Bir Siyasi Portre Karkamışta unutulmayan efsane Koca Reis
S.Abidin Kocaaslan. Namı diğeri Koca Reis. Halk onu daha çok bu ikinci adıyla tanıdı.
Bir simgeydi Karkamışta o. Siyasetin başarının,çalışmanın,dürüstlüğün ve güvenin simgesi.
Sonra bir efsane oldu Belediyecilikte. Tam 27 yıl aralıksız belediye başkanlığı ve hiç kaybetmediği beş Belediye başkanlığı seçimi. Sonra kendi isteğiyle aktif siyasetten ayrılma.
u belkide bir rekordur Türkiyede. Rekor olmazsa bile kolay ulaşılmayacak bir başarı. Ve bu başarıyı tamamlayan 27 yıllık dolu dolu bir hizmet dönemi. Ve bütün bunların sonunda yaratılan bir Koca Reis Efsanesi. İşte kalın çizgilerle onun siyasi yaşam öyküsü. O adeta Belediyecilikte bir çığır açtı ve sonra seçilen başkanlar hep onu örnek almış ve onun izinden gitmeye çalışmışlardır.
O gerçekten efendi kişiliği,çalışkan ve dürüstlüğüyle örnek alınacak bir kişiydi. 1962 yılında genç denilecek bir yaşta belediye Başkanı seçilmişti ki o zaman 28 yaşındaydı. Ancak onun siyasi yaşamı daha önce Demokrat Parti döneminde başlamıştı. O dönemde Karkamış Bucak başkanlığına getirilmiş ve bu görevi 27 Mayıs Askeri ihtilaline kadar devam etti. İhtilal komitesince (MBK) yargılanacaklar arasında oda vardı.
Esasen onun siyasi deneyimi de daha o yıllardan başlar. Belediyecilik ondan sonraki yılları kapsar. 1962. Karkamış henüz o yıllar bir köy görünümünde olup Elektriği,suyu,yolu ve kanalizasyonu başta olmak üzere hiçbir alt yapısı yoktu. Belediyenin adı var kendisi yok. Personel oturacağı sandalyeyi bile kendisi temin ediyordu.
İşe nereden başlamalı konusu bile insanı düşündürüyordu. Yeni kurulmuş bir belediye. Aracı gereci ve personeli olmayan,imkanlar yok denecek kadar sınırlı, üstelik Devletinde o yıllardaki ekonomik durumu bugün ki gibi değildi.
Ha deyip de Ankara’ya ulaşmak da kolay iş değildi. Ama Karkamışa okul,su elektrik yol,köprü,sağlık hizmetleri kısaca yaşamın gerektireceği hizmetler isteniyor ve de gerekliydi. O zamanlar siyasetin bu genç Başkanı bütün bu yokluklara,zorluklara göğüs gererek yılmadan bıkmadan bu işlerin üstesinden gelmeyi başardı.Onun yaptıklarını buraya sığdırmanın mümkünü yok .
Ancak o yaptıklarıyla gerçekten Karkamışı Karkamış yaptı. İşte o yüzdende halkın gönlüne taht kurdu ve halkta onu vazgeçilmez başkan yaptı.
Öylede oldu. Kolay değil bu kadar süre bu kadar seçim boyunca başarmak kazanmak ve kendisini halka kabul ettirmek. Bunun için kişide belirli özellikler olmalıdır. İşte onu Koca Reis yapanda bu özellikleriydi. Sağlam bir kişiliği vardı ön plana çıkan. İnsani meziyetlerinin yanında İyi ile kötüyü,doğru ile yanlışı ayırt etmesi,hakkı hukuku gözetmesi onun en büyük özelliğidir.
Doğruluğu konusu yine onu Koca Reis mertebesine getiren bir yönüdür. 27 yıllık reisliği döneminde Belediyenin bir tek kuruşunu zayi etmemiş ve yaşamı boyunca da boğazından helal olmayan bir lokma geçmemiştir. Bununla ilgili şu örnek onun bu yönünü ispata yeter. Kendisi başkan olmazdan önce iyi bir işi yanında iki tane transit arabası vardı. Bu o günün şartlarında iyi bir imkandı. 27 yıl sonra sadece bir emekliliği ve birde oturabileceği toprak bir evi oldu. Bununla ilgili çocuklarına hep şunu demiştir size miras olarak bir mal varlığı bırakmadım ama dürüst,namuslu bir babanın çocukları olmanızı sağladım. Bunu söyler ve bu yönüyle de kıvanmıştır hep. Devletin,belediyenin parasını malını “Beytül mal” olarak bildi ve öylede korudu. Bu yönü onu halkın arasında hep başı dik olarak bulunmasının esas nedenidir. 12 Eylül harekatında bir çok Belediye başkanları görevlerinden alınırken ona en ufak rahatsızlık verilmemesi bu meziyetlerindendir.
Halk kadar devlette ona inanmıştı. Bir seçim sonrası onun üzerine yazılan destanın bir bölümünde şöyle denilir: 25 Martta duyuldu sesi/ Millet unutur mu Koca Resi/ Ne ötekisi nede berisi/ Başımızdan eksik olma reisim. Halkın onu sevdiği kadar oda halkı sevmişti. Bu karşılıklı sevgi ve güven duygusu onu yıkılmaz başkan yapmış ve başarıdan başarıya götürmüştür.
Barak ovasını sulama projesini zamanın Başbakanı Süleyman Demirel’e sunan kişilerden birisi kendisidir. Bununla ilgili bir anısını şöyle anlatır. Bu konuyu karşılıklı konuşurken Demirel kendisineBarak ovasını iyi bildiğini bu arada Orul’un narının da iyi olduğunu söylediğinden bahs ederdi. Hancağız Barajının yapım öyküsü bu süreçte olur.
Karkamışta ki mevcut okulların hemen hepsi onun döneminde gerçekleşmiştir. Nizip de Lisenin açılmasından kısa bir süre sonra Karkamış da böyle bir okulun açılması o yıllarda büyük bir çabanın ve gayretin sonucuydu. Siyasilerle ve bürokrasi ile iyi bir diyaloğu vardı Koca Reisin. Başarısının sırrı da bundandı. Karkamış henüz Nahiye iken buraya Lisenin açılması o zamanın prosedürüne göre çok zor belki de mümkün değildi.
Bu konuyu Bakanlığın ilgili kişileriyle görüşürken onlar Antep de kimi ilçelerde Lisenin olmadığını bu nedenle Karkamış’a açamayacaklarını kendisine söylerler. Ancak onun engin kişiliği ve siyasi girişimleri sonucu Lise açılır. Konusu olduğunda bu iş ile ilgili aylarca Ankara da otel odalarında kaldığını,ne zorluklarla bunu başardığını anlatırdı.
Onun dönemlerinde demokrasinin olgunluk derecesi şimdiki gibi değildi. Karkamış ve Barak aşiretçiliğin adeta cirit attığı yerlerdi. Bu nedenle siyasi gerginlik ve çekişmeler hat safhadaydı. Demokrasi ve düşünceleri insanlar içlerine sindirmeleri kolay olmuyordu. Bu nedenle anlayış yaşasın benim partim ve benim adayım, karşıdakilerin adeta yaşam hakkı ellerinden alınmak isteniyordu. İşte o ortamlarda kendisi bütün seçimler boyunca soğuk kanlılığını ve itidalını bozmadan barışçıl ve babacan tavrıyla olabilecek olayları önlemeyi başarmıştır.
Belediye Başkanlığı boyunca parti ayırımı yapmadan bütün vatandaşlara aynı mesafede olmuş ve aynı anlayışla onların sorunlarına eğilmiştir. Bundan dolayıdır ki onun partisinden olsun olmasın insanlar kendisini tercih etmişlerdir.
Partililerde aynı şekilde kendisini adeta kendi partilerinin bir mensubu olarak görmüşlerdir. Onun siyasi akranları ve yol arkadaşlarının bir çoğu şu anda hakkın rahmetine kavuşmuş ve bir çoğu da siyasi yaşamdan kopmuşlardır. Bunlardan bazıları Cevdet San,Necip Mahmut Uygur,Muhittin Sayın,Ş Mehmet Özkaya,Mehmet Kılıç,Osman Sayın,Ömer Pekmez,Kamil Ocak,Süleyman Ünlü,Hüseyin İnceoğlu,Ali İhsan Göğüş,Mustafa Taşar,Ünal Yaşar,Vehbi Dinçerler bunlarla farklı partilerden de olsa hep iyi ilişkiler içerisinde olmuş ve hepsinden de yeri geldiğinde siyasi destek bulmuştur.
Örneğin rahmetli Kamil Ocak ile ilgili bizimde bildiğimiz kendisinin de anlattığı bir olay vardır. Olay şu:1967 yerel seçimlerde siyasi çekişmeler sonucu Koca Reisi Adalet Partisi il yönetimi partiden ihraç eder ve kendisi bağımsız olarak seçimlere girer. Seçim gezileri ve propagandalarının başladığı sırada Gaziantep il yönetimi Karkamışta ki adayına destek olsun diye kalabalık bir partili grubuyla Karkamış da bir miting yapmayı kararlaştırırlar. Bu mitinge o zamanlar Devlet Bakanı olan Kamil Ocağın da katılması kararlaştırılır.
İşte Koca Reis siyasi diplomasisini burada gösterir ve Kamil Ocakla yaptığı görüşme sonucu onun bu mitinge katılmamasını sağlar ve sonuçta yapılan seçimi kazanır. Zaten rahmetli Kamil Ocağın gönlüde seçimi onun kazanmasından yanaydı. Ve öylede oldu. Bu durum onun farklı partilerden de olsa sevilen bir insan olduğunu gösteren bir örnektir.
Koca Reis ömrünün yarısına yakınını insanlara,Karkamış’a vakfetti denilebilir. Bu süre içerisinde hiçbir maddi çıkar gözetmedi ve sağlamadı da. Bütün siyasi yaşamını “Halka hizmet Hakka hizmettir” düsturu içerisinde yaptı. Çocuklarına ve yakınlarına lekesiz tertemiz bir siyasi miras bıraktı. Ve 2001 yılının bir Eylül sabahında onun yorgun kalbi beklenmedik bir anda durdu. Ve halkın Koca Reisi,siyasetin Koca Çınarı yaşama,sevdiklerine veda etti. Mezar taşında yaşam çizgisi 1933-2001 olarak yazılı. Ruhu şad olsun.