-
Hasret
Biraz meşguliyet, biraz tembellik, biraz kayboluş ve belki birçok şeyden uzak kalış. Adını ne koyarsanız koyun. Bugünlerde yazamıyorum. Yazmıyorum. Oysa, yazmaya vefa böyle olmamalı. İnsan günde beş dakika olsa yazmalı. Beş dakika olsa okumalı. Paylaşmalı. Paylaştırmalı. Paylaşırken mutlu olmalı. Paylaştırırken adil olmalı; göresmeleri, hisleri, kızgınlıkları paylaşmalı.
Kendime saklamamlıydım. ‘Aşan bilir karlı dağın ardını’ türküsünün derin anlamını bilenlerle bir olmalıydım.
Uzak kalma. Uzakta olma.
Neyden kimden mi? Hiç sormayın.
Bırakın doğduğum, büyüdüğüm toprağı, insan İstanbul’u bu kadar mı özlermiş? Cem Karaca’nın “Hep Kahır” türküsünü onlarca defa çoluk çocuk dinlerken boğaz ve gemiler geçiyor önümüzden, sağımızdan solumuzdan.
Her pazar istinasız soframızda ayrı bir yeri olan hamsiye bu hasret neden?
İnsan nohut dürümüne, insan yağmur sonrası felhan toprağının kokusuna bu kadar mı hasret çekermiş.
Utangaç bir kedi sessizliğinde, özlemlerimi içime atıyorum. Sevdalarım yine yüreğimin başında, uzak bir diyarda bir koşturma içindeyim. Erbil’de bir kalenin etrafında dönüyorum. Habire dönüyorum. Gurbete düşüşün otuz ikinci yılında, yeniden ev döşeme telaşı bir yanda, bir yandan da bizce eski olmayan şimdilerde yeni bir dil öğrenme derdindeyim.
Çokça suskun, konuşmaya hasret kalmış bir şehirde dertleşecek bir yapı, bir mekan aramak çoğu zaman boşuna oluyor. Bir çay kenarı, bir çam altı, bir pınar başında, ya da bir minare gölgesinde olmak varken, diyemiyorum...
Yani dostlar, asli vatan öbür aleme daha çok yakın bir hayatın içinde, memleket toprağına biraz uzaktayım işte.
Herbirinizin Kurban Bayramını tebrik eder. Ağız tadıyla ailece huzur içinde bayram etini yemek ve yedirmeyi Allah hepinize nasip etsin.
Sevgi ve saygımla...
-
Makeleniz Duygularimiza tercuman olmus, bogazimiz dugumlendi, Allah yardimcimiz olsun...
-
Sevgili hocam!
Bu kalemin sahibi olarak fikriyat ve hissiyatınızdan azami derecede istifade ettiğimi ve sitemizin hemen bütün üyelerinin sizden sitayişle bahsettiğini söylememe müsade ediniz ve bizi yazılarınızdan mahrum bırakmyınız. "Kal'a'dan kal'a'ya taş ben olaydım..." diyenlerin diyarından özleminize ve hasretinize saygı duyuyor ve sizlerin de Kurban Bayramını tebrik ediyorum.Selam ve hürmetle...
-
hocam çok güzel olmuş kaleminize sağlık...
-
cok güzel gercekten.ellerinize yüreginize saglik..
paylaşımınız icin tesekkürler.
-
Sanırım yaradılışımızda var, daha önce gördüklerimizin, sevdiklerimizin özlemini duymak.
Belkide Cenabı Allah'ı öksememizin sebebide bu olsa gerek.
Sevdiklerinize sevdiğiniz şekilde kavuşmanız dileğimle, nice bayramlara.
-
Hocam çok özledim sizi İstanbula geldim siz izindeydiniz yine geldim ülke dışındaydınız
İnsan
Hasretlik denen duyguyu her ayrılışında tekrar yaşanıyor.Selamlar
-
Mehmet hocam sizin Erbil'e gideceğinizden haberimiz vardı sizinle en son telefonla konuştuğumuzda söylenmiştiniz ama sonra sizinle irtibatımız koptu bir kaç email attım ama cevap vermediniz, inanın sizi çok merak ediyordum, ne yaparsınız nasıl geçiyor günler hep bunları merak ettim ama siz yazmışsınız, işte
"Bırakın doğduğum, büyüdüğüm toprağı, insan İstanbul’u bu kadar mı özlermiş? Cem Karaca’nın “Hep Kahır” türküsünü onlarca defa çoluk çocuk dinlerken boğaz ve gemiler geçiyor önümüzden, sağımızdan solumuzdan.
Her pazar istinasız soframızda ayrı bir yeri olan hamsiye bu hasret neden? "
Hasretlik bu işte, bizde size hasretiz hocam yazılarınızla bizi yalnız bırakmayın.
-
uzun zamandir yazmadigin için bakmiyordum
maalesef bayramda gorusemedik bana bir telefon numarasi gonderirsen:)
selamlar