Ali Þahin İle Yapılan Röportaj
Gökhan Dokuyucu: Öncelikle yeni dönemde sizi vekil olarak TBMM’ye gönderdiğimiz için bir Nizipli olarak çok memnunuz. 9. Sırada olmanıza rağmen ümidinizi yitirmeden dört elle 12 Haziran seçimlerine çalıştığınıza şahit olduk. Bu inancınızı neye borçlusunuz?
Ali Þahin: Her bir Nizipli kardeşime seçim sürecinde bana verdikleri destek ve yüreklerinde ayırdıkları müstesna yer için şükranlarımı sunuyorum. Dünyaya geldiğim, sokaklarında koşturup top oynadığım, havasını teneffüs edip suyunu içtiğim bu güzel kentin insanları bir evlatları olarak beni bağırlarına bastı ve bir başka sevdi. Nizip halkına çok şey borçluyum. 12 Haziran seçimlerinde beni motive eden başta Nizipli hemşerilerim olmak üzere Gaziantep’in her köşesinde gördüğüm inanılması güç sevgi ve ilgiydi. Seçim yaklaştıkça seçimi kazanmaktan daha çok Nizip halkının yüreklerindeki seçimi kazanmış olduğumu, oradaki mecliste yer edindiğimi gördüğümde 12 Haziran seçimleri 2. plana düştü. Yeryüzünde hiçbir mevki ya da makam insanların gönlünde edindiğiniz güven ya da sevgiden daha değerli ve anlamlı olamaz. Bu ruh ve hissiyat bahsettiğiniz inancın temelini oluşturdu bende.
Gökhan Dokuyucu: TBMM deki Nizip’i Layığıyla temsil eden Mehmet Sarı’dan sonra sizinle beraber vekil sayımız 2 oldu. Eminiz ki İlçemizin sorunlarının çözümü daha da hız kazanıp il ol yolunda destekleriniz çok fazla olacaktır. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Ali Þahin: Mutlaka bir elin nesi var iki elin sesi var ata sözümüzde olduğu gibi Nizip’imizi en iyi şekilde temsil etmeye çalışacağız. Milletvekilimiz Mehmet Sarı beyi seçimlerden önce çok duymuştum. Ancak kendilerini tanımak 12 Haziran seçimleri sürecinde mümkün oldu. Nizip’e çok değerli hizmetler sunmuş olan Mehmet Sarı beyi yakından tanımak beni çok mutlu etti. Kalben çok sevdim ve saygı duydum. Seçim çalışmalarındaki performansı beni çok etkiledi ve duygulandırdı. 5. Sırada seçilme kaygısı olmamasına rağmen dur durak bilmeden çalıştı. Ben yoruldum o yorulmadı. Nizip için bir şans ve umarım kendisiyle birlikte Nizip’imize ve ülkemize hizmet etme fırsatı buluruz.
İl olma yolunda derken bu noktayı çok iyi irdelemeliyiz. İl olmanın getirileri olduğu kadar götürüleri de var. Örneğin Kilis’in il olduktan sonra yaşam standartlarında çok şeyin değiştiğini düşünmüyorum. Hatta bu konuda kimi özeleştirilen olduğunu da duydum. Ancak hayalimde İçerisinden nehir akan bir il hayali olduğunu da söylemeliyim. Ben az söyleyeyim siz çok anlayın.
Gökhan Dokuyucu: Önümüzdeki günlerde Nizip ile ilgili projeleriniz nelerdir? Nizip’i Dubai yapacak mısınız?
Ali Þahin: Öncelikle bir tarım, kültür, sanayi, ya da turizm kenti olarak Nizip’in iyi bir tanımını yapmalıyız. Potansiyellerimizi ortaya çıkarıp, dinamiklerimizi keşfedip buna göre Nizip’in yol haritasını ve stratejik planlamasını yapmalıyız. Kendi kaderiyle büyüyen bir kent olmaktan öte Nizip’in vasıflarını ve karekterlerini, potansiyel ve kabiliyetlerini keşfedip bir büyüme ve gelişim planı oluşturmalıyız. Daha anlaşılır olması bakımından şöyle örneklendireyim. Çocuğumuzu yetiştirirken çocuğumuzun fıtratına bakarız. Kendisinde var olan potansiyellere ve kabiliyetlere bakarız. Eğer kültür ve sanata yönelik potansiyel varsa sanata, bilime yönelik potansiyel varsa bilime, Zanaatsal kabiliyetleri ya da işletmeci, girişimci ruhu varsa ticarete yönlendiririz. Bu anlamda Nizip’imizin de gelişim ve büyüme açısından bir MR’ını çekerek yola koyulmalıyız bence. Ancak baştan sunu belirteyim ki Nizip’in bir Dubai ve daha ötesi olma potansiyeli her zaman vardır. Fırat havzası bundan önce de çok medeni ve görkemli kentlere ev sahipliği yapmıştı. Hemen yanı başımızdaki Zeugma bunun en güzel ve somut örneğidir. Yeter ki biz Nizip’in potansiyellerini iyi bir şekilde keşfedip buna göre bir gelişim ve büyüme anlamında etkin bir yol haritası belirleyelim.
Gökhan Dokuyucu: 1998 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kahraman Emmioğlu beyle birlikte kurmuş oldukları Fiziksel Engelliler Vakfı (FEV) ve bağlı şirketlerinde Genel Müdürlük görevlerinde bulundunuz. Bu da gösteriyor ki engelli vatandaşlarımız konusunda çok duyarlısınız. Nizip’teki engelliler için bir çalışmanız var mı?
Ali Þahin: Yaşamımı iki farklı şekilde tanımladım her zaman. İlki profesyonel uzmanlık alanım. Yani eğitimini aldığım önemli birikimler edindiğim uluslararası ilişkiler uzmanlığı. Diğeri ise sosyal sorumluluk yönüm. Sadece kendimiz ve yakınlarımız için sürdüğümüz yaşam eksik bir yaşam ve anlamsızdır. Hayatı anlamlandıran biraz da sadece kendimiz için değil, bizim dışımızda olan ihtiyaç sahibi, dezavantajlı insanlar için de var olmaktır. Bu açıdan sosyal sorumluluk çalışma alanımı engelliler olarak belirledim ve uzun yıllardır engelli kardeşlerimize hizmet ediyorum. Sizin de belirttiğiniz gibi engellilere karşı son derece duyarlı olan Sayın Başbakanımızın 1994 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığını kazandığında Gaziantep’iizin yetiştirdiği müstesna insanlardan biri olan Kahraman Emmioğlu beyle birlikte kurmuş oldukları Fiziksel Engelliler Vakfı’nda hizmet etmeye başladım. Seçilinceye kadar genel müdürlüğünü yürüttüğümüz vakfımızda çok değerli projelere imza attık. Öz®ümüzle Üretiyoruz Projesi ile İstanbul’da 5 yıl içinde toplam 2534 engellinin özel sektör kuruluşlarında istihdamlarını gerçekleştirdik. Beyaz Kelebekler projesi ile 73 zihinsel engellinin 43 McDonalds restoranlarında istihdamlarını sağladık. Yine THY –FEV projesi ile 95 engellinin THY Çağrı Merkezinde istihdamlarını gerçekleştirdik. Fiizksel çevrenin, sokak ve caddelerin engellilere uyumlu hale gelmesi için projeler hazırladık. Mutlu Engelli Hattı’nı kurarak 4446000 numarası üzerinden arayan engelli, engelli yakınları ve kamuoyuna engellilikle ilgili her konuda bilgi ve danışmanlık hizmeti verdik ve vermeye devam ediyoruz.
Þimdi İstanbul’da edinmiş olduğumuz tüm bu deneyimli ve başarılı projeleri Gaziantep ve Nizip’e transfer etme zamanı. Bu anlamda çalışmalarımızı başlattık ve Gaziantep’e vakfın bir şubesini açıyoruz.
Gökhan Dokuyucu: Vekilim Toki hakkındaki görüşlerinizi bizimle paylaşır mısınız? Nizip’e Toki gelecek mi?
Ali Þahin: Nizip’e TOKİ’nin gelmesini gerçekten çok istiyorum. Bu yönde hazine arazisi konusunda Nizip olarak bir fakirliğimiz olduğu bilgilerini aldım. Milletvekilimiz Mehmet Sarı beyle birlikte bu konuda ortak çalışmalar yürütüyoruz ve zaman zaman bu konuda görüş alışverişinde bulunuyoruz. Bu yönde bir çözüm üretmekten ben de büyük keyif alacağım. Ramazan boyunca ziyaret ettiğimiz fakir aileleri görünce bu yönde ki ihtiyaç belirgin bir şekilde ortaya çıkıyor.
Gökhan Dokuyucu: Nizip çayı ile ilgili yaptığınız çalışmaları anlatır mısınız?
Ali Þahin: Seçim çalışmalarımız ve sonrasında Nizip Çayı güzergahındaki bazı köyleri ziyaret ettik. Bu konuda ciddi şikayetler var. Çocukluğumda bacaklarımızı sıvayıp girip serinlediğimiz, yüzdüğümüz, çevresi meyve bahçeleri ile bezeli Nizip Çayından şimdi maalesef eser yok. Çevre kirliliği dünyanın bir problemi. Bu yönde Nizipliler içerisinde bir duyarlılık ve sorumluluk uyandırmamız geldiğini düşünüyorum. Belki de bu yönde duyarlı insanlardan oluşan bir sivil inisiyatif oluşturmamız lazım. Artık çevre konuları sadece belediye ya da siyasilerin işi değil belki de daha çok toplumun ve sivil toplum kuruluşlarının meselesidir. Bu konuda sivil bir inisiyatif oluşturmanın doğru olacağı kanatindeyim.
Gökhan Dokuyucu: İstasyon mahallesinin şuan maruz kaldığı kokunun giderilmesi konusunda çalışmalarınız nelerdir?
Ali Þahin: İstasyon mahallesinin maruz kaldığı koku sanırım bu civarda faaliyet gösteren sabunhanelerden kaynaklanıyor. Nizipliler olarak çevremize olan duyarlılığımızı ortaya koymak zorundayız. Sanayicilerimizin de aynı duyarlılıkta ve hassasiyette olduklarına inanıyorum. Çevremizdeki insanların sağlığını bozarak, huzurunu kaçırarak rahatsızlık vermek bizim ne dinimizde ne de kültürümüzde var. Bu konuda koku yayan işyerleriyle bir araya gelerek çözüme yönelik çaba içerisinde olmamız lazım.
Gökhan Dokuyucu: Nizip Yerleşkesine yapılacağı söylenen ve 8 aydır beri inşaatı için protokol imzalanan Eğitim fakültesinin hala yapılmaması konusundaki düşünceleriniz nelerdir?
Ali Þahin: Bu tür projelerde zaman zaman aksamalar yaşanabilir. Projelerde bu süreçler normal ve doğaldır.
Gökhan Dokuyucu: Sizce Nizip’teki işsizlik sorunu nasıl aşılabilir?l
Ali Þahin: Bir kere şunu belirtmekte yarar var. İşsizlik ABD’nin de AB’nin de önemli sorunlarından biridir. Önemli olan işsizlik oranının makul seviyelerde olup olmadığını bilmek. Geçtiğimiz hafta Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Nihat Ergün Gaziantep’teydi. Sanayicilerle yaptığımız toplantıda ele aldığımız konulardan biri de Sanayicilerin çalıştıracak işçi bulamamaları konusuydu. Þaşırtıcı ama iş adamları çalıştıracak işçi bulamamaktan yakınıyorlardı. Bu konuda bir koordinasyon sorunu var sanırım.
Az önce de belirttiğim gibi Nizip’in potansiyellerini, imkan ve kabiliyetlerini masaya yatırıp analiz ettiğimizde işsizliği aşma noktasında daha somut öngörülerde bulunabiliriz. Ancak şu kadarını söyleyebilirim ki OSB gelecekte işsizliğine eritilmesinde önemli bir saha teşkil edecektir. Yine topraklarımızın sulanması ve ürün çeşidinin artırılması konusunun işsizliğe önemli bir çare olacağını düşünüyorum.
Gökhan Dokuyucu: Sosyal ve Kültürel aktiviteleri zayıf olan ilçemizin Sosyal ve kültürel yönden gelişimi için neler düşünüyorsunuz?
Ali Þahin: Bu nokta gerçekten çok üzüldüğüm bir nokta. Geçtiğimiz bir Ramazan akşamı Þahinbey Belediyesi’nin iftar sonrası kültür etkinliğine katıldım. Bosnalı sanatçı Zeyd Sato ve Mısırlı Kari El Tantavi müthiş bir musiki ve Kur’an ziyafeti verdiler. Bu güzel geceyi Facebook ve Twitter’de paylaştığımda Nizipli bir takipçimin Nizip için bu yönde beklentisini dile getiren “Nizipte yaşayanların olduğu bilinci doğsa belki bir şeyler değişir” şeklindeki mesajı beni etkiledi. Bu yönde gerçekten ihtiyaç var ve inşallah belediyemiz ve Nizipli iş adamlarımızla bir araya gelerek bu konuyu görüşeceğim. Nizipliler Nizip’te yaşıyor olmaktan zevk almalı ve mutlu olmalılar. Niziplilik bir ayrıcalık olmalı kısacası.
