Kuzguncuk - İstanbul



Sinagog bahçesinde hoşgörü ve barış iftarı
İstanbul Kuzguncuk semti eşine az rastlanır bir organizasyona ev sahipliği yaptı geçtiğimiz Salı günü. Beth Yaakov Sinagogu bahçesinde Kuzguncuk Musevi Cemaati Vakfı tarafından Ramazan ayı dolayısıyla bir iftar yemeği verildi. Sinagog bahçesindeki iftarda ezanlar, dualar, aminler ve kardeşlik mesajları vardı. Yunus Emre ilahileri ve kasideler eşliğinde Müslüman konukların zarif bir misafirperverlik örneğiyle kapıda karşılandığı sinagoga ilk adımlarımızı atarken ev sahiplerinin şu sözleri oluşacak atmosferin habercisi niteliğindeydi: "Sizlere sadece kapılarımızı değil, gönüllerimizi de açtık." Hurmalar ve iftariyeliklerle titiz bir şekilde hazırlanmış sofraların hemen yanı başında, sadece kapıların değil gönüllerin de açıldığının somut bir nişanesi olarak dikkati çeken bir başka nokta da konuklar için düzenlenmiş mescid alanıydı. Akşam ağırlanacak misafirlerin ibadetlerini rahatça eda edebilmeleri için avluda yer alan bir oda namaz kılınabilecek şekilde hazırlanmış, mescidde kullanılan hasırlar ise Kuzguncuk Camii'nden temin edilmişti.

BU GÜZELLİKLER HER ZAMAN YAŞASIN
İftar yemeği öncesi sorularımızı yanıtlayan Kuzguncuk Musevi Cemaati Vakfı Başkanı Beto Adato, "Biz Ramazan Bayramı'nda, Hamursuz'da, Noel'de, Paskalya'da zaten hep bir aradaydık" diyerek yüzyıllardır süren bir arada yaşama tecrübesinin bugüne aktarılması ve aradaki bağların kuvvetlendirilmesi amacıyla bu iftarları düzenlediklerini belirterek şunları söyledi: "17 yıl evvel bir restoranda iftar yemeği vererek başladık bu işe. Daha sonra bu organizasyona katılım artınca biz de misafirlerimizi sinagogumuzda ağırlamaya başladık. Bundan dolayı da her zaman olumlu tepkiler aldık. Birçok gazeteden, ajanstan çekim yapmak için başvurularda bulunuldu. Ama biz bunu bir reklam maksadıyla yapmadığımız için bazı reddedemeyeceğimiz kuruluşların dışında gazeteci almamayı uygun gördük. Biz insanlarımızla bir arada olmak için düzenliyoruz bu iftarı ve bundan büyük bir haz duyuyoruz. Allah nasip ederse bu güzellikleri yaşatmak en büyük dileğimiz. Çünkü bu birlikteliklerin neticesinde huzur ve barış ortamı sağlanacak."

KUZGUNCUK'TA ÜÇ DİN BİR ARADA
Kuzguncuk Camii'nin 20 yıllık imamı Aydın Vatan da semtin önemli bir tarihsel tecrübeyi bugüne taşıdığını şu sözlerle ifade etti: "Kuzguncuk, farklı inançlara mensup insanların birlikte yaşadığı bir yer. Geçmiş yıllarda burada 800-900 Musevi ailenin yaşadığı ifade ediliyor. Ayrıca Ermeni ve Rum vatandaşlarımız da burada yaşıyorlar. Bizim dinimiz, farklı inançlarda olan insanların da kendi dinlerini yaşaması adına her türlü hoşgörüyü göstermiştir. Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethinden sonra getirdiği din hürriyeti bunun en büyük delilidir. II. Mahmut'un da "ben tebaamda Müslümanı camide, Museviyi havrada, Hıristiyanı kilisede görmek isterim" şeklinde bir fermanı var. Kuzguncuk, bu anlayışı somut olarak gösteren önemli bir merkezdir. Burada camimizin hemen yanında Ermeni kilisesi, az ötede sinagog ve sokağın biraz yukarısında da Rum kilisesi var." Saatler ilerledikçe yaşanan coşkunun arttığı bahçede konuklar oruçlarını Aydın Vatan'ın okuduğu ezan ile açtı. Ezanın hemen ardından kürsüye çıkan Vakıf Başkanı Beto Adato'nun "Yüce Allah katında tuttuğumuz oruçlar kabul olsun" duası ise artık duygu birlikteliğini zirve noktalara taşıyordu. İftardan sonra sırasıyla Türkiye Musevi Cemaati Başkan Yardımcısı Robert Abudara, Hahambaşılık Bet Din Üyesi Rav Yeuda Adoni, Üsküdar Müftü Yardımcısı İsmail Özelbaş, Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara, Üsküdar Kaymakamı İzzettin Küçük ve aynı zamanda bir Kuzguncuklu olan İstanbul Milletvekili Edibe Sözen birer konuşma yaptı.

HOŞGÖRÜ DEĞİL, TESAMUH!
Türkiye Hahambaşılık Bet Din Üyesi Rav Yeuda Adoni konuşmasında, bu yıl Ramazan ayıyla kendileri için kutsal olan "selihot" günlerinin aynı döneme denk geldiğini belirtti. Bu ay süresince Musevilerin, Allah'tan özür dilemek için geceleri kalkıp dua ettiklerini ve bu anların da Müslümanların sahur yaptıkları vakitlere denk geldiğini ifade eden Rav Adoni, "İnanıyorum ki Allah, iki dinin mensuplarının dualarını bir arada kabul edecektir" diyerek sözlerini tamamladı. Edibe Sözen ise Kuzguncuk'a dair anılarına da yer verdiği konuşmasında ortak bir geçmişin, bu kardeşlik duygusunu yaşayan herkesin mayasını oluşturduğunu ifade etti. Sözen ayrıca "diyalog", "hoşgörü" veya "birlikte yaşama" kavramlarının da ötesinde "tesamuh" (gönülden birliktelik) kavramının Kuzguncuk'taki bu güzelliği anlatmada daha doğru olacağını söyledi.

http://www.sabah.com.tr/Ramazan/Gunu...ri_22196562500