Sağolun Latif Bey,
çalışmalarınızın devamını diliyoruz. Bir şehrin güzel görünümünde yolların önemini belirtmeme gerek yok sanırım. Kolay gelsin diyelim.
Yazdırılabilir Görünüm
Sağolun Latif Bey,
çalışmalarınızın devamını diliyoruz. Bir şehrin güzel görünümünde yolların önemini belirtmeme gerek yok sanırım. Kolay gelsin diyelim.
Eşimle her hafta sonu giderim,gerçekten emeği geçenlere teşekkür etmek lazım.
Fatih Kardeş Bende bir yerde gördüğün yazıyı paylaşayım...
TAŞBAŞ DAĞI
Kayseri’nin Erciyesi, Bursa’nın Uludağ ı, Gaziantep’ in Sofu, Dülük Babası varsa Nizip’ inde Taşbaş Dağı vardır. Gerçi Taşbaş’ ın ne Erciyes gibi sürekli kar’ ı, Duman’ ı, ne Uludağ gibi çam orman’ ı, Sof gibi havayı ozanlaştıran doğal makinesi, ne de Dülük gibi yaşı ta Etilere kadar uzanan ve her din’ de karşımıza ayrı bir aziz olarak çıkan babası. Ama bunlara karşılık Taşbaş yamacında güzel bir Pınar’ a, yaz kış yemyeşil Kur’an bitkisi zeytin ağaçlarına, Bizanslıların meyvesinden macun yaptıkları Fıstık ağaçlarına sahiptir. Bir gün gelecek müteşebbis Nizipliler, pınar’ ın çevresini güney’ in Revaçta bir eğlenme ve dinlenme yeri, turistik bir site haline getireceklerdir.
Nizip’ in güneyinde ki Barak nasıl adıyla, folklöriyle ben Türk’üm diyorsa, Taşbaş’ta ben de öyleyim diye ses veriyor. Dörtbin’i Abdal olmak üzere 84.000 Türkmen evi tut beni Anadolu diye Horasandan yol’ a çıktıkları zaman aralarında “Taşbaş” Adında bir oba bulunuyordu. Taşbaş, Bozok’a bağlı 24 Oğuz Boyundan biri olan Beydilli’nin Oymaklarından Karaşeyhli’nin bir Obasıdır. Önce Sivas, sonra Yozgat’a gelen büyük Türkmen göçü Yozgat’tan sonra yönünü Güney’ e çevirmiş şimdi Suriye sınırları içinde bulunan Culup’a yerleştirilmişlerdir. Başları Oymak yasasına bağlı, yaşantıları Kışlak ile Yaylak arasında geçtiğinden Culupta ki Sürekli yerleşme yaşantısından usanmışlar yazları kuzeyde ki yaylalara göçüp kışları geri dönmeye başlamışlar, içlerinde dönmeyenler de olmuştur. Taşbaş Ovası bu gidiş gelişlerin birinde bir Fırat’a öbür yandan Barak ovasına bakan bu tepeye konarak Türkmen adeti üzerinde adlarını bu dağ’ a vermişlerdir.
Taşbaş adı şöyle bir Hikayeye de bağlanmaktadır:
Vaktiyle yedi kız kardeş odun toplamak üzere bu tepe çıkarlar bir aralık yedi atlının kendilerine doğru geldiklerini görür, korkarlar. Yüzlerini ve ellerini göklere çevirerek:
Tanrıya seslenerek eğer bunlar kötü niyetle geliyorlarsa kendilerini taş et diye yalvarırlar.
Adamlar kötü niyetli olduklarından kızların duaları kabul edilir. Atlıların yedisi’ de hemen taş olurlar. Bu efsaneyi kızlar’ ın kendilerinin taş edilmenin yolunda yalvardıkları, kızlar’ ın taş oldukları biçimde anlatanlar da vardır. Bu taşların üst bölümleri eskiden tam kafa biçiminde imiş. Bundan ötürü tepeye Taşbaş adı verilmiştir. Sonra doğal etkilerle bu durum kaybolmuş.
Taşbaş tepesinde, kayalar üzerinde at ve köpek ayağına benzeyen izler bulunmaktadır. Bunların İslam Dininin ilk müezzinlerinden Bilal-i Habeş-i nin At ve Köpeğine ait bulunduğuna inanırlar. Bu nedenle halk tarafından Kutsal yerlerden biri olarak nitelenir. Tanrıdan bir dileği olanlar burada kurban keserler. Bu dilek dilemede çocuk isteyenler çoğunluğu teşkil ederler. Hatta erkek çocuğu olanların adını Bilal veya Habeş koyarlardı.
Daha Fazla Bilgi İçin Tıklayın
GÖKHAN turistik bir site haline gelmesi çok zor neden diyceksin geçenlerde akşam taşbaşa çıktık ışıklar yanmıyordu ama keyfçiler orada çilingir sofrasını kurmuşlardı ayrı ayrı yerlerde ayrı kişiler içmek için oraya gidiyorlar aile olduğu için hiç inmeden geri döndük yoksa orada nizipin eşsiz manzarasını izlemek çok güzel bir olay hal böyle olunca kaç kişi gider oraya???
valla ben en son nizipte iken kabloları kesmişler herhalde bazı vatan hainleri... yane aydınlatma falan yoktu... ama mekanın güzel olduğundan kimsenin bir şüphesi yok...
nizibe gelen her kişi muhakkak taşbaş dagını görmesi ve o yere gitmesi gerekir gezilip görülmeye deger nizipli hemşerilerime slm
biz gidemiyoruz keşke bir kaç resim ekleseydiniz..
canım 2000 üyenin hepsi nizipte mi önce onu araştırmak lazım değilmi