-
Dışarıda kar yağıyor.
Hiç yazmayacaktım.
İki büklüm olsam da fırtınaları içimde estirecektim.
Zor gelse de katlanacaktım.
Zor olan ne varsa “başım gözüm üstüne” diyecektim…..
Şöyle başbaşa oturup konuşacak; paylaşacak kimsem yok der çoğu insan.
Bunu ben demeyeceğim.
Viran olmayacak bu gönlüm.
İnadına dik duracak; inadına yapacağım işlere kafa yoracağım. Başka gidecek yolum yok işte.
Öyle işte.
***
Dışarıda kar yağıyor, içim yangın yeri .
Dışarıda biraz Amasya, biraz İstanbul ve çokça Ankara yağıyor.
Bir sen yağmıyorsun.
Bir sen beni yakıyorsun.
Dışarıda bir köpek uluması, bir çığlık.
İçimdeki çığlığı bir sen duymuyorsun.
Gecede sen. Masamda sen. Yolumda sen.
Zor geliyor ‘sen’ demek.
Zor gelse de katlanıyorum.
Yıl 2009.
Bana hoş geldin demeden yolcu eden o (tarifsiz) bakışın.
Vedan; sessiz duruşun içimde.
Sinemde saplanmış bıçakla gezer dururum.
Dışarıda boran, içimde kasırga.
Yaşanılan ne varsa; hepsine boynum bükük ve biraz da gönlüm dargın olarak katlandım.
Ben hala yollarda kat kat yol katetmekteyim. Ya sen?