Konu: Akçakent Köprüsünün Öyküsü

Nizip Çayý Üzerindeki beþ köprüden biri olan Akçakent Köprüsü, Hacý Mustafa AKPEK tarafýndan yaptýrýlmýþ bir taþ köprüydü.Sonradan yerine bugünkü beton köprü yapýlmýþtýr.



Halk arasýnda Yeþil Köprü olarak bilinen betonarme köprünün yerinde Demirköprü adýyla bilinen ve üç tane 12-20 cm eninde U demirinden oluþan köprü vardý . Bu köprüden yalnýzca yayalar ve küçük baþ hayvanlar geçebilirdi. Büyük baþ hayvanlar çayýn sýð yerlerinden karþýya geçebilirlerdi. Günümüzdeki beton köprü Hacý Avni Ulgur tarafýndan yaptýrýlmýþtýr.



Akçakent Köprüsü önünde piknik yapan öðrenciler sene 1948.

Bu bilgiler Ýþmont Kültür yayýnlarýndan alýnmýþtýr.

geçen yaz Malabadi köprüsünü ziyaret etmiþtim.Hemen yanýnda beton bir karayolu köprüsü var.yeni bir köprü yapýlýrken eskisi tahrip edilmemeli..Akçekent köprüsü eski mimarisi ile kalabilirdi.ama ne yazýkki yenisi eski köprünün yerine yapýlmýþ...

H.Avni ULGUR denilirken, UYGUR denilmek istenmiþ olmasý muhtemeldir. Fakat Akçakent köprüsü deðil, þehir içerisindeki diðer köprülerdeni birini !

Akçakent köprüsü :
Halil EKER tezinden yaptýðým alýntýda þunlar yazýyor.

********
BULUNDUÐU YER :Nizip’in kuzeyinde Akçakent Köyü’nde
bulunmaktadýr.

TARÝHÇESÝ

Üzerinde herhangi bir kitabe bulunmayan köprünün kimin tarafýndan ve ne zaman inþa edildiði bilinmemektedir. Ancak köylülerin ifadesi de göz önünde tutularak yapýnýn Osmanlý Devleti’nin son zamanlarýnda inþa edildiði tahmin edilmektedir.

YAPININ TANIMI

Köprü Nizip ilçesinin kuzeybatýsýnda, Akçakent Köyü’nün doðu tarafýndan köye giriþte Nizip Çayý üzerinde kurulmuþtur.

Sivri kemerli iki gözlü köprü, düz (eðimsiz) köprüler grubuna girmektedir. Köprünün yan korkuluklarý madenidir. Kemerlerin menba cephesinde orta bölümde selyaran denilen bir adet payanda yer almaktadýr.

Kesme taþla inþa edilmiþ olan köprünün bazý yerlerinde moloz taþ malzeme kullanýlmýþtýr.
*******

Bende bunlara ek olarak þunlarý eklemek isterim.

Köprünün ilk yapýmý selçuklular zamanýna dayanmaktadýr.
Osmanlýnýn son zamanýnda büyük dedemiz rahmetli Ahmet (AKPEK) efendi kiya (1850 li yýllar) bu köprünün üst kýsmýný tamamen yenilemiþtir.
Hikayesi ise ilginçtir.
Ozamanlar çimento bilinmediði için dere kumu ve kaynamýþ kireç kullanlýlarak beton yapýlýyordu. Köyðün kiyasý olan büyük dedemiz köylü tarafýndan sayýlýr ve sözü dinlenir bir adamdý . Köprüyü yapmasý için bir ermeni usta tuttu. Ustaya nekadar odun yeteceðini sordu ve kirecin kaynatýlmasý için günlerce eþeklerle odun çekildi. Ýþe baþlanýldý ve sonuna doðru odunun yetmeyeceðini anlayan ermeni usta kaçtý. Çünkü biliyordu ki Ahmet efendi odun yerine kendisini ateþe atardý. Ustanýn kaçtýðýný anlayan Ahmet efendi, köyde damlarda ne kadar odun varsa acele getirilmesini emretti. Bu sayede kireç kývamýný buldu ve beton dökülebildi. Yaklaþýk 4 mt enindeki o beton yapýyý hatýrlarým.

Sonrasýnda 1990 yýllrýnda köprü tahrip olmuþ ve geniþletilmesi gerekmiþti. Ýsmini Arif kiyadan öðrendiðim Cindi Ahmet lakaplý hacý amca önderlik ederek para verdi, gerisi köy halkýndan toplandý ve rahmetli babam iþin üstünde bizzat durarak köprünün bu halini ortaya çýkardýlar.
Onunda dadiseside þöyleydi. Cindi Ahmet amca birgün bahçede hakkýn rahmetine kavuþur. Ev halký aðlamakta ve yýkanmasý için suyu kaynatýlmaktadýr. Kefeni alýnmýþ, mezarý kazýlmakta olan Ahmet amca Hakkýn izniyle dirilir, yaþadýklarý tam bir ölüp geri gelmedir. Gördükleri kendisine sýrdýr fakat bir inþaatcý olan rahmetli babamýn yanýna gelerek köye bir yapý hediye etmek istediðini söyledi. Bu kýsýmlarýnda bende vardým. Babamýn gözleri parladý ve hemen köprüyü geniþletelim dedi. Çoðunu Ahmet amca karþýladýysa da köy halkýnýnda gayretleriyle köprü bu günkü halini aldý.
Allah hepsine gani gani rahmet eylesin.

O köprünün üzerinden az geçmedik ve o çay da az çimmedik hani.Hatta Gevence'li sevgili dostum Mehmet Özel bize o aradaki bahçelerin birinde temiz bir dayak da çektirmiþti.Güya "El Emmimin" bahçesi diyerek bizi bahçeye soktu ama sonrasýný hatýrlamýyorum.Meðer bizim Mehmet ta baþýndan beri muzurluk yapmaya niyetliymiþ.Bu arada "Deliklikaya"nýn kayasýndan aþaðýya atladýðýmýz 1980 li yýllar geldi aklýma.Bilmem ki;oralar þimdi ne durumda?Tam 25 yýldýr uðramadým!

Sevgili Müslüm bilgilerin,siyah-beyaz o enfes fotoðraf kareleri; cömertliðin,paylaþmanýn,hatta þýk giyinmenin de belgesi olan o kareler için sana ve arþiv sahibi Ahmet Tuncel bey'e teþekkürler.Derler ya;"Gün olur hayali Cihan deðer" þuan yaþadýðým,hissettiðim tam da öyle bir duygu!

O suda bizimle beraber çimen ve þuan aramýzda olmayan Ömer Keskin hocama da Allah'tan rahmet diliyorum.Bu arada Nizip Yatýlý bölge okulunda 5 yýl Akçakent'te okuduðumu da söylemeliyim.Yýl 1973 tü.Bundan tam 36 sene önceymiþ.demek ki;yaþlanmýþým!
Herkeþe selam...

Aslýnda Avni ULGUR benimde dikkatimi çekti bu kesin UYGUR dur dedim ama UYGUR soyadýnýn Akçakentle ilgisi olamaz diye Ýþmont kitabýnýn aynýsýný yazdým.

vedatakkas Nickli Üyeden Alýntý

Müslüm sülalenin reklamýný yapýyorsun galiba
alttaki siyah beyaz resimde de seni bulamadým:d
bi zahmet nerede olduðunu yaz

Vedat azýcýk olsun, biliyorsun dedelerimiz az hizmet etmemiþ AKÇAKENT'e ve Nizip'e, bende bu koprüyü görünce dayanamadým yayýnladým. Senin deden köprü yaptýrmýþmý?

davutozgul Nickli Üyeden Alýntý

O köprünün üzerinden az geçmedik ve o çay da az çimmedik hani.Hatta Gevence'li sevgili dostum Mehmet Özel bize o aradaki bahçelerin birinde temiz bir dayak da çektirmiþti.Güya "El Emmimin" bahçesi diyerek bizi bahçeye soktu ama sonrasýný hatýrlamýyorum.Meðer bizim Mehmet ta baþýndan beri muzurluk yapmaya niyetliymiþ.Bu arada "Deliklikaya"nýn kayasýndan aþaðýya atladýðýmýz 1980 li yýllar geldi aklýma.Bilmem ki;oralar þimdi ne durumda?Tam 25 yýldýr uðramadým!

Sevgili Müslüm bilgilerin,siyah-beyaz o enfes fotoðraf kareleri; cömertliðin,paylaþmanýn,hatta þýk giyinmenin de belgesi olan o kareler için sana ve arþiv sahibi Ahmet Tuncel bey'e teþekkürler.Derler ya;"Gün olur hayali Cihan deðer" þuan yaþadýðým,hissettiðim tam da öyle bir duygu!

O suda bizimle beraber çimen ve þuan aramýzda olmayan Ömer Keskin hocama da Allah'tan rahmet diliyorum.Bu arada Nizip Yatýlý bölge okulunda 5 yýl Akçakent'te okuduðumu da söylemeliyim.Yýl 1973 tü.Bundan tam 36 sene önceymiþ.demek ki;yaþlanmýþým!
Herkeþe selam...

Davut hocam sende yaþlandýk dersen biz öldük o zaman, ben köyümün eski halini o kadar çok özlüyorum ki anlatamam, çaydan akan suyu görüyorsun resimde , yaz ayýnda o kadar su akýyor ,þimdi ise cýlýz bir su akýyor, hele o pýnarýn suyu, eþþekten düþme pahasýna o pýnardan su içmiþtim sonrada anam rahmetli beni bir güzel dövmüþtü, bu anýlar hiç unutulurmu, hele yatýlý bölge okulu, o zamanlarda eðitime sanki daha fazla önem veriliyormuþ, eðer o yatýlý bölge okulu olmasaydý belkide hiç biriniz okuyamazdý, yine anýlarým depreþti, gözlerim nemlendi.