-
şu an denizin yanıbaşındayım,
ama sen,
suyun sessizliğine inat fırtınalar gibi esiyorsun,
dalgalar misali kıyı da izler bırakıyorsun,
şu zaman da ağlamaya inat gülüsüyorsun,
ama şu kesinki sen memleketini seviyorsun.
kalemine-yüreğine-emeğine sağlık üstadım.
-
gökhan bey her zaman olduğu gibi okuyanın her bir satırında kendinden birşeyler bulacağı hoş bir yazı yazmış . geçmisin efsunlu kapısını aralamış bu yazıda bizler için , tatlı bir düş tadındaydı okumak ... kaleminize ve yüreğinize sağlık .
-
SevgiLi GökHan seninle ve eskiye dönük hatıralarla kısa bir zaman tüneLi yaptık... bizim doğduğumuz büyüdüğümüz yerleri orada yaşadığımız çocukLuk anılarını yaşattın ufak tefek şeyleri anLatmamışsın ama inan makalen çok harika olmuş eline yüreğine sağLık YazıLarının devamını diliyorum...
-
Nizip başka sevda...
Acı kahve içersin; biz de dedikleri üzere mırra... O mırra insanın ağzında acı bir tat bırakır. İçerken de içtikten sonra da yüzümüzde bir ekşimseme olur. Hanı içmişizdir ama pişmanlık ile haz ve manevi bir tat duyar insan içinde. İşte öyle bir bir histir Nizipli'nin Nizip'e karşı duyduğu his... Bir genç ki Nizipli olsun ve "ulen bıktım osandım bu memleketten, çekip gidecem Allah'ıma ne adamı adam ne..." demesin. (Tabi bu Nizip'in hududunu henüz geçmemiş toy bir genç) Ama farkındadır havası güzel, az bir deformeye maruz kalsa da ananelerinin kıymetinin hala yitirilmediği, komşuluk ilişkisinin -apartman olsa dahi- hala devam ettiği; düğününün, taziyenin, hastanın sayıldığı bir memlekette yaşadığının. Yani demem o ki Gökhan kardeşimin de dediği gibi gerçekten insan bu memleketin ve bu memlekette yaşadıklarının değerini Nizip'in dışında bir yerdeki ortamı gördüğünde anlayabiliyor....
Değerini bilmek gerekir...
-
gökhan abicim elinize ve yüreğinize sağlık teşekkürler.
-
gökhan kardeşim yazını yeni okuyabildim kusura bakma.çok güzel bi yazı gerçekten de insan gubete çıkınca anlıyor memleketinin kıymetini
-
Gökhan kardeşim, Nizip'i kendi deyiminle çok güzel yorumlamışsın. Tabi bu anlatılanlar senin yaşadıkların, bide tüm Niziplilerin yaşadıkları başka anıları... Ama Nizip ismi duyulunca hepimizin aklına hemen sabah kahvaltısı için nohut dürümü gelir muhakkak, Nizip artık turizm şehri olarakta aklımıza gelecektir. Ben yaklaşık 7 aydır Nizip dışındayım ve arkadaşları aradığım zaman hep kendimi oradaymış gibi hissediyorum. Tabi biraz canlandırma yapıyorum kendi kendime ama orada olma orada yaşama daha da başka geliyor...Ama insan ekmeğini nerede bulursa orada yaşamak zorundadır. Bugün buradayız, yarın nerede olacağımızı bilemiyoruz.
-
Gelecekte eğer bir öğretmen olarak gelirsem Nizip’e mümkünse hiç çıkmayacağım bir daha gurbete çünkü insan büyüdüğü topraklardan ayrı kalması kurşun yarasından beter geliyor. Her dakika özlem çekersin dayanamaz gidersin memleketine tam alışırsın tekrar yol gözükür. İşte o anda tekrar başlar özlem…
zamanında bu temennite bulunmuştum demek ki o gün dilek kapım açıkmış:)
Şimdi Nizipteyim ama o günkü gibi bir hasretlik yok demek ki bir güzelliğin kıymeti uzakta olunca anlaşılıyormuş.
Eskiden Nizip'e gittiğimde her sabah nohut yada çiğer dürümü yiyeceğim derdim ama şimdi bakıyorum da o zaman ki şevk kalmamış acaba gittikçe yaşlanıyor muyum:(
-
arkadaslar hayatımda o kadar cok yer gördüm bunlar içinde kendi memleketimde dahil olarak konusuyorum hiç bir yerin insanı kendi memleketine bu denli asık bu denli hayran değil elbetteki seviyolardır ama buranın insanı daha bi ayrı büyük bir tutkuyla baglılar yani gördüğüm