Eskiden Sahurda...

Sahur anılarınızı bize yazarmısınız.
Mesela eskiden sahur vakti illa pilav kaynamalıymış. Pilav dediysek tereyağlı, şehriyeli bulgur pilavı tabiki. Siz büyüklerimizin sahur anılarını ve de sahurdaki yeme içme adetlerini paylaşmalarınızı rica ediyorum.

evet kardeş dediğin gibi benim dedem de mutlaka sahurda pilav yaptırırmış neneme hala da bu adetlerini sürdürürler...

Sevgili kardeşim subutay,sahur ve iftarlar eskiden bir başkaydı.
Sahurda Bazen pilav,bazan,lapa,bazende şekerli tirit yaparladı.Tabi şeker bulursan.
Şekeri altı ateşte kaynayan suyun içine atarak eritip suyu kaynatırlar,daha sonra iki veya üç günlük kuruyup kalan tırnaklı ekmeği veya francalayı içine küçük parçacıklar halinde doğrayıp hafif suyunu çekecek kadar kaynatırlardı ondan sonra servis yapılır aman yarabbi bir kaşşık çekerdik annem ve dört kardeşim anlatamam , tabi sabah olunca içimiz çayır çayır yanardı.
Eskiden ne vardıki dostlar üç beş sahur sonra insanlar ne yapacağını şaşırırdı.Biz çocukken çayı bulsak şeker olmaz,şekeri bulsak tüp olmaz zavallı anam o karanlıkta gaz lambası ışığı altında çoğunlukta yemeği ocaklıkta yapardı .Ah!benim ayağı öpülesi anam ah! Ocaklıktaki yemek pişirdiği yer pığara (Baca) yüzünden çekmez küçük el körüğü ile yakmaya çalışır kan ter içinde kalırlardı.Çoğunlukta gelen yemek ev ahalisine yetmeyince zavallı anam yer gibi yapar yemezdi,tabi biz anamın yemediğini aklımız basınca fark ettik.
Gündüz nizibin o kavurucu sıcağında geçtikten sonra,akşam serinliğinde evin avlusu yıkanır veya toprak olan evlerde tahtadan taht hazırlanır sofralar serilir ah! o komşular yokmu ah! şimdi nerdeler her komşu her komşuya mutlaka yemek gönderirdi,bizim gibi fakir ve yetim ailelerin bile sofraları çeşit çeşit olurdu.
Rahmetli dedem yaşlı adam sabredemez oğlum hele süllümden dama bir çık bu müezinin sesi gelmiy (o zaman elektriği bulsan hoparlörü bulamazsın) dinlede ğabar et oğlum der,bende bir solukta dama çıkar ezanı dinlerdim.Bir gün hiç unutmam dedeme seslenirken hoca minareye çıktı diyeceğime yanlışlıkla
CAMİ HOCAYA ÇIKMIŞ DİYE BAĞIRMIŞIM .Selamlar

güzel sahur anıları benim geçmişim okadar eski değil ama eskiyi çokk özlüyorum sahura kalkdırıdı annem babam küncülü ekmek yaptırırdı biraz sade biraz da şekerlisinden sıcacık yemeği yerdik sonra annemle beraber sahurun ibadeti daha güzeldir diye camiye giderdik cocuktum ama o camiye her sahurda gitmek için can atardım halende öle

Pilav (aş) yapılmasının sebebi; uzun süreler tok tuttuğu içindi.Ayrıca hepimizin malumudur ki bulgur ve sümüt,
milli yiyeceğimizdir.Anlayacağınız tam gariban işi! Hem ucuz hem de doyurucu.
Oysa şimdi herşey değişti ama nerede o eski tatlar? En iyisini, en güzelini alıyorsunuz ama ya tadı?

Ben sahurda en çok fırında susamlı ekmek yaptırmayı severim. Normal zamanda ekmek almaya gitmeyi hiç sevmem. Ama sahur vakti o gece ayazında kalkıp, soğuk sokaklardan geçip sıcacık fırına girip de taze ekmek kokusunu solumak insana ayrı bir haz veriyor.