-
ölüm
Yirmi günden beri yoğun bakımda yatan ve diğer ölen iki arkadaşları gibi ölümle savaşan Kadir'imizin gücü kalmadı ve O'nu kaybettik.
İnsanın içi parçalanıyor cenazede evindeki o gürüntüleri görüp, o sesleri duyunca.
Annesinin feryatları...
Babasının güçlü, dik durmaya çalışırken süzülen gözyaşları...
Günlerdir ağlayan kardeşlerinin artık akmayan gözyaşları fakat yüzlerindeki o ifadeyle insanların içlerini acıtmaları...
Cenaze evi. İbretlik olan o ev.
Gencecik bir can, Sevgileriyle emekleriyle büyütülmüş ebeveynlerin evlatları, can parçaları.
Ve sonunda iç acıları.
Böyle bir görüntünün karşısında ''başınız sağolsun'' cümlesini söylemek görevlerin en zoru.
İnsanın dili tutuluyor... Ağzını açsan sesin çıkmıyor, sesin çıksa kelimeler düğümleniyor, konuşamıyor susuyorsun...
Annenin feryatları, babanın gözyaşları, evlat acısı.
Benim bile bu kadar içim acırken, onların içleri, acıları, duyguları..
Gencecik üç can, yaşayacakları planları vardı onların oysa ki.
O genç bedenler artık yok mu?
Yaşam ne garip, ölüm ne kadar zamansız.
Diğer iki arkadaşının yanına gitti Kadir.
Üç genç yaşam, üç genç can parçası, analarının kuzuları..
Yirmi bir yaşındaki üç genç fidan.
Yaşamaları bize armağan olurdu.
Lakin Rabbimin işine karışılmaz, böyle olduysa böyle olması gerekiyordur.
Mekanın cennet olsun Kadir'im,
Mekanınız cennet olsun çocuklar,
Mekanlarınız cennet olsun gencecik fidanlar.
Rahat uyuyun...
-
Üzüntünüz üzüntümüzdür, bizde rahmet diliyoruz.
-
Allah rahmet eylesin, konuyu tam bilmiyorum ama üzüldüm.
Bir de şu avatarı değiştirseniz bu konuya yakışmadı.
-
-
Allah amelince rahmet eylesin.
-