Yalnızlık ve Gece Üzerine...
BEBEK
Başucumda kitaplarım
Bir musallat yalnızlığım
Sükûtlar hep arkadaşım
Gecenin ortasındayım
Ve Ay'ın en hüzünlü yüzü
Düşerken pencereme...
Yağmurlar yağıyor
Buharlaştı pencerenin camı
Bir ney sesi vardı gökyüzünde
Yıldızlar üşüyordu
Gece dilsiz, ben hissizdim…
Bir kanun sesinin inceliğinde hilal
Ben ise gecenin en derininde
Duyan yok, evren sanki lal
Üşüyorum, üşüyorum sezilmeyenlerde…
Yuvası bilinmeyen bir kuş kadar yalnız
Bir heykel gibi ortasındayım gecenin
Kanatlarım uçmak için halsiz
Tenim uyuyan bir bebek gibi sakin
Rüzgâr cellât kadar insafsız
Tıkır tıkır yağıyor yağmur, nazenin…
Allah’ım, yardım et!
MAHSÛN (03 Mayıs 2009 Pazar)
Son Cümledeki Noktaya Dikkat...
NOKTA.
Gece gördüğümüz rüyalardır bulutlar
Bazen az görürüz bazen çok
Hatta görmeyiz kimi zaman
Bazen de görmezden geliriz…
Yağmura yenilip kızgınlaşan güneş
Gidip her gün uçurumun kıyısına
Kandırıp bizi türlü oyunlarla
Evine döner biz uyurken geceleri…
Sevgili ise bir nefesin sıcaklığında
Biz farkında olmadan, yanı başımızda
Bir bakış kadar yakın
Bir an kadar uzak
Ama hep içimizde…
Yağmurla haber gönderip
Güneşin kanatlarından alır mektuplarını…
Can sevgili;
Bir akşamüstü dökülürse gözyaşlarım
Bil ki bir nefesin ardındayım
Darağacında bekleyen
İdamlık bir baştayım…
Parmaklıkların ardından
Beyaz zarflı bir mektubun
Sayfalarına sarıl da gel
Bir şiirin mısralarında
Noktaya sığın da gel…
MEVLÜT KARA (04 Mayıs 2009 Pazartesi)