Rahmetli Halil Sayın'dan babası hakkında dinlediğim hatırasını, önceki sayfalara aktarmıştım. Dinlediğime göre;
Taşköprü civarına yaklaşan Fransız kuvvetlerini duyan bir gurup çocuk irisi toplanıyor ve eski bir kırma tüfek, bir kaç sapan ve sopalarla mevzi alıyorlar. Bun farkeden Fransız düşman kuvvetinden uyarı ateşi açılıyor ve bir çocuk omuzundan yaralanıyor. Diğerleri o kokuyla kaçıp dağılıyor. Orta yaştakiler zaten savaşdan savaşa gidiyorlar.
Yine başka yerlerden dinlediğim ve okuduğum kadarıyla;
Bir grup yaşlı Nizip'li, düşmanları şimdiki T.Odası civarında karşılayıp niyetlerini öğrenmek istiyor. Onlarda G.Antep'deki kuvvetleri beslemek için erzak lazım olduğunu, gönüllü verirlerse alacaklarını yoksa şehri talan edeceklerini söylüyorlar. Bunun üzerine Nizip'liler zaman kazanmak için orada kalmaları karşılığında erzak getireceklerinin söylüyorlar.
Bu hadiseyi akıllı bir karar olarak görenler olduğu gibi düşmanla işbirliğine gidildiğini düşünenler de olmuştur. Karşılaştırma yaparken zamanın şartlarını, düşman kuvvetlerinin gücünü, ilçede kalan kadın ve genç kızlarımızı da hesaba katmak lazım.
Daha sonra şimdiki Yakar petrol yerine bölük çadırı kurularak, ilçe içerisinde devriye geziyorlar. Hatta bir ninemiz onları evinden kovalıyor, düşman buraya giremez vs diye. Bununla birlikte başkada bir olay kayıtlarımızda yoktur. Sadece Vakıflar bankasının az berisindeki dükkanların altında 3 tane düşman askeri mezarı bulunduğunuda duymuştum. Tabi bu illa ateşle değil, hastalık sonucuda olmuş olabilir.
Bunları okuyarak ilçemizin işgal edildiğine veya edilmediğine siz karar verin artık.