Tüm dünya tarihçileri tarafından tarihin akışını degiştiren yeryüzündeki Nadir Kumatan ve devlet adamlarından birisi olarak kabul edilen Anadolu Selçuklu Devletinin büyük hükümdarı Sultan Alparslan 26 Agustos 1071 Yılındaki Malazgirt savaşı zaferi ile tarih sayfalarındaki yerini almıştır.Bu zafer dünya tarihinde yeni dengelerin oluşmasına neden olmuştur.Güçlü Roma imparatorluğunun Doğa Roma kolu olarak bilinen Bizans İmparatorluğunun Anadolu üzerinden Ortadoğu ve Batı Asya’ya kadar uzanan etkin gücü bu zafer sonucunda kaybolmuştur.Orta Asya üzerinden fetihler yapan Türklerin Anadolu bölgesine göç etmeleri ve bu bölgelerde önemli bir güç oluşturmaları ileride oluşacak olan ve dünya tarihine damgasını vuracak büyük bir imparatorluğun habercisi olmuştur.İşte bu büyük zafer öncesindeki tarihi gelişmeler bu sebeple büyük önem arzetmektedir.Selçuklu Devletinin ikinci büyük hükümdarı olarak tahta geçen Sultan Alparslan, 20 Ocak 1029’’da doğmuştur.Bizzat kumanda ettiği orduyla birlikte pek çok savaşlara katıldı ve zaferler kazandı.Babası Çağrı Bey, henüz sağlığında oğlu Alparslan’’ı Horasan tahtına veliaht tayin etmişti.Çağrı Bey 1060’’ta vefat edince Alparslan Horasan valisi oldu.Alparslan, amcası Tuğrul Beyin 7 Eylül 1063’’te evlad bırakmadan vefat etmesi üzerine,7 Aralık 1063’’te Selçuklu Beyleri tarafından tahta çıkarıldı ve kendisine biat edildi. Kısa zamanda bütün Selçuklu beyleri ve Tuğrul Beyin veziri El-Kunduri de Alparslana biat etti (bağlılığını bildirdi). 27 Nisan 1064 günü Halife Kaim bi Amrillah’’ın da hazır bulunduğu bir mecliste cülus merasimi yapıldı ve Alparslan sultan ilan edildi.Kısa zamanda Gümüş Tekin, Ahmed Şah, Kutalmışoğlu Süleyman Şah gibi yigit komutanlarla Anadolu topraklarında önemli fetihler kazandı.Alparslan’ın Anadolu’’da üst üste kazandığı zaferlerden endişelenen Bizans imparatorluğu,kazanılan bu zaferlerin küçük istilalar olduğunu düşünmüş ve kaybedilen bu toprakların geri alınacağının çok kolay olacağına inanmıştı.Çünkü ellerinde dünya üzerinde bulunan o dönemlerin en güçlü düzenli ordu potansiyeleri mevcuttu.Bizans imparatorluğu tahtına yeni geçen Romanos Diogenes,ilk icraat olarak bu istilalara son vermek ve Müslüman Türkleri Anadolu’dan çıkartmak için elindeki en güçlü savaş ordusunu hazırladı.Bazı tarihçilere göre bu sayı 500 bin civarında gösterilse de yaygın kabul gören sayı 200 bindir.İmparatorların bizzat konuta ettikleri savaşlar her zaman tarih dengelerini degiştiren savaşlar olmuştur.Bu savaşın önemi de Bizans ordusuna bizzat imparator Romanos Diogenes’in komuta etmesidir.Elindeki deneyimli 200 binlik güçlü ordusuyla Anadolu’ya hareket eden Diogenes adete zaferden emindi..Bizans ordusu şarka doğru ilerlediği esnada Alparslan Halep civannda bulunmaktaydı. Niyeti, bütün Suriye’’yi fethetmekti. Bizanslıların Anadolunun doğusundaki yerleri ele geçirip Azerbaycan’’a girmek maksadıyla ilerlediklerini haber alınca ordusunun bir bölümünü Suriye’’nin fethi için bırakıp kalan 54 bin kişilik kuvvetle Bizans ordusunu karşılamak için yola çıktı.Türk Tarih Kurumu tarafından 1989 yılında yayınlanan Tarihçi Ali Sevim’in ‘’Suriye Ve Filistin Selçukluları’’ adlı kitabın 57,58 sayfasında Sultan Alparslan’ın Fırat’’ı geçip, Diyarbakır yoluyla Ahlat’’a doğru hareket etmeden önce Nizip’te konakladığı ve savaş planını burada hazırladığı belirtilmektedir.Bizans ordusunun Malazgirt kalesini alması ve burada konaklaması savaş planlarının buraya yoğunlaşmasına neden olmuştur.
Sultan Alparlan’ın Nizip’te konaklamasının en önemli nedenlerden bir tanesi de Tuğtekin isimli yigit komutan ile burada buluşmasıydı.Tuğtekin Malazgirt savaşından 7-8 yıl kadar önce Antakya’ya kadar gelmiş ve Malazgirt’ten Halep’e kadar bu bölgede çok önemli bilgiler toplamıştı.(Tarihçi Osman Turan:Selçuklular zamanında Türkiye 1971 yılı basımı sayfa 19).Sultan Alparsan ve ordusunun Malazgirt savaşından yaklaşık 2 hafta kadar önce Nizip’te konakladıkları sanılmakatdır.Fıratı geçip Diyarbakır üzerinden Ahlat’ta varan bu mubarek ordunun manevi komutanı ise Buharalı İmam Muhammed Bin Abdülmelik’tir.Her hareketinde imam’a danışan Sultan Alparslan’ın büyük bir imanı ve İslam dinine bağlılığı mevcuttu.İmam Abdulmelik’in tavsiyesi üzerine Malazgirt savaşı 26 Ağustos 1071 Cuma gününe denk getirilmiştir.4-5 misli daha güçlü olan ve dinlenmiş bir ordunun yorgun ve zayıf İslam ordusuna yanilmesi dünya tarihininde dengeleri yerinden oynatmıştır.
Yorumlayan: felsefefe tarih 9/21/2006
Evet Tarih bize ne olduğumuzu anlatıyor.Bir de biz inanabilsek.Deliyle Horoz misali.Fıkrayı hepiniz bilyorsunuzdur.