Erbil ve Süleymaniye Notları
Tozlu Zamanlar,
Hava bugün rüzgarlı. Her esinti toz demek. Damlara, duvarlara sinen tozlar evinizin pencereleri korumalı değilse içeri kadar süzülüyorlar. Toz bulutları kendini gösterdiği zaman dışarı çıkmak mesele. Geçmiş yıllara nazaran toz yağmurlarının azaldığı söylense de bu şehir tozlu. Bu bakımdan benim gibi eski tip evlerde oturuyorsanız yani pencereleriniz "Pima-Pen" değilse toza alışmanız lazım.
Süleymaniye,
Süleymaniye Şehri bir başka. Şehirin havası, dokusu hissettiğiniz duygular sanki Anadolu oluyor. Binalar uzuyor. 'Turkish Baklava, Turk Berber' gibi ifadeleri dükkanların üzerinde her an görmek mümkün. Mado ismi size hiç yabancı gelmiyor. Daha birçok markaların isimlerini görmeniz mümkün.
Süleymaniye ve Erbil arasında bir rekabet var. Siyasi meseleler bir tarafa, normal halk arasında çeşitli fıkralar, ifadeler üretilmiş. Süleymaniye biraz daha okumuş şehir deniliyor. Birçok şehir girişinde olduğu gibi burada da kontroller çok sıkı özellikle 'Güney' den gelen insanlar detaylı aranıyor. Bu yüzden olsa gerek Kuzey Irak güvenli geliyor insanlara. Hatta Güneyden insanlar akın akın gelip Erbil ve Süleymaniye'de yaz tatillerini geçiriyorlar. Ne mi var? İki büyük alışveriş merkezi, şehir içinde telefrik, kale serbest yapılan alışveriş.
Geçen Bağdat'a giden bir öğrencimin tam evine yüz metre kala önünde bomba patlar evine zor gider. Ölen sayısı on-onbeş der. Rakam küçüktür. İnsanlar alışmıştır. Bir arkadaşın ifadesi şehir bir başka hissediliyormuş. Güney böyle.
foto: magpak
Kaynak...