-
<p class="MsoNormal" style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt" "FONT-SIZE: 14pt; FONT-FAMILY: "Monotype Corsiva"" Haykırdım,<o:p </o:p .
<p class="MsoNormal" style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt" "FONT-SIZE: 14pt; FONT-FAMILY: "Monotype Corsiva"" Gürleyen gökler gibi…<o:p </o:p .
<p class="MsoNormal" style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt" "FONT-SIZE: 14pt; FONT-FAMILY: "Monotype Corsiva"" Ağladım,<o:p </o:p .
<p class="MsoNormal" style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt" "FONT-SIZE: 14pt; FONT-FAMILY: "Monotype Corsiva"" Gözyaşım yağmur gibi…<o:p </o:p .
<p class="MsoNormal" style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt" "FONT-SIZE: 14pt; FONT-FAMILY: "Monotype Corsiva"" Şimdi kalbim parçalı bulutlu,<o:p </o:p .
<p class="MsoNormal" style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt" "FONT-SIZE: 14pt; FONT-FAMILY: "Monotype Corsiva"" Güneşli günler bekliyor beni…<o:p </o:p .
<p class="MsoNormal" style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt" "FONT-FAMILY: "Monotype Corsiva"" <o:p </o:p .
<p class="MsoNormal" style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt" "FONT-FAMILY: "Monotype Corsiva"" "mso-spacerun: yes" Nizipli_kurt<o:p </o:p .
.
-
Ve en sonunda Nizipli_kurt kardeş karamsar şiirler yazmıyor yeni bir aşk mı
doğdu ney .
-
Ben her zaman aşığım dostum, aşktan ne kastettiğine bağlı...
Bu arada unutmadan, bugün "Şair-ül Şuara"nın yani Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in ölüm yıl dönümü, Allah mekanını cennet etsin. Amin...
Edited by - Nizipli_kurt on 25/05/2006 20:28:29
-
http://www.akradyo.net/yonetim/akra2/pictures/NCK.jpg[/IMG] http://upload.wikimedia.org/wikipedia/tr/6/64/Nfazil2.jpg[/IMG]
KALDIRIMLAR
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
Yolumun karanlığa saplanan noktasında,
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.
Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık.
Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.
İçimde damla damla bir korku birikiyor;
Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler...
Üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;
Gözüne mil çekilmiş bir ama gibi evler.
Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;
Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.
Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;
Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.
Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;
Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!
Aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta;
Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!
Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.
Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
Yolumun zafer takı, gölgeden taş kemerler.
Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.
Uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;
Alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.
Dalıp, sokaklar kadar *****lı bir kuyuya,
Ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi
Hayatı ile ilgili bilgiler için aşağıdaki linke tıklmak yeterli..
http://images.google.com/imgres?imgurl=http://www.necipfazil.com/images/mektuplar03[/IMG]&imgrefurl=http://www.necipfazil.com/mektuplarb.htm&h=300&w=231&sz=48&tbnid=2xYfA-H0LA0K7M:&tbnh=111&tbnw=85&hl=tr&start=25&prev=/images%3Fq%3Dnecip%2Bfaz%25C4%25B1l%2B%26start%3D20%26svnum%3D10%26hl%3Dtr%26lr%3D%26rls%3DAMSA,AMSA:2006-18,AMSA:en%26sa%3DN
Edited by - gokhandokuyucu on 26/05/2006 00:32:18
-
Gecelerin düşürdüğü ağrıları severim,
rüyaların korkusundan kurtulup,
beyazlaşan şafaklara sitemle
albümdeki resimlere küserim.
Benim olan bana başka görünür.
Bir tokat gibi iner yüreğime,
Gecelerin ağrısını severim.
İrinli rüyaların kurtuluşu bendedir,
Dudaklarıma değen kan benim kanım,
Bir çocuk buse vurur yanaklarıma,
Küçük bir serçe gelir pencereme görünmeden
Ötüşünde kar soğuğu estirir.
Salyasını yüreğime döker bir köpek,
Kudurmuşçasına kemirir varlığımı.
Hikayelerimi söylerim rüyalarımda,
Beni dinler bir küçük çocuk,
Gözlerime indirir bedbin bakışlarını.
Ürkek kelimelerle bir şair destanımı yazar.
Şehrin bir köşesinde inileyen bir kuzu,
Melemeden sarılmış anasına.
Gecelerin ağrısına aşığım,
Ruhumun derdini ifade eder,
Yaşlarına merhametle o yanar, o ağlar.
Şeytanların tuzağındaki ruhum,
Gecelerin ağrısıyla kurtulur.
Bulanık suların durulduğu an o andır,
Bu yüzden aşkımı ilan ederim ağrılara.
Beni o ağrılar susturur.
-
Hani, Demiştimki sana!
Asla paylaşamam seni.
Başka gözlerde diye...
İzleri,kurşun olurda!
Yabancı bakışların,
Defalarca vurulur...
Binlerce kez ölürüm demiştim, Hatırla...
Hani, Demiştimki sana!
Dudaklarında bir başka ismi, Duyarsam,dayanamam diye...
Her bir harf,her bir hece, Kör bir hançer olurda!
Yaralanırım...
kanarım...
Delik deşik olurum demiştim, Hatırla...
Hani, Demiştimki sana!
Değerse bedenine,bir başka ten, Çıldırırım diye...
Acılarım zevke dönüşürse sende,
Kesilir nefesim bir bıçak gibi.
Damla damla tükenirde, Canımdan can gider demiştim;
Hatırla...
Edited by - Yankee SAT on 27/05/2006 00:38:54
-
asıldı ise yüzüm gözlerin önünde sorma sebebini sorma Anne...!
hiç insafı yok sevdanın hiç vicdanı yok gidenlerin ötesini bilme, bilme Anne..!
benim suçum herkesi sen gibi sever sanmak Anne..!
uçtu kuşum yine kafesinden geri dönmez istesem de döndüremem
nedenini ben bile bilmem neden diye Sorma Anne...!
yaslanmak isterim göğsüne, upuzun saçlarımı upuzun okşa Anne...!
ateşlenmişim gibi ellerini başımdan seni benden ayırma ayırma Anne...!
ceylanın sonbahar yapraklarının çıtırtılardan ürperdi
sen bu acıma gül geç sen her şeyi bilme bilme Anne..!
aynada ağladığımı gördüğünde çirkinliğime san çirkin ördek yavrusunu anlat
yine umutsuzluğumda umuda ihtiyacım var umuda Anne...!
biri bahçeme girdi kır çiçeklerimi çiğnedi çiğ damlası gibi
saf sevdim o beni nasıl sevdi sorma sorma Anne...!
ne zaman acıtmaz sevda ne zaman sen kadar
inanırım sevgisine bir yüreğin ne zaman Anne...!
derdimi ellere sorma tanıma beni üvey sevenleri bilirim
çok kızarsın ölsem bile sorma kim diye sorma, sorma Anne...!
Edited by - Yankee SAT on 27/05/2006 00:42:37
-
Nasıl unuttu kendini yaşayan,
Ben geldim,
Suskunsa gözlerin..
Bak, bir ucunda yanıyor halen feneri,
Umudun,
İçinde bir söz, ağlarken..
Adam olana bitmez geceler,
Yama tutmazsa yokluğun..
Yazdım ben bunu çok kere,
Anlaşılmaz,
Ne bulmuş yerini aşk,
Ne özlemek,
Cümleler sallanıyor boşlukta,
Cümleler ölüme dek..
Nasıl unuttu kendini yaşayan,
Bunca zaman sonra,
Anlatsana,
Ben yokken,
Yaşamak ne demek..
-
Yoksun sen, yoksun hiç gelmiyorsun,
Sensiz gelmediğin bir akşam yine bu akşam.
Başka bir şehrin akşamı
Şehir farklı yalnızlığın hangi şehre gitsem aynı.
Hasretin nereye gitsem yüreğimde.
Deniz kenarı soğuk,
Sanki kar havası var.
Ama buralara kar yağmaz ki yar
Denize baktım, Ellerim cebimde,
Nizip caddelerinde de seni düşündüm.
Hayalin zembereği kuruldu.
Ah şimdi olsan burada diye, diye yürüdüm
Hava yine bu kadar soğuk olsa Vapurlara özenmesem.
Kendi denizime baksam,
Bütün şehri yürüyerek gezebilirim yanımda sen olsan.
Ama yokluğun, öyle yorgunum.
Yanımdan bir çift geçiyor.
Allah tan hava karardı,gözlerimi kimse görmüyor.
Her kes bana mı bakıyor.
Bana mı öyle geliyor.
Ah şimdi burada olsan.
Mırıldandığım türkü senin,
Sen bilmiyorsun.
Şimdi yanımdan geçen kız çocuğu bana güldü.
Bilmiyor oda kimseler gibi seni,
Sensizliğimi, Seni yaşamak bu kadar zor olmamalı,
Düşlerken gülen gözlerimi görmeli.
O an öl desen ölecek kadar
senin olan bir canın sahibi olduğumu bilmeli,
Bunu bilmeli, hissetmelisin.
Gözlerinde yıldızlar olmalı,
Gülüşün Nizip’i, gülüşün bizi aydınlatmalı.
Bir volkan patlamalı,
İçten, sıcak, Bu soğuk gecede yanmalı,
sönen ışığım. Ben yine sana aşığım.
Edited by - Yankee SAT on 27/05/2006 00:50:36
-
Ben bu gece öldüm
Nizip''e götürün
Çardaklı Hafize Teyze
Tuzlu sularla yıka beni
Derin kaz mezarımıboyacı Ahmet Abi
Kunduramı parlatır gibi
Parlat mezar taşımı geceleri
Tez ver sala''mı Cemil Hoca
Fazla içli okuma ama
Beni sevenlerağlamasın
Nizip asrimezarlığı
Örümcekler bağlamasın
Deli Erdal'averin paltomu
Soğuklarda donmasın
Ali Usta''ya verin gözlerimi
Kır eşeğimi nallarken
Canını acıtmasın
TopalHaci'ye verin bacaklarımı
İçli içli aksamasın
Ben bu gece öldüm
Avuçlarımda bir parça hüzün
-Üzerinize iyilik sağlık-
Üşütmüşüm
Siz aklınıza mukayyet olun!
-
Bir beyaz dosya kağıdıyım aslında,
Kimi üzüntülerini yazar,
Kimi ümitlerini
Kimi skıntıdan karalar beni,
Kimiyse yazdığını beğenmez buruşturur atar beni,
Kimi uçak yapar uçurur beni
Kimiyse katlayıp oyun yapar beni
Kimi zamam sitemkâr dolu bir mektubumdur yare yazılan,
Kimi zaman da gurbetten gelen gelen sevinçli bir haber,
İşte böyleyim ben Herşeyden bir parça...
Edited by - Yankee SAT on 27/05/2006 00:57:45
-
Hatırlarım seni.
Sessiz akşam üzerleri.
Saksısı olan ahşap evde.
Bazende çeşme kenarında.
Ağzında sigaran,siyah saçlarınla.
Bir sakanın ıslığında,
dalarım ufuklara.
Hatırlarım seni.
Sessiz akşam üzerleri.
Tozduman olan
bahçede,
fesliyenleri sularken.
Gönül,
yavaş yavaş yolcudur artık.
Sen gitsen bile,
fesliyenlerin,
kokusu kalır.......
SENİ UNUTMADIK BABA.....
-
İkiye bölünmeyi bekleyen
Çiçeklerin sonbaharı zaman
Zaman ; içimizde kalan
Gül bahçeleri : anılar.
Varlığınızla çoğalan bedenime sırlar yüklemiş cümleleriniz.
Yürüyüşün aynılaştığı yere vurmuşum sesimi.
Ne olur
Ara sıra birlikte yürüyelim yine
Köşeye bekleyen ağaç resmi çiziyorum
Köşemizde ağaçlar bekler hep
Hayal bu ya
Hayaller var ya
Sizi bekler köşelerde
Gitmeyin de
Gitseniz de
Gözünüz açık olsun belki gül görürsünüz....
-
Seninle kanatlarım ne kadar hızlı çarpıyor?
ne kadar tazeleniyor bakışlarım?
Biliyor musun?
Dudaklarındaki pembenin bende ki anlamı ne?
Saçlarındaki kıvırcık bende kaç derin dalga?
Sesinde kaç Mozart, kaç Vivaldi var?
Biliyor musun?
Uykunun sende ki melek hali bende ne kadar cennet?
Uyyurken ki kucaklaşma bende kaç ömürlük hasret bitimi?
Biliyor musun?
Canım oğlum, varlığının varlığımdaki hal tercümesi tarifsiz..
Seninle nice nice nice yıllara biz de büyüyoruz...
Seni çok seviyoruz....
Edited by - Yankee SAT on 27/05/2006 01:02:41
-
Sen kırmızıyı severdin
Kırmızı en çok sen kokardı,
Sen ve kırmızı
Ne kadar da yakışırsınız...
Sen gittin
Göklerimizde yağmur kalmadı,
Firakının tufanına yakalandık,
Kırmızılar da talan edildi ardından
Turfandaya yakalandı güllerin zemheride..
Kırmızı sen kokmadı gidişinle,
Oysa sen kırmızıyı severdin elvan elvan
Kırmızı sen olur ve sen kokardı,
Şimdi sensizlik çöker omuzlarımıza
Kırmızının dikenleri gelip çarpar suratımıza..
Sen yoksun
Kırmızı yok,
Sen kırmızıyı severdin illa
Kırmızı sen kokardı,
Sen ve kırmızı
Ne kadar da yakışırsınız..