-
ANNEM'E MEKTUP
CANIMDAN ÇOK SEVDIGIM ANNEM. BILIYORSUN KI SANA DAHA ÖNCE HIÇ MEKTUP YAZMADIM. ÇÜNKÜ , ZATEN HEP YANIMDAYDIN. INANIYORUM KI BU MEKTUBU GÖRÜYORSUNDUR. MELEKLERIN YANINDA HUZURLUSUNDUR.
OGLUN SIMDI UZAK BIR DIYARDA , HER NE KADAR SENIN KADAR UZAK OLMASADA. VE SEN GITTIGINDEN BERI ÇOK DEGISTI. DOSTLUGU , BAGLILIGI , RIYAKARLIGI , VEFASIZLIGI, INSAFSIZLIGI VE HATTA ASKI TANIDI.
IYI OLANLARI NEYSEDE KÖTÜ OLANLARI KESKE HIÇ TANIMASAYDIM , HEP TOZ PEMBE OLSAYDI ÖYLE KALSAYDI DÜNYAM. FAKAT YASADIGIMIZ DÜNYADA HEPSI VAR.
ÇOGU ZAMAN DÜSÜNÜYOR VE KENDIME ÇOK KIZIYORUM . BIR KIZA SIIR YAZMAK BU KADAR KOLAYKEN SANA VE RABBIME BIR TÜRLÜ YAZAMIYORUM.
BUNUN SEBEBIDE AYRILIK VE PISMANLIKLARIN SAIRI OLMAM HERALDE. ÇÜNKÜ SIZ HERZAMAN YANIMDASINIZ VE HIÇ PISMAN DEGILIM SIZI SEVDIGIMDEN.
MEKTUBUMA BURDA SON VERIRKEN SON KEZ SÖYLÜYORUM "SENI SEVIYORUM".
HERSEY BI TARAFA ASK DEDIM YA , ASLINDA HIÇ KIMSEYI SENIN KADAR SEVEMEDIM. KIMSE SENIN GIBI DOGRU SÖYLEMIYOR, AÇIK SÖZLÜ DEGIL YANI IÇI DISI BIR DEGIL.
BELKI BIR GÜN BÖYLE BIRI OLUR. EGER OLURSA SANA SÖZ VERIYORUM ÜZMEYECEGIM.
NIYE ÜZEYIM HAYAT DEDIGIN GEÇICI. SEN GITTIKTEN SONRA DAHA IYI ANLADIM.
SANA DÜNYADAN SEVGIMI VE IKI DAMLA GÖZYASI GÖNDERIYORUM KALBIMDEN. INSALLAH BENI GÖRÜYOR VE ANLIYORSUNDUR.
BIZI ANNEMIZ GIBI SEVECEK KAÇ KADIN TANIYORSUNUZ EGER TANIYORSANIZ SAKIN BIRAKMAYIN DEGIL MI DOSTLAR
-
Ne güzel sey seni seviyorum demek
Sevdigini söyleyebilmek ne güzel...
Her baharda, gece gündüz, her saniye
SENI SEVIYORUM
SENI SEVIYORUM
SEVIYORUM SENI
Diyebilmek ne güzel..
Çünküsü yok, nedeni yok sevmenin
Zamani hiç yok,
Dakikalar zaman üstü...
Utangaç bir gecenin kucaginda
Yagmurlar vuruyor pencereme,
Askin vuruyor kalbimin kiyilarina
Gecenin bu çildirtan yalnizliginda
Askin ayak seslerini duyuyorum yüregimde
Ve hasretini içimde,
SENI SEVIYORUM
Sesini duymak istiyorum uyumadan önce
Sabahlara kadar konusmak,
Hiç kapatmamak telefonu...
Ayni düslere uyumak sonra
Ve uyanmak ayni günese
SENI SEVIYORUM
Daha bir güzellestim son günlerde
Gözlerimin içi parliyor
Kabina sigdiramiyorum aski.
Gülmek geliyor içimden
Sokaklarda kosar adim yürümek
Tanidik, tanimadik herkese selam vermek,
Merhaba ülkemin güzel insanlari,
Hepinize, hepinize merhaba
sizi de SEVIYORUM
Yagmuru, denizi, kokusunu topragimin
Gök mavisinde güvercinleri, martilari,
Dag eteklerinde gelincikleri seviyorum ates kirmizisi
Bindallilariyla köy kizlarini,
Ve elleri hamur kokan analari
Hepsini sende seviyorum
SENI SEVIYORUM
Senin sevdigin gibi topluyorum saçlarimi,
Siyah kazagimi daha çok yakistiriyorum kendime
Ve daha çok seviyorum limonlu çayi
Senin sevdigin her seyi seviyorum
Türkülerini memleketin,
feneri, kara kartali senin için,
Davamizi ve siiri sende seviyorum.
SENI SEVIYORUM
Iyi ki dogdun iyi ki varsin.
Dogum günün kutlu olsun
SENI ÇOK SEVIYORUM
SENI ÇOK SEVIYORUM
Yasamaksa seni sevmek,
Ben hiç ölmedim...
SENI SEVIYORUM!
Sebnem Kisaparmak
-
YENi BiN YILA MEKTUP - Yilmaz ERDOGAN
Sevgili torunum Yilmaz,
(Bizim yasadigimiz donemde cocuklara dedelerinin adini koymak gibi adet vardi, bu aliskanlik hala suruyorsa, bu isimde bir torunum olabilir ama ben bu gelenegin bitmis olmasini umarim, zira sirf dedesinin adi Suayip diye hayati kayan yavrucaklar var.) Sana bu mektubu iki bin yilindan yaziyorum. Gazeteden istediler. Sen simdi gazete nedir, diye sorarsin! Biz bu yillarda haberi kagitlara yazip dagitiyoruz. Kabul ediyorum, cok zor ve cok ilkel bir yontem ama o kadarda kotu durumda degiliz canim, gecen gun deden buyuk bir fiyakayla internette chat yapti. Henuz geyik muhebbetinde kullaniyoruz bilgisayari ama olsun. Ayrica ben senin yasindayken buyuk buyuk dedemin bana yazdigi mektup iki ton agirligindaydi! Magaranin duvarina kazimis, getiren arkadas az kalsin gocuk altinda kaliyordu. Yani beterin beteri var Yilmaz'cigim. Aslinda bu mektubu sana biraz da ozur dilemek icin yaziyorum. Benden once yasamis cok akilli ve huzunlu bir Kizilderili'nin soyledigi "bu dunya bize atalarimizdan kalmadi, cocuklarimizdan odunc aldik" sozunu anlamasina anladik, hatta bir suru kartpostal da yaptik, cok guzel grafik tasarimlarla yazdik bu akilli adamin lafini ama yine de herseyi berbat ettik. Enerji lazimdi ve tepemizde gunes bazen on saat cayircayir donerdi ama biz kendimizi bir golgeye atip nukleer *****liklarla ugrasirdik. Yani su anda okul arkadaslarinin bazilarinin uc tane kulagi varsa bunda hepimizin sucu var. Ama sen benim torunum olduguna gore mutlaka yapmiyorsundur ama sakin o cocuga "kulagini ac da beni iyi dinle" turdunden kulak memesi kivaminda sakalar yapma. (Mektubun bu acikli bolumunun aynisi buyuk buyuk dedemin bana yazdigi mektupta da vardi maalesef. Umarim senin yazacagin mektup da boyle bir bolum olmaz.) Evet iklimi de degistirdik. Kitaplarda ya da bilgi kaynagi olarak ne kullaniyorsaniz iste onda yazanlar dogrudur. Bir ara dort mevsim vardi. Mesela bunlardan bir tanesinin adi bahardi ki inanamazsin butun insanlarda hatta hayvanlarda bile asik olma ihtiyaci uyandirirdi. Tabi bu durum kimi kazalara da yol acmiyor degildi ama yine de omrun en guzel mevsimiydi. Sonra yaz... O muhtesem kamasma... Ama hala anlamiyorum ayni yerde hem iseyip hem nasil yuzdugumuzu. Sevgili Yilmaz , iki bin yilina gelene kadar cok aptalca seylerle mucizevi isleri birarada yapmis insanogullarindan sadece birisi olarak ve buyuk deden olma sifatiyla sana soylemek istedigim sudur: Ben bilimkurgu sevmem. Bizde gelecegi duslerken abartma adeti vardir. Inanmazsin benim cocuklugumda Uzay 1999 diye bir televizyon dizisi vardi ve orada anlatilanlar gercek olsaydi benim gecen sene Jupiter'deki yazligima tasinmam gerekiyordu ama su anda en buyuk numaramiz yukariya binlerce uydu gondermis olmamizdir. Antenin hallicesi iste... Ben yuz yil sonra isinlanmayi bile becerse insan, insan kalacaktir diye dusunurum. (Isinlanma bizim bilimkurgucularin buldugu bir laf, alay edeceksin onlanla, et") Sevgili Yilmaz, ucan arabalara bile binsen, onur her insana lazimdir. Onurunu ve asik olma yetenegini asla kaybetme. Buyuk deden bunlara dikkat ederdi.Gozlerinden operim. Haa bu arada 2071 yilinda saniyorum buyuk bir tantanayla Turkler'in Anadolu'ya girisinin bininci yili kutlanmistir. Merak ettim Malazgirt'in yolu da yapildi mi?
Deden Yilmaz Erdogan
-
Yilmaz Erdogani begenirim, Cem Yilmaz in espirilerini birak, yüzündeki hafif mimikleri görsem gülmekten yerlere yatiyorum. Sitede böyle bir bölümün eksikligi vardi, Gökhana, sana, Nizipli kurta ve diger arkadaslara tesekkürler. Devamini bekliyorum. Her mesaja cevap yazamasakta, en azindan okuyoruz
-
öncelikle bu forma yazi yazan herkese tesekkür ederim sitemizde böyle bir bölüm açmami fatih abi istemisti ama su aralar kendisinin isleri biraz yogun siteye fazla giremiyor islerinin yogunlugu biter bitmez aramiza döneçektir insallah ..
yilmaz erdogan kardes yazin harika bizde insallah gelecek nesillere iyi bir Nizip iyi bir dünya birakiriz.
Nizipli kurt nerdesin senin o güzel siirlerinden bizi mahrum etme nurullah kardes askere gitti sende yoksun siteyi yalniz biraktiniz:)
admin abi sende müthis cevher var bunu söyle güzel bir siire yada hikayeye döksen valla internetteki bütün sairleri yazarlari sollarsin yazilarini en kisa zamanda Nizip.com üyeleri olarak bekliyoruz .
saygilar.........
-
Hindistanda yoksullugun en derin yerinde, sel her yeri götürür hale gelmis. Ölü hayvanlar balon gibi sismisler ve sularin üstünde yüzüyorlarmis.
Yagmurun arasinda merdiven gibi bir yerde bir genc kör adam kucaginda bir cocukla oturuyormus. Cocugun romatizmasi oldugu icin yürüyemiyormus, sizilardan kücücük vücudu titriyormus. Bu kör adamda kücük cocugun sizilarini dindirmek icin tüm eklemlerini ovuyormus. Cocugun her tarafini ovdukdan sonra kör adam onu indirmis ve ayaklarini kullanmasini söylemis. Bu arada tabiki elini simsiki tutmus. Cocuk ayaklarini zorda olsa kullanirken kör adama yolu göstermis. Kör adamda kücük cocuga yürüyebilecegi bir güven verirken ikisi selin arasindan gecip gitmisler.
Ben sana gözlerimi ve ayaklarimi verip sana yolu göstereyim, sende beni elimden tut ve bana kendi gücünden ver, ver ki birlikde yollari asalim ve askin farkli anlamini tadalim.
Birlikde insanlar herseyi asabilirler…
-
YASASIN CAZIN GETIRDIGI DEVRIM
Hiçkimse kalmadi
Çiçekler çarpik açiyorlar
Ampüller egriydi
Merdivenlerden çikamiyordum
Tavan basikti
Sifon islemiyordu
Siçamiyordum
Iseyemiyordum
Bir ölü militan bahari
Bir apartman dairesinde bekliyordum
Ben ki beklemeyi sevmem
Beklemek benim için bir azap olduguna göre
Beni gazaba getirir
Tramvay ihtiyari duraklarinda bekleye bekleye
Ihtiyarlamis bir komünist olarak
Gitardan çikan tin sesleri
Beni yeniden adam edecektir
Havada havva olan bir adem
Ve yaklasirken bütün güzellikleri baharla birlikte
Arkadaslarim olan cazcilar
Elbette bulacaklar bir acibadem
Ve biz yasamayi yeniden kuracagiz
Bu zikkim denilen ritim
Ve stringtin
Hepimiz yasamaktaki inkilap içinde degiliz
Yasasin cazin getirdigi devrim.
can YÜCEL..... (GOKHANIN SAYFASINA KATKIM OLSUN
-
Cenâb-i Allah'in güzel isimleri.
Yasadigimiz dünya, felekler, yildizlar, ay ve günes birer âlemdir. Bütün bu âlemler bir ahenk içindedirler. Bu, Allah'in Rab sifatinin bir tecellisidir. Dünyadaki düzenin kaidelerini koyup, varliklari bir ahenk içinde yasatma da Rab sifatinin geregidir.
Dogmamiz, büyümemiz, ölmemiz, insanlardâki yücelik, ahlâk, terbiye, kemal hep Rubûbiyet sifatinin yansimasindandir. Gözün görmesi, aklin ermesi, bütün is ve hareketler, olma ve olusma Rab sifatinin bir tecellisidir. Onsuz bir hareket ve düsünce yoktur.
Gerek Kur'ân-i Kerîm'de gerek hâdis-i seriflerde gecen birçok güzel ismi vardir. Aslinda bu isimleri iki grupta ele almak mümkündür:
a) Hak Teâlâ'nin zatina mahsus bir özel isim olan "Allah" lâfz-i serifi Ondan baska bir varlik hakkinda kullanilmamistir. Kullanilmasi caiz degildir. Bu ismin tesniyesi (ikil sigasi) ve çogulu da yoktur. Bir baska dile tercüme edilemez, hiçbir kelime onun yerini tutamaz.
b) Allahu Teâlâ'nin ikinci gruba giren isimleri, sifatlarindan alinan isimlerdir. Ayet ve hadislerde Cenâb-i Hakk'in pekçok güzel isminden bahsedilir. Bunlardan her biri O'nun sifatlari ile ilgili ve onlardan alinan isimlerdir. Rahman, Rahîm, Âlîm, Hâlik vs. gibi. Bu isimler bir baska dile tercüme edilebilir. Meselâ, Hâlik ismi, yaratan veya yaratici olarak söylenebilir. Müminin Allah hakkindaki inanci, O'nun zâtinin mukâddes oldugu, diger zat ve esyâyâ benzemedigi, yüce sifatlarla sifatlandigidir. Allah kendisini Esmâü'l-Hüsnâ en güzel isimler ile isimlendirmistir (el-A 'râf, 7/180; el-Isrâ, 17/1 10; Tâhâ, 20/7; el-Hasr, 59/24). Doksan dokuz adet olan bu isimlerin basinda "Allah gelir. Diger isimlerin hiçbiri anlam ve içerik itibariyla "Allah" isminin yerini alamaz. Bu nedenle, Islâm'a girecek kisi, "Lâ ilâhe Illâllah" der; "Lâ ilâhe illarahman" demez. Namaza baslarken, "Allahü Ekber"der; "Rahman Ekber" diyemez. Allahu Teâlâ'nin bütün isimleri güzeldir. Kur'an-i Kerîm'de, "Allah'in güzel isimleri vardir. O halde Allah'a o güzel isimlerle dua edin" (el-A'râf, 7/180);
"De ki: "Ister Allah deyip dua edin, ister Rahman deyip dua edin; hangisi ile dua ederseniz edin, onun güzel isimleri vardir ' (el-Isrâ, 1 7/110) buyurulmustur
Peygamber efendimiz de bir hadislerinde söyle buyurmustur: "Allahu Teâlâ'nin doksan dokuz ismi vardir. O isimleri kim ezberlerse (sayar, manasini anlar ve suûruna ererse) cennete gider. süphesiz, Allah tektir ve tek olmayi sever" (Buhârî, Daavât, 68). Allahu Teâlâ'nin isimleri doksandokuz isimden ibaret degildir. O'nun ayet ve hadislerde gecen baska isimleri de vardir. Yalniz Tirmizî ve Ibn Mâce'de geçen bir hadiste bu doksandokuz isim teker teker sayilmistir. Bu isimler sunlardir:
GÖKHAN KARDESIM YALNIZ DEGILSIN ZAMAN BULDUKÇA YAZIYORUM...
-
öncelikle yazilar harika emily yazini bir solukta okudum çok güzel illede bu ;
Ben sana gözlerimi ve ayaklarimi verip sana yolu göstereyim, sende beni elimden tut ve bana kendi gücünden ver, ver ki birlikde yollari asalim ve askin farkli anlamini tadalim.
beraber olma tek vucut olma bütün çikmaz yollari çikar kilar bütün dertleri çözer yani böyle bir ask artik masallarda olur bende bir masal kahramani olmayi isterdim çünkü bu devirde böyle ask yasamak zor ama imkansiz degil:)
ahmet abi siir çok farkli ve güzel bravo
haberci kardes uzun ama bir solukta okunacak bir yazi yazilarinin devamini bekliyoruz .
-
--------------------------------------------------------------------------------
Kalp Hastalari
Ayni kalp rahatsizligiyla ayni kaderi paylasan iki yasli adam ayni odayi da paylasiyorlardi. Tek fark biri cam kenarinda digeri ise duvar dibinde yatiyordu. Cam kenarindaki yasli adam her gün camdan bakarak arkadasina disarisini anlatirdi. - "Bugün deniz sakin, yine de hafif rüzgar var sanirim çünkü uzaktaki teknenin yelkenleri rüzgarla doluyor. Park bu sabah sakin, iki salincak dolu iki salincak bos, dünkü sevgililer yine geldi, ayni yere oturup konusmaya basladilar, elele tutustular, ne kadarda yakisiyorlar birbirlerine. Erguvan agaçlari ne kadar güzel açmis her yer mor bir renk almis, erik agaçlari da beyaz çiçekleriyle onlara eslik ediyor. Denizin üzerindeki martilar bugünkü yemeklerini ariyorlar, ne güzelde daliyorlar suya" Günler böyle geçip gidiyordu ta ki cam kenarindaki yasli adam kalp krizi geçirene kadar, iste o anda duvar kenarindaki adam dügmeye bassa kurtaracakti arkadasini ama seytana uydu, bunca zamandir sadece dinleyebiliyordu, artik görebilirdi de, iste bunun için dügmeye basmadi ve hemsireyi çagirmadi. Ayni kaderi paylastigi kisiyi ölüme gönderdi, ama o bunun hakli bir savunma oldugunu düsünüyordu. Ertesi gün hastabakicilar ölen yasli adamin yerine kendisini koymaya gelmislerdi. Hemen yataginin yerini degistirdiler, iste o günlerdir bakmak istedigi manzarayi nihayet görecekti. Basini kaldirdi ve pencereden bakti
"Simsiyah bir duvar"
-
Bir (y)igit gurbete çiksa
Gör basina neler gelir
Silasi fikrine düser
Yas gözüne dolar gelir
Kalemnen çekilmis kaslar
Gözümden akittim yaslar
Yuvasin terk eden kuslar
Yuvam diyer döner gelir
Emrah diyer servi boyun
Hürü melem midir soyun
Sürüden ayrilan koyun
Kuzum diyer meler gelir
asik emrah
-
http://www.fotokritik.com/photos/lowres/10182/2bf384142aaa76d7900fc9c7fd2bee82.jpg[/IMG] http://www.fotokritik.com/photos/lowres/13420/40e5409f4f8b384275e152034f7ad744.jpg[/IMG] http://de.geocities.com/kurbak_mevlut/animasyonlar/pc-kirmak[/IMG]
Edited by - gokhandokuyucu Tarih: 29 Eyl 2005 22:01:05
-
ne kadar yemeli?
Hükümdarin biri bir arap hekimine:
-Bir günde ne kadar yemek yemeli? diye sordu.
Hekim:
-bir tek avuç kadar dedi.
Patisah:
-Bu kadarcik sey ne kuvvet verir? deyince.
Hekim:
-Bu kadari seni tasir,bundan fazlasini sen tasirsin.Yani bu kadar yiyecek seni ayakta tutar,Buna ne eklersen sen onun hammali olursun cevabini verir.
-
fatih abi aramiza hos geldin isleriniz hala yogun galiba anliyorum sizi isleriniz yogun ya diger vefasiz dostlar ne yapiyor size sesleniyorum bu formu sahipsiz birakmayalim:)
-
yan?l?yorsunuz...içinde ihanet olan a?k kar??l?kl? a?k degildir.
insan? aptal yerine koymakt?r....