-
2. Alum Cantabile
Ben ne büyük bir dalgınlıkla bakmış olmalıyım ki hayata,
görmedim orada çinko damlar ve plastik sürahilerin tanrısını
yerime yadırgadım
yerim olmadı zaten kendi mezarımdan başka..
"Çılgının biri" sanılmaktan sakınmaya vaktim olmadı..
Durmadan beyaz bir aygırla taşardım derin göllerden,
bir gebe kısrakla kaçardım derin ormanlara..
güneşin zekasıyla doymak isterdim
kaba solgun kağıtlar sunardı
şehrin insanı bana..
Şehrin insanı, şehrin insanı, şehrin
kaypak ilgilerin insanı, zarif ihanetlerin(!)
O gün bugün, şehri dünyanın üstüne kapatıp bıraktım.
Kapattım gümüş maşrapayla yaralanmış ağzımı
ham elmalar yemekten göveren dudaklarım
mırıldanmasın şehrin mutantan ve kibirli ağrısını.
Azıcık gece alayım yanıma, yalnız
serçelerin uykusuna yetecek kadar gece..
Böcekler için rutubet,
örümcekler için kuytu,
biraz da sabah sisi
yabani güvercin kanatları renginde
biz artık bunlar olarak gidiyoruz
eylesin neyleyecekse şehrin insanı..
Şehrin insanı, şehrin insanı, şehrin
bozuk paraların insanı, sivilcelerin..
İşte öldüm, işte son kadife çiçekleri!
Son defneler, badıranlarla kefenlediler beni
bütün kaçaklar için inci bir melhem oldu benim ölümüm..
Bütün hoşnutsuzlar yanlarında saklayacak
benim ölümümden yayınlan kırpıntıları!
Boğaz tokluğuna çalışanlar,
özenle kilitleyecek göğüslerine,
benim ölmüş olmamı..
Hiçbir yaprak damarından
hiçbir su özünden atamayacak beni,
ortaya benim ölümüm sürülecek..
Pey akçesi olarak
tanrıların ölümünü bir üstlenen çıkınca
ama neler olup bittiğini hiç bir ayetten
hiçbir vakit anlamayacak "şehrin insanı"!!!
Şehrin insanı, şehrin insanı, şehrin
pahalı zevklerin insanı, ucuz cesaretlerin...
-
3. Requiem
Bozkırda yaz akşamları seni seyrederdi,
seni seyrederdi ormanda gürbüz sabah..
Ağırkanlı bir güneşle yaşanan kış.
Ağır, kanlı bir güneşle yaşanan hasat zamanı
bekarların kaburgalarına gümleyen karanlık
isterik kokusu beyaz dantelaların
seni seyrederdi..
Sen diriyken sana bakmak,
başlı ve sonlu bir uğraştı sanki.
Gövdene imrenirdi ok atmayı bilenler..
Gövden aklın gibi engebeli ve dakikti,
sokaklarda kavga çıkardı senin yüzünden;
sen topuğunu gösterirdin ve dövüş başlardı..
Ejderlerle çarpışırdı bey çocukları,
müminler müşriklerle savaşırdı.
Toprak ve yağmur savaşırlardı,
anahtar ve kilit
birbirlerine girerdi ekmekle bulutlar
kan ve su
nadirle zenit.
Isıtırdın salkımları bağlar bozulunca
tohumların bilgisine hısımdın
beyninde yelkenlerini açarak
serinlerdi kısır kadınlar
sen diriyken
sepetlerine çiçek doldurup insanlar
peşinden gelirlerdi
serüvenler peşinden yürürdü endazelerin
mekikler otlakların yörüngesindeydi
ayıklardı insanların rüyalarını
yaktıkları tütsü, okudukları yasin.
Sonra öldün, sonra ıslıkladılar seni
gösterişsiz tabutunu yuhaladılar
lahana yaprakları attılar sana
sonradan görme tombul ortayaşlılar
semiz, genç burjuvalar seni
tepeden tırnağa fermuarladı.
Akşam gezmesine çıkan emekliler bile
duygusuzca silkeledi üzerlerinden
senin gözyaşlarını...
Bir soğuk uzay
parıltısıyla anılıyorsun artık
kuru bir bilgisayar tıkırtısıyla
açıyorlar taçyapraklarını ancak
bir alkol koması sırasında
senin yorgunluklarını
hastanelere makbuz yaptılar
çekingen duruşunu intihara karşı
kullanıyorlar koğuşlarda,
çünkü çoktan alum götürdü seni
alum alum...
gündelik sözlerimiz arasında
geçecek kadar kaba...
İsmet Özel
-
Amentü
insan
eşref-i mahlûkattır, derdi babam
bu sözün sözler içinde bir yeri vardı
ama bir eylül günü bilek damarlarımı kestiğim zaman
bu söz asıl anlamını kavradı
geçti çıvgınların, çıbanların, reklâmların arasından
geçti tarih denilen tamahkâr tüccarı
kararmış rakamların yarıklarından sızarak
bu söz yüreğime kadar alçaldı
damar kesildi, kandır akacak
ama kan kesilince damardan sıcak
sımsıcak kelimeler boşandı
aşk için karnıma ve göğsüme
ölüm için yüreğime sürdüğüm ecza uçtu birden
aşk ve ölüm bana yeniden
su ve ateş ve toprak
yeniden yorumlandı.
Dilce susup
bedence konuşulan bir çağda
biliyorum kolay anlaşılmayacak
kanatları kara fücur çiçekleri açmış olan dünyanın
yanık yağda boğulan yapıların arasında
delirmek hakkını elde bulundurmak
rahma çağdaş terimlerle yanaşmak için
bana deha değil
belgeler gerekli
kanıtlar, ifadeler, resmi mühür ve imza
gençken
peşpeşe kaç gece yıllarca
acıyan, yumuşak yerlerime yaslanıp uçardım
bilmezdim neden bazı saatler
alaturka vakitlere ayarlı
neden karpuz sergilerinde lüküs yanar
yazgı desem
kötü bir şey dokunmuş olurdu sanki dudaklarıma
Tokat
aklıma niye gelmezdi
babam onbeşli olmasa.
Meyan kökü kazarmış babam kırlarda
ben o yaşta koltuğumda kitaplar
işaret parmağımda zincir, cebimde sedef çakı
cebimde kırlangıçlar çılgınlık sayfaları
kafamda yasak düşünceler, Gide meselâ.
Kar yağarken kirlenen bir şeydi benim yüzüm
her sevinç nöbetinde kusmak sunuldu bana
gecenin anlamı tıkansın diye ıslık çalar
resimli bir kitaptan çalardım hayatımı
oysa her gün
merkep kiralayıp da kazılan kökleri
Forbes firmasına satan
babamdı.
Budur
işte bir daha korkmamak için korkmaz görünen korku
işte şehirleri bayındır gösteren yalan
işte mevsimlerin değiştiği yerde buharlaşan
kelepçeler, sürgünler, gençlik acılarıyla
güçbelâ kurduğum cümle işte bu;
ten kaygusu yüklü ağır bir haç taşımaktan
tenimin olanca ağırlığı yok oldu.
Solgun evler, ölü bir dağ, iyice solmuş dudak
bile bir bir çınlayan
ihtilâl haberidir
ve gecenin gümüş ipliklerden işlenmiş oluşu
nisan ayları gelince vücudu hafifletir
şahlanan grevler için kahkahalarım ******
bakışlarım beyaz bulutlara karşı obur
marşlara ayarlanmak hevesindeki sesim
gider şehre ve şaraba yaltaklanarak
biraz ağlayabilmek için
fotoğraflar çektirir
babam
seferberlikte mekkâredir.
İnsanın
gölgesiyle tanımlandığı bir çağda
marşlara düşer belki birkaç şey açıklamak
belki ruhların gölgesi
düşer de marşlara
mümkün olur babamı
varlık sancısıyla çığırmak:
Ezan sesi duyulmuyor
Haç dikilmiş minbere
Kâfir Yunan bayrak asmış
Camilere, her yere
Öyle ise gel kardeşim
Hep verelim elele
Patlatalım bombaları
Çanlar sussun her yerde
Çanlar sustu ve fakat
binlerce yılın yabancısı bir ses
değdi minarelere:
Tanrı uludur Tanrı uludur
polistir babam
Cumhuriyetin bir kuludur
bense
anlamış değilim böyle maceralardan
ne Godiva geçer yoldan, ne bir kimse kör olur
yalnız
coşkunluğu karşısında içlendiğim şadırvan
nüfus cüzdanımda tuhaf
ekmek damgası durur
benim işim bulutlar arşınlamak gün boyu
etin ıslak tadına doğru
yavaş yavaş uyanmak
çocuk kemiklerinden yelkenler yapıp
hırsız cenazelerine bine bine
temiz döşeklerin ürpertisinden çeşme
korkak dualarından cibinlikler kurarak
dokunduğum banknotlardan tiksinmeyi itiraz
nakışsız yaşamakları
silâhlanmak sayarak
çıkardım
boğaza tıkanan lokmanın hartasını
çıkınımda güneşler halka dağıtmak için
halkı suvarmak için saçlarımda bin ırmak
ıhtırdım caddeleri meğer ki mezarlarmış
hazırmış zaten duvar sıkılmış bir yumruğa
fly Pan-Am
drink Coca-Cola.
Tutun ve yüzleştirin hayatları
biri kör batakların çırpınışında kutsal
biri serkeş ama oldukça da haklı.
Ölümler
ölümlere ulanmakta ustadır
hayatsa bir başka hayata karşı.
Orada
aşk ve çocuk
birbirine katışmaz
nasıl katışmıyorsa başaklara ağustos sıcağı
kendi tehlikesi peşinden gider insan
putların dahi damarından aktığı güne kadar
sürdürür yorucu kovalamayı.
Hanidir görklü dünya dünyalar içre doğan?
Nerde, hangi yöremizde zihnin
tunç surlardan berkitilmiş ülkesi
ağzı bayat suyla çalkanmış çocuğa rahîm olan
parti broşürleri yoksa kafiyeler mi?
Hangi cisimdir açıkça bilmek isterim
takvim yapraklarının arasını dolduran
nedir o katı şey
ki gücü
gönlün dağdağasını durultacak?
Hayat
dört şeyle kaimdir, derdi babam
su ve ateş ve toprak.
Ve rüzgâr.
Ona kendimi sonradan ben ekledim
pişirilmiş çamurun zifirî korkusunu
ham yüreğin pütürlerini geçtim
gövdemi âlemlere zerkederek
varoldum kayrasıyla Varedenin
eşref-i mahlûkat
nedir bildim.
İsmet Özel
-
Dudaklarından kalkarken boynun kurcalar beni
bir yanımı kara çıbanlara saldılar, ıslak
bir yanım hiç aymamıştır, gümeçlerde saklıdır
ondan ki nefret içinde omzunu okşuyorum
ama şimdi bana gerçekten zor gelen şey
bir grevin çocuklara kazınmış izlerini hatırlamak
sözlerimi etime bastırıyorum
içimde çalılıkları yaran bir postalın tortusu
benim bu sası karanlığa zorla, zorlayarak
tutuşmuş bir gül sıkıştırmak boynumun borcu
yeter ki
sağlam senetler verilmiş sanılırken aşkı karartmak için
sen bir daha beni saçlarınla sıyır
ağdalanmış sevincimi hışırdat, bunu yapabilirsin
çünkü bütün bankalar, silâh fabrikaları
her gün bacaklarımıza sırnaşan kara köpük
senin sessiz gururunda homurdanan tufanı
hesab etmiş değil,
bilmemişler hıncımın yaban otlar suladığını
çalakalem sevebilmek elimden gelmiyor
belki evet
onların mühürlerini kımıldatan barut dumanlarını
solumaktan
biraz çopurlanmıştır sesim
senin göğsünü ağartırken yıpranılacak elbet
bakışlar tozlanacak, dolukmuş sofalardan
ezikliğin şehveti yayılınca
taptaze yaşlanmayı da öğrenmem gerekecek
iştedir yalanı seyreltiyor uykusuzluklar
aklımın köşesinden atlılar geçiyor
değil mi ki beni şımartan gökyüzüdür
ve ben o tanyerlerinin sulbünden gelmekteyim
hiçbir dostumu kalebent saymam parmaklıkların ardında
kan değildir dostlarımın çakşırına bulaşan
kan değil, mürekkep lekesi, ben bilirim
çünkü bir gün gerçekten kan aktığında
ölüm çiçeklerin yırtıcı dülgerliği sanılacaktır
karaysam şimdi öfkenin payı vardır karalığımda
aşktandır titrediğim eğer ki titriyorsam
sözlerim öcalan ağza misvak, iyice anlaşılsın
bu dağlanmış toprağa süzülen ayaklarımdan
keşke kan olsa,
o zaman
senin çardağına çıkarken
karıştırırken şarapla kendimi sana
varsın gün geçtikçe her şeyde biraz kahır
biraz bakır çalığı olsun lokmamızda
bana soru sor artık
beni kurtarma, konuştur
beni yaz geceleri patlayan sağnaklara bağışla.
İsmet Özel
-
BU BİR ÖNERİDİR.
36 SAYFADAN OLUŞAN HOŞ BİR ŞİR ARŞİVİ OLUŞMUŞ.
BUNU ANTOLOJİYE DÖNÜŞTÜRÜP. ŞAİR İSİMLERİNİ ALFATBETİK BİR SIRA İÇİNDE KATEGORİLEYİP YENİDEN SAYFALAR DÜZENLENSE.
SANIRIM BÖYLECE HERKES FORMA EKLEYECEĞİ BİR ŞİİRİN KONTROLÜNÜ DAHA RAHAT YAPAR.
BU BİR KOLAYLIK GETİRİR.
TEŞEKKÜRLER....
-
<table cellspacing="0" cellpadding="0" width="80%" background="../karisik/sendingdreamscopperstrip.jpg[/IMG]" border="0" <tbody <tr <td width="100%" <div align="center" <table cellspacing="0" cellpadding="0" width="99%" background="../karisik/sendingourdreamsgold.jpg[/IMG]" border="0" <tbody <tr <td width="100%" <div align="center" <table cellspacing="0" cellpadding="0" width="99%" background="../karisik/sendingdreamstile.jpg[/IMG]" border="0" <tbody <tr <td width="100%" <p align="center" http://www.yazgulu.com/karisik/hickimseyi.jpg[/IMG]
http://www.yazgulu.com/karisik/sendingdreamslady.jpg[/IMG]
Seni gördüm,
toy bir çocuktu yüreğim
henüz yağmur yağmamış buluttum...
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim...
Tutsaktım,
Yok pahasına bir gemiye satıldım
sonra gözlerimi sattım,
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim...
http://www.yazgulu.com/karisik/startwinklesmall[/IMG]
Yalnızlığıma
nice zaman
silah çektim, süngü tuttum...
Dağların zirvesinde destan,
çöllerin ortasında ağıttım...
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim...
http://www.yazgulu.com/karisik/startwinklesmall[/IMG]
Yakacak diye gözlerin, kalbimi
ellerinin nârına
kendim attım.
Senden duydum en güzelini sözlerin
en tatlı yudumları
senden yuttum
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim...
http://www.yazgulu.com/karisik/startwinklesmall[/IMG]
Sevdan için
her gül mevsiminde
arzu arzu,
umut umuttum....
Gördüğüm her renkte rengini gördüm
Duyduğum her seste adına
türküler tuttum...
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim....
http://www.yazgulu.com/karisik/startwinklesmall[/IMG]
Akrep düştü gecelerime
Gelirsin tutkusuyla
yıldızlarını göğün
birer birer uyuttum...
Adından başka
isimleri
kelimeleri
harfleri
Adından başka
Bütün bildiklerimi unuttum...
Hiç kimseyi senin kadar sevmedim...
http://www.yazgulu.com/karisik/startwinklesmall[/IMG]
Ben,
hiç kimseyi
senin kadar sevmedim...
.</td </tr </tbody </table </div </td </tr </tbody </table </div </td </tr </tbody </table .
-
<dl <dd Hiç sevmedim, kimseyi senin kadar
Yuregim yanmadi, hiç bukadar
Çok yanlizim, seninle bir yarim
Yok soylemeden olmaz
Ben sana asigim
Ben sana asigim
Eger elindeyse, ne olur çal kapimi
Eger yüregindeysem, ne olur sil göz yasini
Sen bilmezsin
Alirim haberini
Yollara küsmüssün
Hissetinmi gittigimi
Hissetinmi gittigimi
Buralar cehennem
Oldu inan bana
Yanip kavrulsamda
Seninle guzel ankara
Seninle guzel ankara
Günesimiz bu ask
Yakar yüregimizi
Dert olmus gözlerimize
Göremeyiz hiçbirseyi
Eger elindeyse ne olur çal kapimi
Eger yúregindeysem ne olur sil göz yasini
(Siir)
Benim kara haberim senindir
Eger leylan ölmus derseler, gelme sakin ?stanbula
Bulamazsinki beni buralarda
Bir bulut ol git ankaraya
Yag istedigin kadar topragima
Ben bizim bahçede olacam
Tam siyah kordonlu saatin yaninda
Ozaman bensiz dunyaya istedigin kadar bagirabilirsin
Sensiz bu dunyayi sevmiyorum, sevmiyorum, sevmiyorum diye
Ama simdi ne olursun gel
Leylan hayatta ve ?stanbulda
Nefes almakta zor gelecekmiydi birgün bana
Tek hayalim hissetigim su son nefeslerimi
Seninle alip vermek
Hissetigim su son nefeslerimi
Seninle alip vermek
Ben sana asigimm </dd </dl
-
<dd So?uk ve ?ehirleraras? otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan
Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam...
Ben seninle bir gün Veyselkarani’de ha?lama yeme ihtimalini sevdim.
?lkokulun silgi kokan, tebe?ir lekeli y?llarında
Ankara’da karbonmonoksit sonbaharlar ya?an?rd? o zaman
özlemeye ba?lad?m herkesi...
Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki, adam gibi hasretleri özlemeye ba?lad?m sonra..
Bizim Kemalettin Tu?cu’lar?m?z vard?...
Bir de camların bu?usuna yaz? yazma imkan?...
Yumurta kokan arkada?larla payla??lan kahverengi s?ralarda,
solculuk oynamaya ba?lad?k..
Ben doktor oluyordum sen hem?ire, geri kalanlar kontrgerilla...
K?rm?z? boyalarla umut ikliminde harfler yaz?l?yordu pütürlü duvarlara ve
Türk Dil Kurumu’na inat bir Türkçeyle...
A?bilerimizden ö?rendik, S harfinden orak çekiç figürleri türetmeyi..
Ankara’ya usul usul karbonmonoksit ya??yordu.
Ve kapal? mekanlarda sevi?meyi öneriyordu haber bültenleri.
Oysa Ankara’da hiç sevi?medim ben.
Disiplin kurulunda tart???lan a?k?m olmad? benim..
S?n?fça gidilen pikniklerde k?ç?m?za batan platonik dikenleri saymazsak..
Ankara’ya usul usul kur?un ya??yordu..
Ve belli bir saatten sonra soka?a çıkmamay? öneriyordu haber bültenleri.
Oysa hiç kur?un yaram olmad? benim
Ve hiç bir mahkeme tutana??nda geçmedi ad?m
Çat??maların ortas?nda sevimli bir çocuk yüzüydüm sadece
Sana ?iirler biriktiriyordum fen bilgisi defterimde, ama sen yoktun
Ben, senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum, suni teneffüs saatlerinde
Okul servisi seni hep zamans?z, amans?zca bir lojman grili?ine götürüyordu
Ben, senin benimle Tunal? Hilmi Caddesi’ne gelebilme ihtimalini seviyordum.
Ben, senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum.
Yaz s?ca?? topra?a çekiyor da tenimin çatlamaya hazır gevrekli?ini
Sonra otobüs oluyordum, k?r?k yar?k yolların çare bilmez sürgünü
Ne yana baksam da? ve deniz san?yordum
Mu? ovas?n?n yalanc? mavili?ini
Otobüs oluyordum bir süre
Yan?m?zdan geçen kara trenlerle yar???yordum, yana??m otobüs cam?n?n garantisinde
Otobüs oluyordum
Bir ülkeden bir iç ülkeye
Çocuklu?uma yakla?t?kça büyüyordum.
Zap suyunun sesini ba??na koyuyordum ?ark?lar?m?n listesinin
Korkuyordum
Sonra iniyordum otobüsten
Çar??dan bizim eve giden, ömrümün en uzun,
ömrümün en k?sa, ömrümün en çocuk,
ömrümün en ihtiyar yolunu ko?uyordum.
Çünkü sonunda annem oluyordum, babam kokuyordum sonunda..
So?uk ve ?ehirleraras? otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan
Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam
Ben seninle bir gün Van’daki bir kahvalt? salonunda
Ben seninle sadece bilmek zorunda kalanların bildi?i
bir yol üstü lokantas?nda
Ben seninle, A?r? da??na mistik ve demli bir çay k?vam?nda bakan
Do?ubeyaz?t’?n herhangi bir toprak dam?nda
Ben seninle herhangi bir insan elinin
terli co?rafyas?nda olma ihtimalini sevdim
Ben senin, beni sevebilme ihtimalini sevdim </dd
-
alıntı:
"quote" asi ve mavi demişki:
KONT KARDEŞ SAOLASIN NE YANİ ESKİDEN SEVMİYOMUYDUN:-))).
. Yok yani ferdici olanlara daha cok yakınlık duyarım o nedenle öyle söyledim..:).
-
<table width="100%" border="0" <tbody <tr <td valign="middle" Hatiralar </td <td valign="middle" width="70" </td </tr </tbody </table <div align="center" <table bordercolor="#ff0000" width="100%" border="0" <tbody <tr <td width="100%" <div align="right" <table cellspacing="0" cellpadding="0" width="100%" border="0" <tbody <tr <td valign="top" <table width="100%" border="0" <tbody <tr <td align="left" width="100%" Sen gideli buralardan
Yakar beni hatIralar
Simsicak bir yorgan gibi
Sarar beni hatiralar
Yalnizliktan suskun gibi
Ikimize küskün gibi
Bazen deli kursun gibi
Vurur beni hatiralar
Unutamam ne yapsam da
Ansam da bir anmasam da
Gece gündüz her animda
Sorar seni hatiralar
Saçimdaki aklar gibi
Yarim kalan asklar gibi
Fincandaki fallar gibi
Bulur seni hatiralar</td </tr </tbody </table </td </tr </tbody </table </div </td </tr </tbody </table </div
-
<table width="100%" border="0" <tbody <tr <td valign="middle" Herkes Ogrensin </td <td valign="middle" width="70" </td </tr </tbody </table <div align="center" <table bordercolor="#ff0000" width="100%" border="0" <tbody <tr <td width="100%" <div align="right" <table cellspacing="0" cellpadding="0" width="100%" border="0" <tbody <tr <td valign="top" <table width="100%" border="0" <tbody <tr <td align="left" width="100%" Aşkımı sen söyle bilmeyenlere
İnsan nasıl sever herkes öğrensin
Bir aşk için nasıl kahrolunurmuş
Söyle ki bilmeyen herkes öğrensin
Gururumu yere attığınıda
Sevgimi hüsrana kattığınıda
Aşkımı ellere sattığınıda
Söyle ki bilmeyen herkes öğrensin
Sevip gülemedim bu yeryüzünde
En büyük arzular kaldı içimde
Bütün günahlarım senin üstünde
Söyle ki bilmeyen herkes öğrensin</td </tr </tbody </table </td </tr </tbody </table </div </td </tr </tbody </table </div
-
ARDA BOYLARI.
.
Arda boylarında kırmızı erik.
Halime’nin ardında on yedi belik.
Ah annecim ah annecim yaktın ya beni.
Bu gençte yaşta denizlere attın ya beni.
.
Alıverin feracemi annecim diksin.
O gıymatlı ismail’e kendisi gitsin.
Uyan uyan erecebim senin olayım.
Ardalar aldı ya nerde bulayım.
.
Arda boylarına ben kendim gittim.
Dalgalar vurdukça can teslim ettim.
Ah annecim ah annecim yaktın ya beni.
Bu genç yaşta denizlere attın ya beni.
ŞÜKRİYE TUTKUN.
-
<table width="100%" border="0" <tbody <tr <td valign="middle" Hoscakal </td <td valign="middle" width="70" </td </tr </tbody </table <div align="center" <table bordercolor="#ff0000" width="100%" border="0" <tbody <tr <td width="100%" <div align="right" <table cellspacing="0" cellpadding="0" width="100%" border="0" <tbody <tr <td valign="top" <table width="100%" border="0" <tbody <tr <td align="left" width="100%" Zaman zaman beni düşünüp
Ağlıyormuşsun Leyla
Efkar dağıtmak için
Içiyormuşsun Leyla
Etme Leyla yapma Leyla
Kendine kıyma Leyla
Dünyanın hali bu
Uzülme Leyla
Sana intizar etmedim ki
Ne bu hal nedir bu kederin Leyla
İstemiyorsan beni burda
Korkma korkma giderim Leyla
Geri dönmem sözümden
Ödün vermem sözümden
Öperim gözlerinden
Hoşçakal Leyla
Kalbi kırık olan ben
Bağrı yanık olan ben
Senin olmadığın yerde
Boynu bükük kalan ben
Kötü düşünme hakkımda
Tanırsın beni sen
Tanırsın Leyla
Acı çekmek varsa bahtımda
Çekerim çekerim giderim Leyla</td </tr </tbody </table </td </tr </tbody </table </div </td </tr </tbody </table </div
-
<table width="100%" border="0" <tbody <tr <td valign="middle" Huzurum Kalmadı </td <td valign="middle" width="70" </td </tr </tbody </table <div align="center" <table bordercolor="#ff0000" width="100%" border="0" <tbody <tr <td width="100%" <div align="right" <table cellspacing="0" cellpadding="0" width="100%" border="0" <tbody <tr <td valign="top" <table width="100%" border="0" <tbody <tr <td align="left" width="100%" Bilsen uzaklarda kimler agliyor
Gelemem sevdigim felek koymuyor
Gurbeteller bana bir mesken oldu
Gelemem bir tanem kader bagliyor
Huzurum kalmadi fani dünyada
Yapisti canima bir kara sevda
Huzurum kalmadi fani dünyada
Yapisti canima bir kara sevda
Bu hasretlik bizi cürütecek mi
Bir gün aglatmayip güldürecek mi
Yoksa kavusmadan bizi yaradan
Su gurbetellerde öldürecek mi?
Huzurum kalmadi yalan dünyada
Yapisti canima bir kara sevda
Huzurum kalmadi fani dünyada
Yapisti canima bir kara sevda</td </tr </tbody </table </td </tr </tbody </table </div </td </tr </tbody </table </div
-
<div align="center" <center <table cellspacing="0" cellpadding="0" width="100%" border="0" <tbody <tr <td width="100%" <div align="right" <table width="100%" border="0" <tbody <tr <td valign="middle" İsyan Etme Diyorlar </td <td valign="middle" width="70" </td </tr </tbody </table </div </td </tr </tbody </table </center </div <div align="center" <table bordercolor="#ff0000" width="100%" border="0" <tbody <tr <td width="100%" <div align="right" <table cellspacing="0" cellpadding="0" width="100%" border="0" <tbody <tr <td valign="top" <table width="100%" border="0" <tbody <tr <td align="left" width="100%" Çok kötülük gördüm dosttan düşmandan
Düşeni elinden hiç tutmuyorlar
Derbeder olmuşum ben bu dünyada
Bir de bana isyan etme diyorlar
Perişan olmuşum fani dünyada
Bir de bana isyan etme diyorlar
Son ümidim dedim meyhane seçtim
İçtim doyasıya halime içtim
Son durağım dedim meyhane seçtim
İçtim doyasıya halime içtim
Vurup öldürmeyen kadere içtim
Bir de bana isyan etme diyorlar
Vurup öldürmeyen kadere içtim
Dertlerim şişeye sığmaz diyorlar
Başımda hayatın beyaz karları
Gözümde çilemin son yağmurları
Ararım kaybolan o baharları
Bir de bana isyan etme diyorlar
Ararım kaybolan o baharları
Bir de bana isyan etme diyorlar
Son ümidim dedim meyhane seçtim
İçtim doyasıya halime içtim
Son durağım dedim meyhane seçtim
İçtim doyasıya halime içtim
Vurup öldürmeyen kadere içtim
Bir de bana isyan etme diyorlar
Vurup öldürmeyen kadere içtim
Dertlerim şişeye sığmaz diyorlar</td </tr </tbody </table </td </tr </tbody </table </div </td </tr </tbody </table </div
-
Kanayan Gul
Sen benim içimde kanayan gülsün
Ümit oldun sabır oldun sır oldun
Gönlümün en hazin köşelerinde
Hasret oldun özlem oldun yas oldun
Ömrümce sakladım seni kalbimde
Acı oldun zehir oldun yas oldun
Yine bugün sensiz yine sensiz
Ağlıyor bu güzlerim
Yine bugün sensiz yine sensiz
Yanıyor bu yüreğim
Yine bugün sensiz yine sensiz
Nereye gideyim
Yanardağ misali düştün bahtıma
Alev oldun ateş oldun köz oldun
Ardından ağlayan şarkılarıma
Şiir oldun beste oldun söz oldun
Yıllarca kuruldun gönül tahtıma
Benim oldun canım oldum can oldun
-
TAMAM ÖYLE OLSUN KONT KARDEŞ....
SALDIRAY ŞÜKRİYE TUTKUNUN ŞARKILARI ÇOK GÜZEL OLUR....
NEYSE RESİMDE EKLEYİN SEVDİGİNİZ ŞARKICILARIN RESİMLERİYLE BERABER SÖZLERİ GÖNDERİRSENİZ DAHA GÜZEL OLACAK....
-
Kardeş seçtiğin şiirler gerçekten daha önce yayınlanmayan cinstenler. Bölüme farklı bir renk katmışlar. Bunun için teşekkür ederim. Önerine gelince, biz bu bölümü oluştururken herkesten yazdığı şiirin şairini vekaynağını yazmasını özellikle rica ettik. Ama maalesef çoğuarkadaş -sanırım o anki heyecanla- bunu hep unutuyor. Diğer taraftan sayfalarda anonim şiirler de var. Yine de önerini dikkate alacağımızı bilmeni istiyorum. Resim ekleme işini şu şekil yapabilirsin. Mesaj ekleme penceresinin yukarıdan ikinci menüsünde, ikinci düğmeyi görüyorsun (büyüteçli düğmenin yanındaki düğme). Üstüne geldiğinde Resim ekle/düzenle yazısı çıkar. Ona tıklıyorsun. Çıkan ilk menüde "URL" yazan kısma resmib adresini yazıp "Tamam"a tıklayınca
resmin mesajında görünür. Aramıza hoş geldin....
http://i82.photobucket.com/albums/j267/freedom_58/siirler/aksam_deniz_ve_kopru.jpg[/IMG]
alıntı:
"quote" arifmahircetin1 demişki:
BU BİR ÖNERİDİR.
36 SAYFADAN OLUŞAN HOŞ BİR ŞİR ARŞİVİ OLUŞMUŞ.
BUNU ANTOLOJİYE DÖNÜŞTÜRÜP. ŞAİR İSİMLERİNİ ALFATBETİK BİR SIRA İÇİNDE KATEGORİLEYİP YENİDEN SAYFALAR DÜZENLENSE.
SANIRIM BÖYLECE HERKES FORMA EKLEYECEĞİ BİR ŞİİRİN KONTROLÜNÜ DAHA RAHAT YAPAR.
BU BİR KOLAYLIK GETİRİR.
TEŞEKKÜRLER....
.
-
-
http://www.hermuzik.com/muzikmarket/products_images/99640551.jpeg http://www.turkey.co.il/music/img/picture/freditay/images/ferdi48.jpg[/IMG]
-
http://www.turkey.co.il/music/img/picture/freditay/images/ferdi57.jpg[/IMG] .
-
http://www.tulumba.com/mmTULUMBA/Images/MU940469UL872_250.jpg[/IMG]
-
<pre Sensiz gecelerin koynunda
Uyku girmez gözlerime
Bu karanlıklar beni eritse de
Vazgeçmem senden
Aşkı alevinden
Bilirim günler yeniden doğacak
Ellerim dokununca yüreğim yanacak
Bilirim herşey yeniden yaşanacak
Sarılınca boynuna gözlerin dolacak
Yürürüm gecenin üstüne
Salarım güneşlerimi
Görürüm tane tane açılan güllerimi
Yürürüm gecenin üstüne
Günahlardan geçerim
Ezerim birer birer yalan sevişleri
Dön bebeğim
Dön çaresiz başım
Ayrılık böyle uzun sürmez ki
Dön bebeğim
Acılar seliyim
Dön bebeğim
Hasrete gebeyim
</pre
-
http://www.turkgurbet.com/44.jpg[/IMG] .
((kont)
.
Edited by - Gökhan Dokuyucu on 1/4/2007 9:26:02 PM
-
Haklısın asi mavi ama sadece o değil Erhan Güleryüz,Gülay,Yaşar ve adını sayamadığım niceleri....
-
Ayrılık saati yaklaştı artık
Elveda sevgilim ben gidiyorum
Kimimiz var bizim tanrıdan başka
Kendine iyi bak yalvarıyorum
Seni sana emanet ediyorum
Eline yabancı eller değmesin
Gözüne yabancı gözler gülmesin
İstemem bu aşka gölge düşmesin
Kendine iyi bak yalvarıyorum
Seni sana emanet ediyorum
Ne kadar vefasız olsada zaman
Ne olur sevgilim aşkıma inan
Tanrı sevenlerin yanında inan
Kendine iyi bak yalvarıyorum
Seni sana emanet ediyorum
Söz: Ahmet Selçuk İlkan
Müzik: Selami Şahin
-
YaŞiyor Musun??? <div id="post_message_53832" Takmaya çalışırken kuyruğunu
Birlikte yaptığımız şeytan uçurtmasının
Görürdüm çırpınırdı ufacık kalbin.
Hatırımdan bile geçmezdi
Sana duyduklarımı söylemek.
Acaba hala yaşıyor musun?
ORHAN VELİ
</div
-
Oturmusum biçare denize karsi
Deniz biraz hirçin kalmaz senden asagi
Dalar gider gözlerim kayan yildiza
Tipki askimiz gibi yok ne sonu basi
Dünya bir ates olup bagrimi yaksa
Gökyüzü tufan olup üstüme yagsa
Hiç dönüs yok sevgilim biz severken ayrilacagiz
Baktigim deniz ortadan yarilsa
Mehtap binbir kul olup, yüzüme yagsa
Hiç dönüs yok sevgilim biz severken ayrilacagiz
http://www.rizefestival.com/festival/sanatci/baris2.jpg[/IMG]
-
http://www.antoloji.com/siir/media/74/www_antoloji_com_364374_760.JPG[/img]
-
KALDI BENDE.
bir nem kaldı gözlerimde
bir burukluk kaldı bende
acı bir hıçkırık beni kahreden
bir de sendin bırakıp giden
bir de sendin bırakıp giden
sensizlik bana ölümden beter
unutmak çok zor artık yeter
hüzünler kaldı bende
hasretin kaldı bende
sızlayan yüreğimde sen kaldın bende
sevgiler kaldı bende
sensizlik kaldı bende
bitmeyen özleminle sen kaldın bende
bir ses kaldı anılarında
bir dokunan şarkı bende
acı bir hıçkırık beni kahreden
bir de sendin bırakıp giden
bir de sendin bırakıp giden.
Hakan Peker.
-
GÖRDÜĞÜME SEVİNDİM.
Görmesem daha iyiydi
Seni orada o gece
Aradan yıllar geçti
Silinmedin hafızamdan
Her gece yeni bir geceydi
Seni görene kadar
Birer birer çıktılar
Yerlerinden hatıralar hatıralarrr unutulmaz
Duygularıma esir oluyorum seni görünce
İnsan bin keremi yanıyor bir kere sevince
Ruh bedenden ayrılıyor çekimine girdi
Bir kere daha yandım ama canım gördüğüme sevindim
Her gece yeni bir geceydi
Seni görene kadar
Birer birer çıktılar
Yerlerinden hatıralar hatıralarrr unutulmaz
Duygularıma esir oluyorum seni görünce
İnsan bin keremi yanıyor bir kere sevince
Ruh bedenden ayrılıyor çekimine girdi
Bin kere daha yanarım sana canım gördüğüme sevindim
Duygularıma esir oluyorum seni görünce
İnsan bin keremi yanıyor bir kere sevince
Ruh bedenden ayrılıyor çekimine girdi
Bir kere daha yandım ama canım gördüğüme sevindim .
İlhan Şeşen.
-
Hüznün sesine uyanır
bir kadın,
henüz uykusuna
doymamış.
Mahmurluğuna yenilmiş
gözleri...
Koşmaya başlar.
Ardında gece,
koynunda korsan
düşleriyle.
Yıldızların enkazına bakarak
her yanı bir sokağına dalar
sabahın.
Sessizlik ölür...
Mavisine sarılır gökyüzü.
Usulca fısıldar,
yaprak yeşiline
’Bu kentte en son umutlar ölür.’
-
GİDELİM BURALARDAN.
Söyleyin yarime baharları beklesin
Söğüdün dalları bugün eğilmesin
Beni geçirmeye kardeşim gelmesin
Annesinin bir tanesini kimseler üzmesin
Gidelim buralardan
Dayanamiyorum
Gidelim buralardan
Unutamıyorum
Yükleyin ne varsa gönlüme demlensin
Ayrılığın üstüne hasretim eklensin
Beni geçirmeye yalnızlığım gelsin
Ya dönülür ya dönülmez kimse üzülmesin.
Nazan Öncel.
-
.
-
Şiir gerçekten bir güzel şiirin sonu daha bir güzel " Bu kentte en son umutlar ölür." keşke hep böyle olsa :( Güne umutla başlamak ne güzel şeydir!!!
-
Haklisin Gökhan, keske hep öyle olsa.
-
<pre Sana deli bir vücuttan ne beklenirse,
Onu yaptım - sarıldım.
Kendimde değilsem eğer, suçlusu yok ki.
Günahsız aşk olmaz - yanıldım.
Geldim işte bu hayattan kurtul diye.
Yardım istemiştin benden
Darılmak yok sevdiğim.
Bu senin hikayense,
Senden güzeli var artık.
Adını sorma o sensin.
Hatırla sen demiştin,
Unutmak kolay olur.
O zaman hadi unuttur
http://www.bluejean.com.tr/dergi/05201/images/imperiaflex_0_13_0.jpg[/IMG]
</pre
Edited by - Zuhal on 08.01.2007 14:27:52
Edited by - Zuhal on 08.01.2007 14:51:09
-
Zuhal şiir ve arka plan çok uyumlu, teşekkürler...
-
ARKADAŞLAR BÖYLE RESİMLE BERABER ATINCA ŞARKI SÖZLERİNİ DAHA GÜZEL OLMUŞ DEİL Mİ???.
KIZ ZUHAL SENİN AÇTIĞIN KONUYA DA KARIŞIM KUSURA BAKMA:--))).
-
Yok caniiiim asi mavi, böyle yeni fikirler hos, iyi oluyor, afferin ablasi