...BELKİDE...
Bayram her an eskilerde aranır olmuş,
Eskilere sorulur olmuş,
Özlemler hasretler neşeler geçmişte bırakılmış,
Nerde eski bayramlar denile gelmiştir.
Çocukların neşelerini, bayramın güzel taş kalasını, mutlu umutlu anları,
Ve benzeri güzel şeyleri geçmişin gizeminde bırakıp,
Şimdiki zamana acıyı, kederi, hüznü yakıştırmışız...
Oysaki değişimler zamanda değil?
Eski bayramlarda değil?
Eskiler de değil?
Onu anlamlı kılan insanlıktaydı...
Bence bayramın neşesi, hüznü, acısı ve de güzellikleri;
Uzunçarşının nohutçusu Muhammet emminin yüzündeki izlerde,
Uzunçarşının orta yerinde al al al diye bağırarak yeşillik satan çocukların sesinde,
Uzunçarşının esnaflarından Hilmi amcamın tartısındaki yazının gizemindeydi&
Belki de bayramın anlamı;
Şıho dayının emekçi elerindeki yarıklarda,
Belki de;
Demircilerin harlanmış ateşinin kıvılcımında,
Belki de;
Kadir amcanın yetmiş yıldır küreklere kazmalara çapalara yaptığı saplarda,
Belki de;
Uzun çarşıda kaçak çayı karıştıran kaşığın tınısındaydı...
Beklide ;
Köşedeki boyacı çocuğun gözlerinin içindeki gülüşte saklıydı,
Ve yahutta;
Kapı deliğinden yaşama inat bakıştaki umuttaydı...
İbrahim şimşek
CUMHURİYET LİSESİ
Coğrafya Öğretmeni
Fotoğraf Gönüllüsü