Allahın yerinde olsaydınız en kızdığınız
suç ne olurdu?
Yazdırılabilir Görünüm
Allahın yerinde olsaydınız en kızdığınız
suç ne olurdu?
De get soyga kafayı sıyırmış oruç kafaya vurmuş akşam yemekte balçan kebabı yede aklın başına gelsin.
selamlar
Böyle soru mu olur caiz mi?
Allahın en sevmediği günah kibir değil mi?
ŞAKA BİR YANA AMMA BENİM BİLDİGİM OSMAN BEY BU SORUNUN ALTINDA BİR KÖŞE TAŞINI İŞARET EDİYOR.
Selamlar
Şirk.. Gizlisi, açığı.. Allah(cc)'ın tek afettmeyeceği en büyük günah!..
Hiç öyle bir düşünceye kapaılmadım...
bu nasıl sacma bir soru ya biz kimizki öyne dusunenım
Haşeee........
Töbe töbe de kıdemli üye felsefefe abi yaaa
Yahu Allahınızı severseniz bu konuyu kapatın.Böyle bir soru olurmu kardeşim, biz şuncağız aklımızla nasıl olurda kendimizi haşa Allahu tealanın yerine koyarız ve en kızdığımız şeyi söyleriz.Allahu tela ve tekaddes hazretleri şirkin dışında istediği kişinin günahlarını affedeceğini buyuruyor.Bizler kıytırıktan bir şey için gönül koyuyoruz birbirimize nasıl olurda kendimizi bir an haşa onun yerine koyarız. Ya ramazan kafanıza vurdu ya sahiden iyi değilsiniz.
Kelam veya Hadis uzmanı arkadaşlarla konuşurken
bazan benim Mutezile ye yakın olduğumu söylüyorlar.
İşe Felsefe karşınca bazan böyle sorularla karşılaşabiliyoruz?
nasrettin hoca, hamam bocegini nasil bir yaratik diye hep alay eder ve sevmezdi bu nasil bir hayvan diye asagilardi, Aradan gecen sure icerisinde nasrettin hoca derdine derman bulunmaz bir hastaliga duser ve tek careside hamam bocegini sifali bitkileerle karistirip yemek oldugunu soylerler, Nasrettin hocada nasil olur diye telaslanmaya baslar, Ve yaptigi bitti kendisini sagligina kavusturur artik eski sagligina kavusmustur o sirada koylunun biri gelir hocam biz yagmur duasina cikiyoruz seninde aramizda bulunmani istiyoruz tabiki nasrettin hoca direk gelmiyecegini soylemis koylu neden diye sordugunda demis ben hamam bocegini nasil bir yaratiik diye sevmezken onu yemek sorunda kaldim Aci beni Allahin isine karistirmayin demis....:)
felsefe bey açmış olduğunuz konu bence güzeldi...hatta cevap vermek için satırlar dolusu şeyde yazmışken sonra yanlış anlaşılma endişesiyle değiştirmeye karar verdim...çünkü o kadar yalın bir soru gibi görünmesine rağmen cevap vermek istediğimde öylesine genişlediğini görünce hata yapmaktan tabiri caizse tırstım...ama sorunun güzelliğde burda sanırım...düşündükçe dimahlarınız duruyor yazdıkça evet ben bunu biliyormuşumda neden hayata geçiremiyorum diye hayıflanırken bir anda yapmış olduğunuz hatalar film şerdi gibi gözlerinizin önünden akıp gidiyor...yazmaya kalkınca görüyorsunuz ve ne kadar çok helallik almam gerek diye içiniz acıyor...tamamen vicdanınızın ve beyninizin sınırlarını zorlayan bu soruya cevap vermeye ne akıl ne de literatürdeki bütün kelimeler yetmeyecek...sayfalar dolusu yazsam anlatmak istediklerimi anlatamayacağım sanırım...sahuru beklerken beni nasıl bir muhasebe içine sevk ettiğinizin farkındamısınız acaba???
Ucu acik bir soru! Oyle mi?
Mes'ulun niyetinde mundemic.
Bazisinin yaptigi gibi 'bu ne bicim soru' ofkeli serzenisinden (soruyu sorana kizarim) kendince mulayim izaha yeltenenine yelpaze acarsiniz.
Mantik duzeneginden bakinca, muhatabimizin felsefe muteallim ve muallimi hasebiyle, 'Tanri ben olsam, elbette kendi sahsi mutasarriflarimdan kinaye kizarim' Oyle mi?
ya da
'ben Tanri olsam, Tanri'nin kizdigi seylere kizarim!' Oyle mi?
Sevgili felsefe nin yapmak istediği de buydu yani hatalarımızı aklımıza getirip ders çıkarmaktı(kısaca sorunun anladığım açıklaması diyelim çünkü soru çoook güzel ve geniş) o yüzden niyeti iyi bulmamla beraber soruyu yanlış bulduğumu belirtmek isterim çünkü hepimiz handan hanım gibi düşünmeye biliriz daha değişik düşüncelerle günaha girmemize de vesile olabilecek bir soru,bu yüzden sorunun değiştirilmesi lakin manasını koruması dileklerim ve isteklerimle.Sevgi ve saygılar...
evet vicdanın ve beynin sınırlarını zorlayan bir soru,,,
bende zınk diye kilitlendim bu soru karşısında...
öyle basit değil ....
çok zor bir soru..
Felesefe kardeşim konuyu ve sahiplerini çok iyi bilirler Manisada Yaşayan islam alimlerinden Lakabı MERKEZ EFENDİ üstadı sümbül efendi ile aralarında şu konuşma geçer konuya en güzel cevap olabilecegi için kopyalayıp atıyorum.
Bundan sonra Mûsâ Efendi hergün Sünbül Sinân'ın dergâhına gelip, ondan ders almağa ve hizmete başladı. Bir gün Sünbül Efendi, sohbet esnasında Mûsâ Efendiye; "Âlemi sen yaratsaydın, nasıl yaratırdın?" diye sordu. Mûsâ Efendi; "Bu mümkün değil! Ama mümkün olsaydı, her şeyi merkezinde bırakırdım. Âlem öyle bir tatlı nizâm içinde ki, buna bir şey ilâve etmek veya bir şeyi eksiltmek düşünülemez." dedi. Sünbül Efendi bu cevap üzerine; "Âferin Mûsâ Efendi! Demek her şeyi merkezinde bırakırdın. Öyleyse bundan sonra ismin Merkez Muslihuddîn olsun." dedi. Böylece Mûsâ Efendi, Merkez Efendi ismiyle meşhur oldu
Soru alemi sen yaratsaydın nasıl yaratırdın değil, soru allahın yerinde olsaydınız en kızdığınız suç ne olurdu.bizim gibi en azından benim gibi kıt akıllı olan adamlara böyle soru sorulmaz kardeşim.
Sen en zeki arkadaşlardan birisin.
Soruyu hepiniz gayet güzel anladınız.
Hatta Yusuf Kardeşim
bile soruyu açıkladı.
Ama soruyu her anadolu ereni gibi
sizler gayet iyi bilmektesiniz.
Tevile de gerek yok.
Korkmanıza da
Ben Bursavi Mahmut Hazretlerinin
gayet güzel cevap vereceğinden eminim.
Ramazanında bereketi ile
siyaseti bırakıp
daha çok Allah kelami ve zikri ile ilgilenelim.
Biliyorsunuz ki Zikr
aynı zamanda düşünmek ve doğru olanı bulmaktır.
Hatta kerdeşlerimin hepsinden
dini konurda cevap ve başlık açmasını
siyaseti bayramdan sonraya bırakmaya davet edeceğim.
Bu nasil bir soru seklidir veya nasil bir cevap vermek lazim gelir benim aklim ermedi...