ANTEP FISTIGININDA ANAÇ SEÇİLMESİ, FİDAN EKİMİ, AŞILAMA, KURUTULMASI
Bu çalisma ile; antepfistigi kurutulmasinda, kurutma yöntemlerinin antepfistigi meyvesinin kalitesi üzerine etkileri belirlenerek en uygun kurutma yöntemi belirlenmeye çalisilmistir.
Meyveler kirmizi kabuklu ve kavlak olarak iki farkli sekilde kurutulmustur.
Her kurutma kombinasyonunda 2m² lik kurutma alani kullanilmistir. Her birimde 5’er kg. taze antepfistigi kurutulmustur.
Böylece, antepfistigi gibi yagli ve yüksek besin degerine sahip meyvelerde; mikrobiyolojik ve metabolik faaliyetlerin yönlendirilmesinde önemli bir etken olan ve mikroorganizma faaliyetleri için uygun ortam yaratan nemin; tüm bu olumsuz etkilerini en kisa sürede ve en rantabl sekilde nasil uzaklastirilabilecegi ve kalitede ne gibi degisimler olabilecegi belirlenmistir.
Sonuç olarak; antepfistigi meyvelerinin fiziksel ve kimyasal özelliklerini iyilestirici en uygun kurutma yönteminin belirlenmesinde öncelikle kurutulacak materyalin KK’lu veya Kavlak olarak kurutulmasinin etkili oldugu, kavlak kurutmanin daha uygun oldugu, özellikle fiziksel kalite özellikleri bakimindan önemli üstünlükler sagladigi belirlenmistir.
En uygun kurutma kombinasyonunun, kagit ve beton sergi yerinde gerçeklestigi, bu sergi yerlerinin PE tente ile kapatildiginda ise en uygun kurutma kombinasyonun olustugu belirlenmistir.
ANTEP FISTIGINDA ANAC SECIMI
Kuru kosullarda standart antepfistigi çesitlerine anaç olarak kullanilabilen Pistacia türlerinden en uygun anacin belirlenmesi amaciyla; 1975-1996 yillari arasinda Antepfistigi Arastirma Enstitüsü arastirma bahçesinde yürütülen bu çalisma ile P.vera, P.khinjuk ve P.atlantica’nin üzerine asili çesitlerin vegetatif gelisme, generatif gelisme ve meyve kalite özellikleri üzerine etkileri arastirilmistir.1982, 1986 ve 1992 yillarinda olmak üzere bugüne kadar üç ara sonuç raporu verilmistir. Denemede kullanilan anaçlarin generatif gelisme, vegetatif gelisme ve meyve kalite özellikleri üzerine farkli etkileri oldugu belirlenmistir.
1975 yilinda tohum tavalarindan elde edilen P.khinjuk, P.atlantica ve P.vera anaçlarinda; anaç boylarinin %1 güven sinirinda farkli oldugu saptanmistir. Çögür boyu bakimindan tohum tavalarindaki çögür devresi hariç, üzerinde durulan türler arasinda istatistik olarak önemli bir fark saptanamamistir.
Toprak seviyesindeki gövde çapi 1975 ve 76 yillarinda saptanmis, sözkonusu özellik bakimindan yalniz tohum tavalarindaki devrede türler arasinda %1 güven sinirlari arasinda fark bulunmustur. 1976 yili degerleri arasinda ise farklilik bulunamamistir.
Yerden 15cm. yükseklikte gövde kalinligi ölçümleri 1975,76,77,78 yillarinda yapilmis olup, yalniz 1975 yilinda türler arasinda farklilik tesbit edilmistir.
Sürgün uzunlugu ölçümleri 1976,77,78 yillarinda yapilmis, tüm yillarda sözkonusu özellik bakimindan türler arasinda önemli bir istatistiksel farklilik belirlenememistir.
Son dönemde asi alti çevresi, asi üstü çevresi ve asi yeri çevresi gelisiminde, en iyi gelismeyi P.atlantica göstermistir. P.vera ise en zayif gelismeyi göstermistir. P. khinjuk bazi yillar bu iki grup arasinda yer alirken bazi yillar P. atlantica ile ayni grupta yer almistir.
Taç hacimlerinde en iyi gelismeyi P.atlantica ve P.khinjuk göstermistir. P.vera daha az bir gelisme göstermistir.
Üç anaç üzerine asili çesitlerin verimleri incelendiginde Siirt ve Ohadi çesitleri en iyi verimi vermislerdir. Bazi yillar Uzun çesidi de bu grupta yer almistir.
1990 ve 1991 yillarinda en fazla verim P.atlantica üzerine asili çesitlerden elde edilirken, 1992 yilindan itibaren tüm yillarda en fazla verim P.khinjuk üzerine asili çesetlerden elde edilmistir. En az verim P.vera üzerine asili çesitlerden elde edilmistir.
Antepfistiginin kalite özellikleri üzerine farkli anaçlarin etkileri farkli olmustur. 100gr.daki dane sayisi 1992 ve 1993 yillarinda en az P.atlantica üzerinde belirlenirken, 1994,95 ve 96 yillarinda en az dane miktari P.khinjuk üzerinde belirlenmistir. P. vera ise üçüncü sirada yer almistir. % randiman yönünden tüm yillarda P.vera ve P.khinjuk birinci grupta yer alirken, P.atlantica ikinci grupta yer almistir. En yüksek çitlama orani P. khinjuk üzerinden elde edilmis, bunu P.vera ve P.atlantica takip etmistir.
Toplam yag miktari bakimindan en yüksek ortalama yag miktari P.khinjuk üzerinden elde edilirken, P.vera ve P.atlantica bunu takip etmistir. Toplam protein miktari bakimindan anaçlar arasinda önemli bir farklilik belirlenememistir.
ANTEP FISTIGI FIDAN EKIMI
Deneme, Antepfistigi Arastirma Enstitüsünün Sazgin isletmesinde 1975-1996 yillarinda, kuru kosullarda yürütülmüstür. Deneme desenine uygun olarak Pistacia vera L. yozlari, 4x8 m, 6x8 m ve 8x8 m araliklarla dikilmislerdir. Asi kalinligina gelen Pistacia vera yozlari üzerine 1979-1980 yillarinda Siirt, Ohadi ve Uzun çesitleri ile tozlayici erkek tipler asilanmistir.
Asilamadan sonra çesitler verime yatincaya kadar yapilan ölçümlerde vegetatif gelisme degerleri yönünden yapilan ölçümlerde dikim araliklari arasinda farklilik çikmamistir.
Siirt ve Ohadi çesitleri dikim araliklarina bagli kalmadan Uzun çesidinden 3 yil daha erken meyve vermeye baslamistir. Toplam verim ve son üç yillik verim degerleri yönünden Siirt çesidi Ohadi ve Uzun çesidinden daha verimli bulunmustur. Bütün çesitler agaç basina verim yönünden 8x8 m dikim araliginda, dekara verim yönünden 4x8 m dikim araliginda daha fazla verim vermislerdir.
Denemede 8x8 m dikim araligindaki agaçlarda taç gelisimi diger dikim araliklarina göre daha fazla bulunmustur. Gövde çevresi yönünden 8x8 m dikim araligi, Çesitlerden ise Uzun ve Siirt Çesitleri Ohadi çesidine göre daha fazla gelisme göstermislerdir.
Kalite degerlerinden 100 tane agirligi ve çitlama orani yönünden yapilan degerlendirmelerde dikim araliklarina bagli kalmadan Siirt ve Ohadi çesitleri Uzun çesidine göre daha iyi deger vermislerdir. Dikim araliklari çesitlerin kalite degerlerini önemli oranda etkilememisdir.