Sokullu Mehmed Paþa'nýn 'Çýlgýn Projesi'
Kanuni Sultan Süleyman döneminde Ýstanbul Boðazý güzergahýna alternatif olarak geliþtirilen Sakarya Nehri Ulaþým Projesi, yaklaþýk 500 yýldýr hayata geçirilmeyi bekliyor.
Tarihi kaynaklara göre, Sokullu Mehmed Paþa tarafýndan hazýrlanan Sakarya Nehri, Sapanca Gölü ve Ýzmit Körfezi'ni birleþtirmeyi hedefleyen proje, ticaretin geliþtirilmesi ve nakliyenin ucuz yolla saðlanmasý hedeflenmiþ. Sakarya, Kocaeli, Bilecik, Eskiþehir ve Bolu illerini kapsayan bölgede, Sakarya Nehri üzerinden taþýmacýlýk yapýlmasýný planlanan projeyle Sapanca Gölü'nün yanýnda açýlacak yapay bir kanal aracýlýðýyla da Karadeniz'den Marmara'ya ulaþýlabilmesi planlanmýþ.
Fizibilite çalýþmalarýný Mimar Sinan'ýn yaptýðý proje, Sapanca'dan Ýzmit Körfezi'ne kadar olan bölgenin tüm etüt planlarýný çýkarýlmasýna raðmen çeþitli nedenlerden ötürü hayata geçirilememiþ. Sultan 3. Murad tarafýndan yeniden gündeme alýnan proje, Sultan 4. Mehmed, Sultan 3. Mustafa, Sultan 2. Mahmud, Sultan Abdülmecid ve Sultan Abdülaziz dönemlerinde de tekrar gündeme getirilmesine raðmen hayata geçirilemediði biliniyor.
Osmanlý Ýmparatorluðu'nun ardýndan da çeþitli yýllarda gündeme gelen projeyle ilgili en son Sakarya Valiliði tarafýndan Sakarya Üniversitesine bir fizibilite çalýþmasý yaptýrýldý. Fizibilite çalýþmalarý için 30 milyar lira harcama yapýlan proje, 1999 Marmara Depremi'nin ardýndan tekrar rafa kaldýrýldý.
''Osmanlý döneminde 7 kez hayata geçirilmeye çalýþýlmýþ''
Projeyle ilgili son fizibilite çalýþmasýný yapan Ýstanbul Teknik Üniversitesi (ÝTÜ) Öðretim Üyesi Prof. Dr. Necati Aðýralioðlu, AA muhabirine yaptýðý açýklamada, projenin hayata geçirilmesinin hala mümkün olduðunu anlattý.
Aðýralioðlu, proje kapsamýnda iki ayrý rapor hazýrladýklarýný belirterek, ''Baktýðýnýz zaman Karasu'dan Adapazarý'na kadar su yataðýnýn hazýr olduðunu görürsünüz. Çünkü barajlar yapýlmýþ, yapýlýnca da su epeyce kendi yataðýný geniþletmiþ. Zaten 1960 yýlýna kadar nehir üzerinden Karasu ve Adapazarý arasýnda taþýmacýlýk yapýlýyordu'' dedi.
Bölgenin proje için müsait olduðunu ifade eden Aðýralioðlu, Adapazarý'nýn düz bir alanda bulunduðuna iþaret ederek projenin önünde büyük bir engel olmadýðýna dikkat çekti.
Aðýralioðlu, projenin önemine vurgu yaparak, ''Osmanlý Dönemi'nde 7 kez hayata geçirilmeye çalýþýlmýþ. Burada, Osmanlý'nýn amacý Sakarya Nehri'ni Ýzmit Körfezi'ne akýtmak. Biraz daha farklý olay. Þimdi Sakarya Nehri, Arifiye'de Sapanca Gölü'ne oldukça yaklaþýyor. Eskiden de buraya aktýðý yorumu var. Ýncelemelerde de durum böyle yani. Daha sonra Sapanca Gölü'nden Ýzmit Körfezi'ne kanal açýlarak güzergah hazýrlanacaktý'' diye konuþtu.
Projenin verimli ve çok ucuz olduðunu ifade eden Aðýralioðlu, proje kapsamýnda Sapanca Gölü'nü kirletmeyecek þekilde nehrin geçiþinin saðlanacaðýný dile getirdi.
Aðýralioðlu, deðiþik güzergahlardan da geçiþin saðlanabileceðine dikkati çekerek, ''Çark Suyu'na baðlanarak Kazýmpaþa'nýn batýlarýndan Ýzmit Körfezi'ne gelmek mümkün. Yani Sapanca'ya uðramadan Kandýra yolu takip edilerek çukurca yerler var, oralardan geçiþ saðlanabilir. Kývrýmlarý kaldýrýlmazsa nehir güzergahý 140 kilometre. Þimdi bu kývrýmlar kanallarla düzeltilirse biraz mesafe düþer. Böylece gemiler daha hýzlý geçer ve mesafe kýsalýr'' ifadesini kullandý.
Proje maliyetinin pahalý olmadýðýný ileri süren Aðýralioðlu, þöyle konuþtu:
''Bu projenin maliyeti çok ucuz. Ýstanbul Kanal Projesi'nin yarýsý bile deðil yani. 1 milyar dolar bile tutmaz buranýn maliyeti. Sadece Sapanca-Ýzmit arasýndaki bölge nedeniyle maliyet artabilir. Nehir yataðýnýn geniþliði yeterli durumda zaten. Neredeyse yatak hazýr durumda. Engel köprüler ortadan kaldýrýlýrsa Adapazarý'na kadar rahatlýkla gelinebilir. Artýk bu proje kaçýnýlmaz bir hal aldý. Ýstanbul'un yükü çok fazla oldu.''
''Böyle bir projeye çok ihtiyaç var''
Proje üzerinde çeþitli çalýþmalar yapan Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Ýnþaat Mühendisliði Bölümü Öðretim Üyesi Yrd. Doç. Rýfat Akbýyýklý da projenin hayata geçirilmesinin önemini aktardý.
Akbýyýklý, projenin ticari yönünün çok güçlü olduðunu ifade ederek, ''Ýstanbul'un doðusunda yer alan sanayinin ve endüstrinin geliþtiði illerin bulunduðu bir bölge. Bölgenin geliþmesiyle bu tür bir taþýmacýlýðýn ihtiyacý günümüzde dahi hissedilebiliyor'' dedi.
Türkiye'de yalnýzca Ýstanbul Boðazý'nýn su yolu olarak kullanýldýðýný belirten Akbýyýklý, güzergahýn dar olmasý nedeniyle kazalar yaþandýðýný aktardý.
Akbýyýklý, proje sayesinde Ýstanbul'un yükünün hafifletebilineceðine iþaret ederek, ''Böyle bir projeye çok ihtiyaç var. Ancak yeteri kadar özen gösterilemedi. Biz hala konu üzerinde ciddiyetle duruyoruz. Projenin bazý potansiyel faydalarý var. Bu þekilde kiþi baþýna düþen milli gelir ve vergi gelirlerinde artýþ saðlanabilir. Projenin hayata geçirilmesiyle Rusya ve Ukrayna baþta olmak üzere Türk Cumhuriyetlerine ulaþabilmek daha kolay olur'' þeklinde konuþtu.
Türkiye'de nehir taþýmacýlýðýn geri planda bulunduðuna vurgu yapan Akbýyýklý, sözlerini þöyle tamamladý:
''Türkiye'de toplam yurt içi yüklerin yüzde 84,5'i karayoluyla, yüzde 6,8'i demiryoluyla, yüzde 2,2'si boru hattýyla, yüzde 6,5'i denizyoluyla taþýnmaktadýr. Türkiye, yurt içi taþýmacýlýkta su yollarýný kullanma konusunda birçok ülkenin gerisinde bulunmaktadýr. Avrupa þartlarýnda 100 tonluk yükün bir kilometre için taþýnma bedeli de su yolunda daha ucuz. Ayrýca nehir taþýmacýlýðýyla enerji üretimi faydalarý hesap edilerek tesisten bir yýlda toplam 52 milyon 808 bin dolar fayda saðlanacaðý hesaplanmýþtýr.