-
ŞEHİDE MEKTUP.
YARIŞMASI SONUÇLANDI.
EĞİTİM-BİR-SEN Gaziantep Şubesi ve Şehitkamil Belediyesi işbirliği ile 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin Yıldönümü ve Şehitler Haftası münasebetiyle düzenlenen öğrenciler arası ödüllü
ŞEHİDE MEKTUP YARIŞMASI sonuçlandı.
İlköğretim 6, 7, 8. sınıflar arasında düzenlenen kategoride Nizip Ali Alkan İlköğretim Okulu’ndan Kübra BAŞIAÇIK
ÖLÜMSÜZ KAHRAMANLAR isimli eseriyle birinci olurken Ortaöğretim kategorisinde ise MEHMET’İM isimli eseriyle Nizip Türkan Ömer Okan Lisesi öğrencisi Meltem MERAL birinci oldu..
Gençlere canlarını feda ederek güzel yurdumuzu, bize emanet eden aziz şehitlerimizi saygıyla anmak, onları anlamak, vatan sevgisini kazandırmak ve öğrencileri yazmaya teşvik etmek amacıyla düzenlenen yarışmaya rekor katılım oldu. 12 Şubat’tan 9 Mart 2007 Cuma gününe kadar devam eden yarışmaya katılım ilköğretimde 635 , ortaöğretimde ise 329 , toplam 964 eser şeklinde gerçekleşti..
İl Milli Eğitim Şube Müdürü Mithat SEVİN, Gaziantep Öğretmen Evi Müdürü ve Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı-Yazar Zekeriya EFİLOĞLU, Şahinbey İlçe Milli Eğitim Müdürü Abdülhalim ÜNVERDİ, Hasan SÜZER Lisesi Edebiyat Öğretmeni Sefer SERİN, Cumhuriyet Lisesi Edebiyat Öğretmeni Mehmet Sait ATEŞ, Latife Özmimar İlköğretim Okulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni-Yazar Hanifi Akın, Hanifi Şireci İlköğretim Okulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni ve Eğitim-Bir-Sen Şube Basın-Yayın Sekreteri Mustafa YILDIZ’dan oluşan seçici kurul, 11 Mart 2007 Pazar günü yaptığı değerlendirmede yarışmayı sonuçlandırdı. Sonuçlar şu şekilde gerçekleşti:.
DERECEYE GİRENLER:.
İlköğretim Kategorisindeki Dereceler: .
1. Kübra Başıaçık , Ölümsüz Kahramanlar isimli eseriyle (Nizip Ali Alkan İlköğretim Okulu).
2. Ayşenur Oğuztürk , Ötelere Yürüyen Yiğit isimli eseriyle (Şahinbey Aliye Ömer Battal İlköğretim Okulu).
3. Nurcan Üregen Sana Borçluyuz Ta Ezelden isimli eseriyle (8 Şubat İlköğretim Okulu).
4. (Jüri Özel Ödülü): Muhammet Furkan Tan Şehidim isimli eseriyle (Mehmet Adil Kasapseçkin İlköğretim Okulu).
5. Şeyma İnanç (Yavuzeli Şehit İbrahim Solak İlköğretim Okulu).
6. Sümeyye Ercan (Hanifi Şireci İlköğretim Okulu).
7. Funda Açıkgöz (Aliye Ömer Battal İlköğretim Okulu).
8. Meryem Gençoğlu (A. Hamamcıoğlu İlköğretim Okulu).
9. Öznur Mansız (Yavuzlar İlköğretim Okulu).
10. Ayşe Keser (İslahiye Fevzipaşa Bucağı İlköğretim Okulu).
Ortaöğretim Kategorisindeki Dereceler: .
1. Meltem Meral Mehmet’im isimli eseriyle (Nizip Türkan Ömer Okan Lisesi).
2. Pınar Ak Sen isimli eseriyle (Şehitkamil Hacı Sani Konukoğlu Lisesi).
3. Uğur Bozkurt Ey Şehit isimli eseriyle (Şahinbey Mustafa Gürbüz Necat Bayel Anadolu Lisesi).
4. Jüri Özel Ödülü: Meryem Zorlu Selam Sana Ey Oğul isimli eseriyle (Şahinbey Cumhuriyet Lisesi).
5. Nazlı Yıldız (Mustafa Gürbüz Necat Bayel Anadolu Lisesi).
6. İbrahim Sayın (İsmetpaşa Lisesi).
7. Burcu Polat (Gaziantep Lisesi).
8. Sebiha Kılıç (M. Hayri Akınal Anadolu İmam-Hatip Lisesi).
9. Mehmet Ali Kurt (İsmetpaşa Lisesi).
10.Tuğba Canpolat (Şahinbey Cumhuriyet Lisesi).
ÖDÜLLER: .
İlköğretim Kategorisindeki Ödüller: .
1. 1 Cumhuriyet altını+ kitap seti (100 Temel Eser’den seçilen 47 kitap).
2. Yarım Cumhuriyet altını + kitap seti (100 Temel Eser’den seçilen 47 kitap).
3. Çeyrek Cumhuriyet altını + kitap seti (100 Temel Eser’den seçilen 47 kitap).
4. ( Jüri Özel Ödülü ): Çeyrek Cumhuriyet altını+ kitap seti (100 Temel Eser’den seçilen 47 kitap).
Ortaöğretim Kategorisindeki Ödüller .
1. 1 Cumhuriyet altını+ kitap seti (100 Temel Eser’den seçilen kitap seti).
2. Yarım Cumhuriyet altını + kitap seti (100 Temel Eser’den oluşan kitap seti).
3. Çeyrek Cumhuriyet altını+ kitap seti (100 Temel Eser’den oluşan kitap seti).
4. ( Jüri Özel Ödülü ) : Çeyrek Cumhuriyet altını+ kitap seti (100 Temel Eser’den oluşan kitap seti).
Ayrıca; .
Her iki kategoride ilk 10 ’a giren toplam 20 öğrenciye değişik kitap seti ve tüm katılımcılara Onur Belgesi verilecektir..
Her iki kategoride ilk 10’a giren eserler kitaplaştırılacak , 1. olan eserler klip haline getirilerek CD’ye kaydedilecek ve katılımcılara ücretsiz dağıtılacak ..
Program ve ödül töreni 18 Mart 2007 Pazar Günü Şehitkamil Belediyesi Konferans Salonu’nda saat: 19:30’da Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ’nun katılımıyla gerçekleştirilecektir.
-
Şehide Mektup Yarışması İlköğretim Dalında Birinci Olan Eser
ÖLÜMSÜZ KAHRAMANLAR.
Vatan baş koymuş şu bayrağa, seslenişim sana ve senin gibi şehitlere ey ilahi sen! Geceleri saat kaç olmuş; O koca yüreğinde ordular at sürmekte; sen üzülürsün o atlarda olmadığın için. Fırtınalar kopmakta içinde. Sensizlik büyük acı olmuş anaya, babaya. Sensizlikten bileklerinde demir bilezik, sen yoksun diye herkes kan ağlar, hıçkırıklar geçer içlerinden, hıçkırıklar olmuş artık dokuz düğüm. Sen nerdesin, sen ölmedin, sen yaşıyorsun asıl bizler öldük sensizlikten, ruhumuz ölüyor, kemiriyor ruhumuzu üzüntüler, hicranlar bölüm bölüm. Sen nerdesin? Arar oldu gözlerimiz seni, sen nerdesin, sen nerelerdesin? .
Analar der ki; Olmuyor sensiz, olmuyor. Yapamıyoruz görmeyince seni, ne yapacağız, ne edeceğiz sensiz. Bizler yolunu hala gözleriz, bizler hala bekleriz seni, her an bir yerden gelecekmişsin gibi, hala öldüğüne inanamıyoruz. O kötü kurşunlar mı vurdu seni, nasıl kıydılar sana biz sana bakmaya kıyamazken? Onlar mı vurdu seni, söyleyin? diyen babalara mı yanalım, ağlayan analara mı? Biri var ki bir yanda sesini çıkaramayıp içi kan ağlar kimse bilmez, kimse anlamaz onun derdinden. Onun kalbinde her zaman varsın, kimse bilmedi bunu ve de bilmeyecek, o ağlayışlar içinde kaybolacak. Sana kavuşmak isteyecek, bilmez ki sen ölmedin, ölmeyeceksin. .
Bir yanında canın, cananın ve sevdiklerin, diğer yanında lekelemeyin, kirletmeyin diye tembihlediğin, uğruna canını verdiğin bayrağın. Anaların, babaların gözyaşları yağmur misali, sen nerdesin? Sana giden yolda başlıyor fırtınalar; sen kaybolunca o fırtınada, arkasından yine başlıyor, suskunluk misali durgunluk. .
Hatırlar mısın; nasıl güzel günler geçirdik, kara bahtımızı bilmeden nasıl yaşadık, hep aydınlığa yürüdük hiç durmadan, içimiz hep umut doluydu. Sen hep yeminler ederdin Allah’a, bayrağa, silaha, vatana hep yemin ederdin; yeminini tuttun ve korudun vatanı. Her şeyi bir yana itip korudun vatanı. Hatırlar mısın Vatan bölünmez, bayrak inmez, ezan dinmez deyişini, hatırlar mısın? Ben hiç aklımdan çıkarmadım. Hep sen yanımdaydın, belki hayal kurdum ama öyleydi. Bırakıp gitmek var mı hiç böyle? Nasıl gidebilirdin beni böyle bırakıp nasıl? Yeminimiz son nefes, son nefer, son kan damlasına kadar birbirimizi sevmekti. .
Ben sözümü tuttum ve seni hep sevdim, hep seveceğim. Sen beni hiç bırakmadın, hissediyorum benliğini tüm benliğimde, hissedebiliyorum. Eğer yanımdaysan, kulak ver dudaklarımdan dökülen kelimelere ; .
Senin başucun taşla, benim gözlerim yaşla doldu. Sen borcunu ödedin sıra bende arkadaş! .
Ya öldürenler, onlar ne olacak? Şimdi onlara ihanetle haykırıyorum; .
Eğil, ama kırılma diyen şarlatanlara güleyim ; .
Namussuz yaşamaktansa bırak şerefimle öleyim ; .
Bu milleti ilelebet yaşatmak tek ülküm ; .
Şehitler ölmez, vatan bölünmez ; .
Mehmetçiğime ; .
Kübra BAŞIAÇIK.
Nizip Ali ALKAN İlköğretim Okulu .
7. Sınıf Öğrencisi
-
Şehide Mektup Yarışması Ortaöğretim Dalında Birinci Olan Eser
MEHMETİM .
Adı; Salih, Hasan, Şahin, Hüseyin, Ahmet, olup da Mehmet ismiyle bütünleşmiş olan şehidim… .
Adettir bizde, asker uğurlarken gözyaşı dökmek. Gelenektir, görenektir ağlamak; vatana kurban diye gönderilen kınalı kuzuya. .
Nice gözyaşı döktüm ardından Mehmetçiğim. Uykusuz gecelerin esiri oldum sen yokken. Hep geleceğin günün hasretiyle yandım tutuştum. Ve bir sabah bir feryat yankılandı sokaklarda ve bulunduğum odanın duvarlarına yığılıverdi acı bir yutkunma. Bir yangın körüklendi bağrımda. “ Öldü dediler, Mehmetçiğim öldü. Bilemediler kınalı kuzum, bilemediler. Bilemediler askerlerin ölmediğini ve bilemediler şehitlerin cennetlere yol aldığını. Bir yanım katran acılığındaki yutkunmaların yanıklığıyla yanarken, bir yanım gül kokularının rayihaları içindeydi. .
Ben sana öldü demem, diyemem şehidim. Bizler biliriz ki Allah yolunda ölenlere ölüler denmez. Vatan için, millet için göğsünü siper etmek Allah yolunun bir parçası. Bu sebeple sen bir yandan gözlerimiz önündeki manzarada kutsal bir anıt gibi canlanırken, diğer yandan bitimsiz bir bahar ülkesine doğru güvercinler misali kanatlanıverdin. .
Gerçi vatana kurban olasın diye kınalamamış mıydık seni şehidim. Ama şunu bilsin ki ölürse ten ölür, canlar ölesi değil. .
Şimdi, gönderdiğin son mektubunla yatıp, yeni gelivermiş gibi yine son mektubunla kalkıyorum. Hani demişsin ya mektubunun son satırında Şehitlik kaderde varsa toprağımı çiçeksiz bırakma. Senin mezarın yok ki toprağın olsun. Toprağın yok ki üstünde çiçekler tomurcuklansın. Senin yattığın yer kabir değil ki her geliş geçişte selamlayalım. Sen; görünen mezarların, toprakların, çiçeklerin çok ötesinde ancak benzetmelerle anlatabildiğimiz alemlerin baş konuğusun. Bu yüzdendir; mezarını mezar, toprağını toprak, toprağının üstündeki çiçekleri çiçek olduğunu kabul etmeyişim. Sarıldığın bezler kefen değil şehidim; uğuruna can verdiğin, rengine vesile olup kan döktüğün bayrağındır senin. .
Seni andıkça Sarıkamış şehitlerini düşünüyorum. Onlar kar altında kemikleri sızlatırcasına bir soğukla cebelleşirken, memleketleri kor altındaydı. Ardından Samsunda kırgın, da rgın bir vapurun demir atışı takılıyor bakışlarıma. Sonra, sonra kız mı erkek mi olduğu tam olarak ayırt edilemeyen tiz bir sesle, belki on beşine basmamış bir Mehmetçiğin diliyle söylenen .
Hey on beşli on beşli mırıltıları geliyor kulağıma. Ardından bir Anadolu ağıdının içli nağmeleri ile bir ses yayılıyor siperlere. .
Çanakkale içinde bir uzun çarşı .
Ana ben gidiyom düşmana karşı .
Gençliğim eyvah.
Kolay değil elbet ömrün baharında of çekmek. Bilirim ki senin of çekişlerin bir anlık bir sitemdir. Bilirim ki senin bakışların ötedeki alemlerin manzaraları ile renklidir. Bilirim ki sen ölüm ile ölümsüzlüğe niyet etmiş bir askersin Mehmetçiğim. Senin üzüntün bahar misali gençliğinin bitmesinden değil, bir daha bu topraklar üstünde vatan, millet deyip seni soluklayacak bizim gibi gençlerin olmama ihtimalini düşünmendendir. .
Dalıp gittiğim hayallerde çirkin bir gemi yanaşıyor Çanakkale’nin boğazına ve boğazım sıkılmış gibi nefessiz kalıyorum sanki. Hemen bunların ardından mavi göklerin özgürlüğünden daha geniş bir neşe ile mavi bir bakış ümit oldu ve sen bir güneş gibi doğdun her türlü çaresizlik surlarının üstüne. .
Sen şimdi rahat uyu şehidim. Gözlerin arkada kalmasın sakın. Bir tereddüt duyup da için sızlamasın. Senin memleketin kor altında değil şimdi. Bu toprak, bu memleket senin yolundan gidildikçe hep korunacak. Allah sevgisi kalbimizde oldukça, kalbimiz vatan ve millet için çarptıkça, senin dev gibi duruşun her an karşımızda durdukça, Çanakkale’de kovulan ümitsizlik bize yaklaşmadıkça emin ol dünya yıkılsa vatan kalesi sarsılmaz. Senin memleketin daha nice şiirlere, kahramanlıklarınla örülmüş nice marşlara konu olacak. Yüreklerde yaşayan sen, bizi terk etmedikçe nice Hasanlar, Hüseyinler, nice Ahmetler, Mehmetler ve nice Şahinler, Kimiller, Gaziantepliler her dizenin bir nağmesi olacak. Bir çağı kapatıp bir çağı açan İstanbul surlarında parlayan bir şehitlik destanı, bugün farklılaşan dünyada kalemlerin ucunda, defterlerin ciltlenmiş sayfalarında yine can bulacak seninle. .
Sen şimdi rahat uyu şehidim. Her ağaç köklerinden alır can suyunu. Benim susuzluğum ancak seninle gider. Madem bir ağacın yağmur damlalarına yakın olması gibi yakınız biz birbirimize, o zaman tasa edip endişe duymak niye? .
Sen şimdi rahat uyu şehidim ve korkma. Ne bu vatan başkasının olacak, ne de sizler unutulacaksınız. Sen en küçük tereddüdün ihtimalini dahi taşıma içinde. Bu yurt, bu toprak, bu memleket bizim. Bilmese söyler miydi hiç Mehmet Akif Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak diye. Söyler miydi hiç bir bildiği olmasa. .
Şimdiye kadar dalgalanan bu al sancak nasıl vücut bulup dalgalandıysa nazlı nazlı, bundan sonra da dalgalanacaktır bakışları bulanık olanları kıskandırırcasına. Bilirim ki onun dalgalanışı senin gözüne görünmek içindir. Bilirim ki onun dalgalanışı bizlere sizi unutturmamak içindir. Bilirim ki onun dalgalanışı cennet esintilerini bizlere şehitlerden alarak cennet misali bu vatana taşımak içindir. .
Bilirim, Allah için ölenler ölü değildir. Bilirim, ten ölür can ölesi değildir. Bilirim senin toprağından can suyunu aldıkça bu memleketin evlatları vefasızlık edecek değildir. Bilirim senin ruhun bir anıt gibi durdukça karşımda bu vatan sarsılacak değildir. Bilirim Sarıkamış ın soğuğunu sarıp sarmalayarak ılıklaştıran, Kocatepe sırtlarına atılan şarapnellerin kor ateşini serinliklere çeviren bayrağımız dalgalandıkça vatan ihanet ve korkulara teslim edilecek değildir. Bilirim Türk evladı ecdadını tanıdıkça daha büyük işler başarmak için kendinde güç bulacaktır .
Sen şimdi rahat uyu şehidim. Senin cesaretin, senin vakarın, senin ruhun, senin heybetin, senin bakışların, senin yiğitliğin bizlerin içinde. Sen bizimle olduğun kadar biz de seninleyiz. Keşke sana; ruhun şad, mekanın cennet olsun diyebilseydim. Bu nu söyleyerek belki şanına küçük bir iltifat etmiş olurdum. Ama bu iltifat etme hakkı verilmemiş bana. Çünkü zaten şehitlerin ruhu şad yeri de cennettir. .
Meltem MERAL.
Nizip Türkan Ömer OKAN Lisesi.
10. Sınıf Öğrencisi.
-
bilgilendirdiğiniz için teşekkür ederim
-
Şehide mektup yarışmasının ödül töreni büyük bir coşku içinde geçti.Şehide okunan mektuplar büyük bir duygu yoğunluğu içerisinde dinlenildi.Şehitkamil kaymakamı, il milli Eğitim müdürü, şube müdürleri, belediye bşk. yardımcısı, Eğitim Bir Sen şube başkanı vs. protokol erkanının,salondaki öğretmenlerin, velilerin, öğrencilerin heyecanı görülmeye değerdi.Eğitim Bir Sen farkını bir kez daha ortaya koydu.
Şimdi geceden bir kaç enstantene....