Yazdırılabilir Görünüm
Sevgili Nizipliler ,biliyorsunuz 1980’’li yillarda bazi köy ve kasaba Türkçe degil diye degistirildi. Hiç alakasi yok. Sadece Türkçe olmayanlari degil Türkçe olanlari da degistirdiler. Ben bir Orullu olarak, Sekili yerine Orul adini kullanmayi yeglerim. Orulsözcügü Türk dilinin ilk sözlügü olan Divan-i Lügat’’it-Türk’’te geçmektedir. Öztürkçe sözcüktür. Bu sitede eski Türkçe yer adlarinin tekrar kullanilmasi için birplatform olusturalim. Ne dersiniz..
MESELA; Tatlıcak yani eski adıyla ÇAĞIT...
Valla bizimkinnin ismi değişmedi."Söğütlü"
bu ismi dedelerimiz bursa söğütten geldikleri için zamanında koymuşlar.
övünmek gibi olmasın ilk osmanlı soyundanız..
Zergil - Keklik
Germiş- Arıkdere
Mızar - Uluyatır
Tılfar - Kocatepe
Kala - Kale
Keriz - Samandöken
Hıyam - Salkım
Çokşuruk-Yolağzı
Kirkiz- Kumla
aklıma geldikçe yazarım vesselam...
evet,arkadaşlar,bence birçoğumuzun yılarca anılarının olduğu,bir çok konu ve yaşama konu olmuş köylerimiz var bakim tüm bunlar tarih oldu.aslında değişmemesi daha iyi olurdu.kanısındayım........
...........
Keret : Adaklı
Zerdegüm : Korucak
Tilmiyen :Günaltı
Tayba : Güzelköy
Kubbin :Bağlıca
Himeli :Gülkaya
Tilfar :Kocatepe
Kefre :Suboyu
kürep-gökçeli
Bu konu gerçekten çok önemli... Nizip haneklerinde ki gibi böyle mümkün olsa da eskiden bugüne değişen köylerin adları komple bir liste leklinde verilse çok güzel olur..Ayrıca diğer yerel sitelerde kendi köyleri hakkında bir çok resimler vs yayınlamakta,burda da olursa çok hoş olurdu...Bu sitede Nizipin ve Karkamışın köylerini tanıtan bir bölüm olsa,resimleri, köylerde kimlerin hangi ailelerin yaşadığı veya bilinen kişilerin isimleri,köyün ekonomik durumu vs sorunları,kaç hanedir,oraya has olan özellikleri filan bunlar yazılsa çok faydalı ve tanıtıcı olurdu...
Altındağ -Kefercebel
Dutlu - Torumahmut
Bahçeli - Hıyar
Ballı - Habip
mazmahor diye bir yer var m??
Eylül Mazmahor Diye Bir Köy Var Orul(sekili) Köyüne Yakin Bir Köy.
Bu Arada Eski Adiyla Gala=kale Köyü
tabiki var
ben şu köylüyüm dediğin zaman orası nere yaw diye çok duyuyoruz sonra eski adını söyleyince hee orasımı diyor ancak o şekilde hatırlıyor..
yabancılaşıyoruz yanii...
Nizip@yahoogroups.com
arkadaşLar Bu konuda Köy eşrafLarı itiraz etmesi Lazım. Hiç bir yetkilinin Suçu yok... Kısa Bir öRnek vereyim gevence nin ismini değiştirelim dediler Köylüler Karşı Çıkınca Gevence Olarak Kaldı.
acemi toydemir
insan dogdugu yeri neden özler hiç düşündünüzmü ben ne zaman keredin adını duysam icimdeki hedşey beni sanki öldürüyor okadar uzak kaldim dogup büyüdügüm yere hasret bıraktı bu hayat beni sevdigim insanlra hayata küstürdü gürbet beni
Köy adları konusunda bir şey dikkatimi çekti. Gerek Nizip'te gerekse hemen karşıda Birecik'te "Til" kelimesiyle başlayan birçok köy var. Tilmiyen, Tilaze, Tilveys, Tilhabeş, Tilmusa, Tilöbür vs... Til kelimesi Arapça da "tepe" demek. Yani bu köylerin adı sanki bulunduğu yere hakim olan bir şahsın adıyla anılmış. Benzer şekilde Torumahmut (Dutlu) Köyü'nün de adı Arapçada "dağ" anlamına gelen "tur" kelimesinde geliyor olabilir.
Sitemizde hemen hemen Nizip'in tüm köylerinden üyemiz var. Herkes kendi köyünün adının kaynağını araştırsa ilçemiz için güzel bri arşiv olur.
[NZ]Dutlu[/NZ], [NZ]Torumahmut[/NZ], [NZ]Torunmahmut[/NZ] diye biliyorum.
Muhtemelen doğrudur abi, zira o köyde Torunlar Aşireti de var...
Alıntı:
admin Nickli Üyeden Alıntı
mizrin>yağmuralan
Kasabamızın eski adı "Mızar" dır.Bu ismin mezar kavramından geldiği bilinmektedir.Çünkü beldemizde çok sayıda ulu insanlara ait tarihi mezarlar halen bulunmaktadır. Beldemizin geçim kaynakları:Genelde çiftçilik üzerinedir.Başlıca Zeytin,Antep Fıstığı, Hurma,Havuç,Nar gibi tarımsalürünlerimiz vardır.Özellikle havuç beldemize has cinsi ile meşhurdur.Kasabamızın geçmişi Selçuklular dönemine dayanmaktadır.Kuruluş tarihi tam olarakbilinmemektedir.Beldemizde halen ibadete açık Selçuklular döneminden kalma bir camii ve daha önceki yıllardan kalan ve halen sadece minaresibulunan bir diğer camiinin varlığı da bilinmektedir.Hz Ali'nin evladı Hacı Dede Oğlu'nun oğlu Ömer Şaha ait mezar da beldemizdedir. Beldemizde İlköğretim Okulu,Kütüphane, Sağlık Ocağı,Ekmek fabrikası ve dört tane Zeytinyağı İmalathanesi bulunmaktadır.26 bakkal,üç internet cafe,6 kahvehane,1 bilardo salonu,3 cami,bir lisei3 ü ilköğretim okulu,1 adet milli kütüphane bulunmaktadır
KASABAMIZIN MEŞHUR VEDE ÇOK ÜNLÜ OZANI.(USLUBU DOĞAÇLAMA)
1933 yılında Gaziantep'in eski adı Mızar, şimdiki adı Uluyatır kasabasında dünyaya geldi. Fakir bir ailenin çocuğuydu. 10-12 yaşlarında bazen dutma bazen çoban olarak çalışma hayatına girdi. Bu sebeple okula gidemedi ve okur yazarlığı da öğrenemedi. Çobanlık yaptığı süre içinde dağlarda kendi kendine şiirler ve türküler söylüyordu. 15 yaşındayken bir kıza aşık oldu. Kız da onu sevdi. Ancak fakirlik yüzünden kız babası düğüne yanaşmadı. Mehmet Yılmaz, bu aşk sebebiyle büyük acı çekti. Kendisi, "Aşıklığım işte bu aşk yüzünden başladı" demektedir. Köyde yaşadığı yıllarda dernek ve düğünlere giderek türkü ve şiirler okudu. Daha sonra Gaziantep'e gelerek 6 yıl kahvecilik yaptı. Sevdiği ve alamadığı kızın 1955'de vef'at etmesinden sonra evlendi. Bu evlilikten 12 çocuğu dünyaya geldi.
Mehmet Yılmaz, başta Konya'da yapılan Türkiye Aşıklar Bayramına İstanbul'da yapılan Kültür sanat Vakfı'nca düzenlenen Aşıklar Şöleni'ne katıldı.
Mehmet Yılmaz, Türkiye Aşıklar Bayramlarına katıldığı her yıl ''Besteli Doğmaca Türkü'' dalında altın madalya kazanmıştır.
SONU NEYE VARACAK
Hacıya hocaya cahilsin deyip,
Çat bakalım sonu nere varacak?
Sabahleyin erken okunur ezan?
Yat bakalım sonu nere varacak?
Dikkat et sevdiğim eyleme hata,
Eli boş gider mi insan ahrete.
Bir ölçek su döker, bir ölçek süte,
Kat bakalım sonu nere varacak?
Hiç aklım ermedi benim bu işe,
Kimse dur demiyor böyle gidişe.
Alıp dörde beşe, satar kırkbeşe,
Sat bakalım sonu nere varacak?
İstersen Mecnun de, istersen deli,
Doğruyu söyleyenin bükülür beli.
Bir kavak dalında karga misali,
Öt bakalım sonu nere varacak?
Şaşırırsın Mehmet Yılmaz ne desin?
Allah vicdansıza merhamet versin.
Dört kişinin omuzunda gidersin,
Git bakalım sonu nere varacak?
Kefre .suboyu
bir düzeltme yapmak istiyorum köyümüzün esas ismi torumahmut'tur bazıları anlam veremeyince acaba torun mahmut mu imiş diyorlar. köyümüz aşiret olarak türkmen boyunun kürdili aşiretine mensuptur ve torun aşiretinden hiç bir aile yoktur.Alıntı:
Subutay Nickli Üyeden Alıntı
II.Mahmut'un burada tarumar edilmesiyle de alakalı olabileceği düşünülmektedir. Nizip savaşı konumuzda bahsi geçiyordu.
Akçakent hakkında neler var.
Eski köy isimlerini istiyoruz.
Yer isimlerinin değiştirildiğini
tarihe yazsak 500 yıl sonra kimse inanmaz.
bence de köy ismilerinin aslı geri gelmeli. zaten hali hazırda kimse yeni isimleri kullanmıyor. çünkü bu isimler bir günde verilen isimler değildi atalarımızdan bize kalan ve belkide çoğu bir hadise sonucunda vuku bulan isimlerdi. dolayısı ile kültürün birer parçası olan bu isimler artık resmiyetde de tanınmalı.
Köylerin eski adları hala geri verilmedi mi.?
Torunmahmut'un diğer ismi de Kefertut değil mi? Kefer Süryanice (Arapça) köy manasına geliyor. Tel (til) ise yukarıda arkadaşın da dediği gibi tepe- höyük manasında ve Orta Doğu'da yer isimlerinde sıkça kullanılır. Çünkü coğrafyaya baktığımız da Hititlerden Asurlardan ve Babillilerden kalma bir çok haberleşme tepesi vardır ve bunların üzerine kurulan köylerin bir çoğu til kelimesiyle başlayan isimler alır.
Bir başka başlıkta da değindiğim gibi bu tip hatalar çok yapılıyor. Eğer araştıran kişi yöreyi bilmyorsa Arap harfleri ile tutulmuş olan osmanlıca metinleri yanlış okuyabiliyorlar. Buna Birecik formunda da rastladım. Oradaki değerli paylaşımlarda Nizip'te geçen köylerin bazılarında hata var. Silsile köyü Selsele, Kefertut Kefertun şeklinde yazılmış. Eski okumalarda bunlara sıkça rastlıyorduk. Yazı bazen belirgin çıkmıyor bazen de yazan kişi veya müstensih noktalama hatası yapabiliyor. Bunun için Diğer kaynaklara bakmak ve de bölgeyi iyi tanımak icap ediyor.
Köylerimizin orijinal isimleri adı altında ayrı bir konu başlığı açmak istemedim. Sanırım bu başlık altında da devam ettirilebilir. Dileyen buraya köylerinin orijinal isimlerini, varsa hikayesini ve manasını ekleyebilir. Geçenlerde kendimce bir harita çalışması yaptım ve köylerimizin (Karkamış köyleri de dahil) orijinal isimlerini yazdım. Bir haritada Latin harflerini diğer haritada da Arap harflerini kullandım ve araştırmamda Osmanlı Halep Vilayeti Salnâmalerinde geçen metinlerden yararlanmaya çalıştım. Yerleşim yerlerinde kaymalar olmuş olabilir bunun için kusuruma bakmayın arkadaşlar.
Kurâb (Kürep): Gökçeli Köyü. Köyün ismi elimdeki belgelerden bakarak 1770 yılına kadar gidiyor. O dönemler zaten yöre iskana açılıyor ve bazı köyler yeni kuruluyor bazı terk edilmiş köylere de aileler ve aşiret mensupları yerleştiriliyor. Eskilerin anlatımına göre de dağın arkasında bulunan köyün eski yerine sanırım bu dönemlerde yerleşilmeye başlanıyor. Kurâb (قراب) Arapçada "suya yakın kuyu" manasına geliyor. Ve eskiden köyde pınarlar olduğundan ve bugünkü höyüğün sazlık olması da bu ismi teyit etmektedir. Köyün ismi elime geçen eski metinlerde bu şekilde geçmekte ve bazı çalışmalarda sanırım harflerin veya noktaların yanlış çıkmasında dolayı Kuran, Girâb şeklinde de okunmuş. Daha sonraki yıllarda yani günümüze yakın tarih de ise halk arasında söyleniş değişikliği olmuş ki son dönem salnamede köyün ismi Gûrâb olarak geçmekte. Zira köy halkı da köyün Gürab olduğunu mansının da (Farsça) "Gürsu" olduğunu söylemekte. Ve zamanla köyün ismi nihayette Kürep şeklini almıştır. Belgelere dayanarak köyün asli ismi Kurâb'tır.