birlik kurma hakkýný alan öteki aþiretler adlarý ise þunlardýr:Kara Keçili aþireti,Tay aþireti,Geys ve Berazi aþiretleridir. Birecik de Necip efendinin (Deniz) Barak bölgesinde Haydar aðanýn da Hamidiye komutaný olduklarý bilinmektedir. Birlik komutan ve subaylarý büyük yetkilerle donatýlmýþ olup,emre ittihatsýzlýk yada karþý çýkmanýn cezasý oldukça aðýrdýr. Bu gibilerin yargýlanmasý Erzincan da kurulmuþ özel mahkemelerde görülürdü. Bundan dolayý bölgelerinde büyük bir baský ve otorite tesis ederler. Bu baský ve otorite çoðu zaman keyfi hareketlerle de kendisini göstererek bölge halkýnýn rahatsýzlýk duyma derecesine gelmiþtir. Geniþ yetkilerle donatýlan Bu birlikler içte amaçlanan disiplin ve düzeni kurmaya çalýþmýþ,dýþarýya karþýda özellikle Ruslarla yapýlan savaþlarda büyük yararlýklar göstermiþtir. Ancak sonraki yýllarda gerek Avrupalý devletlerin baskýsý,gerekse de Ýttihat Terakki partisinin alaylarý tasviye etme isteði nedeniyle 1909 tarihinden sonra alaylar önce silahsýzlandýrýldý,daha sonrada bir kýsmý düzenli ordu saflarýna kaydedilirken kalanlarda zaman içerisinde tasviye edilmiþ oldu. Bu süreçte Hamidiye Alaylarý ile Ýttihatçýlar arasýnda isyan ve çatýþmalara varan olaylar yaþanmýþtýr. Zaten bu iþin sonu kurucularý Abdülhamit’in Ýttihatçýlar tarafýndan devrilmesinden sonra görülmüþtü. Devletin bu konuda almýþ olduðu karalara saygý duyan,isyan ve çatýþmalara girmeyen birlik komutan ve subaylarý emekliye ayrýlarak kendilerine emekli aylýðý baðlanýr. Ölenlerin eþ ve çocuklarý 1950 ye kadar maaþ almaya devam ederler. Bu tarihten sonra Hamidiye alaylarý devri tamamen kapanýr. 1980 yýlýndan sonra Doðu ve Güneydoðuda baþlayan PKK terör olaylarýna karþý Devletin getirmiþ olduðu Koruculuk sistemi öyle görülüyor ki Hamidiye alaylarýnýn bir benzeridir. Bakýldýðýnda her ikisi arasýnda benzer özellikler görülmektedir.