-
*BIR ANADOLU MASALI*
*BIR ANADOLU MASALI*
Bir Anadolu masali gibi az gittim, uz gittim! Gölbasindan, Balikesir’e (ögrencilik yillarim) oradan K.Maras’in Pazarcik ilçesinin Eglen köyüne(vekil ögretmenlik),oradan da suan ki bulundugum yere, Gaziantep’in Yavuzeli ilçesine Sosyal Bilgiler ögretmenligine, oradan da Gaziantep’in Nizip ilçesindeki CUMHURIYET LISESINE Cografya Ögretmenligine. Kisaca anlatacak olursam, Çelik Köyünden çiktigim lastik Ermenek ayakkabiyla, Toroslardan, Boz daglara, Cunda adasindan Ululat gölüne, Bandirma körfezinden Nurhak daglarina… Simdi ise çamurlu kunduralarimla Yavuzeli kasabasindan Karasu nehrine emekle isleyip sevgiyle yaptigim sala binerek güzel umudlar için ASI NEHIR olan Firat nehrine açilarak yavas yavas yol alarak,tarihin izlerini ve gizemini tasiyan RUMKAKE,HALFETI,ZEUGMAYI kare kare fotograflayip Nizip sehrindeyim.Ben kendim, elimde fotograf makinemle hep bir seyleri çekmek, elimdeki kalemimle bir seyleri yazmak ve bir seyleri kendi gözlerimle görüp, kendi ellerimle tutmak ve her ani karalayip dondurmak için, Her zaman kesfetmek için yolculuklara çiktim, gün geldi ögrencilerimle bulustum! Gerçegi bulmak için çapasini (kalemini) kendi topragina, kendi etine batirmasini bilen ögrencilerimi fark ettim! Onlarla geçmise yolculuga çiktik, geçmisimizi ögrendikçe baglarimizi güçlendirdik, çogaldik. . .Her ani dondurup, güzellikleri gelecege tasimak ugruna her zaman deklansöre basip zamana taniklik yaptim…
Neyse bizler yine arayalim tarihin derinliklerindekileri, Hayatin sirrini arayip durduk, Acep hayat soyulur muydu? Yoksa vitamini kabugunda miydi? Ve sonunda bulduk hayatin sirrini, Dogu Anadolu’da bir arpa tanesinde, Van’da bir kahvalti salonunda, Barak ovasi’nda bir uzun havada, Urfa’da bir sira gecesinde, belki de bir fotografin karesindeydi.
Dedik ya az gittik-uz gittik, aylarca Minolta fotograf makinemle beraberdik. Ömrümün güzel anlariydi bu aylar. Aylar belki de bir arpa boyu gelecektir, bazen de dere-tepeyi düz eden uzun bir mesafedir. Iste bu yolculuklarda hep bir seyleri kesfetmek gerektigine inanirim. Bu nedenledir ki ben denlansöre hep kesfetmek için bastim. Çünkü bir seyleri kesfetmek isteyenler, sevgiyle saygiyla ufaktan ufaga basariya dogru umutla yol alirlar. Söyle bir çevrenize bakin insanlar kendi kendisinin öznesi degildir. Baska lenslerin ardindan dünyaya bakiyorlar. Ama bizler en güzel bir sey olanlari yasamak, görmek, paylasmak istiyorduk. Bundan dolayi dünyaya bir özne olarak bakmak, kendi gözlerimizle görmek gerekiyor. Biz bunu yaptik.
Ve HER ZAMAN KESFETMEK amaciyla bakmak dilegiyle hos çakalin…
(6 Nisan 2003- YAVUZELI) Ibrahim SIMSEK
--------------------------------------------------------------------------------
Okunma: 119
Oy/Yorum: Rating:10 Votes:3 (Rating Scale: 1 = worst, 10 = best)
Tarih: 02.04.2006
Yazar/kaynak: IBRAHIM SIMSEK
Yazar iletişim: seyduna02@mynet.com
Gönderen: i-simsek002
Yorum: 3 Yorumlar | Oyla ve yorum ekle
Comments:
--------------------------------------------------------------------------------
Yorumlayan: ahmetaksoy tarih 03.04.2006
hocam,yazi ni inceledim mühtesem bir anlatim ve akis var.ustadim bu konularla birlikte güzel denemelerini bekliyoruz.sevgiler.öptüm. hocam seninle gurur duyuyoruz. ahmet aksoy olusum gazetesi
--------------------------------------------------------------------------------
Yorumlayan: andorra_15 tarih 07.04.2006
yani hocam bir edebiyat hocasindan bile bu kadar bir makale yazmasini bekleyemezdim. Tek kelimeyle muhtesem. (vay be cografya ögretmenimizden böyle bir makale ha! helal olsunnnnnnn...!
--------------------------------------------------------------------------------
Yorumlayan: mehmet_ali_çetin tarih 10.04.2006
hocam süpppeerr olmus helal olsun çok sürükleyici devamini dileriz(makale)lerin marufoglu seninle gurur duyuyor...
-
HOCAM ÖYLE İÇTEN Kİ YAZDIKLARINIZ OKURKEN KENDİMİZİ KAPTIRMAMAK ELDE DEĞİL.