Gaziantep'in Karkamış ilçesine bağlı Alaçalı Köyü'nde ikamet eden ve doğuştan görme engelli olan iki kardeş söyledikleri mükemmel şarkılarla hem karanlık dünyalarından uzaklaşıyor, hem de çevre köylerden kendilerini dinlemek için gelen vatandaşların büyük beğenisini topluyorlar

İki kardeş ve onlar doğuştan görme engelliler, Gaziantep'in Karkamış ilçesine bağlı Alaçalı Köyü'nde yaşayan iki kardeş, doğuştan görme engelli olmalarına rağmen, hayattan kopmamışlar. Gözleri görmeyen 37 yaşındaki Mehmet Göğebakan ile 28 yaşındaki Hurşut Göğebakan, söyledikleri şarkılarla adeta karanlığa meydan okuyorlar. Doğuştan görme engelli iki kardeş, her akşam köy odasına giderek hem saz çalıyor hem de şarkı söylüyorlar. Yaklaşık 28 yıldan beri saz çalıp, şarkı söyleyen Mehmet Göğebakan ile küçük kardeşi Hurşut Göğebakan'ın hayranı olan bazı vatandaşlar ise çevre köylerden gelerek her akşam iki kardeşin şarkılarını dinliyorlar.

Her şeye rağmen hayata sımsıkı tutunan iki kardeşin engellilere bir de önerileri var. Göğebakan kardeşler, engelli insanların hayata küsmeden yaşaması ve her engellinin muhakkak kendisine bir hobi edinmesi gerektiğini vurguluyorlar.

Mehmet Göğebakan "37 yaşındayım. 27- 28 yaşından beri bu müzikle uğraşıyorum. Hani ben bir mesaj olarak değil de şöyle söyleyeyim. Bizim gibi böyle görme engelli olsun diğer özürlü arkadaşlarımız olsun. Benim bu arkadaşlarıma tavsiyem müziği kendilerine bir aracı olarak tavsiye ediyorum. Çünkü ellerinde başka farklı meslekler olabilir, farklı şeyler olabilir ama müziğe en azından farklı bir eğilim gösterirlerse onlar için de büyük bir uğraşı olacağına inanıyorum. Çünkü müziğin en büyük temel noktalarından biri de insanı içine çekerekten insanın duygu ve düşüncelerini pekiştiren bir ilim dalıdır. Onun için ben bütün engelli kardeşlerime, özürlü kardeşlerime şunu tavsiye ederim. Kendilerine bir aracı olarak kullansınlar. Gerek örf ve adetlerimizi, geleneklerimizi, göreneklerimizi bizden sonraki kuşaklara bırakmak için onlara bir miras bırakmamız lazım. Bir kültür mirasçısı olmamız lazım. Bizden sonraki nesiller gelip diyecek ki acep benim kültürüm nedir? Ben hangi değere sahibim, hangi şeye sahibim. Hani onun içindir ki müzik çok önemli bir uğraştır. Ben bu müzikten hiçbir zaman kopmadım kopamam da ayrılamam ama güzel bir şeydir. Benim de bir çok engelli kardeşlerim var. Benim de bir çok engelli kardeşlerim var böyle onlar da, müziğe gönül vermiş insanlar var. Onlara her zaman şunu söylerim, sürekli çalışın yılmayın, fes etmeyin. Fes ettiğimiz zaman kaybederik ama etmediğimiz zaman her zaman dimdik ayakta kalabilmek için en güzel bir şekilde mücadelemizi sürdürmek lazım. Hani bir de inanır mısınız müzikten koptuğumuz zaman, müzikten koptuğumuz zaman, müzik matematikseldir, matematik işlemidir. Bıraktığın zaman onu geri getirmezsin, ona bir daha ısınamazsın ben, ondan kopmayacaksın ben ona inanıyorum" dedi.

Hurşut Göğebakan ise Tabii müzikle olmamakla beraber hiç bir şeyle uğraşmayan engelliler mutlaka kendilerine yönelik bir şeyle uğraşmalarını tavsiye ederim. hiç bir şeyle uğraşmayan engelliler mutlaka kendilerini bir şeye versinler, bir şeylerle ilgilensinler diyorum" şeklinde konuştu.