İŞTE FENERBAHÇENIN TARİHİ
STAD KAVGASI
Fanatik bir taraftar olan Ba$bakan SaraCoGlu, Ismet Pa$a’yI bile atlatIp
bugUnkU stadyumun arazisini Fener’e bir liraya satmI$tI.
BugUnkU Fenerbahçe Stadyumu’nun yerine Cok eskiden "Silahtar AGa sahasI"
deniliyordu.
1900’lU yIllarIn ba$Inda Ingiliz Sefareti’nin gOrevlileri buraya bir lokal
binasI in$a ettiler ve adIna "Onion Club" dediler. O gUnden sonra da bu saha
"Onion Club SahasI" olarak anIlmaya ba$landI. FrenkCe ismine dili dOnmeyen
mUslUman ahalisi ise aynI sahaya "PapazIn CayIrI" adInI vermi$ti. AslInda bu
sahanIn mUlkiyeti Padi$ah Ikinci AbdUlhamit’in $ahsIna aitti. Ve dOnemin
Istanbul Belediye Ba$kanI olan OperatOr Dr. Cemil Topuzlu’nun da gOzU bu
sahanIn Uzerindeydi.
Niyeti futbol oynanan bu bUyUk sahayI hem Islah etmek hem de Uzerinde hiCbir
hakkI olmadIGI halde yararlanan Ingilizlerin kullanImIndan alIp, sempati
duyduGu Fenerbahçeli genClere kazandIrmaktI.
TuttuGunu koparan bir insan olan merhum Cemil Topuzlu "Seksen YIllIk HatIratIm"
kitabInda bu olayI tatlI tatlI anlatIr...
***
Padi$ahla her gOrU$mesinde "Onion Club SahasI"nI ister ama Ikinci AbdUlhamid
sIzlanmaktadIr. Cemil Bey’e "GUlhaneyi verdik. Sahiba Sultan YalIsI da
elimizden CIktI. Geriye kala kala bir tek bu arazi kaldI" der.
GerCekten de AbdUlhamid, yine Cemil Topuzlu’nun IsrarlarIna dayanamayIp bugUn
GUlhane ParkI olarak bilinen araziyi belediyeye devretmi$ ve burada bir park
yapmaya niyetli olan oparatOre bir de $art ko$mu$tu:
- Buraya yapacaGIn parka ahali parasIz girecek.
Bu sOz cumhuriyet dOneminin belediye ba$kanlarI tarafIndan unutulup gitti...
Taa ki Bedrettin Dalan bu hikAyeyi OGrenene kadar. Dalan, Istanbul Belediye
Ba$kanI olduktan sonra GUlhane ParkI’nI yine parasIz girilen bir yer haline
getirdi.
SAHAYI ALIYOR
Onion Clup SahasI iCin verilen mUcadeleyi sonunda kazanan taraf Cemil Topuzlu
oldu. AbdUlhamid Cok sevdiGi belediye reisine itiraz edemez hale gelmi$ti.
Dr. Topuzlu’ya "Peki sahayI size kiralayayIm ama mUlkiyeti bende kalsIn" dedi
ve "Irade-i Seniye" ile bu deGerli arazinin kullanma hakkInI devretti. Dizinin
yayImlanmaya ba$lanmasIndan sonra beni telefonla arayan Istanbul Universitesi
hocalarIndan ProfesOr Dr. Nihat BostancI, Cemil Topuzlu’nun bu hizmetini bir
kez daha hatIrlattI.
Prof. BostancI’nIn verdiGi bilgiye gOre "Merhum Cemil Topuzlu Fener camiasIna
kIrgIn" olarak vefat etti.
OlUmUnden Onceki yIllarda yakInlarIna sIk sIk bu kIrgInlIGInI anlatIr ve
"Onlara bir saha kazandIrdIm. Beni kulUbUn yIldOnUmU davetlerine hiC
CaGIrmadIlar" dermi$. In$allah bu satIrlarI okuyan Fenerliler, Merhum Cemil
Topuzlu’nun hizmetlerini arada bir hatIrlama ve anma kadir$inaslIGInI
gOsterirler.
***
Fenerbahçe StadI’nIn Uzerine kurulduGu arazinin "kulUp mUlkU" haline
getirilmesi $erefi ise tek parti dOneminin UnlU politikacIsI ve devlet adamI
$UkrU SaraCoGlu’na aittir.
Hasta bir Fenerbahçeli olan $UkrU SaraCoGlu, Milli $ef dOneminin hUkUmetlerinde
Adalet, Maliye, DI$i$leri BakanlIklarI yaptI. Nihayet Ba$bakan oldu.
Ismet Pa$a’nIn aynI zamanda satranC arkada$I olan SaraCoGlu maC gUnlerinde
doGru dUrUst CalI$amazdI. EGer Fenerbahçe’nin maCInIn olduGu bir gUn toplantIya
girmek durumunda kalmI$sa kIvranIr, sIk sIk saatine bakar, toplantInIn bitimini
iple Cekerdi.
Ismet Pa$a onun bu hastalIGInI OGrenmi$ti. SaraCoGlu’ndan bu durumlarda hayrI
gelmeyeceGini bildiGinden "$UkrU Beyefendi, hadi siz maCInIza yeti$in..."
deyip onu serbest bIrakIrdI.
16 YIL BA$KAN
Fenerbahçelilerin SaraCoGlu’nu ke$fetmesi iCin Galatasaray maCInda kavga
CIkmasI gerekecekti.
19 $ubat 1934 yIlInda Taksim Stadyumu’nda oynanan Fenerbahçe-Galatasaray
maCInda bir faul pozisyonu oldu. Futbolcular hakemin ba$Inda toplanmI$ itiraz
ederlerken birden saha karI$tI. Iki takImIn futbolcularI tarihlerinde ilk kez
yumrukla$Iyorlar, birbirlerine kIyasIya vuruyorlardI.
AyIrmak iCin sahaya giren gOrevliler ile tribUnlerden atlayan bazI seyircilerin
de karI$masI sonucu, kavga korkunC bir arbedeye dOnU$tU. Jandarma ve polis
olayI zor yatI$tIrdI.
17 futbolcu gOz altIna alInIp sevkedildi.
Ertesi gUn Istanbul basInI ate$ pUskUrUyor, futbolcularIn en sert biCimde
cezalandIrIlmasInI istiyorlardI. Hem de hapisle.
***
Fenerbahçe’nin ba$kanlIGInI yapan Ziraat Vekili Sabri Toprak’In bile paCasI
tutu$mu$tu. Futbolcular gOz gOre gOre hapise girecekti. Bu da Fener takImInIn
yok olmasI demekti.
Sabri Bey sIkI bir Fenerbahçeli olan Adliye vekili $UkrU SaraCoGlu’na ko$tu ve
"Aman azizim, buna bir Care.." dedi.
SaraCoGlu da gOrevini yaptI. NasIl becerdi bilinmez, futbolcularI hapisten
kurtardI. Federasyon ise o kadar yumu$ak davranmadI. Fener’in kalecisi HUsnU
Bey’e "ebedi hak mahrumiyeti" cezasI verirken, kavgacIlarI iki ay ile altI ay
arasInda deGi$en cezalara CarptIrdI.
Sabri Bey de derin bir nefes aldI. $UkrU SaraCoGlu’na minnet borcunu Odemek
iCin de ba$kanlIGI dostuna devretti.
BOylece Fenerbahçe’de tam 16 yIl sUrecek olan $UkrU SaraCoGlu dOnemi
ba$lamI$tI.
HAKEME CEZA
SaraCoGlu, Fener’in OnUne CIkan her tUrlU engeli temizliyordu. Oyle ki, bir
maCta Fener’in attIGI golU, ofsayt bayraGInI kaldIrarak iptal eden yan hakemin
spor hayatInI bitiriverdi.
Fener’in golU silinmi$ti ama o yan hakemin lisansI da bir gecede iptal edildi.
Bir daha hakemlik yapamadI. SaraCoGlu’nun aklInI kurcalayan asIl mesele
Fenerbahçe’nin sahasInIn durumuydu. IttihatCIlarIn eline geCen sahanIn
kullanIm hakkI, hala "Ittihat Spor" adIndaki amatOr takImIn elindeydi.
KadIkOy’de faaliyet gOsteren Ittihat Spor’un Ba$kanI AydInoGlu Re$it Bey,
merhum Talat Pa$a’nIn yakIn arkada$IydI. Talat Pa$a’nIn OlUmUyle kapandIGI
sanIlan "Fener dU$manlIGI"nI devam ettiriyor, araziyi satmayI kabul etmiyordu.
O gunlerde Maliye BakanlIGI’na getirilen SaraCoGlu onun da Caresini buldu.
Meclisten tek maddelik bir yasa CIkarttI. Yasa "Spor tesisleri ve semt
sahalarInIn" nasIl kullanIlacaGInI tarif ediyordu...
"AynI semtte faaliyet gOsteren takImlardan en fazla Uyesi olana" imtiyaz
saGlIyordu.
Fenerbahçe’nin Uye sayIsI, Ittihat Spor’dan daha fazla olduGundan sahanIn
kullanIm hakkI Ittihat Spor’un elinden alIndI.
Ama arazi hala Milli Emlak Dairesi’nin malIydI. SaraCoGlu bunu da COzdU. Elinin
sIklIGI ile UnlU Ismet Pa$a’yI bile atlatIp araziyi "bir lira kar$IlIGInda"
Fenerbahçe’ye sattIrdI...
YILLAR SONRASI
Demokrat Parti’nin zaferiyle sonuClanan 1950 seCimlerinden sonra $UkrU
SaraCoGlU siyaset sahnesinden Cekildi. Fenerbahçe’nin ba$kanlIGInI da bIraktI
ArtIk sIra Demokrat Parti milletvekillerindeydi. Fener’e ba$kan olmak iCin
birbirlerine girecek, Ba$bakan Menderes aralarInI bulmak iCin hakemlik yapmak
zorunda kalacaktI.
1958 yIlInda Fener’e ba$kan olan Demokrat Parti milletvekili Agah Erozan bu
kavganIn sebeb-i hikmetini $Oyle anlatIr:
"Beni Fatih ve Kartal’In kaymakamI olarak (Topal Agah) diye yUz ki$i tanIrdI.
Milletvekili oldum, be$yUz ki$i tanIdI. Meclis Ba$kanvekili oldum Meclis
iCtUzUGUnU ezberledim. Bu sefer bana (HafIz Agah) dediler ve bin ki$i tanIdI.
Fenerbahçe’ye ba$kan oldum. Tuvaletten CIkarken bile resmimi Cektiler. $imdi
beni bUtUn TUrkiye tanIyor. Insan kendisinin reklamInI yapmak istiyorsa bir
yolunu bulup Fenerbahçe’ye ba$kan olmalI. Turkiye’de tanInmak neymi$ ben
Fenerbahçe’ye ba$kan olunca OGrendim..."
***
Yillar sonrasIn bir Fenerbahçe macI. Stadyum’un OnU ana bana gUnU. SaClarI ak
pak olmu$ bir adam elindeki bastonu yardImIyla gelmi$, titrek adImlarla
yUrUyerek gi$eye yana$maya CalI$Iyor. Ya$I gereGi oldukCa yava$ hareket ediyor.
Onun bu yava$lIGI ise arkasInda biriken, bir an Once sahaya girmek iCin
sabIrsIzlanan genC taraftarlarI kIzdIrIyor. IClerinden biri **********ce
sesleniyor:
- Yolu tIkama be moruk. Cekil de geCelim...
Ya$lI adam bir kenara Cekiliyor. UzgUn ve kIrgIn. Bu haliyle kalabalIGI a$Ip,
sahaya nasIl gireceGini dU$UnUrken kendisini Fenerbahçe’nin Ba$kanI Faruk Ilgaz
gOrUyor. $eref TribUnU kapIsIna giderken gOrUp tanIdIGI bu ya$lI adamIn yanIna
ko$uyor.
Onu $eref tribUnUne davet ediyor. SaygI ile koluna girdiGi bu ihtiyarcIGIn aGIr
adImlarIna sabIr gOstererek, $eref tribUnUne kadar CIkartIp kendi yerine
oturtuyor. Kendisi de yanIna ili$iyor.
$eref tribUnUndeki zevat, maCI seyrederken sIk sIk aGlayan bu ya$lI adamI merak
ediyor. Ba$kanIn yerinde oturan zatIn kim olduGunu soruyor birbirine...
CoGu bilmiyorum anlamInda omuz silkiyor.
Ama bir tanIyan CIkIyor ve sOylediGi sOzler $eref tribUnUnde kulaktan kulaGa
dola$Iyor:
- O mu? Fener’in eski ba$kanlarIndan SaraCoGlu...
----
Kutu
TAKSIM STADI’NDA ILK MACI FENER KAZANMI$TI
Taksim stadI bugUnkU meydanlarIn ve gezi parkInIn bulunduGu yere aCIldI. 30
Haziran 1338 yIlInda (1922) tam boyutlarda ve nizami bir stad olarak
dUzenlendikten sonra hizmete sokulan saha, o gUnkU Taksim kI$lasInIn
avlusundaydI.
Ekabiran takImI ve diGer saray efradI iCin ah$ap tribUn yapIlmI$tI.
Eski Fenerbahçeli futbolculardan Sait Celebi (sonradan ilk radyo maC spikeri)
tarafIndan o gUnUn Istanbul’una kazandIrIlan Taksim Stadyumu’nun aCIlI$Inda
atletizm mUsabakalarI yapIldI. ArdIndan Fenerbahçe-Galatasaray maCI oynandI.
Musevilerin takImI Makabi’nin kalecisi hakem seCilmi$ti. $ekip-Suat, Hasan
Kamil-Kadri, Ismet, Refik-Bedri, Alaattin, Zeki, Omer. Sabih tertibiyle CIkan
Fenerbahçe ilk yarIyI Zeki ve Alaattin’in golleriyle 2-0 kapattI. Ikinci yarIda
Alaattin Bey bir gol daha atInca maCI 3-0 Fener kazandI.
BOylece Taksim StadIndaki ilk galibiyeti alan Fener’e, Mahmut Muhtar Pa$a bir
antika gUmU$ kupa, Ak$am gazetesi bir vazo, Vakit Gazetesi tunCtan bir sporcu
heykeli, tUccardan Tevfik Bey de bir futbolcu heykeli hediye ettiler.
----
SPOR BASININDAN FENER’E TAKTIK!
1920’lerin spor yazarlarI da bugUnkUlerden geri kalmIyormu$. Oturup
futbolculara $Oyle oynayIn, bOyle oynayIn diye akIl veriyorlarmI$.
OnUmUzdeki pazar gUnU Fenerbahçe ile Galatasaray’In lig maCI var. Yine bUtUn
TUrkiye’de hayat duracak. Her$ey bu maCa endekslenecek. Bu mUthi$ rekabetin
geCmi$iyle ilgili Cok $ey sOylendi. Biz de geCmi$teki bir Fener-Galatasaray
maCIna dOnUp, rekabetin kOklerine doGru $Oyle bir bakacaGIz. GOreceksiniz ki
seyirci ve basIn aCIsIndan, o gUnden bugUne fazla bir $ey deGi$memi$. FarklI
olan $ey ise iki kulUp oyuncularInIn dostluGu. Nitekim 1921 yIlInda Galatasaray
Ali Sami Yen ba$kanlIGInda Macaristan’a maC yapmaya giderken Fenerbahçe’den
KulaksIz Galip’i takviye alIr.
Yurt dI$Ina CIkan ilk kulUp UnvanIna sahip Galatasaray 1921 yIlInIn
aGustosunda Almanya turnesine CIkar. Bu kez Fenerbahçe’den Nedim Kaleci, Cafer,
KulaksIz Galip, Zeki Riza, BombacI Bekir ile Be$ikta$’tan Refik Osman Top’u
takviye alIr. BombacI Bekir bu turnuvada Almanlar tarafIndan beGenilince
Karlsruhe takImIna transfer olur. AynI $ekilde Galatasaray’In sembol adamI
Aslan Nihat (Bekdik) de zaman zaman i$gal kuvvetleri takImIna kar$I Fenerbahçe
formasI giymi$tir. O gUnlerde ezeli rakibin formasInI giymek, iki taraf iCin de
$erefti. Oylesine bir dostluk anlayI$I vardI.
***
Gelelim maCImIza. MaCIn oynanacaGI tarih 9 Mart 1923. Spor Alemi dergisi
23’UncU sayIsInda "Fenerbahçe ile Galatasaray’In yeni maC mUnasebetiyle eski
hatIralarI naklederken" ba$lIGInI aCmI$. AltInda iki kulUbU tanItIp, havayI
kIzI$tIrIyor.
Once Galatasaray’I tanItIyor. KulUbUn nasIl kurulduGunu anlatIyor. ArdIndan
Fenerbahçe’nin takdimine geCiyor. Kurulu$ hikAyesini anlattIktan sonra $u
ifadeyi kullanIyor:
"I$te bu iki TUrk kulUbUnUn ilk rekabetinin ba$ladIGI andan itibaren Fenerbahçe
kuvvetCe hasmIndan dU$Uk ve daima maGlup olmakta idi. Bu maGlubiyetlerle
beraber CalI$malarInI hiCbir vakit ihmal etmemi$lerdi. Her maC Galatasaray’In
kuvvetli taraftar kitlesi arasInda icra ediliyordu. Neticede Fenerbahçeliler,
rakiplerine bir iki yara aCmakla beraber, maGlup vaziyette sahayI terk
ediyorlardI.
Fenerbahçelilerin bu azim gayreti 1329 senesinin 27 Kanun-i Sanisi’nde (1913’Un
Ocak ayI) ikiye kar$I dOrt sayI ile ilk Galatasaray galibiyetini intac etti
(getirdi). O zamanlar inti$ar eden (yayImlanan) Idman MecmuasI ile Tevhid-i
Efkar gazetesi bile Fenerlilerin sebatInI Cok takdir etmi$ti."
TAKTIK VERIYOR...
Devrin spor yazarlarI da tIpkI bugUnkUler gibi "futbol"u teknik adamlardan Cok
daha iyi biliyormu$.
Ben zaten "her$eyi daha iyi bilen" spor yazarlarInIn, bir takIm CalI$tIrIp
milyarlar varken neden gazetelere UC otuz paraya yazI yazdIklarInI hiC
anlayamamI$ImdIr.
DeGerlendimeyi yapan devrin sopr yazarI lafa "Bu maC yapIlmadan evvel tarafeyn
(taraflarIn) kuvvetleri hakkInda fikirlerimizi yazarak, karilerimizi
(okurlarImIzI) $imdiden alakadar etmek istiyoruz" diye ba$lIyor. Muhtemel takIm
tertiplerini verdikten sonra da "Tertibatta Fener’in muhacimlerini
Galatasaray’dan daha kuvvetli buluyoruz" diyor. Yani Fener’in forveti daha
iyiymi$. Galatasaray’In muhacimleri de (forvetleri de) pek kuvvetsiz deGilmi$.
Hatta $iddet itibarIyla bu tevfik (UstUnlUk) deGi$ebilirmi$. YalnIz maharetCe
Fener daha fazla gOrUnUyormu$...
"Muavin hattIna gelince" diyor. Muavin hattI $imdiki orta saha oyuncusu
dediklerimiz. 1950’li yIllarda haf diyorduk. YazarImIz "bu sefer faikiyeti
(UstUnlUGU) pek tahmin edemiyor. CUnkU orta saha muavinlerin (santrahaflarIn)
meziyetleri ise ayrI yazIlmI$. Uzun uzun deGerlendirmelerden sonra yazarlarImIz
"Fenerbahçe’nin galip geleceGini" tahmin ediyor. "Ancak..." diye bir $art
ko$uyor. "Galatasaray hariCten idmancI almazsa..."
Bir de Fenerbahçeli futbolculara maC boyunca sakin olmalarInI tavsiye edip
"EGer hasmInIzIn $iddeti ve gayreti arasInda sUkuneti muhafaza ederseniz
galibiyet sizindir" diye akIllar veriyor.
TARIHI BIR GUN
BUtUn Istanbul bu maCa dikmi$ gOzUnU. Taksim StadI’nIn kapIsIna bUyUk bir ilan
asIlmI$. OnUnde biriken meraklIlar ki bunlarIn CoGu talebedir, sUrekli maC
tartI$Iyorlar. Futbol gibi Onemsiz bir olaydan sOz etmeyi zul sayan yazarlarIn
CalI$tIGI aGIrba$lI gazeteler bile bu maCtan sOz ediyor. Nitekim spor
yazarlarImIz da onlarI iGnelemekten geCemiyor:
"BUtUn yOvmi ceraid dahi diGer maClara birer satIrlarInI esirgerlerken bu
mUsabaka iCin sUtunlarInI aCmI$ ve uzun mUnaka$alarda bulunulmu$tu..." Istanbul
maCIn tam havasInda. Yazar ayrIca stadyum OnUnde dola$an "Bire dOrt.. Bire
UC..." diye baGIran mU$terek bahisCilerden de $ikayetCi. BunlarIn umumi havayI
bozduGunu dU$UnUyor.
ArtIk maC ba$lamak Uzere. Bu Onemli maCI da yazarIn kaleminden okuyalIm.
***
Tarih 9 Mart. Saat UCU geCiyor. Sararan, kIzaran yUzler etrafta kUmelerin
ekseriyetini te$kil ediyordu. Kat kat seyirci grubunu yararak geCen
Fenerbahçeliler $iddetli bir alkI$ arasInda, gOGUslerinde mavi sarI CiCeklerle
sahaya CIktIlar.
Be$ dakikalIk bir tehirden sonra sarI kIrmIzI formalarIyla Galatasaray da
gOrUndU. Etraftaki binlerce meraklI tarafIndan gOzleri ya$arIncaya kadar
alkI$landIlar... $u halde bugUnkU maC da Cok heyecanlI olacaktI.
Sinemalar alIndI (maC filme de Cekilmi$) $ehzade AbdUlhalim ve Omer Faruk
Efendiler hazretleri de sahaya yavrularIyla te$rif buyurmu$, maCIn ba$langIcInI
bekliyorlardI.
Tema$akarlar (seyirciler) arasInda damatlar, memleketimizin bir Cok zenginleri,
bir tarafta oGlunu veya karde$ini gOrmeye gelen heyecanlI bir Cok kadInlar.
Ote tarafta her iki kulUpten daima maGlubiyet acIsInI tatmI$ Ingiiz kulUpleri
zabitan ve kapitanlarI. Ve her tarafta da fesli, $apkalI, uzun kIsa, $i$man
zayIf seyirci kUmesi gOrUlUyordu.
MAC BA$LIYOR
Hakem yine Cekoslavak intihab edildi.
GalatasaraylIlar, Refik beyin takImda bulunmamasIndan mUteessir gOrUnUyorlar.
Bu genC kendisine yapIlan mUracaat esnasInda hiCbir kulUbe mensup olmadIGIndan,
ancak ecnebilere kar$I takImlarIna dahil olabileceGini sOylemi$.
Bu lakIrdI etrafta duyulduGu zaman bu kIymetli oyuncunun cidden saf kalbini
takdir edenler de bulunmu$tu.
AynI zamanda Refik bey kulUbUne a$Ik bir gencin takImdan ihracIna da mani oldu.
Fenerbahçe muhaccim hattInda ise tuhaf bir tesadUf, Alaattin bey bir haftadan
beri yattIGI gripten daha yeni kalkarak oyuna geliyor. Bedri beyin ayaGI fena
halde sakat, zorla takIma dahil olunuyor. Bir taraftan RU$dU bey rahatsIz
olduGundan takIma dahil olamIyor. Herhalde haftalardan beri devam eden heyecan
oyuncularI da hIrpalamI$ olacak.
Tarafeyn takImlarIndan Fenerbahçe; $ekip-Cafer, Hasan Kamil-Kadri, Ismet,
Fahir-Sabih, Alaattin, Zeki, Omer, Bedri beyler...
Galatasaray ise; NUzhet-Edip, Necip-Hayri, Nihad, Selahattin, Ali, Muslih,
Kemal, Mehmet, Arif beylerden te$ekkUl etmi$ti.
Nihayet dUdUk OttU...
Fenerbahçe muhaccim hattI kuvvetli bir akInla Galatasaray kalesi OnUnde. Bir
iki Carpma. SIkI bir $ut. Top kornerde. Etrafta dola$an meraklIlar sUkut
arasInda yerlerine oturmu$. Binlerce gOz top pe$inde ko$uyor. Ve herkes takImIn
galibiyetine mUntazIr. Derinden "ya$a"lar, "bravo"lar ba$lIyor. Galatasaray
ahdarlarInIn sedalarI daha yUksekte. OyuncularI ise on, onbe$ dakika pek fazla
CalI$Iyorlar. Hatta bu CalI$ma esnasInda Fenerbahçe kalesi tehlikeli bir dakika
bile geCiriyor. ArtIk Galatasaray faikiyette.
Derin nefesler "ah!"lar, "ya$a"lar arasInda top Fenerbahçe’ye geCti. Bir
karI$IklIk devresi. Sabih beyin $ahane bir atI$I ile top Galatasaray’In
aGlarInda.
Fenerbahçe 23’UncU dakikada hakimiyeti almI$tI. Biraz sonra yine bir seri akIn
esnasInda, yere dU$meden $iddetli bir $utu Omer bey ikinci olarak Galatasaray
kalesine sokuyor. Ve partinin nihayetine doGru Zeki bey de kenardan UCUncU bir
sayI ile galibiyeti sigortalIyordu.
FENER 4-0 GALIP
Devre arasI bir kIsIm halk mUteessir bir kIsmI ise memnun. OyuncularIn
etrafInda kimi nasihat ile me$gul, kimi de tebrik ediyordu.
Ikinci devre de ba$ladI. Galatasaray mUdaafaya ehemmiyet vermi$ti. Canla ba$la
CalI$an bu genCler arasInda Fenerbahçe muhaccim hattInIn sayI yapamayanlarI da
birer hatIra bIrakmak iCin Cok CalI$Iyorlar ve kale OnUnde "haydi Ala.." diye
diye yUksek avazlar arasInda dOrdUncU sayI da Alaattin bey tarafIndan
yapIlIyordu. Sol aCIk Bedri bey her zaman takIma ilk zaferi tattIrIrdI.
AyaGInIn sakatlIGIndan bugUn muzdarip gOrUnUyor ve ancak topu ortalamak
suretiyle arkada$larIna maavenet edebiliyordu.
Galatasaray $imdi Necip beyi de muhaccim hattIna almI$, galibiyette sarfinazar,
nasima bir sayI yapmak iCin CalI$Iyordu. Fakat saGdan Arif beyin pek $ahane
akInlarI, arkadan Nihad beyin fedakar kurtarI$larInI istimal edebilecek muhacim
gOrUlemiyordu. MUsabaka heyecan, $iddet ve temenniler arasInda be$te
nihayetlendi.
ELE$TIRIYE HAZIR...
BugUnkU maC Cok heyecanlI olmamakla beraber pek mUntezim yapIlmadI ve buna da
oyuncularIn asabiyeti sebep olmu$tu. Nitekim Fenerbahçe muavin hattI her
zamanki yUksekliGini bugUn gOsteremedi. MUdafa ve muhacimler Cok CalI$tI.
Kaleciye mUhim hUcumlar yapIlmadIysa da bir kere gayet mahirane kurtarI$ta
bulundu.
Galatasaray’da ise muhacim hattInIn saG ve sollarI iyiydi. Fakat ortada $ut
atacak ve idare edecek oyuncu gOrUlemiyordu. MUslih bey kUCUk boyu ile yine
fedakarlIkta bulundu.
Muavinler bugUn Galatasaray’In en muvaffak olan hattIydI. Nihad bey fevkalade
oynadIGI gibi Selahattin ve Hayri beyler de mUdafanIn ruhu idiler. Mudafiler
Cok CalI$tI ise de mahirane CalImlar arasInda pek mU$kUl bir vaziyette
kaldIlar. Kaleci NUzhet bey bugUn takImInI fazla sayIdan kurtardIGI gibi en
tehlikeli anlarda bile fazla gayret gOstermi$ti.
Once takImlarI takdim ederken Galatasaray’I pek karI$Ik gOrdUk. Sol muavin
oynayan Hayri bey herhalde saGda daha muvaffak olurdu. Selahattin bey mUdafaada
da iyi oynayabilirdi.
MERAKLISINA NOT
Birinci takImlarIn CarpI$masIndan Once sahaya CIkan ikinci takImlar 0-0
berabere kalmI$. Ondan Once de UCUncU takImlarIn CarpI$masI yapIlmI$ ve maC 1-1
berabere bitmi$. Bu maCta bizim Hasan Cemal’in babasI Ahmet Cemal bey
Galatasaray’In muhacim hattInda saGiC oynamI$ ve o gUnkU maCI yazan muhabire
gOre bir varlIk gOsterememi$.
----
Kutu
BIR BA$KA MAC. BU KEZ FENER CIMBOM’A 5-1 MAGLUP
3 Te$rin-i Sani (KasIm ayI) 1921 Cuma gUnU. Avrupa’dan avdet eden Galatasaray
ile Fenerbahçe hasImlarIna nazaran kuvvetCe daha faik bulunuyorlardI. Fakat
bunu yUksek gururlarIna kurban ederek fazlaca bir sayI ile maGlup oldular.
Sahaya CIkIldIGI zaman Fenerliler mUdemadi hUcumlar ile hasIm kalesinde ziyade
CalI$tIlarsa da hakimiyetlerine gUvendiklerinden kaCIrIlan fIrsatlara ehemmiyet
vermiyorlardI. Ve birbirini takip eden penaltIlar neticelenmedi.
Bu sIralar muavin Ethem beyin de sakatlanarak oyundan CIkmasI, takImI on ki$iye
tenzil ettiGi (indirdiGi) halde ne muhaciminin birisi geriye ne de mUdafilerden
birini ileriye yollayarak bu bo$luGu dolduramadIlar. Ve iki muavin ile oyunu
devam ettirdiler. Galatasaray ise az kuvvetini iyi istimal etti. Ve bilhassa
sayIlarI yUkselterek pekiyi bir muaffakiyet ile oyunu nihayetlendirdiler.
YalnIz GalatasaraylIlar da bOyle bir gurura kapIlIrlarsa aynI akIbete
uGrayacaklarIna hiC $Uphe yoktur.
----
FENER’IN SLOVYA ZAFERI
AVRUPA’NIN EN UNLU TAKIMLARINDAN SLOVYA ISTANBUL’DA YENILDI AMA KIYAMETI
KOPARDI
Fenerbahçe, Galatasaray, Be$ikta$ gibi tarihe mal olmu$ kulUplerimizin
geCmi$ine baktIGImIzda bazI maC sonuClarI gOrUrUz. Ba$arI ya da ba$arIsIzlIk bu
sonuClarI anlatan rakamlara endekslenmi$tir. $u kadar gol attI, $u kadar gol
yedi ya da kaC kez galip geldi gibi. Oysa 1910’lu ve 1920’li yIllara baktIGImIz
zaman, bu rakamlarIn tek ba$Ina bir anlam ifade etmediGini gOrUyoruz.
Bana gOre 1-0 ya da 5-1 gibi galibiyet ifade eden o rakamlarIn tarih niyetine
okuduGumuz kayItlara nasIl ve hangi $artlarda geCtiGi daha Onemlidir.
BugUn size Fenerbahçe tarihinda 1-0’lIk Slovya zaferi olarak geCen bir maCI
anlatacaGIm. Hem de o maCI seyreden bir spor yazarInIn kaleminden Ornekler
vererek.
Slovya takImI Fener’in tarihinde yendiGi ilk bUyUk takImdIr. TIpkI yIllar
sonrasInIn Manchester City galibiyeti kadar heyecanla kar$IlanmI$tIr.
SLOVYA TAKIMI
Once Prag’In Slovya takImIndan sOz edeyim. Orta Avrupa’nIn kuvvetli
ekiplerinden biri olan Slovya, TUrkiye’yi ziyaret eden ilk bUyUk takImdIr.
Fenerbahçe’ye yenildiGi maCa kadar Ulkemize iki kez daha gelmi$ ve OnUne CIkan
herkesi yenerken, Istanbul seyircisinin hayranlIGInI kazanmI$. UCUncU kez
geldiGinde ise Once Fenerbahçe’ye 1-0 yenilmi$, ardIndan Fenerbahçe-Galatasaray
karmasI ile oynayIp 3-1 maGlup olmu$.
Beklemedikleri bu maGlubiyetleri iCine sindiremeyen Slovya takImI, Ulkeye
dOndUklerinde "Istanbul’daki anormal $artlardan" sOz edip, bizi suClamI$.
O tarihlerde Fransa’da yayImlanan ve Avrupa’nIn en iyi spor dergisi olarak
kabul edilen bir yayIn var. Paris OTO Dergisi. Bu derginin editOrU, bir TUrk
takImInIn Slovya’yI yendiGini duyup hayretler iCinde kalmI$ ve nasIl oluyor da
bOyle oluyor deyip Prag temsilcisi Doktor Emil Zinek’e bu i$in ara$tIrIlmasI
talimatInI vermi$. O da SlovyalI sporcu ve teknik adamlarla konu$tuktan sonra
bir yazI hazIrlayIp Paris OTO Dergi’sine gOndermi$...
***
FransIz dergisinin editOrU zaman zaman geri Ulkelere giden UnlU takImlarIn
yenildiGini duyar, $a$IrIrIz. BakIn Slovya da Istanbul’da yenilmi$ ama ne
$artlarda. Okuyun, anlayIn... diye bir takdim yapmI$. ArdIndan da TUrk
Hakemleri ve $ark... ba$lIGI altInda Emil Zinek’in makalesini yayImlamI$.
Spor Alemi MecmuasI’nIn yOneticileri Istanbul’a gelen yabancI dergiler
arasInda bu yazIyI gOrUp tercUme ettirmi$. ManasInI anlayInca kUplere binip
aleyhte yayIna ba$lamI$. YaptIGI gUrUltUnUn gerekCesini de $Oyle aCIklIyor:
"Slovya takImInIn Istanbul’daki son maGlubiyeti Uzerine, Avrupa gazetelerinde
takdir yazIlarI beklerken FransIzlarIn me$hur yOvmi Oto Spor gazetesinin Prag
muhabiri maGlubiyeti nasIl safsatalar ile tevsir ediyor? Federasyonumuzun
nazarI dikkatine celbediyoruz..."
BUNLAR NANKOR
1923 yIlInda Spor Alemi Dergisi’nde yayImlanan yazInIn giri$i $Oyle:
"Bilmeyiz neden Slovya’nIn Istanbul’a geli$i daima bUyUk bir alaka ile
kar$IlanIr ve daima diyebiliriz ki, kendi oyunumuzun kIymetini Slovya ile
oynayarak OlCeriz. Filhakika bundan bir kaC sene evvel Slovya’yI bUyUk
gUrUltUlerle ilk defa olarak memleketimize getirmi$lerdi. O zamanlarda
ise bizde futbol, sIrf yuvarlak bir topu kaleye sokmaktan ibaret gibiydi.
Slovya, kar$IsIna CIkardIGImIz bUtUn takImlarI bUyUk farklarla gayet kolay
maGlup ediyordu. Bununla beraber bu bize gUzel bir ders oluyor ve ikinci
geli$te Slovya’ya UC oyundan birinde maGlup olarak gOndermek $erefine
nail oluyorduk. Ilk ziyarette Slovya’ya bir tek gol atabilmek $erefini
payla$mazken, bOyle birden maGlup edebilmemiz futbolumuz iCin bUyUk bir
$eref hatvesi te$kil ediyordu"
***
Bizim spor yazarI kIzmakta biraz haklI gibi. CUnkU Slovya yOneticileri
maCtan sonra verilen ziyafette yUzUmUze gUlUp Cok iyi oynadIGImIzI, TUrk
futbolunun Cok geli$tiGini filan sOylemi$ler. Memlekete dOnUnce de
demediklerini bIrakmamI$lar. Hepimiz Slovya’nIn memlekete dOndUkten sonra
TUrk futbolundan sitayi$le bahsedeceGini zannetmi$tik diyor spor yazarI;
Istanbul’da onlara verilen ziyafetleri hatIrlatIp bunlar nankOr. O kadar
yedirdik, iCirdik demeye getiriyor. Ama nedense maCtan ve maCIn hakeminden hiC
sOz etmiyor. Olan bitenleri daha iyi anlayabilmek iCin Once TUrk Hakemleri ve
$ark man$eti altInda verilen yazIyI okuyalIm. Cek muhabir ikinci ba$lIGa
Prag’In Slovya takImInIn Istanbul’daki garip macerasI diye yazmI$ ve maCI $Oyle
hikaye etmi$:
I$TE GARIP MAC!
Slovya ile TUrk takImlarI arasIndaki maClar Taksim StadI’nda onbin seyirci
huzurunda icra edilmi$tir. TUrk halkI Ispanyollardan daha ziyade gUrUltUcU
olduGundan, onlarIn mUtemadi yaygaralarIna tahammUl edebilmek iCin insan
asabIna hakim olabilmelidir. TUrk oyuncularInIn her muaffakiyetli
akInlarInI tebrik etmekten Cekinmeyiz. Lakin hakem Burhan beyden de burada
bahsedeceGiz.
EzcUmle Cek oyuncularIndan Potrazil’i fena sOzler sOylediGi iCin sahadan
CIkartmaktan Cekinmemi$tir.
Halbuki Prag’da bir maGazada CalI$an Potrazil zerre kadar TUrkCe bilmediGi
halde Burhan bey de Cek lisanIndan pek anlamaz. Potrazil’den mahrum olan Slovya
bUyUk bir gayretle mUdafada bulunmu$ ise de Bekir beyin galibiyet sayIsInI kafa
ile yapmasIna mani olamamI$tIr. Bunun Uzerine Bekir sahadan CIkmI$ ve tam be$
dakika tribUnlere giderek halkIn tebriklerine mukabele etmi$tir.
Bunun Uzerine oyun devam ediyor ve Bekir tekrar geldiGi vakit yerine ikame eden
ihtiyat oyuncu sahada kalmaktan Cekinmiyor ve Israrlara raGmen Fenerliler
oyunun sonuna kadar oniki ki$i ile oynuyorlar. Hakem ise hiC aldIrI$ etmiyor.
Oyunun bitmesine bir kaC dakika kala hakem Slovya lehine bir penaltI cezasI
vermek mecburiyetinde kalIyor. Fakat halk buna $iddetle itiraz ediyor ve
oyuncular da topu penaltI yerinden alarak ortaya getiriyorlar. Ve oyuna
SlovyalIlarIn hayreti kar$IsInda devam ediyorlar. Hakem bu tarz halden Cok
memnun olarak oyunu devam ettiriyor.
Bilahare yapIlan bir kaC golU de saymIyor. Ceklerden be$ oyuncu sakatlanmI$tIr.
IClerinden biri Cok tehlikeli surette yaralIdIr. IhtiyatsIz kalan Slovya ise
aCIGa kalecisi PlanCka’yI ikame etmek mecburiyetinde kalIyor. BugUn bu suretle
bir Cok garipliklerle kar$Ila$Iyoruz. Taassubun icra-i saltanat ettiGi
memlekette ekseriya halkIn fazla mUdahalesi ve hakemlerin gUlUnC tarafgirliGi
futbol kanunlarInI tamamIyle deGi$tirmek ve ona riayet etmemeye kadar varIyor.
Bu suretle TUrk hakemleri bugUn adeta efsanevi bir sOhrete sahip bulunuyorlar.
O HAKEM KIMDI?
Doktor Emil Zinek’in sOzUnUn ettiGi hakem, bizim UnlU gazeteci ve yazarImIz
Burhan Felek’ten ba$kasI deGildir. Ve hakem olarak maCIn tam hakkInI vermi$.
- TUrkCe bilmeyen Cek futbolcusunu "kUfUr etti" diye oyundan atmI$. Kendisi de
Cek dilini bilmediGinden "kUfrU nasIl tesbit ettiGi" anla$IlamamI$
- BombacI Bekir golU attIktan sonra hakeme sormadan tribUnlere CIkIp tam be$
dakika tebrikleri kabul etmi$
- BombacI Bekir tribUndeyken yerine yedek oyuncu girmi$. Bekir sahaya dOnUnce
yedeGi "CIkmam. Ben de oynayacaGIm" diye tutturmu$
- Hakem Burhan Felek "Ne var bunda, o da oynasIn" dediGinden Fener oyuna 12
ki$i ile devam etmi$
- Slovya’nIn attIGI dOrt be$ nizami golU iptal ederken, niye iptal ettiGini
aCIklayamamI$
- Fener’in a$IrI sert oyununa gOz yummu$. Slovya’nIn be$ oyuncusu sakatlanIp
oyundan CIkmI$. Ellerinde yedek kalmadIGI iCin asIl kaleciyi sUrUp, ikinci
kaleciyi oyuna sokmu$lar
- Burhan bey, Slovya takImI lehine penaltI vermi$. Ama Fenerliler itiraz edince
attIramamI$. Fenerli bir futbolcu topu kapIp santraya gOtUrmU$ ve penaltIyI
attIrmadan oyunu ba$latmI$.
***
Spro Alemi Dergisi’nin yazarI yukarIdaki vukuatlarIn Uzerinde fazla durmuyor.
AsIl kafayI taktIGI $ey "Biz bunlarI o kadar yedirdik iCirdik, ev sahipliGinde
kusur etmedik. Neden aleyhimizde yazdIlar?" sorusu.
YazIyI bitirirken $u ifadeleri kullanIyor: "AltInda koskoca bir (Doktor Emil
Zinek) imzasI bulunan bu makalede, hakikate biraz uygun ufak bir kIsIm bile
yoktur. Biz onlara elimizden geldiGi kadar hUrmet gOsterdik ve hatta hiC
unutmayIz onlarIn yaptIklarI golleri hepimiz takdirle alkI$lamI$tIk.
Istanbul’da yUzUmUze kar$I oyunumuzu takdir eden bilahare arkamIzdan akla
hayale gelmez muzurluklar yapmaktan Cekinmeyen bOyle kendini bilmez yOnlere
sahip ekipleri bilmeyiz Istanbul’a tekrar getirmek caiz midir?"
CEVAP VERIN
Istanbul-Prag baGlantIlI bu polemik yazIsInIn asIl komik tarafI final bOlumU.
Bizim spor yazarI, Doktor Elil Zinek’e soruyor:
- Hangi oyuncumuz kendilerini sahada sille, tekme tokatla dOvdU?
- OyuncularI korner atarken, seyircilerimizden hangisi arkalarIna CuvaldIz
batIrdI?
- Kaleye gol attI diye acaba hangi futbolcularI sandalye yedi?
***
Bu sorulara verecekleri cevabI dU$Une dursun, yazarlarImIzIn finale
yerle$tirdiGi sOzlerle yazIyI noktalayalIm:
Biz TUrkler hiC sUphesiz Cok misafirperveriz ve yabancIlarI aGIrlamayI Cok
gUzel biliriz. Nitekim Slovya hiCbir memlekette gOrmediGi ve gOremeyeceGi
istikballerle, ziyafetlerle, te$iyelerle kar$IlamI$tIr. Sporda maGlup ve galip
daima vardIr. Fakat bunlar bazen ho$una gitmez. Ve onlara bir cemile gOstermek
iCin maGlup da olamazdIk ya!
BITIRIRKEN
$imdi mutlaka bir sivri akIllI CIkar, Bu Slovya yazIsInI niye yazdIn? diye
sorup, aklInca kasIt arar. CevabInI pe$in vereyim: Spor tarihimizin ilk parlak
zaferlerinden biri olan Slovya galibiyeti futbol geCmi$imiz hakkInda Onemli
bir gOstergedir. Kuru kuruya OGUnenler iCin belki bir anlamI yoktur fakat ders
CIkarmasInI bilenler iCin deGeri Coktur. En bUyUk Fener ya da En bUyUk Cim Bom
diye yIrtInmaktan ba$ka bir $ey bilmeyenler, gOzU galibiyetten ba$ka bir $ey
gOrmeyenler bunu anlamaz.
Zaten onlara laf anlatmaya da benim gUcUm yetmez. Bu diziyi her tUrlU
fanatikliGin dI$Inda kalarak sabIrla okuyan, acizane deGerlendirmelerime
katlanan herkese, sonsuz $UkranlarImI sunarIm.
TE$EKKUR
Bu yazI dizisinin hazIrlanmasI esnasInda ba$ta arkada$Im Ergun HiCyIlmaz olmak
Uzere, gazeteci ve spor tarihi yazarlarI Tevfik Unsi Artun, Cem AtabeyoGlu,
Nurhan AydIn, Haluk San, Orhan Vedat SevinCli, Vala Somali, Halit KIvanC, Ahmet
CakIr ve YalCIn DoGan’In deGerli CalI$malarIndan yararlandIm.
Kendilerine te$ekkUr eder ve spor tarihimize verdikleri emeklerden dolayI
minnetlerimi sunarIm. Bu arada beni telefonla arayarak uyarIda bulunan ya da
ellerindeki malzemeyi gOndererek katkIda bulunan deGerli okurlarImIza ve
dizinin tanItImIndaki yardImlarIndan dolayI Fenerbahçe Spor KulUbU Ba$kanI Ali
$en’e de ayrIca te$ekkUr ederim.
.